Big Bang Theory'nin Sheldon'ı diziden ayrılma gerekçesini açıkladı

Oyuncu "Son olacağına dair içimde bir çeşit şüphe vardı" dedi

Mayim Bialik ve Jim Parsons The Big Bang Theory'de (CBS)
Mayim Bialik ve Jim Parsons The Big Bang Theory'de (CBS)
TT

Big Bang Theory'nin Sheldon'ı diziden ayrılma gerekçesini açıkladı

Mayim Bialik ve Jim Parsons The Big Bang Theory'de (CBS)
Mayim Bialik ve Jim Parsons The Big Bang Theory'de (CBS)

Jim Parsons, The Big Bang Theory'den ayrılma gerekçesiyle ilgili konuştu.
CBS'in durum komedisi 12 sezonun ardından, Sheldon Cooper'ı canlandıran oyuncunun ayrılacağını söylemesiyle sona ermişti.
Dizinin prodüksiyon tasarımcısı John Shaffner, oyuncunun kararını açıklamasından önce dizinin iki sezon daha devam etmesinin planlandığını açıklamıştı.
Şimdi ise David Tennant'ın podcastine konuk olan oyuncu, süreci "karmaşık bir yol" diye tarif etti.
Oyuncu, "Geriye dönüp baktığımda aslında her şey gözlerimin önünde oluveriyordu" dedi.
Son sözleşmemiz, son iki yılı kapsıyordu ama imzaladığımızda kimse bunun ne anlama geldiğini bilmiyordu. İçimde, o sözleşmeyi imzaladığımda son olacağına dair bir çeşit şüphe vardı. Asla asla dememek lazım, ne olacağını kim bilebilir?
Oyuncunun gelecek planları üzerine düşünmeye başlaması, köpeğinin hayatının sonuna yaklaştığı, kendisininse Broadway oyunu Boys in the Band'de başrol oynadığı "yoğun" bir yazın ardından gerçekleşti.
Parsons, bu deneyimin onu "hırpalanmış" bıraktığını ve kendisinin o zamanki yaşından 6 yaş büyükken, yani 52 yaşındayken ölen babasını düşünmeye başladığını söyledi.
Parsons, "12. sezonun sonunda 46 olacağımı fark ettim" diye devam etti. "Batıl inançlarım ya da böyle şeylerim yoktur ama bu biraz da bağlam meselesiydi. Bana, babam gibi, yaşayacak 6 yılım kaldığını söyleseydiniz, denemem ve yapmam gereken başka şeyler olduğunu düşünürdüm. Bunların ne olduğunu bile bilmiyorum ama denemem gerektiğini söyleyebilirim."
Diziden ayrılma konusundaki bir endişesinden de bahseden oyuncu, oyuncuların ve teknik ekibin topluca işsiz kalmasından kaygılandığını söyledi.
İşin o kısmı hep vardır, 'Bu işe ihtiyacım var dostum' diyecek diğer insanlar... Bu sektör işte böyle ve bu kısmı zor.



Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
TT

Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)

Yeni araştırmaya göre, haftada iki tavuk göğsü filetosundan daha azına denk gelen et tüketimi gezegen için sürdürülebilir kabul edilebiliyor.

Hayvancılığın küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu olduğu tahmin edildiğinden, araştırmacılar yıllardır protein ihtiyacını karşılamak için et tüketiminin azaltılıp baklagil alımının artırılması çağrısında bulunuyor.

İnsanları, etin haftada bir kereden daha az yendiği bitki temelli "fleksitaryen" bir diyet benimsemeye çağırıyorlar.

Ancak haftada tam olarak ne kadar et tüketilmesinin tavsiye edildiği belirsizliğini koruyor. Danimarka Teknik Üniversitesi'nden sürdürülebilir kalkınma uzmanı Caroline Gebara, "Artık çoğu kişi hem çevrenin korunması hem de sağlıkla ilgili nedenlerle daha az et yememiz gerektiğinin farkında. Ancak 'daha az'ın ne kadar olduğunu ve büyük resimde gerçekten fark yaratıp yaratmadığını anlamak zor" diyor

Nature Food adlı akademik dergide yayımlanan bu son çalışma, bu miktarı haftada yaklaşık 255 gram olarak belirledi.

Dr. Gebara, "Süpermarketteyken gözünüzde canlandırabileceğiniz ve düşünebileceğiniz somut bir rakam hesapladık, haftada 255 gram kümes hayvanı veya domuz eti" dedi.

Bu, yaklaşık iki tavuk göğsü filetosuna eşdeğer ve bir kişinin gezegene zarar vermeden haftada tüketebileceği et sınırı.

Bu rakam sadece kümes hayvanları ve domuz eti için geçerli. Çalışma, "mütevazı bir sığır eti tüketiminin" bile gezegenin kaldırabileceği sınırı aştığı uyarısını yapıyor.

Dr. Gebara, "Hesaplamalarımız, bir kişinin diyetindeki mütevazı miktarda kırmızı etin bile, çalışmada incelediğimiz çevresel faktörlere dayanarak gezegenin kaynakları yeniden üretebileceği miktarla uyumsuz olduğunu gösteriyor" dedi.

Ancak et içeren diyetler de dahil hem sağlıklı hem de sürdürülebilir olan pek çok başka beslenme şekli var.

Çalışma, sürdürülebilir gıda tercihlerini desteklemek için daha iyi siyasi rehberlik ve kamusal çerçeveler oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Araştırma, karbondioksit emisyonları, su ve arazi kullanımı gibi çevresel faktörlerin yanı sıra farklı diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor.

11 çeşit diyetin 100 binden fazla varyasyonunun incelendiği çalışmada, bunların çevre ve sağlık üzerindeki etkileri hesaplandı. Orta düzeyde kırmızı et tüketiminin bile gezegenin sürdürülebilirlik sınırlarını aştığı sonucuna varıldı.

Öte yandan, pesketaryen, vejetaryen ya da vegan bir diyetin, gezegenin destekleyebileceği sınırlar içinde olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Süt ürünleri veya yumurta ilaveli vejetaryenlik gibi karışık diyetler de sürdürülebilir olabilir. Dr. Gebara, "Örneğin hesaplamalarımız, sizin için önemliyse, peynir yemenin ve aynı zamanda sağlıklı ve iklim dostu bir diyet benimsemenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

Aynı durum yumurta, balık ve beyaz et için de geçerli ancak tabii ki diyetinizin geri kalanının nispeten sağlıklı ve sürdürülebilir olması gerek. Fakat ya hep ya hiç olmak zorunda değil.

Independent Türkçe