Cumhurbaşkanı Erdoğan imzaladı! 16 üniversiteye rektör ataması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (İHA)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (İHA)
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan imzaladı! 16 üniversiteye rektör ataması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (İHA)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (İHA)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan Atama Kararlarına göre 16 üniversiteye rektör ataması gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan atama kararlarına göre, Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Mehmet Tümay, Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Özlenen Özkan, Ankara Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Atatürk Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Çukurova Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Meryem Tuncel, Dicle Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Mehmet Karakoç, Fırat Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, Gazi Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Musa Yıldız, İnönü Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Ahmet Kızılay, İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. İsmail Koyuncu, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı, 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Yavuz Ünal, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Alim Yıldız, Trakya Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Tamer Yılmaz atandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, söz konusu atamaları 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 13'üncü maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2'nci, 3'üncü ve 7'nci maddeleri gereğince yaptı.



Fransa’daki bir hastanede bebeklere yönelik “cinsel istismar” skandalı hakkında soruşturma başlatıldı

Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
TT

Fransa’daki bir hastanede bebeklere yönelik “cinsel istismar” skandalı hakkında soruşturma başlatıldı

Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
Fotoğraf: (AFP_Arşiv)

Fransa’nın Bobigny şehrindeki savcı, Saint-Denis'deki Montreuil Hastanesi'nin bebek bölümünde çalışan bir hemşireyi, ‘reşit olmayanlara yönelik cinsel tacizde bulunmak ve çocuklara ait müstehcen fotoğraflar çekmekle’ suçladı.

Alman haber ajansı DPA, hemşirenin ortağının da ‘çocuklara cinsel istismarda bulunmakla’ suçlanarak tutuklandığını bildirdi.

Soruşturma hakimi, ikisini adli gözetim altında tutmaya ve birbirleriyle iletişim kurmalarını veya reşit olmayanlarla ilgili herhangi bir faaliyette bulunmalarını yasaklamaya karar verdi. Ayrıca hemşirenin Montreuil Hastanesi'ne gitmesi de yasaklandı.

Hemşire, çarşamba günü, polis karakoluna gidip reşit olmayanlara karşı cinsel tacizde bulunduğu iddialarını inkâr etse de önlem olarak işten uzaklaştırıldı.

Fransız haber kanalı BFM TV'ye göre TikTok platformunda ‘93. bölgedeki bir hastanede skandal’ başlığı altında yayınlanan birkaç video paylaşıldıktan sonra adli makamlar olayla ilgili soruşturma başlattı.

Bu paylaşımlardan birinde, bir adam kamera karşısında ‘bebek bölümünde çalışan iki kişinin siyahi çocuklara cinsel tacizde bulunduğunu’ iddia etti ve bunun ‘cinsel amaçlı’ olduğunu ekledi.

Cumartesi öğleden sonra 1,4 milyondan fazla izlenen videoda adam, ‘adaleti sağlamak’ için sokağa çıkılmasını istedi.

Savcılık ofisinden yapılan açıklamada “Bu eylemde ırkçı bir neden yok, çocuklardan biri beyaz, diğeri siyah” denildi.

Öte yandan BFM TV, dün öğleden sonra yaklaşık 50 kişinin olayları ve yapılan ırkçılığı kınamak için toplandığını bildirdi. BFM TV'ye göre protestocular ayrıca önümüzdeki günlerde eylemlerin devam etmesi çağrısında bulundu.

Olayla ilgili haberler çarşamba ve perşembe günleri büyük yankı uyandırdı. Bundan birkaç ay önce aynı doğum servisinde doğum yapmış anneler hastaneyi aramaya başladı.

Grand Paris Nord-Est Hastaneler Grubu yönetimi tarafından cuma günü yayınlanan basın açıklamasında, hemşirenin Montreuil hastanesinde doğum servisinde değil, prematüre bebeklerle ilgilenen yenidoğan yoğun bakım ünitesinde çalıştığını belirtildi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bu hemşirenin davranışları, devam eden polis soruşturmasıyla doğrulanması halinde, hastanenin şiddetle kınadığı ciddi bir kişisel hatadır. Hiçbir şekilde hizmet kapsamında toplu bir uygulama değildir.”