ABD, Afrika'daki yatırımlarını artırarak Çin ile yeni bir rekabet cephesi açıyor

Çin’in Afrika’daki yatırımları, onu kara kıtadaki en büyük ticaret ortağı yaptı (Reuters)
Çin’in Afrika’daki yatırımları, onu kara kıtadaki en büyük ticaret ortağı yaptı (Reuters)
TT

ABD, Afrika'daki yatırımlarını artırarak Çin ile yeni bir rekabet cephesi açıyor

Çin’in Afrika’daki yatırımları, onu kara kıtadaki en büyük ticaret ortağı yaptı (Reuters)
Çin’in Afrika’daki yatırımları, onu kara kıtadaki en büyük ticaret ortağı yaptı (Reuters)

ABD’nin Mozambik’in kuzeyinde devasa bir sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tesisi kurma projesinin finansmanı olmasının, Afrika’da Çin ile arasındaki rekabette yeni bir cephe açması bekleniyor.
ABD İhracat-İthalat Bankası (ABD EXIM Bank) proje için 4,7 milyar dolarlık krediyi onaylarken bu, banka tarihinde Sahra altı Afrika'da onayladığı en büyük doğrudan kredi oldu. Kredi sayesinde ABD’nin mal ve hizmet ihracatını desteklemek amacıyla, Mozambik’te devasa bir LNG tesisi kurulacak. Finansman, Fransız petrol şirketi Total'in LNG üretmek için kullanacağı ABD yapımı ekipmanların tedariki için kredi garantisi verilmesini gerektiriyor.
ABD bu finansmanla, Güney Afrika’da benzer bir projenin finansmanlığıyla da ilgilenen Çin ve Rusya’nın önüne geçti.
Mozambik'in 100 trilyon metreküp doğal gaz rezervine sahip olduğu tahmin ediliyor. ABD Enerji Bilgi İdaresi’ne (EIA) göre Mozambik, dünyanın en büyük gaz rezervine sahip ülkeler arasında yer alıyor.

Trump, ABD’nin Afrika’daki varlığını güçlendirmeye yöneldi
ABD EXIM Bank Yönetim Kurulu Başkanı Kimberly A. Reed yaptığı bir açıklamada, “Bize bir yıl önce, ABD Senatosu’nda yeterli çoğunluk sağlanmadan önce Çin ve Rusya'nın bu anlaşmayı finanse edecekleri söylendi” ifadelerini kullandı. Reed, projenin, EXIM Bank’ın zorlu küresel pazar şartlarında Çin ve Rusya gibi ülkelerle rekabet etmek için ABD'de üretilen malların ve hizmetlerin ihracatına nasıl yardımcı olabileceğini gösteren ‘harika bir örnek’ olduğunu söyledi.
Güney Çin Sabah Postası'na göre ABD, Senato’da yeterli çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle üç yılı aşkın bir süreyi boşa harcadı. Bu durum, en kritik kredi kararlarını felç etti. Donald Trump yönetimi, Başkan’ın ABD ile Afrika arasındaki ticareti ve karşılıklı yatırımları artırmak için 2018 yılında başlatılan ekonomik bir çaba olan  ‘Afrika'nın Kalkınması’ inisiyatifini yürürlüğe koymalarını sağlayacak olan Senato’daki çoğunluğu geçtiğimiz yıl Mayıs ayında elde etti.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, Fransız petrol şirketi Total, ortaklarıyla birlikte Mozambik'te ilki 2024'te faaliyete geçmesi planlanan iki LNG projesini geliştirmeyi planlıyor. Ayrıca, ihracat için yılda 13,1 milyon ton LNG kapasitesine sahip bir fabrika inşa edecek.
Analistler, EXIM Bank'ın bir Afrika ülkesine gelmiş geçmiş en büyük ABD kredisini sağlamasına rağmen bu rakamın Çin bankalarının son yirmi yılda Afrika ülkelerine verdiği kredi miktarıyla karşılaştırıldığında küçük bir meblağ olarak kaldığını söylüyorlar.

Afrika’daki en fazla yatırımı Çin yaptı
George Washington Üniversitesi’nin Elliott Uluslararası İlişkiler Fakültesi’nden Profesör David H. Shinn, Çin İthalat- İhracat Bankası'nın (Çin EXIM Bank) 2019'dan bu yana Afrika'ya 87 milyar dolarlık finansman sağladığının altını çizdi.
ABD EXIM Bank ise 2009'dan 2019'a kadar Sahra altı Afrika ülkelerinde sadece 12,4 milyar dolar finansman sağladı.
Boston Üniversitesi'nde küresel kalkınma politikası profesörü olan Kevin Gallagher, 2018'de Amerikan bankasının Sahra altı Afrika’da sadece 39,4 milyon dolar değerinde 79 anlaşma yaptığını kaydetti.
Boston Üniversitesi'nden Küresel Kalkınma Politikası Profesörü Kevin P. Gallagher, ABD EXIM Bank’ın 2018 yılı boyunca Sahra altı Afrika'da sadece 39,4 milyon dolar değerinde 79 anlaşma yaptığını, ancak bu yatırım miktarının 2019 yılında verilen Mozambik kredisinin büyüklüğünden dolayı 5 milyar dolardan fazla göründüğünü belirtti.
ABD Johns Hopkins Üniversitesi Çin-Afrika Araştırma Enstitüsü’nün verilerine göre Çinli bankalar, 2000-2018 yılları arasında Mozambik'e bu miktarın yaklaşık yarısını (2,4 milyar dolar) sağladı. Prof. Gallagher, ABD’nin ise 2000 yılından bu yana toplamda 147 milyar doları bulan binden fazla kredi sağlayan Çin’nin Afrika’daki yatırım miktarını karşılamak için ‘bankayı zorlaması’ gerekeceğini söyledi.

Pekin, kara kıtadaki ABD boşluğunu dolduruyor
Finansman aynı zamanda ABD’nin Çin'in en büyük ticaret ortağı ve kredi sağlayıcısı olduğu Afrika’yı kazanma girişimlerinin bir parçasıdır. ABD, son on yılda, 2009 yılında kıtanın en büyük ticaret ortağı haline gelen Pekin'in doldurduğu bir boşluk olan Afrika'daki yatırımlarını yavaşlattı.
Prof. David H. Shinn, konuyla ilgili değerlendirmesinde, “Bu adım bir yere kadar Çin'in Afrika'daki finansmanına karşı koyma çabasıdır. Aynı zamanda ABD EXIM Bank’ın bu projenin uygulanabilir olduğuna inandığının da bir işaretidir” yorumunda bulundu.

Çin ile Afrika arasındaki ticaret hacmi 208,7 milyar dolar
  Çin Ticaret Bakanlığı'nın verilerine göre Çin ile Afrika arasındaki ticaret hacmi geçtiğimiz yıl 208,7 milyar dolara ulaştı. ABD Nüfus Sayım Bürosu'nun verilerine göre ise ABD ile Afrika arasındaki ticaret hacmi 56,9 milyar dolar oldu. Çin’in ‘Bir Kuşak Bir Yol (BKBY) Girişimi’ Afrika ile arasındaki ticari ilişkileri güçlendirdi. BKBY Girişimi, Afrika kıtasındaki karayollarının, hidroelektrik santrallerinin ve demiryollarının yapımını finanse eden Çin’in bir ticaret stratejisi ve devasa altyapı projesidir.
Rusya merkezli Renaissance Capital'in (RenCap) baş ekonomisti Charles Robertson, “ABD, Çin ile arasındaki rekabet nedeniyle Afrika'da ciddi adımlar atmaya başladı. Bundan en fazla yararlanan taraf Afrika olabilir” değerlendirmesinde bulundu.

Borç tuzağı diplomasisi
Merkezi Mozambik'te bulunan bir siyasi risk ve güvenlik danışmanlığı şirketi olan Zitamar Consulting ekonomistlerinden Mark Bohlund, ABD EXIM Bank'ın yenilenmesinin, Çin iş dünyasındaki hızlı büyümesine karşı bir yanıt olduğunu söyledi.
Bohlund, Trump yönetiminin yaptığı açıklamaların çoğunun ABD'nin Afrika'da Çin nüfuzuna ve Pekin'in ‘borç tuzağı diplomasisi’ (debt-trap diplomacy) olarak adlandırdığı politikasına karşı koymak zorunda olduğuna işaret ettiğini belirtti.
Bohlund değerlendirmesine şöyle devam etti:
“Mozambik gaz projesine verilen krediler oldukça dikkat çekicidir. Çünkü bu, enerji kaynaklarına erişim odaklı mevcut yüzyılın ilk on yılında Çin'in Afrika'ya yönelik borç verme politikasını izleyen bir adımdır. Onaylanan bu kredi hiç şüphesiz enerji sektöründeki Amerikan şirketlerine yardımcı olacaktır. Ancak, Mozambik ve ABD, bu yılın ortasında küresel LNG ihracat pazarında rekabet edecek gibi görünmeleri nedeniyle kalkınma döneminin ardından iki yönlü ticareti destekleme olasılığı oldukça düşük.”

Mozambik gazının son durağı Çin olabilir
Mozambik'teki LNG'nin çoğunun Çin'e gönderilebileceğini belirten Bohlund, “ABD EXIM Bank, Afrika'da özel sermaye endüstrisinin liderliğindeki küçük işletmeleri destekleyerek, hem Afrika hem de ABD'de istihdam yaratma açısından karı için daha fazla baskıya maruz kalacaktır. Bununla birlikte ABD, altyapı ve diğerlerine kıyasla Çin'den daha güçlü bir üstünlüğe sahip, ancak bu sektörlere şuan Çinli şirketler hakim” şeklinde konuştu.
Aynı şekilde Japonya da Japonya Uluslararası İşbirliği Bankası (JBIC) aracılığıyla Total’in Mozambik'teki LNG projesine 3 milyar dolarlık kredi sağlayarak kıtada Çin ile rekabet ediyor.
Öte yandan Afrika Birliği'ne (AfB) bağlı Afrika Kalkınma Bankası (AFDB), İngiltere'nin ihracat kredi kuruluşu UK Export Finance (UKEF), Tayland İhracat - İthalat Bankası (Taylan EXIM Bank) ve 21 özel finans kurumu da projeye fon sağlarken toplam ortak finansman miktarı yaklaşık 15 milyar dolara ulaştı.
Ancak Çin, Mozambik'teki gaz projesinde tablonun dışında kalmıyor. Çin Ulusal Petrol Şirketi (CNPC), Total’in projesinin yakınlarında bir gaz tesisi geliştirmeyi planlayan ExxonMobil ile ortak çalışıyor.



Çin, enerji ve tarım alanlarında Rusya ile daha yakın iş birliği arayışında

Rusya Başbakanı Mihail Mişustin (sağda) Çin Başbakanı Li Çiang ile tokalaşırken (EPA)
Rusya Başbakanı Mihail Mişustin (sağda) Çin Başbakanı Li Çiang ile tokalaşırken (EPA)
TT

Çin, enerji ve tarım alanlarında Rusya ile daha yakın iş birliği arayışında

Rusya Başbakanı Mihail Mişustin (sağda) Çin Başbakanı Li Çiang ile tokalaşırken (EPA)
Rusya Başbakanı Mihail Mişustin (sağda) Çin Başbakanı Li Çiang ile tokalaşırken (EPA)

Çin Başbakanı Li Çiang dün yaptığı açıklamada, Çin'in enerji, tarım ve diğer yatırım alanlarında Rusya ile iş birliğini artırmaya hazır olduğunu söyledi.

Çin Resmi Haber Ajansı Xinhua, Moskova’da Rusya Başbakanı Mihail Mişustin ile yaptığı görüşme sırasında açıklamalarda bulunan Çin Başbakanı Li'nin Mişustin’e Çin'in Rusya'dan daha fazla tarım ve gıda ürünü ithal etmeyi memnuniyetle karşıladığını söylediğini aktardı.

Xinhua haberinde, Çin'in Rusya'nın Çinli şirketlerin bu ülkede yatırım yapması ve faaliyet göstermesi için daha fazla imkan sağlamasını umduğunu belirtti.

Öte yandan Rusya Başbakanı Mişustin, Çin Başbakanı Li’ye iki taraf arasındaki iş birliğinin dış zorluklar karşısında defalarca dayanıklılığını kanıtladığını söyledi.

Rusya hükümetinin internet sitesinde yayınlanan toplantı tutanaklarına göre Mişustin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Enerji alanındaki iş birliğimiz özellikle stratejik nitelikte ve petrol, gaz, kömür ve nükleer enerji sektörlerini kapsıyor.”

Pekin ve Moskova, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 2022 yılının şubat ayında on binlerce Rus askerini Ukrayna'ya göndermeden birkaç gün önce ‘sınırsız’ stratejik ortaklık ilan etti.

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, son on yılda Rusya Devlet Başkanı Putin ile 40'tan fazla kez bir araya geldi. Putin, son aylarda kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda Çin'i Rusya’nın müttefik olarak nitelendirdi.


Suudi Arabistan’dan Suriye’ye ilk ham petrol hibe sevkiyatı ulaştı

Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)
Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)
TT

Suudi Arabistan’dan Suriye’ye ilk ham petrol hibe sevkiyatı ulaştı

Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)
Suudi Arabistan'ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe programının ilk sevkiyatı Banias limanına yanaştı. (SANA)

Suudi Arabistan’ın Suriye enerji sektörüne yönelik hibe kapsamında gönderdiği ilk ham petrol sevkiyatı pazar günü Banias Limanı’na ulaştı. Yaklaşık 650 bin varil Suudi ham petrolü taşıyan tanker limana demirledi. Bu sevkiyat, toplam 1,65 milyon varil ham petrolden oluşan hibenin ilk bölümünü oluşturuyor.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan Haber Ajansı SPA’dan aktardığı habere göre teslimat Suudi liderliğinin talimatları doğrultusunda gerçekleştirildi. Krallığın Suriye’yi destekleme konusundaki kararlılığını sürdürecek.

Hibe anlaşması, 11 Eylül’de Suudi Kalkınma Fonu ile Suriye Enerji Bakanlığı arasında imzalanmıştı. Suudi Enerji Bakanlığı’nın gözetiminde uygulanan hibe; Suriye rafinerilerinin işletme kapasitesini artırmayı, operasyonel verimliliği ve mali sürdürülebilirliği sağlamayı, ekonomik kalkınmayı güçlendirmeyi, ekonomik zorlukların aşılmasına katkı sunmayı ve hayati sektörlerin büyümesini teşvik etmeyi hedefliyor. Böylece ulusal ve uluslararası düzeyde Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne destek verilmesi amaçlanıyor.

SPA, bu adımın Suudi Arabistan’ın Suriye halkının yaşam koşullarını iyileştirmeye yönelik süregelen çabalarının ve iki ülke arasındaki güçlü, tarihi bağların bir yansıması olduğunu vurguladı.


Trump, ekonomik baskıların ortasında Wall Street devlerini Beyaz Saray'da akşam yemeğine davet etti

Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)
Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)
TT

Trump, ekonomik baskıların ortasında Wall Street devlerini Beyaz Saray'da akşam yemeğine davet etti

Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)
Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, JP Morgan, BlackRock ve Goldman Sachs gibi büyük finans kurumlarının CEO'ları da dahil olmak üzere bir grup önde gelen Wall Street liderini dün Beyaz Saray'da özel bir akşam yemeğine davet etti.

Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre bu hamle, yönetimin ekonomik performansı, özellikle de son seçimlerde önemli bir sorun olarak ortaya çıkan yaşam maliyeti konusunda artan baskı altında olduğu bir dönemde geldi.

sdefr
ABD Başkanı Donald Trump Oval Ofis'te konuşuyor. (Reuters)

Üst düzey katılım ve hassas zamanlama

Güvenilir kaynaklara göre, akşam yemeğine 12’den fazla üst düzey yönetici ve finans uzmanı katıldı. Bunlar arasında şu isimler yer aldı: JPMorgan CEO’su Jamie Dimon, BlackRock CEO’su Larry Fink, Goldman Sachs CEO’su David Solomon, Blackstone CEO’su Stephen Schwarzman, KKR’ın kurucu ortağı Henry Kravis, milyarder Bill Ackman (Pershing Square), Nasdaq CEO’su Adena Friedman, Intercontinental Exchange CEO’su Jeffrey Sprecher ve New York Borsası Başkanı Lynn Martin.

xfv
BlackRock CEO'su Larry Fink, Hong Kong'da düzenlenen Küresel Finans Liderleri Yatırım Zirvesi’ne katıldı. (Reuters)

Bu toplantı, Trump’ın şirket liderleriyle ilişkileri derinleştirme çabasını ve yönetiminin, Amerikan sermaye piyasalarını güçlendirmeyi ve ulusal güvenlik açısından kritik olan yerel tedarik zincirlerini yeniden inşa etmeyi hedefleyen girişimlerini vurguluyor. Bu girişimler, özellikle yerel üretimi genişletmeye ve kilit endüstrileri yeniden konumlandırmaya odaklanıyor.

Ülkenin en büyük bankası JPMorgan, 10 yıl sürecek 1,5 trilyon dolarlık bir yatırım programı açıkladı. Bu program, tedarik zinciri ve üretim, savunma ve uzay, enerji bağımsızlığı ve ileri teknolojiler gibi ABD’nin ulusal güvenliği ve ekonomik dayanıklılığı açısından kritik sektörleri hedefliyor. Bu plan kapsamında banka, özellikle ulusal güvenlik ve ekonomik dayanıklılık açısından stratejik öneme sahip Amerikan şirketlerine doğrudan hisse ve risk sermayesi yatırımları yoluyla 10 milyar dolara kadar yatırım yapacak.

rgt
JP Morgan CEO'su Jamie Dimon, Miami'deki Kaseya Center'da düzenlenen Amerikan İş Forumu'nda konuşma yapıyor. (Reuters)

Reuters'a göre, bir Beyaz Saray yetkilisi, Trump'ın finans liderleriyle görüştüğünü doğruladı, ancak davetli listesini teyit etmedi.

Wall Street ile yönetim arasındaki istikrarsız ilişki

Wall Street’in Trump yönetimiyle ilişkisi, kasım seçimlerinden sonra çalkantılı bir seyir izledi. Başlangıçta yöneticiler, özellikle rekabet ve düzenleyici konularda iş dünyasını destekleyen bir yaklaşım benimsenmesini beklerken, maliyet düşürme gibi adımların atılması bu erken iyimserliği azalttı. Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik eleştirileri de merkez bankasının bağımsızlığına bağlılığı konusunda şüpheler yarattı.

ty6
Goldman Sachs CEO'su David Solomon, Hong Kong'da düzenlenen Küresel Finans Liderleri Yatırım Zirvesi'nde konuşma yapıyor. (Reuters)

Ancak son dönemde endişeler yatıştı ve üst düzey bankacılar, Trump tarafından atanan düzenleyicilerin sektöre yönelik kuralları gevşetme yönündeki destekleyici açıklamalarından memnuniyet duydu. Bu gelişme, JPMorgan, Goldman Sachs ve Morgan Stanley’nin hisse fiyatlarının dün rekor seviyelere ulaşmasına katkıda bulundu.

Önemli yokluklar ve gergin ortam

Finans sektörünün tüm liderleri akşam yemeğine katılmadı:

- Citigroup CEO'su Jane Fraser, önceden planlanmış bir Asya gezisiyle çakışan programı nedeniyle özür diledi. Fraser'ın daha önce başkanla bir araya gelerek mortgage devleri Freddie Mac ve Fannie Mae'nin özelleştirilmesi planlarını görüştüğünü belirtmekte fayda var.

- Bank of America CEO'su Brian Moynihan akşam yemeğine davet edilmedi. Moynihan, geçmişte başkana bankacılık hizmetleri sunmayı reddettikleri iddiaları nedeniyle bu yılın başlarında Trump'ı kızdıran liderler arasındaydı.

Wall Street yöneticileri, özellikle Beyaz Saray'ın bazı büyük teknoloji gruplarına gümrük vergisi uygulamakla tehdit etmesinin yanı sıra, Paul Weiss hukuk firması ve büyük üniversiteler gibi grupları hedef almasının ardından, başkanı kamuoyunda eleştirmekten çekiniyorlar.

sd
New York Borsası (AP)

Yatırımcılar, bu üst düzey toplantıdan kaynaklanabilecek herhangi bir politika değişikliği veya düzenleyici değişiklikleri yakından takip edecekler. Örneğin, vergi politikaları, finansal düzenlemeler veya ticaret anlaşmalarındaki değişiklikler, belirli sektörlerin veya piyasanın genelinin performansını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu görüşmelerin olası sonuçlarını anlayarak, yatırımcılar ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmak veya olası riskleri azaltmak için kendilerini daha iyi konumlandırabilirler.

Aynı zamanda gözlemciler, Beyaz Saray'da düzenlenen üst düzey akşam yemeğini, finans sektörünün iktidar koridorlarında devam eden etkisinin bir kanıtı olarak görüyorlar. ABD ekonomisi hassas bir dengeyle karşı karşıya olduğundan, yönetim ekonomik gündemini şekillendirmek için bu şirket liderlerinin uzmanlığından ve görüşlerinden yararlanmaya çalışıyor.

Trump, yönetimi küresel ticaret ortaklarıyla gerilimleri ele alırken ve ekonomik büyümeyi artırmaya çalışırken, son aylarda iş dünyası liderleriyle özel toplantılar düzenledi. Yönetimin daha geniş ekonomik gündemi, yerli üretimi genişletmeye, kilit sektörleri yeniden ülkeye getirmeye ve özel sektör yatırımlarından yararlanarak ABD'nin ileri teknoloji üretimi ve enerji tedarik zincirlerinde konumunu güçlendirmeye odaklanıyor.