Suudi Arabistan, Yemen hükümeti ve Güney Geçiş Konseyi’ni uzlaştırıyor

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman
TT

Suudi Arabistan, Yemen hükümeti ve Güney Geçiş Konseyi’ni uzlaştırıyor

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman

Suudi Arabistan'ın haftalar içinde gösterdiği çabalar sayesinde, Yemen meşru hükümeti ve Güney Geçiş Konseyi (GGK) arasında Riyad Anlaşması’nı hızlandırma mekanizması üzerinde anlaşıldı. İki tarafın da mekanizmaya onay vermesi, İran projesi ve Husi araçlarıyla mücadelede Yemen saflarının yeniden sıklaştırılması olasılığını artırdı.
Riyad söz konusu mekanizmayı açıklarken, GGK Sözcüsü Mühendis Nizar Heysem, özerklikten vazgeçildiğini duyurdu. Diğer yandan, Başbakan Muin Abdulmelik'i 30 gün içerisinde yeni bir teknokrat hükümet kurmakla görevlendiren Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi, aynı zamanda Ahmed Hamid Lemles’i Aden valiliğine, Tuğgeneral Muhammed Ahmed el-Hamidi’yi ise emniyet müdürlüğüne atadı.
Mekanizma; iki taraf arasında 22 Haziran'dan bu yana yürürlükte olan ateşkesin devamını, askeri kuvvetlerin Aden'den çıkarılmasını, iki tarafın Abyan’daki kuvvetlerinin ayrılması ve önceki konumlarına geri döndürülmesini öngörüyor.
Veliaht Prens Muhammed bin Selman liderliğindeki çabaların meyve verdiğini söyleyen Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman; Yemen meşru hükümeti ve GGK’nın Yemen'de güvenlik, istikrar, barış ve kalkınmayı sağlamak amacıyla Riyad Anlaşması'nın hızlandırılmasını öngören mekanizmayı kabul ettiğini bildirdi.
Twitter hesabından yaptığı açıklamada Yemen meşru hükümeti ile GGK’yı kutlayan Prens Halid bin Selman, iki tarafın da anlaşma şartlarına iltizam sağlayacakları umudunu ve bu konudaki güvenini dile getirerek şu ifadelerde bulundu:
“Yemen taraflarının Riyad Anlaşması'nın uygulanmasını hızlandırma mekanizmasını onaylaması; diyaloğa varmak, çekişme ve anlaşmazlıkları halletmek, bir diğerine anlayışla yaklaşmak, siyasi ortaklık kurmak, kapsamlı bir siyasi çözüme giden yolları desteklemek ve krizi sonlandırmaya dair ciddi arzuyu yansıtıyor. Yemen'in güvenliği, istikrarı ve güçlü bir şekilde geri dönüşü, Yemen meşru hükümetini destekleyen Arap Koalisyonu’nun temel hedefidir; Riyad Anlaşması ise Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi’nin Yemen'de kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşma yönündeki çabalarını desteklemenin yanı sıra, bu hedefe ulaşmada temel faktördür.”
Yemen dosyasındaki bu adım hem Arap dünyası hem de uluslararası düzeyde memnuniyetle karşılanırken, iki taraf da hükümeti GGK’dan aday gösterilen bakanlar da dahil olmak üzere kuzey ile güney arasından yarı yarıya üyeler ile oluşturmayı kabul etti. Bunun hemen ardından, görevlerine Aden’de başlamaları ve Riyad Anlaşması'nın uygulanmasına devam edilmesi öngörüldü.
Yemen hükümeti yetkililerinden biri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Bu anlaşmanın ardından, Husi darbesiyle mücadelede için yeni bir yapım ve birleşme aşamasına geçilecek” dedi. İsmini vermek istemeyen yetkili, açıklamalarına “Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), her iki tarafın görüşlerini birbirine yakınlaştırmak için ciddi çaba harcadı. Kısa sürede bu minvalde olumlu sonuçlara tanıklık edeceğiz” ifadeleri ile devam etti.
SPA’ya açıklamada bulunan Suudi resmi bir kaynak ise şöyle söyledi:
“İki taraf da, tarafları bir araya getirmek için BAE’nin de aktif katılımıyla Riyad’da yürütülen çabalara cevap verdi. Böylece, mevcut engellerin üstesinden gelme, Riyad Anlaşması'nın uygulanmasını hızlandırma, kurtarılan bölgelerde kalkınma çarkının döndürülmesi, Yemen krizini sona erdirme yolunda başta BM Yemen Özel Temsilcisi’nin barışa varma çabalarını destekleme yönündeki kararlılıklarını göstermiş oldular.”
Yemen Hükümet Sözcüsü Racih Badi, Suudi Arabistan’ın açıklamalarını memnuniyetle karşılayarak anlaşmayı tam olarak uygulama konusundaki kararlılığını vurguladı. Aynı zamanda, Suudi Arabistan Krallığı'ndaki kardeşlerin çabalarını ve anlaşmanın uygulanmasına verdikleri desteği takdir etti.
GGK’nın özerklikten vazgeçtiği ilanının, söz konusu anlaşmayı uygulama taahhüdünün memnuniyetle karşılandığını söyleyen Badi, anlaşma şartlarının belirtilen zaman aralıklarına göre hızlı bir şekilde uygulanması yönünde adım atılmasının ciddi ve gerçek bir başlangıç ​​olacağına dair umudunu dile getirdi.
Arap Koalisyonu’nun Riyad Anlaşması'nın uygulanmasına destek verdiğinin altını çizen GGK Sözcüsü Mühendis Nizar Heysem, Husi milisleri ve terörist gruplar ile mücadelede ve güney valiliklerinin kalkınması yolunda Arap Koalisyonu ile ortaklığının derinliğine dikkat çekti. Aynı zamanda şu ifadelerde bulundu:
“GGK Suudi Arabistan ve BAE liderliğinin girişimlerine yanıt olarak verdiği özerklik ilanıyla, Riyad Anlaşması'nın uygulanması, 30 gün içinde kuzey ile güney arasında ortaklık temelinde yeni bir hükümet kurulması, Aden'e vali ve emniyet müdürü tayin edilmesi ve askeri güçlerin yerine emniyet güçlerinin getirilmesi gibi hedeflerini gerçekleştirdi. GGK, Arap Koalisyonu’nun Riyad Anlaşmasını uygulayabilmesi için özerklikten vazgeçmiştir.”
Yemen meselesi uzmanları, meşru hükümet ile GGK arasındaki anlaşmazlıkların aşılması ve Suudi Arabistan tarafından sunulan söz konusu mekanizma üzerinde anlaşmaya varılmasının devletin önümüzdeki günlerde kendisini zor şartlar altında bulacak Husi milislerinden temizlenmesi yönünde itici bir gücü teşkil ettiğini düşünüyor.
Yemenli yetkililerin açıkladığına göre, meşru hükümet ve GGK yetkilileri Riyad Anlaşması'nın uygulanması yönündeki ayrıntılarını tartışarak daha sonra herhangi bir sorun çıkmaması için bunlar üzerinde bir anlayışa vardı.
Yemen Meclis Başkanı Sultan el-Barkani, “Şimdi, anlaşmazlıkların üstesinden gelerek ülkenin dört bir yanında barış, güvenlik ve istikrara ulaşma zamanı. Bu oldukça önemli bir husus” ifadelerinde bulundu.
Şarku’l Avsat’a özel röportajda veren Barkani, “Riyad Anlaşması, birçok sorunu çözecek olan noktadır. Bizi ilgilendiren ise tam bir anlaşmaya varmaktır. Bu nedenle anlaşmanın ayrıntılarını inceledik. Bazı konuları başbakan atanıncaya kadar ertelemeyerek tüm konuları tartışmayı tercih ettik. Riyad Anlaşması'nın en mühim kısımları, yeni hükümet kurulmadan önce 30 gün içinde uygulanacak” dedi.
Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani ise Riyad Anlaşması’nı hızlandırma mekanizması üzerinde anlaşmaya varmanın hükümetin geçici başkent Aden'de görevlerini yerine getirmesi yolunda yeni bir aşamaya başlangıç niteliğinde olduğunu belirtti. Bunun kalkınma çarkının döndürülmesi, Husi milislerle mücadeledeki çabaların birleştirilmesi ve üç referansa göre kapsamlı siyasi bir çözüme ulaşılmasını sağlayacağını da vurguladı.



Geleceğe Yatırım Girişimi, Riyad'ı ekonomiyi yönlendirecek bir ‘küresel laboratuvar’ olarak konumlandırıyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)
TT

Geleceğe Yatırım Girişimi, Riyad'ı ekonomiyi yönlendirecek bir ‘küresel laboratuvar’ olarak konumlandırıyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı (FII), Suudi Arabistan'ın ev sahibi rolünün ötesine geçerek geleneksel ekonomik konferans kavramını yeniden tanımlayan bir merkez haline geldiği konusunda küresel bir konsensüsle sona erdi. Üç yoğun gün boyunca Riyad, binlerce lider, yatırımcı ve karar vericiyi ağırlamakla kalmadı, aynı zamanda dünyanın en etkili yatırımcılarını bir araya getiren küresel bir finans komuta merkezine dönüştü.

Konferans alanı, genellikle ekonomik geleceğin yönlendirildiği ve şekillendirildiği başkentlerde görülen bir sahnede, küresel servetin nasıl aktığı ve şekillendiğinin canlı ve nefes alan bir örneği haline geldi.

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen konferansa 9 binden fazla küresel figürün katılmasıyla, sahne bu olağanüstü toplantının benzeri görülmemiş gücünü yansıtıyordu. Salonlar, resmi oturumlar için basit mekanlar olmanın ötesine geçerek, küresel ekonomiyi yeniden şekillendirmek ve özgürleştirmek için canlı bir ‘laboratuvara’ dönüştü.

Yan tartışmaların gücü

FII’nın gerçek değeri ana sahnelerle sınırlı kalmadı; aynı derecede önemli olan ve perde arkasında gerçekleşen yan tartışmalarda da kendini gösterdi. Birkaç dakikalık samimi ve derin diyaloglar, sektör devleri arasındaki şiddetli rekabetin engellerini ortadan kaldırdı. Bu eşsiz ‘bilgi birleşiminde’, aylarca süren karmaşık pazar araştırmaları ve analizleri, finans sektörünün devleri ile yatırımcılar arasında doğrudan soru-cevap şeklinde özetlendi.

Bu görüş alışverişleri, piyasa performansı, faiz oranı tahminleri, enflasyon, Fed'in bağımsızlığı ve Wall Street üzerindeki etkisi, karmaşık gümrük tarifelerinin etkisi gibi son derece önemli konuları kapsadı.

Yatırım kararlarının yeniden tanımlanmasında yapay zekanın rolüne yoğun bir şekilde odaklanıldı ve her bir varlık yöneticisine, devlerin konsensüsü ışığında stratejilerini değerlendirmeleri için ‘gerçek bir ayna’ sunuldu. FII’nın gücü de budur: ‘Bireysel vizyonları stratejik bir mutabakata dönüştürme yeteneği.’ Burada ifade edilen her görüşün devasa yatırım portföyleri üzerinde doğrudan etkisi vardır ve herkesin bölgesel ve küresel düzeyde sermaye akışlarının şekillenmesine aktif olarak katılmasını sağlar.

Suudi Arabistan: Yatırım için bir referans noktası

FII, karmaşık jeopolitik ve ekonomik zorlukların üstesinden gelmeyi başardı ve kendini, yatırımları dünyanın en iddialı ve kârlı fırsatlarına yönlendiren bir pusula olarak sundu. Bu girişimin en dikkat çekici başarısı, hızlı ve etkili yatırım kararları için ideal bir ortam yaratarak vaatleri anında anlaşmalara ve stratejik ortaklıklara dönüştürme konusundaki olağanüstü yeteneğidir.

Bu güçlü dönüşüm, finans devlerinin oybirliğiyle desteklediği Krallık'taki yoğun yatırım talebiyle teyit edilmektedir. Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, bu başarıyı nesiller boyu sürecek fırsatların kapısını açan ‘ulusal vizyon için küresel bir referans noktası’ olarak nitelendirdi. Er-Rumeyyan, dönüşümü özetleyen etkileyici bir ifadeyle şöyle dedi: “Artık Suudi Arabistan kendini dünyaya sunmuyor; dünya Suudi Arabistan’a geliyor.” Bu sözleriyle, FII, Expo 2030 ve 2034 FIFA Dünya Kupası gibi büyük küresel etkinliklere ev sahipliği yapılmasını örnek gösterdi.

Teknolojik egemenliğe yatırım

Yapay zekâ, bu yılki FII'nın en öne çıkan ve stratejik odak noktasıydı. Bu, Suudi Arabistan'ın bir finans merkezi olmakla yetinmediğini, teknoloji ve inovasyon alanında küresel bir güç haline gelmek için güçlü adımlar attığını teyit ediyor. Tartışmalar, olasılıkları gözden geçirmekle sınırlı kalmadı; Suudi Arabistan’ın teknolojik egemenliğini sağlamak amacıyla yapılan devasa yatırım duyurularına dönüştü.

Bu önemin bir göstergesi, 2030 yılına kadar Suudi Arabistan'da 400 bin adede kadar yapay zekâ çipi kullanılmasına yönelik stratejik planın açıklanmasıydı. Bu devasa yatırım, yapay zekâ devrimini yerel olarak desteklemek için gerekli bilgi işlem kapasitesini oluşturmayı amaçlıyor. Kamu Yatırım Fonu’nun (PIF) portföy şirketlerinden biri olan Humane ile ABD merkezli Qualcomm Technologies arasında, Suudi Arabistan'da gelişmiş bir yapay zekâ altyapısı kurmak için stratejik bir ortaklık kurulduğu duyuruldu. Sektörün stratejik önemini vurgulayan bir hamle ile petrol devi Aramco, PIF ile önemli bir hisse satın alma konusunda anlaşmaya vardı ve Aramco, gelecekteki faaliyetlerinde yapay zekanın büyük önemini vurguladı.

Bu derin odaklanma, liderlerin yapay zekâ altyapısının gerçekten ‘refahın anahtarı’ olduğunu ve iddialı vizyonları ekonomik gerçeklikle birleştirmenin tek yolu olduğunu kabul ettiklerini yansıtıyor. Bu eğilim, Suudi Arabistan’ın yapay zekanın tüm alanlarda muazzam bir paradigma değişikliği getireceğine olan inancını gösteriyor.

Sonuç olarak FII artık sadece yıllık bir etkinlik değil, dünyanın yatırım geleceğini şekillendirmek için aktif olarak katılmak isteyen herkes için bir forum haline gelmiştir.


Suudi Arabistan, 2025 yılının üçüncü çeyreğine ait genel bütçe performans raporunu yayınladı

Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)
Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan, 2025 yılının üçüncü çeyreğine ait genel bütçe performans raporunu yayınladı

Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)
Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı, 2025 yılının üçüncü çeyreğinde devlet bütçesinin performansına ilişkin üç aylık raporunu yayınladı. Rapora göre, gelirler 269,8 milyar riyal (71,9 milyar dolar), harcamalar 358,4 milyar riyal (95,5 milyar dolar) ve tahmini açık 88,5 milyar riyal (23,6 milyar dolar) olarak gerçekleşti.

Rapora göre, bu yılın başından üçüncü çeyreğin sonuna kadar gelirler 835 milyar riyal (222,6 milyar dolar) olarak gerçekleşirken, harcamalar bir trilyon riyali (271 milyar dolar) aştı. Bütçe, yaklaşık 181,758 milyar riyal (48,4 milyar dolar) açık verdi.


Yatırım Günü... Riyad'da milyarlarca dolarlık anlaşmalar bekleniyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)
TT

Yatırım Günü... Riyad'da milyarlarca dolarlık anlaşmalar bekleniyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın (FII) üçüncü ve son günü, ‘Yatırım Günü’ başlığıyla başladı. Bu özel gün, vizyonları gerçeğe dönüştürmek ve milyarlarca dolarlık küresel anlaşmaları sonuçlandırmak için bir platform görevi görüyor.

Yatırım Günü, önde gelen yatırım şirketlerinin stratejilerini ve hızla büyüyen projeleri gözden geçirme, en son gelecek teknolojilerini keşfetme ve küresel kurucuları ve yatırımcıları bir araya getiren yüksek değerli ağ oluşturma etkinliklerine katılma fırsatı sunuyor.

hy
Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı katılımcıları (Şarku’l Avsat)

FII, 27-30 Ekim tarihleri arasında Riyad'daki Kral Abdulaziz Uluslararası Konferans Merkezi'nde, ‘Refahın Anahtarı’ sloganı altında, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in himayesinde düzenlendi.

FII, 250 panel oturumu aracılığıyla 9 binden fazla katılımcı ve 650 seçkin konuşmacıyı bir araya getirdi. Bu da Riyad’ın, dünyanın dört bir yanından liderleri ve yenilikçileri buluşturan, vizyonları geleceğin yatırımlarını şekillendirecek pratik stratejilere dönüştüren önde gelen küresel bir merkez olarak konumunu güçlendirdi.