Libya’daki taraflar ateşkes ve seçim yapılması konusunda anlaştı

Sirte’deki Libya güvenlik güçleri (Reuters)
Sirte’deki Libya güvenlik güçleri (Reuters)
TT

Libya’daki taraflar ateşkes ve seçim yapılması konusunda anlaştı

Sirte’deki Libya güvenlik güçleri (Reuters)
Sirte’deki Libya güvenlik güçleri (Reuters)

Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanı Fayiz es-Serrac ve ülkenin doğusundaki Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ayrı ayrı yaptıklarını açıklamada, acil ateşkes, ülke topraklarında askeri operasyonların durdurulması ve yakında seçimlerin düzenlenmesi çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) ise iki taraf arasındaki uzlaşmayı memnuniyetle karşıladı.
Reuters’a göre UMH Başkanlık Konseyi Başkanı Serrac, Libyalılar arasında kararlaştırılacak uygun bir anayasal zemine göre Mart ayında parlamento ve devlet başkanlığı seçimleri yapılması çağrısında da bulundu.
Serrac, ateşkesin fiili hale gelmesi için Sirte ve Cufra’nın silahtan arındırılmış bölgeler olması gerektiği vurgularken, nihai amacın Libya topraklarında tam egemenliği yeniden tesis etmenin yanında yabancı güçler ve paralı askerlerin ülkeden ayrılması olduğunu dile getirdi.
UMH Başkanlık Konseyi tarafından yapılan açıklamada, “Başkan, Libya halkının sahip olduklarının ihmal edilemeyeceğini vurguladı. Bu nedenle gelirleri Libya Dış Bankası nezdindeki Ulusal Petrol Kurumu özel hesabına yatırılması şartıyla petrol sahalarında ve limanlarında üretim ve ihracata yeniden başlanmalıdır. BM misyonu ve uluslararası toplumun yardımıyla şeffaflığı ve yeni yönetimi garanti edecek şekilde, Berlin Konferansı sonuçlarına uygun kapsamlı siyasi düzenlemeler dışında elden çıkarılmamalıdır” denildi.
Hafter yanlısı Temcilciler Meclisi Başkanı Salih ise, ateşkes çağrısının, siyasi ve ulusal sorumluluğunun yanında ülke ve bölgedeki mevcut durum ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) koşullarının bir sonucu olduğuna vurgu yaptı.
BM Libya Özel Temsilcisi Vekili Stephanie Williams ise ateşkes ve siyasi sürecin harekete geçirilmesine yönelik önemli uzlaşmadan memnun olduklarını açıkladı.



WSJ: Hizbullah'ın Beyrut Havalimanı'ndaki altın kaçakçılığı girişimi engellendi, onlarca çalışan işten çıkarıldı

Beyrut Refik Hariri Uluslararası Havalimanı'ndaki yolcular (AP)
Beyrut Refik Hariri Uluslararası Havalimanı'ndaki yolcular (AP)
TT

WSJ: Hizbullah'ın Beyrut Havalimanı'ndaki altın kaçakçılığı girişimi engellendi, onlarca çalışan işten çıkarıldı

Beyrut Refik Hariri Uluslararası Havalimanı'ndaki yolcular (AP)
Beyrut Refik Hariri Uluslararası Havalimanı'ndaki yolcular (AP)

Wall Street Journal'ın (WSJ) Lübnanlı üst düzey askeri yetkililere dayandırdığı haberine göre, Beyrut Refik Hariri Uluslararası Havalimanı'nda çalışan onlarca kişi Hizbullah mensubu oldukları şüphesiyle işten çıkarıldı ve havalimanı üzerinden örgüte 22 kilogramdan fazla altın kaçırma girişimi engellendi.

WSJ, Lübnanlı yetkililerin Hizbullah'ın ülke üzerindeki hakimiyetini gevşetmeye çalıştığını ve bunun örgütün yıllardır kaçakçılık kanalı ve ülkedeki hakimiyetinin bir sembolü olarak kullandığı havaalanında başladığını bildirdi.

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, “Kaçakçılar gözaltına alındı ve şimdi yasal prosedürler uygulanıyor” dedi.

Hizbullah'ı destekleyen İran'dan yapılan birçok uçuş şubat ayından bu yana askıya alındı.

Üst düzey bir güvenlik yetkilisi, yetkililerin havalimanına yapay zekâ destekli yeni gözetleme teknolojileri kurduğunu söyledi.

Bu revizyon, Hizbullah'ın etkisini ve gelir kaynaklarını azaltmaya yönelik daha geniş çaplı bir çabanın parçası. Lübnan Başbakanı Selam WSJ’ye yaptığı açıklamada, “Farkı hissedebilirsiniz. Lübnan'ın modern tarihinde ilk kez kaçakçılık konusunda daha iyi durumdayız” ifadelerini kullandı.

Lübnan dış dünya ile bağlantısını Refik Hariri Uluslararası Havalimanı'ndan sağlıyor. Hizbullah'ın havalimanı üzerinde süregelen nüfuzu, burayı, İran'ın Hizbullah'a nakit ikmali yapmak için havalimanını kullandığından şikâyet eden İsrail'in saldırılarına açık hale getirdi.

Havalimanını geri alma hamleleri, Lübnan ordusunun Beyrut'un kasım ayında Tel Aviv'le üzerinde anlaştığı ateşkesin temel şartlarından biri olan Güney Lübnan'daki Hizbullah mevzilerini ve silah depolarını dağıtma konusunda ilerleme kaydettiği bir dönemde geldi.

ABD'li ve İsrailli askeri yetkililer, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın güneydeki limanlar ve silahlar üzerindeki kontrolünü sınırlandırmak için attığı adımlardan memnuniyet duyduklarını ifade etseler de daha yapılacak çok iş olduğunu söylüyorlar. ABD'li yetkililer Lübnan'ın yeni teknokrat liderliği altında daha fazla devlet kontrolü konusunda ihtiyatlı bir iyimserlik içinde olduklarını ifade ettiler.

Ateşkesi denetleyen uluslararası komitenin üyesi olan üst düzey bir ABD'li yetkili şunları söyledi: “Burada umutlanmak için bir neden var. Sadece altı ya da yedi ay oldu ve geçen kasım ayında ulaşılabileceğinden emin olmadığım bir noktaya ulaştık.”

Üst düzey bir güvenlik yetkilisi, Lübnan emniyetinin kısa bir süre önce havalimanı üzerinden Hizbullah'a 22 kilogramdan fazla altın kaçırma girişimini engellediğini bildirdi. Militan örgütün üyeleri para getirmek için havalimanını kullanmakta zorlandıklarını kabul ettiler. Hizbullah şu anda taahhütlerini finanse etmekte zorlanıyor. Örgüt, aralık ayında Beşşar Esed'in devrilmesinden sonra İran'dan Suriye'ye uzanan ana silah kaçakçılığı rotalarını kaybetti.

Lübnanlı yetkililerin baskıları başlamadan önce Hizbullah, sahadaki personeli ve parlamentodaki büyük bloğu sayesinde Beyrut Havalimanı’nda önemli bir nüfuza sahipti ve bu sayede reform çabalarını engelleyebiliyordu. Havalimanının güvenliğini sağlamak, devlet kontrolünü sağlamlaştırmaya çalışan hükümetin en önemli önceliklerinden biri. Geçtiğimiz şubat ayında ordu, Lübnanlı yetkililerin bir İran uçağının inişine izin vermemesini protesto etmek için havalimanına giden yolları kapatan Hizbullah destekçileriyle karşı karşıya geldi.