Lübnan'da 60'tan fazla kayıp var

Lübnan'da 60'tan fazla kayıp var
TT

Lübnan'da 60'tan fazla kayıp var

Lübnan'da 60'tan fazla kayıp var

Lübnan Sağlık Bakanlığı, Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlamanın üzerinden 4 gün geçmesine rağmen 60’tan fazla kişinin kayıp olduğunu bildirdi.
Lübnan, 4 Ağustos'ta Beyrut Limanı'nda meydana gelen şiddetli patlama ile sarsılmıştı. 154 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın ardından başlatılan çalışmalar ise sürüyor. Lübnan Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, patlamanın üzerinden 4 gün geçmesine rağmen 60'tan fazla kişinin kayıp olduğunu duyurdu. Bakanlık açıklamasında hayatını kaybeden 154 kişinden 25'inin kimliğinin tespit edilemediğini ifade edildi.

Arap Birliğinden Lübnan'a destek
Arap Birliği Başkanı Ahmed Ebu Gayt, 4 Ağustos'ta Beyrut'ta yaşanan patlamanın ardından Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Gayt, Arap Birliği'nin Lübnan'a yardım desteğini vereceklerini ifade ederek, Kahire merkezli Arap Birliği ülkelerinin, patlamanın nedenine ilişkin soruşturmaya destek vermeye hazır olduklarını söyledi. Ahmed Ebu Gayt, “Her anlamda yardıma hazırız” dedi.



Suriye Cezire'sinde Arap aşiretleri ile SDG arasında gerginlik

Arap aşiretleri 2023'te Suriye Cezire'sinde SDG ile savaşmak için “genel çağrı” ilan etti (Getty)
Arap aşiretleri 2023'te Suriye Cezire'sinde SDG ile savaşmak için “genel çağrı” ilan etti (Getty)
TT

Suriye Cezire'sinde Arap aşiretleri ile SDG arasında gerginlik

Arap aşiretleri 2023'te Suriye Cezire'sinde SDG ile savaşmak için “genel çağrı” ilan etti (Getty)
Arap aşiretleri 2023'te Suriye Cezire'sinde SDG ile savaşmak için “genel çağrı” ilan etti (Getty)

Suriye'nin Cezire bölgesi,  Arap aşiretleri ile "Suriye Demokratik Güçleri" (SDG) arasında kargaşaya sahne oluyor.

Şarku'l Avsat'a konuşan özel kaynaklar, SDG'yi kastederek “Suriye Ceziresi'nde yabancı vesayeti ve Suriye'den ayrılmayı reddeden kaynayan bir durum var” diyerek, “Arap aşiretlerinin harekete geçmeye hazır olduğunu ve doğru anı beklediğini” ifade etti. “Suriye halkının tüm bileşenlerinin devlete katılması gerektiğini” vurgulayan kaynaklar, “aşiret üyelerinin kendilerini temsil etmeyen bir projeye tabi tutulmasını" reddettiler.

Bazı aşiretler SDG'yi özellikle DEAŞ ve diğer tehditler karşısında güvenlik ve istikrarı koruyacak bir müttefik olarak görürken, diğer aşiretler SDG'yi Araplara karşı ayrımcılık yapmak, yerel yönetimde onları marjinalleştirmek ve petrol ve su gibi doğal kaynakları tekeline almakla suçluyor.

Suriye'nin kuzey ve doğusunda yeni bir gerilim yaşanırken, Arap aşiretlerinin ileri gelenleri “Uluslararası Koalisyon” liderliğine hitaben bir açıklama yayınlayarak, SDG'ye ve devlet otoritesi dışındaki tüm silahlı oluşumlara desteğin kesilmesini talep etti. Deyrizor Valisi de SDG ile müzakere çabalarının başarısız olması halinde, son seçenek olarak askeri seçeneğin hala masada olduğunu ifade etti.