İsrail ordusu Filistinlilerin yollarına bomba döşüyor

Kafr Kaddumlu Filistinliler, haftalık gösterilerinde kendilerini İsrail güvenlik güçlerinden koruyor (Reuters)
Kafr Kaddumlu Filistinliler, haftalık gösterilerinde kendilerini İsrail güvenlik güçlerinden koruyor (Reuters)
TT

İsrail ordusu Filistinlilerin yollarına bomba döşüyor

Kafr Kaddumlu Filistinliler, haftalık gösterilerinde kendilerini İsrail güvenlik güçlerinden koruyor (Reuters)
Kafr Kaddumlu Filistinliler, haftalık gösterilerinde kendilerini İsrail güvenlik güçlerinden koruyor (Reuters)

İsrail ordusunun, Filistinlilerin yaşadığı sivil bölgelerdeki karayollarına el yapımı patlayıcı (eyp) döşediği ortaya çıktı.
Filistinlilerin “onlarca yıldır İsrail işgalinin en ciddi suçlarından biri olarak” gördüğü yola eyp döşeme eylemlerine devam ediyor.
İsrail ordusu, Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı 4 bin 500 nüfuslu Kafr Kaddum kasabasındaki bir cadde ve yol kenarlarına eyp döşedi. Patlayıcılar sivillere hiçbir uyarı yapılmadan karayollarına yerleştirildi. Tarım alanlarına giden yolun ana cadde olması sebebiyle halkın spor yürüyüşleri ve günün çeşitli aktivitelerinde kullanılıyor.
İşgalci askerler suçu itiraf ederek “amaçlarının kasaba halkını caydırmak” olduğunu söyledi. Suçu ilk kez ortaya çıkaran Haaretz gazetesi askeri devriyenin, elit olarak kabul edilen özel İsrail ordu tugaylarından biri olan Nahal’a ait olduğunu ve İsrail ordusundaki bir piyade taburunun parçası olan Genç Savaşan Öncü Birliği’nden oluştuğunu aktardı.
Söz konusu haberde, askerlerin 19 Ağustos gecesi Kafr Kaddum köyüne girerek köylülerin geçtiği bir sokağa ve evlerin yakınına üç patlayıcı yerleştirildiği bildirildi. Askerler bu patlayıcıları taşlar arasına gizledi ya da üzerlerine kumaş parçaları koyarak onları patlamaya hazır hale getirerek köyden ayrıldı.
Kafr Kaddum, barışçıl halk direnişi politikasını ısrarla uyguladığı için işgal ordusu tarafından hedeflenen bölgelerden biri. On yıllardır köy halkı, Yahudileştirme ve Siyonist yerleşimcilerle demografiyi değiştirme politikasını protesto etmek için  Cuma namazının ardından haftalık yürüyüşler düzenliyor.
Yöre halkıyla dayanışma savunucuları olan bir grup İsrailli Yahudi barış aktivisti de barışçıl yürüyüşlere katılıyor. Patlayıcıların yerleştirildiği yerlerin göstericilerin geçiş hattı üzerinde olması ise dikkat çekici. Eyp’lerin tespit edilememeleri halinde, göstericilerin geçişleri sırasında patlamaları konusunda ciddi bir risk oluşturuyorlar.
Şarku’l Avsat’ın Haaretz’den aktardığına göre İsrail ordusu, yerleştirilen bombaların 'patlayıcısız ses bombaları' olduğunu, yürüyüşler sırasında uzaktan patlatılmak üzere kurulduğunu ve bunun öldürücü olmadığını iddia ediyor. Bir ordu sözcüsü, “Bu patlayıcılar, şiddetli ayaklanmaların yıllardır devam ettiği açık ve ıssız bir alana yerleştirildi. Amacı sadece caydırıcılık yaratmak” dedi.  Sözcü ayrıca, sonraki bir incelemede patlama ve yaralanmalara neden olma riski taşıdığının tespit edildiğini söyledi.
Diğer yandan Filistinli kaynaklar geçtiğimiz Perşembe günü, yedi yaşındaki bir çocuğunun patlayıcıyı fark edip yanına yaklaştığını ancak annesinin çocuğunu engellediğini ve hemen akrabalarını yanına çağırdığını aktardı. Daha sonra anne, akrabasıyla birlikte aynı yere giderek kutuyu kaldırdı ve patlama gerçekleşti, patlamada akrabanın yaralandığı kaydedildi. Kutunun üzerinde İsrail’e ait olduğunu belirten izler bulunuyor. Aile üyeleri birkaç metre ötede başka bir kutu buldular, bu kez fotoğrafını çektiler, uzaktan taş attılar, eyp içeren kutu patladı ve içinden ateş ve duman yükseldi. Aile üyeleri fotoğrafları sosyal ağlarda paylaştıktan sonra, bir askeri güç köye geldi ve üçüncü kutuyu 'kontrollü bir şekilde' patlattı.
Haaretz gazetesi,  işgal ordusunun, patlayıcı cihazları kasaba halkı tarafından kullanılan bir caddeye yerleştirilmesine kimin izin verdiğine dair soruların cevaplanmasının reddedildiğini kaydetti. Ancak ordu, konuyla ilgili bir soruşturma açıldığını, patlayıcıların yerleştirilmesinin üst düzey subayların onayı veya bilgisi olmadan gerçekleştirildiğini iddia etti.



Yıkıntılar arasında Hartum... Hayata çekingen bir dönüş

Hartum'daki bir çarşıda yanmış dükkanlarının önünde oturan dükkan sahipleri (Şarku’l Avsat)
Hartum'daki bir çarşıda yanmış dükkanlarının önünde oturan dükkan sahipleri (Şarku’l Avsat)
TT

Yıkıntılar arasında Hartum... Hayata çekingen bir dönüş

Hartum'daki bir çarşıda yanmış dükkanlarının önünde oturan dükkan sahipleri (Şarku’l Avsat)
Hartum'daki bir çarşıda yanmış dükkanlarının önünde oturan dükkan sahipleri (Şarku’l Avsat)

Ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında iki yılı aşkın süredir devam eden şiddetli savaşın ardından, Sudan'ın başkenti Hartum'da ticari faaliyetler ve günlük yaşam yavaş yavaş normale dönmeye başladı. Modernliğin ve güzelliğin sembolü olan şehir, bugün yıkımın enkazı üzerinde duruyor ve yeniden ayağa kalkmaya çalışıyor. Binlerce yıkık bina, başkentte Mehdi Devrimi’nden bu yana ilk kez yaşanan savaşın şiddetini gözler önüne seriyor.

uı8o9
Sudan Merkez Bankası binası ve yakınındaki bir otelde meydana gelen hasarın izleri (Şarku’l Avsat)

Savaşın izleri binalarda ve sokaklarda halen açıkça görülüyor. Başkentin birçok simgesel yapısı tamamen veya kısmen yakıldı ya da yıkıldı, binaların duvarlarında kurşun delikleri var. Bankalar ve devlet daireleri kapısız ve penceresiz hale geldi; içlerinden yangın ve is kokusu yayılıyor.

Toplu taşımaya temkinli dönüş

Hartum'un merkezindeki ana ulaşım istasyonu olan ve Jackson durağı olarak bilinen istasyonda, toplu taşıma araçları eyaletin şehirlerinden ve ilçelerinden vatandaşları taşımaya yeniden başladı, ancak Hartum'un en ünlü pazarlarından biri olan Arap Pazarı’na ulaşmak için halen yürüyerek veya özel araçlarla gitmek gerekiyor.

Yetmişli yaşlarında bir adam yorgun adımlarla pazara doğru yürüyordu. Yürümekten yorgun düşen adam, başındaki takkesini kaldırarak terini sildi. Şarku’l Avsat’a eski dükkanını kontrol etmek ve 200 bin Sudan cüneyhi (73 dolar) değerinde mal ve eşya satın almak istediğini söyledi. Şehrin en büyük ve en ünlü ticaret merkezi olan Vaha Hartum’u çevreleyen yıkıma işaret eden yaşlı adam, gözlerinden umut ışığı saçarak, “Bu yıkım yeniden inşa edilecek, önemli olan dersimizi almamız” dedi ve sonra sessizliğe büründü.

Altınlar nereye gitti?

Yanan Vaha Hartum'un yakınında arabalar hareket ediyor ve insanlar dolaşıyor, ancak dükkanlar henüz açılmadı. Bazıları sadece mallarını kontrol etmekle yetiniyor, diğerleri ise el-Fercabi Eczanesi yazan tabelanın altında arabalarının bakımını yapmaya devam ediyor.

frgthyuı
Savaşın izlerini taşıyan yıkık bir ticaret merkezi (Şarku'l Avsat)

Bir zamanlar Sudan'ın en büyük altın ticaret merkezlerinden biri olan Altın Binası, yangına rağmen halen ayakta duruyor. Öte yandan, Hartum Valisi ile şirket sahipleri arasında bölgedeki altın ticaretini canlandırmanın yollarını görüşmek üzere bir toplantı yapılacağı konuşuluyor.

Hartum Ulu Camii

1901 yılında Hidiv Abbas Hilmi Paşa tarafından açılan ve tarihi bir mimari eser olan Hartum Ulu Camii, savaştan nasibini aldı ve çevresi ile birlikte büyük hasara uğradı. Bakım çalışmaları tamamlanmak üzere olan caminin birkaç gün içinde ibadete açılması planlanıyor. Savaştan önce Hartum Ulu Camii, ibadet etmek ve ders halkalarına katılmak için Hartum'un dört bir yanından gelenlerden yoğun ilgi görüyordu.

yjuı
Başkentin merkezindeki bir ticaret merkezinde meydana gelen yıkımdan (Şarku'l Avsat)

Saray Caddesi

Hartum'un merkezindeki ana caddelerden biri olan Saray Caddesi, adını, güney kapısında bulunan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan almıştır. Çatışmalar sırasında büyük bir savaş alanı olan cadde, son dönemde yeniden hareketlendi; özellikle Cumhuriyet Caddesi ile kesiştiği noktada özel araçların gelip gittiği görülüyor.

gthyujı
Cumhuriyet Caddesi'nin çukur kısımlarındaki su birikintileri (Şarku'l Avsat)

Diğer caddelerin aksine Saray Caddesi her iki yanında küçük su birikintileri olmasına rağmen en temiz cadde olarak kabul ediliyor. Seyyid Abdurrahman Caddesi ile kesiştiği noktada ise el-Ehli Bankası binasında bakım çalışmaları başladı; bankanın faaliyetlerine yeniden başlaması için hazırlıklar yapılıyor.

Hürriyet Caddesi

Hürriyet Caddesi, Hartum'un batı kesiminde, elektrikli ev aletleri mağazalarının bulunduğu bölgede yer alıyor. Esnaflardan bazıları dükkanlarına geri döndü; yetkililerin bölgeyi güvenli hale getirecekleri ve yıl sonuna kadar devlet vergilerinden muaf tutacakları sözü vermeleri üzerine, caddede nispeten canlanma başladı.

Dükkân sahipleri kurban kesip, şeker ve meyve suyu dağıttılar. Özgürlük Caddesi'ni Sudan bayraklarıyla süslediler ve hoparlörlerden milli marşlar çalarak Hartum'un ticaret merkezinde hayatın normale döndüğünü ilan ettiler.

jukılo
Başkent Hartum’un batısındaki Hürriyet Caddesi'nde hareketlilik yaşandı. (Şarku'l Avsat)

40 yıldır elektrikli ev aletleri satıcısı olan Babekir Hasan, “Bu dönüş, Hartum'da hayatın normale döndüğü anlamına geliyor. Tüm esnafı geri dönmeye çağırıyorum, çünkü durum şu anda istikrarlı” diyerek mutluluğunu dile getirdi. Bir diğer esnaf Salah Surkti ise, mallarını makul fiyatlarla satabilmek için vergilerin düşürülmesini talep etti ve savaş sırasında 200 milyon Sudan cüneyhi (73 bin dolar) kaybettiğini belirterek, “Tüccar kaybını üzülerek günlerini geçirmemeli, ayağa kalkıp yeniden başlamalı” dedi.

dvfgbh
Başkent Hartum'da işlerine geri dönen dükkanlar (Şarku'l Avsat)

Devlet ayağa kalkmaya çalışıyor

Başkent Hartum’daki yeni boyanmış binalar, istikrara dönüşün işaretlerini yansıtıyor. Öte yandan Hartum genelindeki birçok devlet kurumunda restorasyon çalışmaları başladı. Hartum Yasama Konseyi'ndeki (eyalet parlamentosu) hasara rağmen, bazı çalışanlar elektrik ve su olmadan çalışıyor. Yakındaki Elektrik İdaresi binası ise tamamen yanmış gibi görünüyor.

hyjuk
Başkent Hartum’da yaşanan savaş nedeniyle onlarca dükkân ve alışveriş merkezi yıkıma uğradı. (Şarku'l Avsat)

Bir çalışan, hizmetlerin yeniden sağlanmasının yakın olduğunu, ancak ‘en önemli konunun güvenliğin sağlanması’ olduğunu vurguladı.

Nil Nehri'nin iki kolunun birleştiği nokta, Hartum'un Omdurman'a açılan kapısı

El-Mukran bölgesi, adını Beyaz ve Mavi Nil nehirlerinin kesiştiği noktadan alıyor. Hartum ve Omdurman arasında yoğun trafik hareketliliğine sahne olan bu bölge, Omdurman'a giriş kapısı olmasının yanı sıra, Sudan Merkez Bankası Başkanlığı, Zain Telekomünikasyon Şirketi binaları, oteller, Sudan Müzesi ve diğer büyük kurumların da bulunduğu bir bölgedir. Ancak bu bölge de yıkım ve tahribattan nasibini aldı.

sdfghy
Başkent Hartum’daki bir çarşıda dükkanının yıkıntıları önünde duran bir esnaf (Şarku'l Avsat)

Büyük kayıplara ve geniş çaplı yıkıma rağmen Hartum yavaş ama emin adımlarla yeniden ayağa kalkmaya başladı. Dükkanların ve çarşıların yeniden açılması, camilerin ve devlet binalarının onarılması, savaşın yaralarını yaşayan bu şehrin, halkının desteği ve azmiyle yeniden ayağa kalkabileceğinin işaretleri.