Yıkılan Beyrut Limanı’nın yerine Trablus Limanı hazırlanıyor

Trablus Limanı, ithalat ve ihracat trafiğine uyum sağlayacak şekilde hazırlanıyor. (Reuters)
Trablus Limanı, ithalat ve ihracat trafiğine uyum sağlayacak şekilde hazırlanıyor. (Reuters)
TT

Yıkılan Beyrut Limanı’nın yerine Trablus Limanı hazırlanıyor

Trablus Limanı, ithalat ve ihracat trafiğine uyum sağlayacak şekilde hazırlanıyor. (Reuters)
Trablus Limanı, ithalat ve ihracat trafiğine uyum sağlayacak şekilde hazırlanıyor. (Reuters)

Lübnan’ın kuzeyindeki Trablus Limanı’nın yöneticileri, 4 Ağustos’ta Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve 171 kişinin yaşamını yitirmesine, 6 bin 500’den fazla kişinin de yaralanmasına neden olan büyük patlamanın ardından limanın hizmet dışına çıkmasıyla oluşan eksiklikleri kapatmak için çalışma vardiyasını 24 saate çıkarmak için çalışıyor.
Trablus Limanı’nın kapasitesi, ihtiyaçlarının çoğunu yurt dışından temin eden ülkenin ithalatının ana kapısı sayılan başkentteki tesise kıyasla kapasitesinin çok daha düşük olmasına rağmen yıkılan Beyrut Limanı’nın geçici olarak yerini almaya hazırlanıyor.
Beyrut’a yönelen yedi gemi patlamanın ardından taşıdıkları yükleri boşaltmak için rotalarını Lübnan’ın en büyük ikinci limanı olan Trablus Limanı’na çevirmişti. Yüksek Savunma Konseyi “ithalat ve ihracat faaliyetlerinin devam etmesi için” hızlı bir şekilde Trablus Limanı’nın hazırlanmasını istemişti.
AFP’nin haberine göre Trablus Liman Müdürü Ahmed Tamir konuya ilişkin yaptığı açıklamada “Liman, Beyrut Limanı  toparlanana ve çalışma döngüsünü eski haline getirene kadar geçici süreliğine onun yerini alabilir” dedi.
Üç milyon metrekare alana kurulu olan Trablus Limanı, petrol ürünlerinin dışında buğday da dahil olmak üzere tüm malları teslim alıyor.
Trablus Liman Müdürü Ahmed Tamir geçen hafta limanda çalışmaların hareketlenmesini sağlamak için bir dizi toplantı düzenledi. Çalışanlar sıkı güvenlik önlemleri içerisinde günde 18 saat çalışırken yerli ve yabancı yetkililer limanın hangarları arasında kontroller yapıyorlar.
Tamir’in açıklamalarına göre kapasitesi 5 milyon ton olan Trablus Limanı’na, Beyrut Limanı’nda yaşanan patlamadan önce yılda 2 milyon ton ürün indiriliyordu. Bu da limanın “kapasitesinin sadece yüzde 40’ının” çalıştığını gösteriyor. Limanın yıllık kapasitesi 300 bin konteyner iken yılda sadece 80 bin konteyner teslim alınıyordu.
Trablus Limanı’nın genişletilmesi ve çalışma kapasitesinin artırılması için aylardır çalıştay sürüyor. Söz konusu çalıştayın asıl amacı limanın Suriye’ye coğrafi olarak yakın olması göz önüne alındığında özellikle yeniden yapılanma aşamasında temel malların Suriye’ye geçişinde merkez liman haline gelmesini sağlamaktı.
Tamir’e göre limanda hazırlıkları artırmek ve verdiği hizmetlerin alanını genişletmek için ekonomik bölgenin etkinleştirilmesi ve Suriye de dahil olmak üzere komşu ülkelere transit geçiş yapılması gerekiyor.
Birleşmiş Milletler’e göre çalıştırılmaya başlamadan 2018 yılında kurulan ekonomik bölge, nüfusunun yüzde 57’si yoksulluk sınırında veya sınırın altında yaşayan Trablus şehrinin ekonomik açıdan canlanmasına katkı sağlayacağı için umutları yeşertmişti. Yoksulluk oranının 2019 sonbaharından beri Lübnan’ı etkisi altına alan büyük ekonomik kriz yüzünden arttığı tahmin ediliyor.
Lübnanlılar, yüksek fiyatlardan muzdarip olan ülkede Beyrut Limanı’ndaki tahıl ambarlarının yıkılmasının ardından ekmek üretiminin durmasından endişeli. Patlamanın ardından Trablus Limanı’nda 36 bin metrekarelik bir alana tahıl ambarı inşa etme önerisi hakkında müzakerede bulunuldu. Tamir tahıl ambarları olmayan ülkenin hedef haline geleceği ve açlık yaşayacağı uyarısında bulundu.
BM’ye bağlı Dünya Gıda Programı (WFP) İcra Direktörü David Beasley salı günü Trablus Limanı’nı ziyaret ederek Lübnan’a 17 bin 500 ton un getirileceğini duyurdu.



BM: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları ‘savaş suçu’ anlamına geliyor

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)
TT

BM: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları ‘savaş suçu’ anlamına geliyor

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sivil hedeflere yönelik saldırılarının ‘hukuk dışı olduğu ve savaş suçu teşkil ettiği’ uyarısında bulundu.

Açıklamada İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere yönelik saldırılarının son bir hafta içinde hızlandığı belirtildi.

Açıklamanın devamında, Gazze Şeridi'ndeki gıda yardımı stoklarının hızla tükendiği ve bu durumun Gazzelileri açlık riskiyle karşı karşıya bıraktığı ifade edildi.

Bir buçuk yıldan uzun bir süre önce başlayan savaşta yaklaşık iki aylık ateşkesi ihlal eden İsrail, 18 Mart'ta Gazze Şeridi'ne havadan ve ardından karadan saldırılarına yeniden başladı. Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı tarafından dün açıklanan rakamlara göre o tarihten bu yana en az bin 978 Filistinli hayatını kaybetti.

Sağlık Bakanlığı'na göre savaşın başlamasından bu yana Gazze Şeridi'ndeki toplam vefat sayısı en az 51 bin 355'e yükseldi.