İsrail Doğu Kudüs'teki yıkım faaliyetlerini artırıyor

Filistinli bir kadın, İsrail ordusu tarafından yıkılan evinin enkazı arasında duruyor (WAFA)
Filistinli bir kadın, İsrail ordusu tarafından yıkılan evinin enkazı arasında duruyor (WAFA)
TT

İsrail Doğu Kudüs'teki yıkım faaliyetlerini artırıyor

Filistinli bir kadın, İsrail ordusu tarafından yıkılan evinin enkazı arasında duruyor (WAFA)
Filistinli bir kadın, İsrail ordusu tarafından yıkılan evinin enkazı arasında duruyor (WAFA)

Son aylarda yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının etkisi altında olan Kudüs kentinde İsrail’in bu yıl içinde yıktığı ve yıkmaya devam ettiği Filistinlere ait evlerin sayıları endişe verici boyutlara doğru gidiyor.
Kudüs Valisi Yardımcısı Abdullah Siyam, yaptığı açıklamada, İsrail’in Kudüs’te saldırgan bir tavırla izlediği politika doğrultusunda 18 bin evi yıkmayı hedeflediğini söyledi.
Siyam, “İşgal altındaki Kudüs’te vatandaşların evlerini yıkma politikası, işgal altındaki kenti İsrailleştirme ve Yahudileştirme, vatandaşlara karşı etnik temizlik ve zorla göç ettirme ve cezalandırıcı eylemlerin bir parçası” ifadesini kullandı.
2020’nin başından bu yana işgal yönetiminin yaklaşık 650 ev ve tesis için idari yıkım emri çıkardığını, bazılarının tarihinin belli olduğunu bazılarının ise belirsizliğini koruduğunu söyleyen Siyam, “(İsrail) yıkım emirlerini koronavirüsle mücadelede ortak sıkıntıların yaşandığı esnada çıkardı” dedi.
Times Of Israel haber sitesi, Ağustos’un ilk haftalarında, Kudüs’ün Silvan mahallesinde geniş ailesiyle birlikte 30 yıldır oturan Vail Tahhan’ın yıkım emri kararını nasıl aldığına dair bir haber yayınladı. İsrail makamları yasadışı bir şekilde inşa edildiğini savunduğu evi buldozerler ile 8 Ağustos’ta yıktı. Yıkımla birlikte Tahhan’ın 25 kişilik ailesi aniden evsiz kaldı. Tahhan, “Hepimiz bu güzel evde yaşadık. Şu an her dağıldı ve hepsi birbirinden ayrıldı” dedi.
Tahhan’ın evi, 2020’nin başından bu yana yıkılan 89 evden biriydi. 2019 yılı boyunca Kudüs’te 109 ev yıkıldı.
Kudüs’teki İsrail-Filistin çatışmasına odaklanan Halkların Kenti (İr Amim) adlı İsrailli sivil toplum kuruluşu, sadece Ağustos’un ilk üç haftasında 24 evin yıkıldığını aktardı. Kuruluş, 2017’de çıkarılan yasa uyarınca yasa dışı ev inşa edenlere verilen cezaların arttığını ve yıkım karşılığında kent sakinlerine büyük vergiler dayatıldığını belirterek, yılbaşından bu yana 58 ev sahibinin kendi elleriyle evini yıkmak zorunda kaldığını kaydetti.
Kudüs’teki Filistinlilere ait evlerin yıkımına gösterilen tek bahane, ruhsatsız ev inşası. İsrail resmi makamları ise genellikle ev inşası için yapılan ruhsat başvurusunu kabul etmiyor. Filistin, İsrail ve uluslararası hukuk örgütleri, Kudüs’teki Filistin halkının yasal yollardan ev inşası için tüm hukuki yolları izlediğini ancak karşılaştığı ayrımcı uygulamaların kendilerine gerçekçi hiçbir seçenek bırakmadığını belgeledi.
İsrailli insan hakları örgütü B'Tselem, İsrail makamlarının sadece Yahudi mahallelerinde büyük ölçekli inşaatlar için devasa fonlar ayırdığını, Büyük Kudüs projesi kapsamında yerleşim blokları oluşturduğunu bunun karşılığında ise Filistinli sakinlerin ev inşa etmesini engellemek için büyük çabalar verdiğini aktardı.
B'Tselem, Kudüs Belediyesi’nin Filistinlilerin kaldığı mahalleler için kentin detaylı imar haritalarını hazırlamaktan kaçındığını dile getirdi. Yalnızca bu tür haritaların varlığıyla inşaat ruhsatı çıkarılmasının mümkün olduğu biliniyor. Bu durum nedeniyle Kudüs’te sokak, kaldırım, su ve kanalizasyon şebekeleri dahil okul, sağlık merkezi ve altyapı tesisleri gibi kamu binaları, konut binaları, ticari ve eğlence mekanları konusunda eksiklikler bulunuyor.
B'Tselem’in açıklamasında, “Toprak rezervlerinin olmaması nedeniyle, 1967 yılından bu yana önemli oranda artan Filistin nüfusu, mevcut mahallelerde boğucu bir yoğunluk içinde yaşamak zorunda kalıyor. Bu gerçekliğin ruhsatız inşadan başka çaresi yok” ifadelerine yer verdi.
Halkların Kenti (İr Amim), 2019’da Kudüs’te 21 binden fazla konut inşasının onaylandığını ancak Filistinlilerin kent nüfusunun yüzde 38’ini oluşturmalarına rağmen Filistin mahallelerinin onaylanan konut sayısı içinde yüzde 8’den daha az yer tuttuğuna dikkat çekti.
Silvan mahallesindeki Filistinli yetkililerden Davud Siyam, “Hukuki bir şekilde inşa etmek istiyoruz. Yasayı uygulamak istiyoruz. Evlerini yasadışı yollarla inşa edenler, bunu kendi aleyhlerine olmasına rağmen yapıyorlar. Çünkü ellerinde başka seçenek yok” dedi.
Koronavirüs salgını döneminde kısa süreli bir sessizlik ortamından sonra yıkım faaliyetleri yeniden başladı. Zira Kudüs Belediyesi, yasadışı yollarla yapılan Filistinli evlerin yıkımını geçici süreliğine durdurmuştu. Bu karar o dönem Kudüs Belediye Başkanı Moşe Lion’un kentteki Filistin sakinleriyle ilişkilerde yeni bir süreç başlattığı izlenimi oluşturmuştu. Fakat Mayıs ayının sonlarında koronavirüs salgın vakalarının gerilemesiyle birlikte Belediye yıkım faaliyetlerini yeniden başlattı.
Halkların Kenti (İr Amim) araştırmacılarından Aviv Tatarsky, “Devlet, vatandaşların evlerini yıkmanın zamanı olmadığını fark etmişti. Ancak neden belirli bir politikayla ilgili Mart ayında başka, şimdi başka bir karar alıyorlar? Bu da devlete sorulması gereken bir soru” dedi.
Kudüs Belediyesi yıkım politikasında değişiklik olup olmadığı konusunda yöneltilen sorulara yanıt vermeyi reddetti.
Tatarsky, “Ekonomik krizin ortasında, evinizi kaybetmek açıkça çifte darbedir” ifadesini kullandı.
Kudüs sakinleri halihazırda koronavirüs salgını nedeniyle sıkıntı çekiyor. Salgın ticaret hareketini eşi görülmemiş bir şekilde etkiledi. Hatta durum öyle bir noktaya ulaştı ki Filistinli yetkililer kentteki mağaza sahiplerine yardım sözü verdi. Ancak Filistinli yetkililer, evlerin yıkımı konusunda hiçbir şey yapamıyor.
Kudüs’teki Filistinliler İsrail vatandaşlığı yerine ikamet kartları taşıyor. Doğrusu vatandaşlıkları bulunsa bile İsrail hükümeti istediği zaman iptal edebiliyor. Bu nedenle Kudüs sakinleri kentte evsiz veya yıkılmış evler arasında kalmak zorunda kalıyor.
Tatarsky, “Asıl mesele Belediye’nin, Yahudilerde olduğu gibi Filistinlilerin de refah içinde yaşamasına izin vermek isteyip istemediğidir” dedi. Kudüs’ün işgal edilmesinden bu yana yıkım politikası kapsamında kentte Filistinlilere ait 2 bin ev yıkılı.



Sosyal medyada Trump - Musk gerilimi "çılgınlığı"

Trump'ı (solda) "Epstein Dosyaları"nda yer almakla suçlayan Musk, ABD Adalet Bakanlığı'nın dosyaları bu yüzden yayımlamadığını iddia etti (Reuters)
Trump'ı (solda) "Epstein Dosyaları"nda yer almakla suçlayan Musk, ABD Adalet Bakanlığı'nın dosyaları bu yüzden yayımlamadığını iddia etti (Reuters)
TT

Sosyal medyada Trump - Musk gerilimi "çılgınlığı"

Trump'ı (solda) "Epstein Dosyaları"nda yer almakla suçlayan Musk, ABD Adalet Bakanlığı'nın dosyaları bu yüzden yayımlamadığını iddia etti (Reuters)
Trump'ı (solda) "Epstein Dosyaları"nda yer almakla suçlayan Musk, ABD Adalet Bakanlığı'nın dosyaları bu yüzden yayımlamadığını iddia etti (Reuters)

Ariana Baio & Josh Marcus


ABD Başkanı Donald Trump ve Elon Musk arasındaki kopuşun yankıları sürerken, sosyal medya kullanıcıları perşembe günü patlamış mısırlarını alıp iki güçlü figürün internetten birbirlerine hakaretler yağdırmasını izledi.

Komplo teorisyeni Alex Jones, rapçi Kanye West, sağcı aktivist Laura Loomer ve diğerleri, Musk'ın Trump'ın "Büyük Güzel Yasa Tasarısı"na (Big Beautiful Bill) yönelik aşağılayıcı sözlerinin ardından başlayan dramatik ayrılık hakkında kendi yorumlarını paylaştı.

Ye diye de bilinen West, X'te "Kardeşleriiim, lütfen yapmayıııııın. İkinizi de çok seviyoruz" diye yazdı.

Trump'ın sadık müttefiki Loomer ise "BBB aslında Big Beautiful Breakup (Büyük Güzel Ayrılık) anlamına geliyor" dedi.

Teknoloji devinin sosyal medya platformunu kullanarak başkanın imza attığı tasarıya karşı çıkması nedeniyle Trump ve Musk'ın ilişkisinin birkaç gündür gergin olduğu bildiriliyordu.

Ancak perşembe günü Trump'ın, Truth Social'da Musk'a "deli" diyeek Tesla CEO'sundan yönetiminden ayrılmasını istediğini iddia etmesiyle olaylar patladı. Musk daha sonra X'te Trump'ı "Epstein dosyaları"nın parçası olmakla suçlayarak başkanlık seçimlerinin kazanılmasını kendisine mal etti.

Jones, Musk'ın suçlamasının ardından X'te "Tanrı HEPİMİZİN Yardımcısı Olsun…" yazdı.

Musk'ın hükümetteki rolüne karşı çıkan sağcı aktivist Steve Bannon, New York Times'a Musk'ın "sınır dışı edilmesi" ve hükümetin, "göçmenlik statüsü hakkında resmi soruşturma başlatması" gerektiğini söyledi.

Görsel kaldırıldı.
Donald Trump ve Elon Musk arasındaki kavga sosyal medyada tırmanmaya devam ederken, mim üreticileri internette coştu. Görselde "Umarım iki takım da kaybeder" yazıyor (Bluesky / @mattthiessen)


İçeriden bilgi sahibi kişiler ve müttefikler seslerini yükseltirken, bu kavgayı spor müsabakalarına, Alien Predator'e Karşı (Alien vs. Predator) filmlerine, önceki aylarda Las Vegas'taki bir Trump oteli önünde patlayan Tesla Cybertruck'a ve Oyuncak Hikayesi (Toy Story) serisindeki çocuğun en sevdiği oyuncağını atmasına benzeten çok sayıda internet mimi de paylaşıldı.

Görsel kaldırıldı."Seninle oynamak istemiyorum" (Bluesky / @69thsb) 


Musk'ın arasının açık olduğu trans kızı Vivian Jenna Wilson, Trump ve Musk arasındaki kavga devam ederken Threads'te "Hayat ne kadar güzel" diye yazdı.
 

Görsel kaldırıldı.Sosyal medyada, Trump ve Musk arasındaki sert tartışmanın Tesla'nın sahibi milyarderin Mars'a gitme planlarını etkileyip etkilemeyeceğini sorgulayan mimler paylaşıldı. Görselin alt kısmında "Trump ve Musk birbirine kaba tweet'ler atar", üst kısmındaysa "ABD, Mars'a nükleer bomba atar" yazıyor (Bluesky / ‪@mattthiessen)


Musk'la velayet savaşına tutuşan sağcı sosyal medya fenomeni Ashley St. Clair de Musk'la kavga eden Trump'a "ayrılık tavsiyesi" vermeyi teklif etti.

Karşılıklı hakaretler arasında ABD Başkanı, Musk'ın alt şirketleriyle yapılan hükümet sözleşmelerini iptal etme tehdidi savururken, diğeri de Trump'ın görevden azledilip yerine Başkan Yardımcısı JD Vance'in geçmesi fikrini destekledi.

Görsel kaldırıldı.
 

Donald Trump ve Elon Musk perşembe günü boyunca savaşırken, sosyal medya kullanıcıları ocakta Vegas'taki Trump kulesinin önünde patlayan Cybertruck'ın görüntüsünü yeniden dolaşıma soktu (Alcides Antunes/Reuters).


Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi Üyesi Thomas Massie, X'te ikili arasındaki anlaşmazlığın "kaçınılmaz" olduğunu iddia etti.

Massie, "Aptallara tahammül ederek roketleri geriye doğru indirmek veya kendi kendini süren araba yapmak mümkün değil" diye yazdı.
 

Görsel kaldırıldı.Trump, Musk'ın bağlı şirketlerinin hükümet sözleşmelerini iptal etmekle tehdit etti (AFP)


Podcast programı Pod Save America'nın sunucusu Jon Favreau, "@DavidSacks'ın velayetini kimin alacağını çok merak ediyorum" diye espri yaptı.

Demokrat Senatör Adam Schiff de X'te "Bu çirkin kavga için Büyük Güzel Bir Kova patlamış mısıra ihtiyacım var" diye şaka yaptı.

Meghan McCain, Piers Morgan ve Tim Pool gibi yorumcular, hızla tırmanan kavgaya keyifle düpedüz şok arasında değişen tepkilerini paylaştı.

Jim Acosta, X'te "Bu internet sitesi bugün harika" diye yazdı.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news