Venezuela’da darbe girişimiyle suçlanan eski yeşil bereli Amerikalılara 20 yıl hapis

41 yaşındaki Airan Berry (solda) ve 34 yaşındaki Luke Denman (Twitter)
41 yaşındaki Airan Berry (solda) ve 34 yaşındaki Luke Denman (Twitter)
TT

Venezuela’da darbe girişimiyle suçlanan eski yeşil bereli Amerikalılara 20 yıl hapis

41 yaşındaki Airan Berry (solda) ve 34 yaşındaki Luke Denman (Twitter)
41 yaşındaki Airan Berry (solda) ve 34 yaşındaki Luke Denman (Twitter)

ABD ordusunun iki eski yeşil bereli üyesi, mayıs ayında Venezuela’da Nicolas Maduro’yu devirme girişiminin parçası oldukları gerekçesiyle 20 yıl hapse mahkum edildi.
Onlarca kişinin daha aynı davada yargılanmayı beklediğini bildiren Venezuela Başsavcısı Tarık Saab, iki ABD'li eski özel kuvvetler askerinin olayla ilgili sorumluluklarını kabul ettiklerini ifade etti.
Saab, Twitter hesabında yaptığı açıklamada, Luke Denman ve Airan Berry’nin 4 Mayıs’ta kendileri gibi eski bir yeşil bereli olan Jordan Goudreau’nun ABD’den verdiği talimatlarla hareket ettiklerini de itiraf ettiğini söyledi.
Denman, devlet televizyonunda daha önce yayımlanan sorgu videosunda da Karakas'taki havalimanının kontrolünü ele geçirip, Maduro'yu uçakla ABD'ye kaçırmaya çalıştıklarını belirtmişti.
Mayıs başında Venezuela’nın komşusu Kolombiya’dan hareket ederek deniz yoluyla ülkeye giren saldırganlardan 8’i öldürülürken 66 kişi de tutuklanmıştı.
Silvercorp USA isimli Florida merkezli özel güvenlik şirketini yöneten Jordan Goudreau, “Gideon Operasyonu”nu üstlenmişti.
Goudreau saklanmadan önce ABD basınına verdiği demeçlerde, ilk aşamada Venezuelalı muhalefet lideri Juan Guaido’nun temsilcileriyle saldırı planında işbirliği yaptıklarını, bu ilişkinin daha sonra bozulmasına rağmen kendisinin operasyona devam etme kararı aldığını söylemişti.
ABD ve 50’den fazla ülke tarafından Venezuela’nın geçici devlet başkanı olarak tanınan Guaido, Maduro’yu devirme girişimiyle ilişkisi olmadığını iddia etse de; istifa eden iki eski danışmanı, Guaido’nun Maduro’nun ele geçirilmesi için Silvercorp’la anlaşma yaptığını kabul etmişti.

ABD, Maduro'nun başına ödül koymuştu
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, ABD'nin operasyonda "doğrudan rol almadığını" öne sürmüş fakat Denman ve Berry’nin özgürlükleri için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etmişti. ABD Başkanı Donald Trump da hükümetinin olayla ilişkisi olmadığını söylemişti.
Indepedent Türkçe'de yer alan habere göre, baskından önceyse mart ayında ABD Adalet Bakanlığı, Maduro ve bazı eski Venezuelalı yetkilileri ABD'ye kokain sokma planının parçası olarak narkoterörizmle suçlamıştı. Trump yönetimi Maduro'nun tutuklanmasına yönelik bilgi verene 15 milyon dolar ödül vereceğini duyurmuştu.



ABD'nin “Biladuşşam” hakkındaki açıklamaları Lübnan'ı karıştırdı

Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)
Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)
TT

ABD'nin “Biladuşşam” hakkındaki açıklamaları Lübnan'ı karıştırdı

Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)
Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)

ABD’nin Suriye ve Lübnan Özel Temsilcisi Thomas Barrack, dün Lübnan'ın Şam'la ilişkileri normalleştirmesi konusunda yaptığı açıklamaların yol açtığı kafa karışıklığını gidermeye çalıştı. Barrack, Lübnan'ın Hizbullah'ın silahları sorununu bir an önce çözmemesi halinde ‘bölgesel güçlerin pençesine düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı’ uyarısında bulundu.

Barrack, sosyal medya platformu X üzerinden cuma günü yaptığı açıklamada, bunun ‘Lübnan'a yönelik bir tehdit değil, Suriye'nin attığı büyük adımları övmek’ olduğunu belirtti. Barrack ayrıca, Lübnan ile Suriye arasındaki ilişkileri desteklemeye kararlı olduklarını da sözlerine ekledi.

Barrack'ın son açıklamaları Lübnan siyasi çevrelerinde şok etkisi yarattı. Meclis kaynakları, Barrack'ın ‘Lübnan'ın hassas ve kırılgan durumunun ve Suriye'den farklı olan dengelerinin farkında olduğunu’ belirttiler.

Barrack, Hizbullah'a silahlarını teslim etmesi için cazip bir teklifte bulundu. Teklifte daha önce yaptırım listesinde yer alan Hizbullah’ın siyasi ve askeri kanatlarını ilk kez ayrı ayrı tanınması yer aldı.

Öte yandan Adalet Bakanı Adil Nassar, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Lübnan hapishanelerinde tutuklu bulunan Suriyeliler meselesinin ‘oradaki yetkililerle görüşülerek ve Lübnanlı askerlerin öldürülmesi veya terör suçlarından hüküm giymemiş Suriyeli mahkumların iadesi için bir anlaşma imzalanarak’ çözüme kavuşturulabileceğini söyledi.