Fas’ta koronavirüs ile mücadele için sağlık sektörüne mali teşvikler sunuldu

Koronavirüse yakalanan bir kadın karantina önlemleri altında ambulansa bindirilirken (AFP)
Koronavirüse yakalanan bir kadın karantina önlemleri altında ambulansa bindirilirken (AFP)
TT

Fas’ta koronavirüs ile mücadele için sağlık sektörüne mali teşvikler sunuldu

Koronavirüse yakalanan bir kadın karantina önlemleri altında ambulansa bindirilirken (AFP)
Koronavirüse yakalanan bir kadın karantina önlemleri altında ambulansa bindirilirken (AFP)

Fas Sağlık Bakanı Halid Ait Talib, Bakanlığın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında sağlık sektöründeki tatilleri iptal etme kararı almasının ardından, sağlık çalışanlarının bunu protesto etmelerini engellemek amacıyla sağlık sektöründe faaliyet gösteren sendikalarla bir dizi görüşme başlattı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Bakan Talib, sağlık sektörü çalışanlarına yakında resmi olarak açıklanacak mali teşvikler sundu. Bakan Talib, dün Ulusal Çalışma Birliği Sendikası ile yaptığı görüşmenin ardından Fas İşçi Sendikası'ndan (ülkenin en eski sendikası) bir heyetle bir araya geldi. Demokratik Çalışma Federasyonu ile görüşmesi beklenen Bakan Talib, bu görüşme öncesi Salı günü Demokratik Çalışma Konfederasyonu'ndan bir heyetle bir araya geldi.
Konfederasyon tarafından görüşmeyle ilgili yapılan açıklamada, Sağlık Bakanı’nın Başbakan Sadeddin el-Osmani ve Maliye Bakanı Muhammed Busaid’in onayı ile heyetini değeri ‘koronavirüs tehdidine yakınlık derecesine göre üç kategoriye ayrılan’ mali teşvikler verileceği konusunda bilgilendirdiği belirtildi. Ancak mali teşvikin detaylarına ilişkin bilgi verilmedi.
Sağlık Bakanlığı bu adımı, sendikaların pandeminin başlangıcından bu yana tıp çalışanlarına koronavirüsle mücadele için gösterdikleri çaba ve fedakarlıklardan, çalıştıkları zorlu koşullardan dolayı tazminat vermelerini talep ettiği bir zamanda attı.
Demokratik Çalışma Federasyonu açıklamasında, bu adımın, sağlık çalışanlarının taleplerine verilen ‘gecikmiş bir yanıt’ olduğunu, ancak ‘bu teşviklerin adil ve şeffaf bir şekilde dağıtılması gerektiğini’ vurgulandı.
Sağlık Bakanlığı pazartesi günü, sağlık çalışanlarının tatil izinlerinin askıya alındığını duyurdu. Başlangıçta sadece 10 güne indirilen tatile çıkan sağlık çalışanlarının 48 saat içinde görevlerinin başına dönmeleri çağrısı sektör çalışanları arasında huzursuzluğa yol açtı. Bakanlık, özellikle Kazablanka, Tanca, Fez ve Marakeş şehirlerinde yüksek vaka sayılarının kaydedilmesinin ardından izinlerin askıya alınmasını haklı göstermeye çalıştı. Bakanlık, tatillerin askıya alınmasının ‘sağlık sisteminin görevlerini yerine getirmesini ve sağlık hizmetlerinin güvenliğinin sürdürülmesini’ sağlamayı amaçladığını vurguladı.
Fas İşçi Sendikası, sağlık çalışanlarının tatil izinlerinin askıya alınması kararını şiddetle eleştirmiş ve salı günü Bakanlığa bağlı hastane ve kurumlarda bir saatlik grev ilan ederek kararın iptali için çağrıda bulunmuştu.
Koalisyon hükümetinin büyük ortağı Adalet ve Kalkınma Partisi'ne (PJD) yakınlığıyla bilinen Fas Ulusal İşçi Sendikası da, Sağlık Bakanlığı tarafından ülkede koronavirüs salgının yayıldığı gerekçesiyle sağlık çalışanlarının yıllık izinlerinin askıya alınmasına ilişkin ‘sürpriz kararı’ eleştirdi. Bunu ‘acelece alınmış abartılı’ bir karar olarak değerlendiren Sendika kararı ayrıca, ‘sağlık çalışanlarının aşağılanmasının yanı sıra fiziksel ve psikolojik tükenmenin bir sonucu olarak psikolojik ve fiziksel işkence’ olarak nitelendirdi.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı’ndan bir kaynak, bakanlığın salgınla mücadele çabaları çerçevesinde sendikalarla yapılan görüşmelerin sonuçlarının resmi olarak açıklanmasının beklendiğini belirtti.



Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.


İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.