Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi’nin, 6 Haziran 2021 olarak belirlediği tarihte seçimleri düzenlemesi ve bu seçimden istenen sonuçların alınması halinde, seçim sonucunda ortaya çıkacak tablo ışığında Kazimi’yi ondan sonraki süreçte hangi görevin bekleyeceğine bakılmaksızın bu durumun onun lehine olacağı doğrudur, fakat şu soruyu sormak artık kaçınılmaz hale geldi: Bu seçimler ülkedeki siyasi haritayı ne ölçüde değiştirecek?
Kazimi’nin ‘erken seçim’ çağrısının ardından Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi’nin yaptığı ‘daha erken seçim’ çağrısı, kararsızlığın oluşturabileceği öncelikli endişelere örnek gösterilebilir. Halbusi geçtiğimiz aylarda Sünni blok içindeki en büyük koalisyonun yani Güçler Birliği Koalisyonun başkanı sıfatıyla hangi vakitte olursa olsun seçimlere en hazır siyasi grup olduklarını açıklamıştı. Dolayısıyla Kazimi’nin erken seçim çağrısı Halbusi’de şaşkınlık yaratmadı. Hatta bu durum Halbusi’yi ‘daha erken seçim’ çağrısı yapmaya sevk etti.
Güçler Birliği Koalisyonu Anbar Milletvekili Muhammed el-Kerbuli, seçimlerin şeffaf bir şekilde yapılmasının önünde bazı sorunların olmasından dolayı Kazimi’nin çağrısına dair şüphelerini dile getirdi. Kerbuli, söz konusu sorunlar arasında yerinden edilenlerin ve göçmenlerin akıbeti ile devlet kontrolü dışındaki silahların yer aldığını belirtti.
Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih de daha önce erken seçim çağrısında bulunmuştu. Salih’in seçimlere herhangi bir koalisyon saflarından girip girmeyeceği veya partisi olan Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin kendisini ikinci kez cumhurbaşkanlık koltuğuna aday göstermesi konusunda henüz yapılan bir açıklama bulunmuyor. Fakat Salih’in herkesten önce ‘erken seçim’ çağrısında bulunması onun da bu seçimlere hazır olduğunu gösteriyor. Salih, erken seçim olması halinde ortaya çıkacak sonuçlardan endişe etmiyor. Kürtler, Kazimi’nin erken seçim açıklamasına şu ana kadar destek vermedikleri gibi karşı da çıkmadılar. Şii siyasi gruplardan Ammar el-Hakim’in öncülüğündeki Ulusal Hikmet Akımı ve Haydar el-İbadi’nin liderliğindeki Nasr Koalisyonu Kazimi’nin açıkladığı tarihte seçim yapılmasına destek verirken, Nuri el-Maliki’nin Kanun Devleti Koalisyonu ile Hadi el-Amiri’nin Fetih Koalisyonu ise seçimin Nisan ayında yani Kazimi’nin açıkladığı tarihten 2 ay önce yapılmasını teklif ettiler.
Irak’ta henüz tamamlanmayan yeni seçim yasasında, bireysel oy veya oy hakkının bireyselliği ilkesi ve birden fazla seçim bölgesi sistemi esas alınıyor. Irak’ta Ekim 2019’da başlayan ve aylarca süren protestolar sırasında fedakarlık gösteren sivil güçler ile siyasi haritanın değişmesini istemeyen Siyasal İslam grupları arasında çatışma çıkması endişeleri hakim. Kurtuluş ve Kalkınma Cephesi Partisi yöneticilerinden Esil Nuceyfi, “Gelecek seçimler, İran’a bağlı eksen ile İran’ın ülkedeki etkisini her yönüyle reddeden eksen arasındaki çatışmadan ibaret” dedi. Eski Bakan ve bağımsız siyasetçi İbrahim Bahr el-Ulum, yeni Meclis’te gençlerin daha çok rol almasını umduğunu söyledi.
Irak Kamu Politikaları İçin Hükümet Merkezi Başkanı Dr. Muntasır el-İdani, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Erken seçimler, Irak’taki siyasi rejimin halkın güvenini büyük ölçüde kaybettikten sonra gündeme getirildi. Bu durum rejimin temel seçeneklerinin tükendiğini ve devam eden kriz girdabından çıkarılmaya çalışıldığını gösteriyor. Nitekim 2018’deki genel seçimlere yönelik halkın düşük katılımı bu tespiti doğruluyor. Bunu aynı zamanda Ekim ayaklanmasında dillendirilen taleplerde de görmek mümkün. Zira gösteriler sırasında erken seçim yoluyla siyasi rejimin yapısında yapılacak değişiklikler üzerinden yolsuzlukla mücadele ve siyasi reform talepleri dile getiriliyordu. Bu talepler, Irak’ta erken seçimi destekleyen Birleşmiş Miller ile uluslararası kuruluşlar başta olmak üzere çeşitli çevrelerden büyük kabul gördü” dedi.
İdani, “Seçimlerin şeffaf ve güvenilir bir şekilde gerçekleşmesi, seçim yasası ve seçim idaresiyle ilgili taleplerin karşılanmasına bağlıdır. Bu taleplerin bir kısmı halkın baskısı altında ve dini mercin (Ali es-Sistani) ile etkili siyasetçilerin destekleri sayesinde karşılandı. Bazı talepler ise halen karşılanmış değil. Örneğin, seçim bölgelerini belirleme meselesi siyasi gruplar arasında çekişme konusu olmaya devam ediyor. Bunun yanı sıra yeni Yüksek Seçim Komiserliği’ne yönelik siyasi müdahaleler ve Komiserliğe bağlı dairelere yapılan atamalar nedeniyle bu kurumun profesyonelliğinden şüphe ediliyor” diye konuştu.
İdani, protestoların seçim haritasındaki değişimi etkileyip etkilemeyeceği sorusuna, “Protesto grupları ve genel olarak halk hareketleri halen parçalanma sorunuyla karşı karşıya. Bunlar, taleplerini dillendirecek veya halkın seçimleri organize etmesine ve bunun için seferber olmasına imkan sağlayacak siyasi bir çerçeveye sahip değiller. Kazimi’nin seçim tarihini açıklaması, siyasi grupları ‘hak etme’ meselesiyle karşı bıraktı. Bu durum, seçimlerin önündeki yolda halen bir çok engelin bulunmasına rağmen, halk hareketi gruplarının uygun bir seçim ortamı hazırlaması için fırsat anlamına geliyor.
Irak’ta erken seçimler siyasi haritayı değiştirir mi?
Irak’ta erken seçimler siyasi haritayı değiştirir mi?
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة