WHO: Kovid-19 salgınını iki yıldan daha kısa bir sürede bitirmeyi umuyoruz

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus  Cenevre'de bir basın toplantısında (Reuters)
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus Cenevre'de bir basın toplantısında (Reuters)
TT

WHO: Kovid-19 salgınını iki yıldan daha kısa bir sürede bitirmeyi umuyoruz

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus  Cenevre'de bir basın toplantısında (Reuters)
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus Cenevre'de bir basın toplantısında (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, "Küreselleşme, yakınlık ve bağlanmışlık gibi dezavantajlarımız var. Fakat gelişmiş teknoloji gibi bir avantajımız var. Dolayısıyla, bu salgını (Kovid-19) iki yıldan daha kısa bir sürede bitirmeyi umuyoruz" dedi.
Ghebreyesus, dün WHO'nun Cenevre kentinde bulunan merkezinde video konferans yöntemiyle düzenlenen basın toplantısında, dünya genelinde Kovid-19 vaka sayısının 22 milyonu, ölü sayısının da 780 bini geçtiğini ifade ederek, açı çalışmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
1918 yılında ortaya çıkan tüm dünyayı etkisi altına alan İspanyol gribinin iki yılda sona erdiğini anımsatan  Genel Direktör, "Küreselleşme, yakınlık ve bağlanmışlık gibi dezavantajlarımız var. Fakat gelişmiş teknoloji gibi bir avantajımız var. Dolayısıyla bu salgının iki yıldan daha kısa bir sürede bitirmeyi umuyoruz" dedi.
Ghebreyesus açıklamasında, "Aşı hayati bir araç olacak ve mümkün olan en kısa sürede aşı bulunmasını umuyoruz. Ancak bir aşımızın olacağının da garantisi yok ve aşımız olsa bile bu pandemiyi tek başına sona erdirmeyecek. Hepimiz şu an sahip olduğumuz araçları kullanarak bu virüsü kontrol etmeyi ve yönetmeyi öğrenmek zorundayız. Kendimizi ve birbirimizi güvende tutmak için günlük yaşamlarımızda gerekli olan düzenlemeleri yapmalıyız" ifadelerini kullandı.
Ülkelerin sadece ileriye yönelik bir aşıya güvenmemeleri gerektiğini ifade eden WHO Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, etkili ve bilinen sağlık önlemlerinin uygulanması gerektiğini vurguladı. Ghebreyesus ayrıca, "Vatandaşların enfeksiyonu azaltmak için yaşam tarzlarını değiştirmeleri gerekir" dedi.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.