Irak’ta bir aktivistin evi Rpg ile hedef alındı

Yasaları Koruma Güçleri tarafından işkenceye uğrayan Hamid Said, ailesinden iki kişiyle birlikte telefondan kendisine yapılan işkencenin görüntülerini izliyor (Reuters)
Yasaları Koruma Güçleri tarafından işkenceye uğrayan Hamid Said, ailesinden iki kişiyle birlikte telefondan kendisine yapılan işkencenin görüntülerini izliyor (Reuters)
TT

Irak’ta bir aktivistin evi Rpg ile hedef alındı

Yasaları Koruma Güçleri tarafından işkenceye uğrayan Hamid Said, ailesinden iki kişiyle birlikte telefondan kendisine yapılan işkencenin görüntülerini izliyor (Reuters)
Yasaları Koruma Güçleri tarafından işkenceye uğrayan Hamid Said, ailesinden iki kişiyle birlikte telefondan kendisine yapılan işkencenin görüntülerini izliyor (Reuters)

Irak’ta Rıza el-Ukayli isimli aktivistin evi, kimliği belirsiz kişilerce Rpg mühimmatı ve orta ağırlıklı silahlarla hedef alındı.
Olay, Irak’ın güneyindeki Meysan vilayet merkezi El-Amara kentinde meydana geldi. Amara Emniyet Müdürlüğü’nden olaya ilişkin henüz açıklama yapılmadı. Güvenlik kaynaklarının aktardığına göre, polisler failleri bulmak için olay yerinde geniş kapsamlı soruşturma başlattı. Meysan vilayetindeki tüm kurumların Sadr Hareketi’nin denetiminde olduğu biliniyor. Sadr Hareketi üyesi Ali Devay, 2012’den bu yana Meysan Valiliğini yürütüyor. Olay kentteki diğer aktivistlerin endişelenmesine yol açtı.
Aktivistlerin sosyal medya üzerinden dolaşıma koyduğu videoda, Rpg mühimmatının Ukayli’nin evinin duvarını deldiği ve evde büyük bir maddi hasar oluşturduğu görülüyor. Olayda can kaybının yaşanmadığı bildirildi.
Bu olayın, aktivistlerin kent merkezinde gösteri düzenlemelerinden kısa bir süre sonra gerçekleşmesi dikkat çekti. Zira olay öncesinde Amara’daki aktivistler Hamid Said isimli gencin Yasaları Koruma Güçleri tarafından işkenceye uğradığı görüntülere tepki olarak meydanda gösteri düzenlemişti. Kentteki aktivistlerin aktardığına göre, Eczacılık Fakültesi öğrencisi olan Ukayli, Ekim 2019’dan bu yana süren gösterilere katılıyor. Ukayli ile konuştuklarını söyleyen aktivistler, Ukayli’nin şu sözlerini aktardı:
“Ben ve ailem yozlaşmış partiler tarafından füze mermisiyle hedef alındık. Akabinde PKM (Bixi) makineli tüfekle ateş açtılar. Bunun nedeni ‘vatan istiyoruz’ sloganına bağlı kalmamızdır.”
Ekim ayından bu yana birçok protestocu suikast saldırılarına maruz kalmıştı ancak bir aktivistin evinin füzelerle hedef alınması ilk olma özelliği taşıyor.
Meysan dahil Irak’ın güney kentlerinde elektrik ve su gibi temel hizmetlerde yaşanan aksaklıkların yanı sıra artan işsizlik gibi nedenlerle sık sık gösteriler düzenleniyor. Zikar vilayetinde de hizmet eksikliği sebebiyle farklı bölgelerde onlarca kişi vilayetteki hizmet dairelerinden sorumlu müdürlerin görevden alınması talebiyle gösteri düzenlemişti.



Saddam Hüseyin'in Ticaret Bakanı ABD yaptırımlarından muaf tutuluyor

 Eski Irak Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih (Arşiv)
Eski Irak Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih (Arşiv)
TT

Saddam Hüseyin'in Ticaret Bakanı ABD yaptırımlarından muaf tutuluyor

 Eski Irak Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih (Arşiv)
Eski Irak Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih (Arşiv)

Eski Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin rejiminin ABD güçleri tarafından devrilmesinden yaklaşık yirmi yıl sonra Washington, onun temel direklerinden biri olan Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih el-Ravi'ye yönelik yaptırımları kaldırıyor.

El-Ravi, eski rejimin devrilmesinden aylar sonra 2003 yılında tutuklandı ve yaklaşık dokuz yıl sonra Irak yetkilileri tarafından serbest bırakıldı. ABD güçlerinin, Saddam Hüseyin liderliğindeki en çok aranan 55 kişiden oluşan listesinde 35. sıradaydı.

El-Ravi, serbest bırakılmasından sonra bir Arap ülkesinde kaldı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre yıllar sonra, Irak'a abluka uygulanmasından yaklaşık beş yıl sonra BM kararları uyarınca uygulamaya konulan “karne” sisteminin tasarlanmasındaki deneyimlerini anlattığı “Kıtlığı Önlemek” adlı bir kitap yazdı.

Bu sistemin, 1990'larda Irak nüfusunun çoğunluğu için belirli sınırlar dahilinde, temel gıda maddelerine erişimi garanti altına almış olması dikkat çekicidir. Saddam Hüseyin'in Kuveyt'i işgalinin ardından uluslararası yaptırımlar kapsamında Irak'a uygulanan ekonomik ablukanın etkilerini hafifletmeye yardımcı olduğuna inanılmaktadır.

El-Ravi, serbest bırakıldıktan ve kendisine yöneltilen tüm suçlamalardan beraat ettikten sonra çeşitli Arap ve uluslararası medya kuruluşlarına röportajlar verdi. Irak dışında herhangi bir mal varlığına veya gayrimenkule sahip olduğunu açıklamamıştır; bu da ABD yaptırımlarına dahil edilmesinin, eski Irak rejiminin tüm unsurlarını kapsayan genel bağlamda gerçekleştiği anlamına gelmektedir.

ABD Hazine Bakanlığı, bu haftanın başlarında, Anbar Vilayeti doğumlu Iraklı bakanın isminin yaptırım listesinden çıkarılmasına karar verdiğini duyurdu.

Eski Irak Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih, 1990'lardaki ablukalara karşı koymak için karne sistemini başlattı (Arşiv)Eski Irak Ticaret Bakanı Muhammed Mehdi Salih, 1990'lardaki ablukalara karşı koymak için karne sistemini başlattı (Arşiv)

Saddam'la 'tartışma'

El-Ravi 1967 yılında Bağdat Üniversitesi'nden mezun olmuş ve 1978 yılında Birleşik Krallık'ta doktorasını tamamlamıştır. Daha sonra Bağdat'a döndü ve 1981 yılına kadar Planlama Bakanlığı Genel Müdürlüğü ve Bağdat Üniversitesi'nde öğretim üyeliği görevlerinde bulundu.

Daha sonra Cumhurbaşkanı'nın ekonomik işlerden sorumlu danışmanlığı ve Ağustos 1987'ye kadar Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanlığı gibi üst düzey görevlerde bulundu. Çağdaşı gözlemcilerin ve politikacıların ifadelerine göre Ticaret Bakanlığı görevini üstlenecek en iyi isimlerden biri olarak kabul ediliyordu.

El Ravi, televizyon röportajlarından birinde, Saddam Hüseyin'in bir kabine toplantısı sırasında bakanlardan birinin, bakanların karne dağıtım sisteminin dışında tutulmasını istemesi üzerine bu karara itiraz ettiğini iddia etmiştir. Saddam her bakan için kotayı arttırmayı kabul ettiğinde, el-Ravi itiraz ederek, bu önlemin karne sisteminin çökmesine yol açacağını iddia etti. Eski bakana göre, Saddam anayasal yetkilerine müdahale edilmemesini talep etti ve toplantıyı öfkeyle bitirdi. Saddam Hüseyin ertesi sabah tekrar geldi ve bakanın söyledikleri doğru olduğu için emrini yerine getirmemesini istedi.