İçişleri Bakanlığı 81 il valiliğine 'Covid-19 Tedbirleri' konulu ek genelge gönderdi

İçişleri Bakanlığı 81 il valiliğine 'Covid-19 Tedbirleri' konulu ek genelge gönderdi
TT

İçişleri Bakanlığı 81 il valiliğine 'Covid-19 Tedbirleri' konulu ek genelge gönderdi

İçişleri Bakanlığı 81 il valiliğine 'Covid-19 Tedbirleri' konulu ek genelge gönderdi

Genelgede, Covid-19 salgınının toplum sağlığı ve kamu düzeni açısından oluşturduğu riski yönetme, sosyal izolasyonu temin, fiziki mesafeyi koruma ve yayılım hızını kontrol altında tutma amacıyla Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim Kurulunun önerileri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları doğrultusunda birçok tedbir kararı alınarak uygulamaya geçirildiği hatırlatıldı.
İçerisinde bulunulan kontrollü sosyal hayat döneminde koronavirüs salgınıyla mücadelenin etkin olarak sürdürülebilmesi için tedbirlere riayet edilmesi elzem olduğu belirtildi. Gelinen aşamada erken tespit, evde izolasyon ve evde tedavi süreçlerinin ön plana çıktığı ve alınacak tedbirlerin de bu önceliklere göre şekillendirileceği yeni bir döneme girildiğine dikkat çekildi. Bu yeni dönemde yürütülecek faaliyetlerde rehberlik, ikna edicilik ve caydırıcılık ilkeleri önem kazandığı vurgulandı. 
Kontrollü sosyal hayat sürecine uygun olarak salgınla mücadelenin temel prensipleri olan temizlik, maske ve fiziki mesafe kuralları doğrultusunda valilikler/kaymakamlıklarca; hastalığın ağır seyrettiği vakalar hariç olmak üzere; hastalık belirtisi gösteren kişiler ile temaslı oldukları kişilerin numunelerinin evlerinde alınmasına, izolasyon süreçlerinin evlerinde izlenmesine, tedavilerinin evlerinde yapılmasına, sağlık birimlerine ihtiyaç duyulan araç ve personel desteğinin ivedilikle verilmesine yönelik tedbir alınacak
İzolasyona tabi tutulan kişiler denetlenecek 
Evlerinde izolasyona tabi tutulan kişi bilgilerinin İl Sağlık Müdürlüklerinden temin edilerek özellikle ilk 7 günlük süre içerisinde izolasyon şartlarına uyulup uyulmadığının vali/kaymakam ve kolluk birimlerince birebir takip edilecek ve bu kişiler sıklıkla denetlenecek. 
Vali yardımcısı ve kaymakamlar başkanlığında “Filyasyon Çalışmaları Takip Kurulları” oluşturulacak
İllerde vali yardımcısı ve ilçelerde kaymakamlar başkanlığında “Filyasyon Çalışmaları Takip Kurulları” oluşturulacak. Bu kurularca hasta, yatan hasta, ağır hasta ve izolasyondaki kişi sayısındaki değişimin bire bir takip edilerek her gün saat 16:00'da sağlık, kolluk ve uygun görülen diğer birim temsilcileriyle bir araya gelinecek. Alınması gerekli önlemlerin belirlenmesi ve hasta, yatan hasta, ağır hasta ve izolasyondaki kişinin temaslılarına daha hızlı ve etkili ulaşabilmek amacıyla oluşturulan filyasyon ekiplerine kolluk birimleri ile köylerde/mahallelerde muhtar, öğretmen ve imamlarca gerektiğinde destek verilecek ve bu kişiler bilgilendirilerek izolasyonda kalmalarının sağlanacak. 
Hastalığın erken dönemde tespiti ve izolasyon sürecinin başlatılabilmesi için vatandaşlarımızın kendilerinde ilk belirtileri hissettikleri anda sağlık kuruluşlarına başvurmaları yönünde bilgilendirilecek.

Temizlik, maske, mesafe vurgusu yapılacak 
Basın açıklamalarında, konuşmalarda ve diğer iletişim platformlarındaki paylaşımlarda temizlik, maske ve mesafe vurgusunun yapılacak. Maske kullanımı ile fiziki mesafeye uyulmasının hastalığın yayılım hızını azalttığı göz önünde bulundurularak denetimde bulunan personelin örnek olmasına yönelik gerekli uyarılar yapılacak. 
İl bazında hasta, yatan hasta, ağır hasta ve izolasyondaki kişi sayısındaki değişimin bizzat takip edilerek artış ve azalışlara göre gerekli tedbirler alınacak. Günlük ve haftalık artış oranları yüksek seyreden illerde ilave tedbirler ve denetim faaliyetleri en üst seviyede uygulanacak. Covid-19 denetim faaliyetlerinin etkinliği ve görünürlüğü artırılacak. 
Düğün, nişan, sünnet vb. rganizasyonlarda maske ve mesafe kurallarından taviz verilmeyecek 
Düğün, nişan, sünnet vb. organizasyonlarda; maske kullanımı ile fiziki mesafeye uyulması kurallarına aykırı durumlara kesinlikle müsaade edilmeyecek.
Uyulması zorunlu kurallara ilişkin sektör temsilcileri/işletmeciler/organizatörler ve esnaf odaları temsilcileri ile toplantılar düzenlenecek. İl/İlçe Hıfzıssıhha Kurulu kararlarının ilgililere tebliğ edilecek, tedbirlere riayet etmeleri hususunda uyarılacak. 
Uyarıcı ve uzman denetim ekipleri marifetiyle denetimler gerçekleştirilecek. Birinci ihlalde uyarı, ikinci ihlalde idari para cezası, üçüncü ihlalde 1 gün süreyle faaliyet durdurma, dördüncü ihlalde 3 gün süreyle faaliyet durdurma cezaları uygulanacak. 
Uyarıcı ve uzman denetim ekipleri dışında ayrıca, tedbirlere riayet edilip edilmediğini tespit etmek üzere sivil personel veya resmi görevliler (sivil kıyafetli) marifetiyle denetim yapılacak.
Denetimlerin uyarıcı, rehberlik edici ve caydırıcı bir anlayışla nezaketle yapılacak.

Taziyeler kısıtlanacak 
Toplu taziye uygulamasının olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki illerimiz başta olmak üzere tüm illerde; 
(Taziye evlerinde,
( Evlerde,
( Açık alanlarda, taziye yapılmaması hususunda tekraren İl/İlçe Hıfzıssıhha Kurullarında karar alınacak. Ayrıca bu hususa ilişkin aşağıdaki metnin cami ve belediye hoparlörleri ile kolluk araçlarından özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki illerde günde en az 1 kez anons edilecek. Anonslarda, “Kıymetli Hemşehrilerimiz, Salgın tehlikesi devam etmektedir. Yapılan tespitlerde salgının taziyelerden daha fazla yayıldığı anlaşılmıştır. Taziyelerimizin salgın döneminde toplu şekilde hiçbir ortamda yapılmaması kararı alınmıştır. Cenab-ı Allah tüm geçmişlerimize rahmet eylesin.” İfadeleri kullanılacak.
Salgınla mücadelede yeni dönem; Kırıkkale pilot il
Salgınla mücadelede gelinen bu yeni dönemde; 
( Valilik bünyesinde salgın denetim faaliyetlerinin tek elden eşgüdümünü ve yönetimini sağlayan İl Salgın Denetim Merkezi oluşturulacak.
( İhlallere dair her türlü şikâyet ve ihbarların yapılabileceği bir çağrı sistemi kurulacak.
( Denetlenen işyerleri, şehir içi toplu taşıma araçları, ticari taksiler ve kişilerin isim, adres, zaman, varsa ihlalin mahiyeti ve diğer bilgilerin kaydedileceği merkezi bir veri tabanı oluşturulacak.
( Tüm kurumların personel ve araç desteği ile yetkilendirilmiş uyarıcı ve uzman denetim ekipleri oluşturulacak.
İşyerleri, şehir içi toplu taşıma araçları ve ticari taksilerde Hayat Eve Sığar “Güvenli Alan” sisteminin kullanımının yaygınlaştırılması ve vatandaşların sistem üzerinden gelen salgın kurallarına uyumu değerlendiren geri bildirimlerine göre denetimler yoğunlaştırılacak. Bu süreç sonunda tedbirlere uyan işyerlerinin ödüllendirilmesi ve diğer işyerlerinin teşvik edilmesi amacıyla art arda yapılan üç denetim sonucunda Sağlık Bakanlığı “Covid-19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi” ile İçişleri Bakanlığı denetim formlarında belirtilen kurallara uyduğu tespit edilen işyerleri, şehir içi toplu taşıma araçları ve ticari taksilere “Güvenli Alan” logosu verilecek.
“Koronavirüs İl Denetim Uygulaması Modeli”nin pilot olarak Kırıkkale ilinde başlatılması ve elde edilecek sonuçlara göre diğer illerde de yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalara başlanılacak. 



Paris’ten Beyrut uyarısı: Bölgedeki gerginlik tehlikeli şekilde artıyor

Fransa Cumhurbaşkanı Gabon'a yaptığı ziyaretten bir kare (AFP)
Fransa Cumhurbaşkanı Gabon'a yaptığı ziyaretten bir kare (AFP)
TT

Paris’ten Beyrut uyarısı: Bölgedeki gerginlik tehlikeli şekilde artıyor

Fransa Cumhurbaşkanı Gabon'a yaptığı ziyaretten bir kare (AFP)
Fransa Cumhurbaşkanı Gabon'a yaptığı ziyaretten bir kare (AFP)

İsrail’in, askeri kapasitesini yeniden inşa ettiği gerekçesiyle Lübnan’daki Hizbullaha karşı geniş çaplı bir operasyon başlatabileceğine ilişkin endişeler giderek artıyor. Son haftalarda İsrail medyasında sıkça dile getirilen bu iddialar, pazar günü Beyrut’un güney banliyölerinden Haret Hreik’te Hizbullah’ın bir numaralı askeri yetkilisi Heysem Tabtabain’in hedef alınmasıyla sahada da kendini gösterdi.

Aynı zamanda İsrail’in atacağı olası adımlar hem Lübnan içinde hem de uluslararası çevrelerde ciddi kaygılara yol açıyor. Bu bağlamda, her zamanki gibi en hızlı tepkiyi veren ülke Fransa oldu. Paris, ismini vermeden Hizbullah’ın üst düzey bir komutanını hedef alan saldırıdan duyduğu endişeyi açıkladı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, geçen cumartesi CNBC Arabiya’ya verdiği röportajda Lübnan’daki durumun “son derece kırılgan” olduğunu ve önümüzdeki dönemin “belirleyici” nitelikte olacağını vurgulamıştı.

Fransız Dışişleri Sözcüsü Pascal Confavreux, pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında, “23 Kasım Pazar günü Beyrut’u hedef alan İsrail saldırısının, zaten son derece gergin olan ortamda tırmanma riskini artırdığı için Fransa’da derin bir endişe yarattığını” söyledi.

Fransa, her açıklamasında olduğu gibi tüm taraflara itidal çağrısında bulunarak, tehditlerin raporlanması için oluşturulan ateşkes izleme mekanizmasının önemine dikkat çekti. Paris, geçen yıl kurulan ve bir ABD’li generalin başkanlık ettiği, bir Fransız subayın ise başkan yardımcılığı görevini üstlendiği bu mekanizmada aktif rol oynuyor. Mekanizmada Lübnan, İsrail ve Birleşmiş Milletler de yer alıyor.

fgth
Güney Lübnan'da İsrail'in Manara yerleşim birimine bakan bir UNIFIL gözlem noktası (EPA)

Fransa, bu mekanizmayı “taraflarca tanınan ve tek taraflı adımların engellenmesi ile hem Lübnan hem de İsrail’de sivillerin güvenliğinin sağlanması için gerekli çerçeve” olarak değerlendiriyor. Ancak mekanizmanın temel sorunu, geçen yıl imzalanan 27 Kasım 2024 Ateşkes Anlaşmasından bu yana İsrail’in günlük askeri operasyonlarını durdurmasını sağlayamaması. İsrail bu operasyonları, Hizbullah’ın ateşkese uymadığı ve askeri altyapısını yeniden inşa ettiği gerekçesiyle sürdürüyor. Fransız açıklaması, Paris’in “Lübnan’ın egemenliği ve toprak bütünlüğüne bağlılığını” yeniden teyit ediyor.

Birkaç gün önce Cumhurbaşkanı Macron’un Ortadoğu ve Kuzey Afrika danışmanı Anne-Claire Legendre, iki günlük bir ziyaret için Beyrut’a giderek üç üst düzey yetkili, Lübnan ordusu komutanı ve UNIFIL temsilcileriyle görüşmüştü


AB Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Şarku'l Avsat'a konuştu: Suudi Arabistan ile iş birliğinde sınır yok

Avrupalı yetkili, Suudi Arabistan'ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkez haline geldiğini söyledi. (Avrupa Birliği)
Avrupalı yetkili, Suudi Arabistan'ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkez haline geldiğini söyledi. (Avrupa Birliği)
TT

AB Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Şarku'l Avsat'a konuştu: Suudi Arabistan ile iş birliğinde sınır yok

Avrupalı yetkili, Suudi Arabistan'ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkez haline geldiğini söyledi. (Avrupa Birliği)
Avrupalı yetkili, Suudi Arabistan'ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkez haline geldiğini söyledi. (Avrupa Birliği)

Üst düzey bir Avrupalı yetkili, Suudi Arabistan’la iş birliğinin ‘sınırı olmadığını’ belirterek, Riyad’ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkeze dönüştüğünü, reform hızının yüksek olduğunu, değişime açık bir tutum sergilediğini ve net bir vizyona sahip olduğunu söyledi.

Avrupa Birliği (AB) Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Jozef Sikela, Şarku’l Avsat ile yaptığı röportajda, Brüksel’in Suudi Arabistan-Avrupa iş birliği için geniş ufuklar gördüğünü vurguladı. Sikela, bu iş birliğinin yalnızca ikili düzeyde değil; Afrika, Orta Asya, Güney Asya, Pasifik ve Karayipler’de de güçlü bir potansiyel taşıdığını ifade etti.

yhju
Avrupalı yetkili, Suudi Arabistan'ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkez haline geldiğini söyledi. (Avrupa Birliği)

Sikela, Riyad’da düzenlenen Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Teşkilatı (UNIDO) Küresel Sanayi Zirvesi’ne katılımı sırasında yaptığı açıklamada, sürdürülebilir sanayi kalkınması, istihdam yaratma ve katma değer üretme başlıklarının küresel ekonominin ihtiyaçlarıyla örtüştüğünü belirtti.

UNIDO Küresel Sanayi Zirvesi

Jozef Sikela, Suudi Arabistan’ın UNIDO Küresel Sanayi Zirvesi’ne ev sahipliği yapmasının yerinde bir adım olduğunu belirterek, AB’nin UNIDO ile toplam taahhüt tutarı 350 milyon dolara yaklaşan 38 aktif program yürüttüğünü açıkladı. Sikela, “UNIDO’nun en büyük ortağı ve en büyük gönüllü katkı sağlayanı biziz” ifadesini kullandı.

Sikela, sanayi, ticaret ve enerji bakanlığı geçmişine de atıfta bulunarak, zirveyi Suudi yetkililerle görüşme fırsatı olarak değerlendirdiğini belirtti. Suudi bakanlarla, Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu (PIF) temsilcileriyle ve şirketlerle bir araya geldiğini ifade eden Sikela, iş birliğinin yalnızca AB ile Suudi Arabistan arasında değil, dünyanın başka bölgelerinde de derinleştirilebileceğini söyledi. Sikela, “Yenilenebilir enerji, hidrojen, madencilik, çevrenin korunması, eğitim ve mesleki gelişim gibi alanlarda aynı önceliklere sahibiz” dedi.

Suudi Arabistan’la ilişkiler hız kazanıyor

Sikela, Suudi Arabistan ile ilişkilerin ‘çok güçlü bir ivme kazandığını’ vurguladı. Geçen yıl Brüksel’de AB ile Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) arasındaki ilk zirvenin düzenlendiğini hatırlatan Sikela sözlerini şöyle sürdürdü: “Krallık, Körfez’deki en büyük ticaret ortağımız ve ekonomisini çeşitlendiren, net vizyona sahip bir ülke.”

sdefrgt
Avrupa Birliği (AB) Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Jozef Sikela, Avrupa ile Suudi Arabistan arasındaki iş birliğinin sınırları olmadığını vurguladı. (Fotoğraf: Saad el-Anzi)

Sikela, Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu’nun ülkeyi Avrupa şirketleri ve yatırımcıları için çok cazip bir merkez haline getirdiğini belirterek, “Neden? Çünkü net bir vizyona sahip olmak, net bir yön anlamına geliyor ve yatırımcıların aradığı da bu: istikrar ve öngörülebilirlik. 2030 Vizyonu, yatırımcılara gelecek konusunda güven veriyor” şeklinde konuştu.

Sikela, “Bu vizyonu Avrupa ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerdeki bakış açımız ve bölge ile dünya konusundaki sorumluluğumuzla birleştirebilirsek, iş birliğinin sınırı olmaz; çünkü ortak gündemimiz çok geniş” ifadelerini kullandı.

Jozef Sikela’ya göre Suudi Arabistan, ekonomisini çeşitlendirmeye ve yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmeye odaklanıyor; bu öncelikler Avrupa’nın aynı alanlara gösterdiği ilgiyle örtüşüyor. Aynı durum, ortak çalışma alanı olarak görülen Orta Asya için de geçerli.

Sikela sözlerine şöyle devam etti: “Bu perspektiften bakıldığında Brüksel, Suudi Arabistan-Avrupa iş birliği için güney ülkelerinde geniş fırsatlar görüyor. PIF, Afrika, Orta Asya, Güney Asya, Pasifik ve Karayipler’de aktif; bu bölgeler aynı zamanda AB’nin ‘Global Gateway’ (Küresel Geçit) girişimi kapsamında değerlendiriliyor.”

‘Global Gateway’… Geleceğe yatırım

AB Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Jozef Sikela, AB’nin benimsediği Global Gateway girişiminin, partner ülkelerde sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek amacıyla yatırım, teknoloji ve Avrupa standartlarını kullanarak uygulanan stratejik bir yatırım programı olduğunu vurguladı.

ty
Avrupa Birliği (AB) Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Jozef Sikela, Vizyon 2030'un yatırımcılara gelecek konusunda güven verdiğini söyledi. (Fotoğraf: Saad el-Anzi)

Sikela, “Temel hedef geleceğe yatırım yapmak, bu da varlıklara yatırım yapmadan önce insanlara yatırım yapmayı içeriyor” dedi.

Sikela’ya göre AB ve üye ülkeler, dünyadaki kalkınma harcamalarının en büyük kaynağı; küresel harcamaların yüzde 40’ından fazlasını sağlıyorlar, oysa ekonomileri dünya üretiminin yalnızca yüzde 16’sını oluşturuyor.

Sikela, başlangıçta 2027’ye kadar 300 milyar euro hedeflendiğini, bu hedefin neredeyse bu yıl gerçekleştirildiğini ve bu nedenle hedefin 2027’ye kadar 400 milyar euroya yükseltildiğini belirtti.

Jozef Sikela, girişimin ‘eşit ortaklığa dayandığını ve ülkelere şart dayatmak veya dengesiz ilişkilere çekmek yerine güç kazandırmayı hedeflediğini’ ifade ederek, bunun giderek parçalanan bir dünyada geniş kabul gördüğünü söyledi.

İş birliğinin derinleştirilmesi

AB Uluslararası Ortaklıklar Komiseri, Global Gateway girişimini Suudi yetkililerle görüştüğünü ve iki tarafın çıkarına hizmet edecek iş birliği fırsatlarını ele aldıklarını belirtti.

Sikela, “Girişim, ortak çıkarı olan partnerler için kapalı değil. Suudi kurumlarının ve özel sektör yatırımlarının katılımını memnuniyetle karşılıyoruz. AB ile Suudi Arabistan arasında iş ortamının iyileştirilmesi konusunu da tartıştık. İlişkileri derinleştirecek ek adımlar bekliyoruz. Yapılacak çok iş var, ancak ilerleme hızlı ve doğru yoldayız” şeklinde konuştu.

Gelecek için büyük potansiyel

Sikela, Avrupa-Suudi Arabistan ilişkilerinin önümüzdeki beş yıldaki perspektifi sorulduğunda, Suudi Arabistan’ın hızla önemli bir ekonomik ve teknolojik merkez haline geldiğini vurguladı. Sikela, “Bugün bir bankacı olsaydım, Avrupa şirketlerine Suudi Arabistan’a ilgilerini artırmalarını tavsiye ederdim. Çünkü burası istikrarlı, öngörülebilir ve geleceğe yönelik büyük bir potansiyele sahip bir ortam” ifadelerini kullandı.

gty
Avrupa Birliği (AB) Uluslararası Ortaklıklar Komiseri Jozef Sikela, Şarku’l Avsat'a verdiği röportaj sırasında (Fotoğraf: Saad el-Anzi)

Sikela, “Suudi Arabistan’daki en büyük çekim unsurları, reformların hızı, değişime açıklık ve net vizyondur. Siz bir vizyon belirlediniz ve hükümetin bu vizyona bağlı olduğuna eminim; bunu her gün gösteriyorlar” dedi.

Jozef Sikela sözlerini şu ifadeyle tamamladı: “İşte AB ile Suudi Arabistan arasındaki iş birliğini tamamen farklı bir seviyeye taşımak için üzerine inşa etmek istediğimiz temel budur.”


Moskova'nın faaliyetleri artarken İngiliz Donanması Rus fırkateynini ve petrol tankerini durdurdu

İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)
İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)
TT

Moskova'nın faaliyetleri artarken İngiliz Donanması Rus fırkateynini ve petrol tankerini durdurdu

İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)
İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)

İngiltere Savunma Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, İngiliz devriye gemisinin Manş Denizi'nde takip ettiği bir Rus firkateyni ve petrol tankerini durdurduğunu, Rus donanmasının İngiliz suları etrafındaki faaliyetlerinin son iki yılda yüzde 30 arttığını belirtti.

Bakanlık, Kraliyet Donanması devriye gemisi HMS Severn'in son iki hafta içinde Manş Denizi'nden geçiş yapan Rus firkateyni RFN Stoyky ve tanker Yelnya'yı durdurduğunu açıkladı.

AP’ye göre Severn, sonunda izleme görevini Bretonya açıklarında kimliği belirsiz bir NATO müttefik gemisine devretti.

Bakanlık, İngiltere'nin, kıyılarında konuşlu gemilere ek olarak, NATO'nun Kuzey Atlantik ve Arktik bölgesindeki Rus gemileri ve denizaltılarını izleme misyonu kapsamında İzlanda'ya üç Poseidon keşif uçağı konuşlandırdığını bildirdi.

Bu haber, Savunma Bakanı John Healey'nin gazetecilere, Rus casus gemisi Yantar'ın İskoçya açıklarındaki faaliyetlerini izleyen keşif uçağı pilotlarına lazer ışınları tuttuğunu söylemesinden sadece birkaç gün sonra geldi.

İngiltere, Yantar'ın eylemlerini "pervasız ve tehlikeli" olarak nitelendirerek, topraklarına yönelik herhangi bir ihlale yanıt vermeye hazır olduğunu belirtti.

Haley çarşamba günü yaptığı açıklamada, "Rusya'ya ve Putin'e mesajım şu: Sizi görüyoruz ve ne yaptığınızı biliyoruz" dedi.

Londra'daki Rusya Büyükelçiliği, Haley'nin sözlerine, İngiliz hükümetini "askeri bir saplantıyı körüklemekle" suçlayarak yanıt verdi ve Moskova'nın Birleşik Krallık'ın güvenliğini baltalamaya çalışmadığını ifade etti.