Avrupa, İran'a uygulanan silah ambargosunu BMGK’da tartışmaya hazırlanıyor

Avrupa, İran'a uygulanan silah ambargosunu BMGK’da tartışmaya hazırlanıyor
TT

Avrupa, İran'a uygulanan silah ambargosunu BMGK’da tartışmaya hazırlanıyor

Avrupa, İran'a uygulanan silah ambargosunu BMGK’da tartışmaya hazırlanıyor

Dün Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki (BMGK) Filistin meselesine ayrılan aylık oturumun odak noktası İran nükleer dosyası oldu. BMGK dönem başkanı Endonezya’nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Dian Triansyah Djani, ABD'nin 2231 sayılı BMGK kararı uyarınca İran’a yönelik uluslararası yaptırımların yeniden uygulaması için ‘snapback’ mekanizmasını etkinleştirme talebine yanıt olarak herhangi bir adım atmayacağını açıkladı. Diğer yandan İngiltere, Fransa ve Almanya, Tahran'a yönelik uluslararası silah ambargosunun sona ermesine yönelik ‘endişelerini gidermek’ için BMGK’da ayrı adımlar atma niyetinde olduklarını ifade ettiler.
BMGK, ‘Filistin meselesi de dahil olmak üzere Ortadoğu'daki son durum’ ile ilgili video konferans şeklinde bir oturum gerçekleştirirken Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya ve Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun, BMGK’nın snapback mekanizması konusundaki tutumuyla ilgili soru sordular.
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Nebenzya, BMGK üyesi 13 ülkenin ABD’nin 2231 sayılı BMGK kararının 11’inci paragrafına dayanarak BMGK’ya bir mektup sunamayacağını belirten mesajlarla ABD’ye derhal hemen yanıt verdiklerini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Hepimiz ABD’li meslektaşlarımızın 20 Ağustos'ta BMGK Başkanına, ABD’nin 2231 sayılı kararın 11’inci paragrafına dayanarak snapback mekanizmasının başlatılması talebini içeren bir mektup teslim ettiğini biliyoruz.”
Nebenzya ayrıca ABD’nin ‘nükleer anlaşma’ olarak bilinen Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndan (KOEP) çekilmesi nedeniyle snapback mekanizmasının etkinleştirilmesini talep edemeyeceğinin altını çizdi. Nebenzya BMGK Başkanı’na, ABD’nin mektubu ile ilgili olarak üye devletlerle yapılan ikili görüşmelerin sonuçlarını ve 2231 sayılı kararın 11’inci paragrafında belirtilen prosedürleri takip etmek isteyip istemediğini sordu.
Nebenzya’nın sorusu ülkesinin ‘İran'ın nükleer sorununa büyük önem verdiğini’ söyleyen Çinli mevkidaşı Zhang Jun tarafından desteklendi. ABD'nin tek taraflı olarak sSnapback mekanizmasının etkinleştirilmesini talep eden bir mektup göndermesinin ardından nükleer anlaşmanın şu anda ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurgulayan Çin’in BM Daimi Temsilcisi Zhang, “Çin, ABD'nin talebine kesin bir şekilde karşı çıkıyor ve ABD’nin mektubunun 2231 sayılı BMGK kararının 11’in paragrafına dayalı bir ihbar olarak tanımlanmaması gerektiği görüşüne bağlı kalıyor” ifadelerini kullandı. Zhang, BMGK Başkanı’ndan, üye devletlere ABD’nin mektubu hakkındaki tutumunu ve BMGK’da bu konudaki tartışmaya rehberlik etme planını hakkında bilgi vermesini rica etti.
Bunun üzerine BMGK Dönem Başkanı Endonezya’nın BM Daimi Temsilcisi Dian Triansyah Djani, ABD’nin İran’a karşı yaptırımları geri getirme mekanizmasının başlatılması yönündeki başvurusu üzerine harekete geçemeyeceğini, çünkü BMGK’nın 15 üyesi arasında bu konuda fikir birliği bulunmadığını belirtti.
Ardından ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Kelly Craft söz alarak şunları söyledi:
“Konuyu açıklığa kavuşturmama izin verin. (ABD Başkanı Donald) Trump yönetiminin bu konuda sınırlı ortaklık içinde yer alma konusunda bir korkusu yok. Ne yazık ki BMGK’nın diğer üyeleri şuan yollarını şaşırmış ve kendilerini teröristlerin yanında bulmuş durumdalar.”
ABD’nin ‘yaptırımları eski haline getirmek için sağlam bir yasal temele dayandığını’ belirten Craft, bazı BMGK üyelerinin onaylanmamasının buna yasal bir etkisi olmadığını söyledi. Buna karşın Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Nebenzya, ABD'nin bu konudaki çabalarından vazgeçmesini umuyor. Çünkü Nebenzya’ya göre ‘bu sadece yasadışı değil; aynı zamanda ABD’de istenen sonuca ulaşılmasına da yol açmayacak’.
Bu arada İngiltere'nin BMGK Daimi Temsilcisi Vekili James Roscoe, Rusya’nın BM Daimi Temsilcisinin sorusuna şu yanıtı verdi:
“Mayıs 2018'de anlaşmadan çekilen ABD, artık nükleer anlaşmanın taraflarından biri değil. Ancak ABD'nin İran'a yönelik silah ambargosunun bu yılın Ekim ayında sona ermesi konusundaki endişelerini paylaşıyoruz. İran'ın devam eden istikrarsızlaştırma faaliyetleri göz önüne alındığında, bunun bölgesel güvenlik açısından tehlikeli sonuçları olabilir.”
Roscoe ayrıca, Ekim ayında sona erecek olan silah ambargosu konusunu ele almak için nükleer anlaşmanın geri kalan katılımcıları ile çalışmaların devam ettiğini açıkladı.
Fransa’nın BM Daimi Temsilcisi Vekili Ann Guggen ise “ABD, 2231 sayılı BMGK kararı çerçevesinde nükleer anlaşmanın taraflarından biri değildir. Bu nedenle, ABD mektubunu etkili bulmuyoruz” dedi. Anlaşmazlıkların çözümü için ortak komitenin 1 Eylül’de Viyana’da toplanacağını söyleyen Guggen, ülkesinin İran’a uygulanan silah ambargosunun sona ermesinin bölgenin güvenliğe olumsuz yansımaları olması konusunda ciddi endişeleri olduğunu’ ifade etti. İran'ın bölgedeki rolü ile ilgili olarak ise Fransız diplomat, Avrupa ülkelerinin ‘BMGK üyeleri ve KOEP tarafları ile birlikte BMGK’nın desteğini alabilecek gerçekçi bir çözüm arayışını sürdürmeye hazır olduklarını’ açıkladı.
Bu arada diplomatlar, önümüzdeki ay BMGK başkanlığını devralacak olan Nijer'in yanı sıra ABD'nin talebine itiraz etmeyen tek ülke olan Dominik Cumhuriyeti üzerindeki baskının artırmasını bekliyorlar.
Öte yandan BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Mladenov, video konferans şeklinde yapılan BMGK oturumunun başında İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarının bazı kısımlarının ilhakını askıya almasının ‘barış sürecini ve bölgesel istikrarı altüst edebilecek bir tehdidin ortadan kaldırılması’ olarak niteledi. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in sürekli olarak ‘İsrail'i bu ilhak planlarından vazgeçmeye çağırdığını’ hatırlatan Mladenov, İsrail-BAE anlaşmasının ‘Ortdadoğu ve dünyanın yeni tip koronavirüs (Kovid-19 salgını ve terörizm nedeniyle ciddi tehlikelerle karşı karşıya olduğu bir zamanda yeni işbirliği fırsatları yarattığını’ söyledi. Mladenov, “Bugün Filistin meselesinde umutsuzluğa kapılma zamanı değil” şeklinde konuştu.
Lübnan'daki duruma da değinen Mladenov, “4 Ağustos'ta Beyrut Limanı'nda meydana gelen patlamada 180'den fazla kişi hayatını kaybetti, binlerce kişi yaralandı, 30 kişi ise halen kayıp. Şu anda yaklaşık 300 bin kişinin başını sokacağı bir yere ihtiyacı var” dedi. Lübnan soruşturmasının Fransa, Rusya, Türkiye ve ABD'den uzmanların yardımıyla devam ettiğini sözlerine ekleyen Mladenov, Fransa ve BM’nin katılımıyla 9 Ağustos'ta gerçekleştirilen Uluslararası Bağışçılar Konferansı sonrasında bağışların 300 milyon doları bulduğuna dikkati çekti. Mladenov,  BM tarafından 14 Ağustos'ta yapılan acil çağrının, insani ihtiyaçların karşılanmasına yardımcı olmak için 565 milyon dolar daha toplanmasına yol açtığını kaydetti.
Başbakan Hassan Diyab hükümetinin istifasının ardından yeni bir hükümet kurma konusunda gayrı resmi istişareler devam ederken, halk protestolarının da sürdüğünü ifade eden Mladenov, ülkede Kovid 19 salgınının kötüleştiğine dikkati çekti. BM Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) operasyon alanındaki durum genel olarak aynen devam ettiğini belirten Mladenov, “27 Temmuz'daki ateşkes ihlalleri de dahil olmak üzere ‘Mavi Hat’ boyunca gerginlikler sürüyor” dedi. Mladenov mevcut durumla birlikte UNIFIL'in taraflarla temas kurma ve koordinasyon sağlama çabaları yoluyla da dahil olmak üzere istikrarı korumaya ve gerilimi azaltmaya devam ettiğinin de altını çizdi.



Binlerce Amerikalı Trump karşıtı gösteri düzenledi

New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)
New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)
TT

Binlerce Amerikalı Trump karşıtı gösteri düzenledi

New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)
New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)

Binlerce Amerikalı, iki hafta içinde ikinci kez düzenlenen Trump karşıtı protestolar için dün New York ve diğer büyük ABD kentlerinde sokaklara çıktı.

New York'taki göstericiler, üzerinde ‘Zorbalığa direnelim’ gibi ifadelerin yer aldığı pankartların yanı sıra ABD Başkanı'nın yüzünde Hitler benzeri bir bıyık bulunan resimlerini taşıdılar.

Holokost'tan kurtulan bir ailenin kızı olan 73 yaşındaki Kathy Valle AFP'ye verdiği demeçte, “Demokrasi büyük bir tehlike altında” dedi. Valle, anne ve babasının 1930'larda Nazizmin yükselişi hakkında kendisine anlattıklarının ‘şu anda burada (ABD) yaşandığını’ belirtti.

“Diğer faşistlerden farkı, Trump'ın etkili olamayacak kadar aptal olması” diyen Valle, Trump’ın ekibinin bölünmüş durumda olduğunu söyledi.

dsvfgfrt
Trump karşıtı protestocular Idaho'daki Broadway Köprüsü'nde toplandı. (AFP)

Protestocular özellikle, Yüksek Mahkeme'nin Trump'ın başvurduğu ve geçmişi 1798 yılına dayanan ‘yabancı düşmanlar’ yasası yoluyla göçmenlerin sınır dışı edilmesini askıya aldığı bir dönemde Beyaz Saray'ın göçmen karşıtı politikasını kınadı.

Cumhuriyetçi milyarderin sahibi olduğu ünlü Trump Tower’ın yakınında, ABD'nin en büyük şehrinin kütüphanesinin önünde protestocular ‘Göçmenler buraya hoş geldiniz’ diye slogan attı.

Protestocular ayrıca, Washington'daki Beyaz Saray'ın önünde de toplandılar. Ancak 5 Nisan'da on binlerce kişinin katıldığı bir önceki gösteriden daha az sayıda oldukları görüldü.

juı
ABD'nin Illinois eyaletinin Chicago kentinde Trump karşıtı bir gösteri sırasında protestocular ‘Demokrasiden elinizi çekin’ yazılı bir pankart tutuyor. (AFP)

41 yaşındaki Benjamin Douglas, Trump yönetiminin ‘hukukun üstünlüğüne saldırdığını’ söyledi.

Başına kefiye takan Douglas, Gazze Şeridi'ndeki savaşa karşı protestolar düzenlediği için geçen ay New York'ta gözaltına alınan ve sınır dışı edilmekle tehdit edilen Filistinli öğrenci Mahmud Halil'e destek veren bir pankart tuttu.

cdfvgt
‘Göçmenleri Koru... Gezegeni Koru’ sloganı altında New York'ta düzenlenen yürüyüş (AFP)

Douglas, Cumhuriyetçi yönetimi ‘yabancı düşmanlığını arttırmak ve köklü yasal korumaları baltalamak için’ bireyleri hedef almakla suçladı.

Muhafazakâr Teksas eyaletinde, Meksika Körfezi kıyısındaki 50 bin nüfuslu Galveston kentinde bir gösteri düzenlendi.

63 yaşındaki yazar Patsy Oliver, “Bu benim dördüncü gösterim. Genelde bir sonraki seçime kadar beklerim ama bu artık mümkün değil. Zaten çok şey kaybettik” ifadelerini kullandı.

fgthy
Trump karşıtı protestocular Cocoa, Florida'da bir miting için toplanıyor. (AFP)

Batı Yakasında ise yüzlerce kişi San Francisco'da bir meydanda toplanarak kuma dev harflerle ‘İstifa et’ yazdı.

Trump tarafından hükümetteki sivil iş gücünü küçültmekle görevlendirilen Elon Musk'ın sahibi olduğu Tesla otomobillerini satan bayilerin önünde de gösteriler düzenlendiği bildirildi.

Protestolar, Cumhuriyetçi milyardere karşı tek bir harekete yönelik olarak ülkenin 50 eyaletindeki 50 gösteriye eşdeğer bir sayı olan ‘50501’ adlı bir grup tarafından organize edildi.

Grup internet sitesinde bunun ‘Trump yönetimi ve müttefiklerinin anti-demokratik ve yasadışı eylemlerine karşı hızlı ve merkezi olmayan bir yanıt’ olduğunu açıkladı.

sdfgth
Protestocular 50501 pankartını taşıyarak Chicago şehir merkezinde toplandılar. (AFP)

Milyonlarca insanı sokağa çıkmaya çağıran gruba göre, gün boyunca yaklaşık 400 gösteri planlanıyor.

Yin ve Yang

Çin'in ABD Büyükelçisi Xie Feng, Washington'a Pekin ile uzlaşma ve barış içinde bir arada yaşama çağrısında bulunurken, ticaret savaşının şiddetlenmesi halinde Çin'in karşılık vermeye hazır olduğunu vurguladı.

Washington'da düzenlenen ve ayrıntıları Çin Büyükelçiliği'nin internet sitesinde yayınlanan bir etkinlikte konuşan Xie, gümrük vergilerinin küresel ekonomiyi tahrip edeceğini söyledi ve Büyük Buhran ile ABD'nin 1930 yılında uyguladığı gümrük vergilerini karşılaştırdı.

Geleneksel Çin tıbbındaki yin ve yangın karşıt güçlerini dengeleme ihtiyacı gibi kavramlara atıfta bulunan Xie, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ilişkilerin uyum içinde olması gerektiğini söyledi.

cvfgh
Trump karşıtı protestocular Chicago şehir merkezinde bir araya geldi. (AFP)

Xie, “Dünya hem Çin'i hem de ABD'yi barındıracak kadar geniş. Yüz yüze çatışmak yerine barış içinde bir arada yaşamaya çalışmalı ve birbirimizin başarısına yardımcı olmalıyız” ifadelerini kullandı.

Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki devasa ticaret, ticaret savaşı nedeniyle neredeyse durma noktasına geldi. Her iki yönde de yüzde 100'ü aşan gümrük tarifeleri ve bir dizi ticaret, yatırım ve kültürel kısıtlamalar var.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre Çin'in en büyük gemi inşa birliği dün ABD'nin Çin bağlantılı gemilere liman ücreti uygulama planına tepki gösterdi.

Japonya, Tayvan ve diğer ülkeler Başkan Donald Trump'ın gümrük vergileri konusunda Washington ile görüşmelerde bulunurken ya da görüşmeye hazırlanırken, Çin ile şu anda planlanan üst düzey bir diyalog yok.

Trump cuma günü yaptığı açıklamada, iki ülke arasındaki ticaret savaşının ortasında ABD'nin Çin ile iyi görüşmeler yaptığını söyledi.

Beyaz Saray'da gazetecilere verdiği demeçte “Bu arada Çin ile iyi görüşmelerimiz var” diyen Trump, başka herhangi bir ayrıntı vermedi.

Çin, iki taraf arasında herhangi bir görüşmenin gerçekleşebilmesi için ABD'nin saygı göstermesi gerektiğini söylüyor.

Çin Büyükelçisi ülkesinin ticaret savaşına karşı olduğunu vurguladı, ancak kendisine gümrük vergisi uygulayan her ülkeye karşılık vereceğini kaydetti.