İdlib’in güneyinde rejim ve muhalif gruplar arasındaki gerilim sürüyor

(EPA-Arşiv)
(EPA-Arşiv)
TT

İdlib’in güneyinde rejim ve muhalif gruplar arasındaki gerilim sürüyor

(EPA-Arşiv)
(EPA-Arşiv)

Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’in güneyinde rejim güçleri ve muhalif gruplar arasındaki gerilim devam ederken, Türkiye’nin bölgeye yönelik askeri takviyesi sürüyor.
Rejim güçleri, geçtiğimiz Perşembe gecesi İdlib’in güney kırsalında yer alan  Futeyra, Kansafra, Safuhun ve Felifel’e top atışları ile saldırı düzenledi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre (SOHR), Fethu’l Mubin grubu, rejimin kendi bölgelerini sürekli hedef almasına yanıt olarak, birkaç gün önce İdlib’in güney kırsalındaki rejim noktalarını füze ve top atışları ile hedef aldı.
Fethu’l Mubin, İdlib’in güneyinde yer alan Bisakla köyünde bulunan rejime ait ağır silahları yok etmeyi başardı.
Rejim güçleri ise Kokfin, Kansafra, Kefr Aved ve Ayn Laruz köylerini hedef almaya dün de devam etti.
Aynı zamanda, Türk ordusu İdlib’e askeri takviye göndermeye devam etti.
İdlib’in kuzeyindeki Kefr Lusin’den giriş yapan askeri ve lojistik malzeme taşıyan 20 araçlık konvoy, Gerginliği Azaltma Bölgeleri’ndeki Türk gözlem noktalarına doğru yöneldi.
Şubat başından bu yana Gerginliği Azaltma Bölgesi’ne giren zırhlı tank, zırhlı personel taşıyıcı (ZPT), zırhlı güvenlik kabini ve askeri radarları içeren Türk askeri araç sayısı 8 bin 380’e ulaştı. Aynı dönemde İdlib ve Halep’te konuşlanan Türk askerlerinin sayısı da 11 bin 500’ü aştı.
Öte yandan, Halep’in kuzeybatısındaki el-Bab’ın kırsalında yer alan Hazvan köyünde Türkiye yanlısı gruplar ve ‘El-Bab Askeri Konseyi’ arasında çatışmalar patlak verdi.
SOHR’a göre el-Bab şehrinde trafik polisi ile anlaşmazlık yaşayan motosikletli iki kişinin fırlattığı el bombasının patlaması sonucu iki sivil yaralandı.
SOHR ayrıca birkaç gün önce gece saatlerinde Afrin’in batısındaki Cinderes bölgesinde Türkiye’ye yakın Suriye Milli Ordusu unsurları arasında çatışma yaşandığını öne sürdü.
Diğer yandan, kimliği belirsiz kişiler dün Cinderes’teki Muhammediye köyü yakınlarında Türkiye’ye yakın olan Feylak eş-Şam grubuna ait bir aracı durdurdu. Araçtaki aylık maaş ve giderlere el koyan kişiler kaçtı.
SOHR’a göre Heyetu Tahriru’ş Şam (HTŞ), İdlib’in güneyindeki Zaviye Dağı yakınlarındaki rejim güçlerine hafif silahlar ile ateş açtığını belirterek, 4 rejim unsurunun öldüğünü, 6’sının ise yaralandığını ifade etti.
Bunun ardından rejim güçlerinin Zaviye Dağı yakınlarındaki HTŞ mevzilerini hedef aldığını bildiren SOHR, saldırı sonucu HTŞ saflarından bir unsurun öldüğünü, birinin ise yaralandığını öne sürdü.
 



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.