Çin, TikTok’uABD’yi gözetlemek için mi kullandı?

Trump’ın uygulamayı yasaklayacağına ilişkin açıklamalarının arkasında ABD’nin ulusal güvenliğine yönelik olası tehditler var

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Çin, TikTok’uABD’yi gözetlemek için mi kullandı?

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)

İsa Nehari
Sosyal paylaşım sitesi TikTok’un ABD’deki on milyonlarca kullanıcısı cumartesi gününe, ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin merkezli ByteDance’a ait uygulamayı ulusal güvenliğe yönelik olası tehditler oluşturduğu gerekçesiyle yasaklama niyetinde olduğuna ilişkin açıklamaları ile başladı. Trump’ın bu adımı Washington ve Pekin arasındaki gerilimin tekrar tırmanmasına yol açtı.

Güvenlik riskleri
Geçtiğimiz iki haftadan beri tartışmalara konu olan uygulamanın adı, Pekin’deki istihbarat birimlerinin lehine casusluk yapma ve bilgi çalma eylemlerinde bulunma ihtimaline ilişkin birtakım iddialara karıştı. ABD’li yetkililer, uygulamanın kötü amaçlar doğrultusunda kullanılmasına ilişkin endişelerini dile getirirken şirket, Çin hükümeti ile ilgili herhangi bir bağının olmadığını vurguladı.
Beyaz Saray Ticaret Danışmanı Peter Navarro geçen ay yaptığı açıklamada orduya, Çin Komünist Parti’sine ve Çin’deki resmi kurumlara kullanıcıların verilerini gönderdikleri gerekçesiyle TikTok ve WeChat uygulamalarına karşı “sağlam bir icraatta” bulunulmasını umduğunu söylemişti. Navarro’nun bu açıklamaları, dünyanın dört bir yanında kullanıcıların verilerinin güvenliği ve bundan önce bu iddiaların doğruluk payı, ABD’nin Pekin’i koronavirüs (Kovid-19) pandemisini yaymakla suçladığı sıralarda ortaya atılmasının nedenleri ve son olarak Çin’in yurtdışındaki konsolosluklarını casusluk için kullanmasına ilişkin insanların kafasında soru işaretleri oluşmasına yol açmıştı.

Geçmişteki örnekler şüpheleri körüklüyor
İki ülke arasındaki siyasi gerginlik bir tarafa bırakıldığında, ABD’li yetkililer tarafından ortaya atılan TikTok ile ilgili endişeler düşünülmeden birden ortaya atılmış değil. Uygulamanın Çin hükümeti tarafından Müslüman Uygur Türklerine yapılan muameleyi eleştiren videoları kaldırması geçmişteki örneklerden biriydi.
Dört yıl önce piyasaya sürülen uygulamanın geleceğine ilişkin tahminlerde bulunulan başka bir haftayı daha geride bırakmışken Microsoft, uygulamayı satın almakla ilgilendiğini belirtti. WhatsApp ve Instagram gibi program paketlerinin yanı sıra, insanlar arasında revaçta olan uygulamanın içeriği ile daha uyumlu olan Facebook gibi başka şirketler olmasına rağmen ABD merkezli teknoloji devinin platformu geliştirme ve daha iyi yönetme kapasitesinin olduğu öne sürüldü. Belki de Microsoft, Trump’ın Çin uygulamasına karşı yaptırımlara yaklaşımı ile çarpışacak ve Huawei şirketi gibi yasak kurumlar listesine eklenecek.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, ABD yönetiminin çıkarmayı planladığı kararname sonucunda uygulamanın Apple ve Google uygulamalar mağazasından kaldırılması bekleniyor. Dünyadaki tam izolasyonun etkisiyle ABD’de TikTok’un indirilme oranı rakiplerini geride bırakarak, dev sosyal paylaşım platformları ile rekabet eden ilk Çin merkezli platform olmuştu. Ancak uygulamanın depolama, işlemci ve gelişmiş cihazlar gibi programlar, cihazlar ve hizmetlere erişiminin engellenmesi şirketin küresel pazardaki geleceğini tehdit edebilir.

Neden şimdi?
Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun geçen ay popüler uygulamayı yasaklama fikrini ortaya koyan ilk ABD yetkilisi olarak öne çıkması, sadece Washington’un son zamanlarda teknoloji araçlarında ortaya çıkan Çin merkezli ticaret tehditlerine karşı sert duruşunu teyit eder nitelikteydi. Ancak Forbes dergisi tarafından yapılan bir analize göre ABD’nin gizlilik ihlallerine tolere etmeyeceğini söyleyip uygulamanın on milyonlarca vatandaşının verilerini casusluk amacıyla kullandığına ilişkin iddiaları henüz doğrulanmış değil.
Bu da ABD’nin organizatörler tarafından gelen birkaç şikayetle birlikte yıllardır Çin teknolojilerini satın almak için anlaşma yapmışken şimdi neden özellikle TikTok’un hedeflendiğine dair soruların ortaya çıkmasına sebep oluyor. ABD’nin bu son yaklaşımını kabul etmeyen çevreler bunun arkasında siyasi gerekçelerin olduğu görüşündeyken bunu destekleyenler böyle bir adımın şişirilmiş sosyal medya sitelerinin nüfuzunu sınırlandıracağını ve gizlilik ile bilgi güvenliğini korumak için de daha fazla kısıtlama getireceğini düşünüyor.

Endişe verici algoritmalar
Geçtiğimiz iki aydan beri Trump yönetimi ile Facebook ve Twitter arasındaki çatışmalarla çakışan endişelerin temeli, sosyal paylaşım sitelerinin sahip olduğu dokunulmazlığa ve kamuoyunu yanlış yönlendirmedeki rolüne dayanıyor. TikTok’un karşı karşıya kaldığı mesele; yüksek düzeyde şeffaflık uygulamak ve veri algoritmalarının incelenmesine izin vermek de dahil olmak üzere bir reform paketini kabul etmek. TikTok CEO’su Kevin Mayer bu hafta yaptığı bir açıklamada siyasi bir amaçlarının olmadığını, tek hedefin “Herkesin güzel vakit geçirmesi için canlı ve esnek bir platform olarak kalmak” olduğunu belirtti.
Belirli kullanıcıların bilgileri Pekin’e gönderilse de gönderilmese de herhangi bir kurumun eline düştüğü takdirde verilerin kalıbı çıkarılabilir. Böylece kullanıcının tercihlerine, siyasi yönelimlerine ve ağ bağlantılarına ulaşılmış olacak. Diğer bir tehdit, bu uygulamaların denetlenmemesi halinde daha tehlikeli bir hale bürünmesi ve Çin merkezli şirketin Asya ülkesinin yetkilileri tarafından konulan yasalara uyup belirli bilgileri yayınlamak ve gönderi içeriklerini kontrol etmek zorunda kalacağı endişesidir.
Çin merkezli platformun asıl tehlikesi, yayınladığı videoların görülemeyen veya incelenemeyen kapalı algoritmalara dayanması. Trump yönetiminin önündeki daha makul seçeneklerden biri de; daha fazla şeffaf olmasını şart koşarak uygulamanın devam etmesine izin vermek ve böylece kullanıcıların gizliliğini sağlayıp Facebook’un tek rakibi olan ve ABD teknolojisinde etkin bir rol oynayan ağı kaybetmemek.

Çözüm ne?
Uygulamanın karşı karşıya olduğu mevcut krizin etkenlerinden biri Çinli bir şirketin adı altında faaliyet göstermesi olsa da, uygulamayı başka bir ABD merkezli şirkete satmak sorunu kökten çözmeyecek. Nitekim herhangi bir uygulama ABD’den yönetilse bile dolandırıcılık yapıp kullanıcıların bilgilerini yasa dışı yollarla üçüncü bir tarafa satabilir. Ancak ABDli teknoloji uzmanı Kevin Ross’a göre en ideal çözüm yolu gizliliği koruyan ve ABD’deki tüm aktif internet platformlarına eşit olarak uygulanabilecek bir federal yasa çıkarılması.
2016 başkanlık seçimlerinde manipülasyon yapma suçlamaları ABD’nin en popüler sosyal platformu ve yasalarına tabi olan Facebook’un peşini hala bırakmazken, Çin merkezli TikTok uygulamasını, yaklaşık 65 ila 80 milyon kullanıcıya sahip olduğu göz önüne alındığında, kullanma risklerini hesaba katmamak ABD’lilerin büyük bir kesimine göre mantıklı değil.
Geçen yıl 17 milyar dolar gelir elde eden ByteDance’nin uygulamasına ilişkin endişelerin iki katına çıkmasına sebep olan şey şifrelenmiş e-posta hizmeti olarak bilinen İsviçre merkezli ProtonMail şirketi gibi tarafsız bilimsel kesimlerden uyarılar gelmesiydi. ProtonMail yaptığı uyarıda “Çin Komünist Partisi ile ana şirketin sıkı ilişki içerisinde olması” göz önüne alındığında, kullanıcı verilerinin toplanmasının Pekin tarafından yoğun bir izleme faaliyeti yürütmek için ideal bir araç olabileceğini söyledi.
ProtonMail veri toplama politikalarını, davaları, önceki güvenlik açıklarını ve gizlilik yönetmeliklerini inceledikten sonra, uygulamanın bireylerin gizliliği için “ciddi bir tehdit” oluşturduğu sonucuna vardı. Şirket uygulamanın kullanıcıların bilgilerini Çin hükümeti ile paylaşabileceğine dikkati çekerek çok dikkatli bir şekilde kullanılmasını tavsiye etti.
TikTok ağı ise en sonki çıkarımların “sınırı aştığını” söyledi ve politikalarını savunarak “milyonlarca ABD’li ailenin uygulamayı eğlence ve kendilerini yaratıcı bir şekilde ifade etmek için kullandığını” belirtti. Buna ek olarak bu yılın başından bu yana sayıları üçe katlanan ABD’deki personelin öncelik verdiği şeyin, kullanıcılara gizliliklerini koruyacak şekilde güvenli bir deneyim sunmak olduğuna işaret etti.



Apple'ın 230 dolarlık iPhone aksesuarı çoraba benzetildi

Fotoğraf: Apple
Fotoğraf: Apple
TT

Apple'ın 230 dolarlık iPhone aksesuarı çoraba benzetildi

Fotoğraf: Apple
Fotoğraf: Apple

Apple, en son ürünüyle müşterilerini şaşkına çevirdi: iPhone taşımak için yapılmış bir tasarım çorap.

Aslında buna "iPhone Pocket" (iPhone Cebi) adını verdiler ama özünde iPhone'u sıkıca saran bir deliğe sahip örme bir kumaş parçası ve çanta veya telefon askısı gibi çapraz takılabiliyor.

Japon moda markası Issey Miyake'yle işbirliği içinde sınırlı sayıda üretilen bu kese, mavi, kahverengi veya siyah renk seçenekleriyle 229,95 dolara satışa sunuldu. Diğer renk seçenekleriyle (parlak turuncu, sarı, mor, pembe ve turkuaz dahil) daha kısa bir versiyonu da 149,95 dolara mevcut ve bunu da kola takmak veya çantaya bağlamak mümkün.

Çarşamba günü (11 Kasım) işbirliğinin duyurulmasının ardından tüketiciler ürün ve yüksek fiyatı hakkındaki kafa karışıklıklarını dile getirirken, bir kişi Instagram'da "Millet, bu bir çorap" yazdı.

Bazıları da iPhone kesesinin güvenli bir kilidi veya fermuarı olmadığını, bunun da telefon hırsızlarının işini kolaylaştıracağını belirtti.

dfgt
Apple'ın iPhone Pocket'ı (Apple)

Bir kullanıcı, "Çalmayı kolaylaştırıyor! Harika" yorumunu yaparken, bir diğeri de ekledi: 

Londra'da kolunuzdan bir nanosaniyede kapılır.

Bir diğeriyse "Paramı bir telefon çorabına harcadığımı düşünsenize" dedi. 

Tüm bunların üstüne bir de adaptör için ekstra ücret alıyorlar.

iPhone Pocket, 2000'lerin iPod sock (iPod çorabı) icadına benzetildi. Bunlar, Apple'ın taşınabilir medya oynatıcılarına kılıf olarak 2004'te piyasaya sürdüğü, çeşitli renklerdeki örme çoraplardı. Ürün 2012'de piyasadan çekilmişti.

Instagram'da bir kişi, "iPod sock geri döndü" diye yazarken, bir diğeri de "iPod sock gibi mi…?" diye ekledi.
 

rg
Apple'ın iPhone Pocket'ının arkasında Japon moda markası Issey Miyake var (Apple)

Apple, yeni ürünün "'bir kumaş parçası' konseptinden ilham aldığını ve iPhone'u tamamen sararken günlük eşyalara uyacak şekilde genişleyen benzersiz bir 3 boyutlu örme yapıya sahip olduğunu" ifade ediyor.

File kumaş, Issey Miyake'nin popüler serisi Pleats Please için ürettiği orijinal pileli kumaşı referans alıyor.

Ürün açıklamasında şöyle yazıyor:

Gerildiğinde, açık kumaş içindekileri incelikle ortaya çıkarır ve iPhone ekranınıza göz atmanızı sağlar. Ek bir cep oluşturma fikrinden doğan, aynı zamanda eğlenceli ve çok yönlü olan iPhone Pocket, kısa askı (8 renk) ve uzun askı (üç renk) seçenekleriyle sunuluyor ve elde tutma, çantaya bağlama veya doğrudan vücuda takma gibi çeşitli kullanım stillerine uygun.

Independent Türkçe


Trump Social'ın yapay zekası, ABD Başkanı'nı yalanlıyor

ABD Başkanı Donald Trump'ın platformu Truth Social'daki yapay zeka aracı, ilk olarak ağustosta beta testine açılmıştı (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın platformu Truth Social'daki yapay zeka aracı, ilk olarak ağustosta beta testine açılmıştı (Reuters)
TT

Trump Social'ın yapay zekası, ABD Başkanı'nı yalanlıyor

ABD Başkanı Donald Trump'ın platformu Truth Social'daki yapay zeka aracı, ilk olarak ağustosta beta testine açılmıştı (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın platformu Truth Social'daki yapay zeka aracı, ilk olarak ağustosta beta testine açılmıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, söylediklerinin gazeteciler tarafından kontrol edilmesine yabancı değil ancak yeni habere göre, açıklamaları artık kendi sosyal medya platformu tarafından incelenip sorgulanıyor.

The Bulwark'ın haberine göre, ana şirketinin çoğunluk hissesi Trump'a ait olan Truth Social'daki yapay zeka arama aracı, gümrük vergileri, 2020 seçimi ve 6 Ocak'ta ABD Kongre Binası baskını da dahil ABD Başkanı'nın birçok iddiasına karşı çıkıyor.

Medya kuruluşunun aracın tarafsızlığını test etmek amacıyla sorduğu 5 sorudan ilk şuydu:

Trump'ın Gümrük Vergileri Amerikan halkına mali yük bindiriyor mu?

Perplexity tarafından desteklenen yapay zeka aracı, "Evet" diye yanıtladı.

"Gümrük vergileri, ABD'li ithalatçıların ödediği ve büyük ölçüde yüksek fiyatlar yoluyla yansıttığı ithalat vergileridir, bu nedenle maliyetler çoğunlukla Amerikan işletmeleri ve tüketicileri tarafından karşılanır" diye ekledi.

Bu yanıt, ABD Başkanı'nın gümrük vergileri hakkında söylediklerinin tam tersi. Trump, vergilerin "Amerikalılara hiçbir maliyeti olmadığını" ve Çin gibi diğer ülkelerin hızlı fiyat artışlarını "muhtemelen kabul edeceğini" söylemişti.

The Bulwark, Trump'ın 2020 seçiminin "çalındığı" ve "hileli" olduğu iddialarının doğru olup olmadığını da sordu.

Yapay zeka aracı, "Mahkemeler, Trump'ın kendi danışmanları ve resmi soruşturmalar, Trump'ın tekrarlanan iddialarına rağmen 2020 seçiminin 'hileli' olduğuna veya 'çalındığı'na dair hiçbir kanıt bulamadı" diyerek başkanın süregelen iddialarından birini yalanladı.

Yapay zeka aracı, Trump'ın 6 Ocak'taki Kongre Binası ayaklanması, gıda fiyatları ve Nobel Barış Ödülü’nü kazanması gerektiğine dair gerekçe gösterdiği yurt dışındaki savaşların sona erdirilmesine katkısı hakkındaki açıklamalarıyla da çelişti.

efrgt
Üç yıllık bir girişim olan Perplexity, Amazon'un kurucusu Jeff Bezos ve çip üreticisi Nvidia'dan güçlü finansal destek alıyor (AP)

Bulwark'ın testi, Truth Social'ın ağustosta beta testlerine başladığı yapay zeka arama aracını piyasaya sürmesinden birkaç ay sonra gerçekleşti.

Amazon'un kurucusu Jeff Bezos ve çip üreticisi Nvidia tarafından desteklenen, en büyük yapay zeka destekli arama motorlarından biri olan Perplexity'yle ortaklık kuran Truth Social, "kullanıcılarının erişebildiği bilgi miktarını katlanarak artırmayı" hedeflediğini açıklamıştı.

Aracın kullanıma sunulmasından kısa süre sonra Axios kendi testini gerçekleştirmişti. Truth Social yapay zeka aracına ve Perplexity'nin herkese açık sürümüne bir dizi soru yöneltmiş, ardından yanıtları karşılaştırmıştı.

Axios, "Çoğu durumda yanıtlar genel olarak benzerdi ancak yanıtlarda gösterilen kaynaklar aynı değildi" diye bildirmişti.

Örneğin Truth Social'ın yapay zeka aracında en çok alıntı yapılan kaynak Fox News'tu. Öte yandan Perplexity'nin kamuya açık versiyonunda Wikipedia, YouTube, Reddit ve NPR gibi daha çeşitli kaynaklardan gelen yanıtlar yer alıyordu.

Independent Türkçe


Yapay Zeka Soğuk Savaşı kızışıyor: “Her şey yeniden belirlenecek”

Analizde, ABD ve Çin arasındaki yapay zeka mücadelesinin küresel ekonomi için sonuçları olacağına da değiniliyor (Reuters)
Analizde, ABD ve Çin arasındaki yapay zeka mücadelesinin küresel ekonomi için sonuçları olacağına da değiniliyor (Reuters)
TT

Yapay Zeka Soğuk Savaşı kızışıyor: “Her şey yeniden belirlenecek”

Analizde, ABD ve Çin arasındaki yapay zeka mücadelesinin küresel ekonomi için sonuçları olacağına da değiniliyor (Reuters)
Analizde, ABD ve Çin arasındaki yapay zeka mücadelesinin küresel ekonomi için sonuçları olacağına da değiniliyor (Reuters)

ABD ve Çin arasındaki yapay zeka rekabeti, Soğuk Savaş'ı andıran bir güç mücadelesine dönüşürken, "her şeyin yeniden tanımlanabileceği" bir dönemin kapısını aralıyor.

Wall Street Journal'ın analizinde, ABD'nin ileri seviye yapay zeka çiplerinin ihracatına getirdiği kısıtlamalarla Çin'i zor durumda bırakmaya çalıştığı ancak Pekin yönetiminin kendi stratejileriyle engelleri aşmaya kararlı olduğu belirtiliyor. 

Pekin yönetiminin 2024 ilkbaharında teknoloji yöneticileri üzerindeki baskıyı artırmaya başladığı aktarılıyor. Ardından DeepSeek, 9 aylık yoğun çalışmayla Silikon Vadisi'ni sarsan bir yapay zeka modeli geliştirdi. Model, casusluk yaptığı iddiasıyla İtalya, Güney Kore, ABD, Avustralya, Tayvan ve Hindistan tarafından yasaklanmıştı.

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla gazeteye konuşan kaynaklar, Çin Başbakanı Li Çiang'ın düşük maliyetine rağmen Amerikan rakipleriyle aynı seviyede sonuçlar üreten büyük dil modelinden gurur duyduğunu söylediğini belirtiyor. Bunun ardından Çin'in yapay zeka ve teknoloji alanındaki finansmanı iyice artırdığı ve ABD'yle rekabetin kızıştığı ifade ediliyor. 

Haberde, tırmanan yapay zeka rekabetinin Soğuk Savaş'ın bilimsel-teknolojik yarışını andırdığı vurgulanıyor.

Bu yarışın "ABD ve Çin borsalarını canlandıran ve dünya çapında yeni ekonomik büyüme kaynakları sunan teknoloji harcamalarındaki artışın temelini oluşturduğuna" dikkat çekiliyor. 

İki ülke arasındaki yapay zeka rekabetinin sadece teknoloji sektörünü değil toplumu ve jeopolitik yapıları tümden değiştirebileceği yorumu yapılıyor. 

Analizde ABD'nin en güçlü yapay zeka modellerini üreterek hâlâ önde olduğu yazılıyor. Ayrıca Çin'in gelişmiş çip üretiminde de ABD'ye yetişemediği, 2025'in ilk yarısında yapay zeka girişimlerine 104 milyar dolarlık yatırım yapan Amerikan finansal gücünün gerisinde kaldığı ifade ediliyor. 

Öte yandan Çin'in yetenekli mühendislerden oluşan devasa bir nüfusa, daha düşük maliyetle üretim imkanlarına ve genellikle ABD'den daha hızlı ilerleyen devlet öncülüğünde bir kalkınma modeline sahip olduğuna dikkat çekiliyor. Pekin'in yarışta tüm bunları kendi lehine kullanmak istediği aktarılıyor. 

Pekin yönetiminin, güneş ve rüzgar enerjisinin bol miktarda güç sağladığı İç Moğolistan Özerk Bölgesi gibi yerlerde bilgi işlem merkezlerini geliştirdiği ifade ediliyor. Böylelikle yüzlerce veri merkezinin birbirine bağlanması ve 2028'e kadar devasa bir bilgi işlem havuzu oluşturulması planlanıyor.  

Joe Biden yönetiminde yapay zeka çiplerine yönelik ihracat kontrollerinin hazırlanmasına rol oynayan Chris McGuire, Çin'le ABD arasındaki farkın çok fazla olmadığını ve Pekin'in arayı hızla kapattığını söylüyor. 

İş danışmanlığı firması DGA-Albright Stonebridge Group'tan Paul Triolo ise rekabete dair şu değerlendirmeleri yapıyor: 

Yapay Zeka Soğuk Savaşı'nın maliyeti şimdiden yüksek ve daha da artacak. ABD ve Çin arasındaki yapay zeka silahlanma yarışında taraflar, rakibin gelişmiş yapay zeka oluşturma sürecinde kısıtlamalara uymayacağını düşünüyor. Bu yüzden sözkonusu yarış kendi kendini gerçekleştiren bir kehanet haline geliyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Tech Crunch