Beyrut patlaması sonrası bakanlar ve generaller yargı önünde

Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve Beyrut’u yıkıma uğratan patlamada onlarca araç hasar gördü. (Özel el-Merkeziyye Haber Ajansı)
Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve Beyrut’u yıkıma uğratan patlamada onlarca araç hasar gördü. (Özel el-Merkeziyye Haber Ajansı)
TT

Beyrut patlaması sonrası bakanlar ve generaller yargı önünde

Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve Beyrut’u yıkıma uğratan patlamada onlarca araç hasar gördü. (Özel el-Merkeziyye Haber Ajansı)
Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve Beyrut’u yıkıma uğratan patlamada onlarca araç hasar gördü. (Özel el-Merkeziyye Haber Ajansı)

Beyrut Limanı’nda 4 Ağustos’ta yaşanan yıkıcı patlamayı soruşturmakla görevli Savcı Fadi Savvan, davada soruşturulmayı bekleyen 19 tutuklu hakkındaki tahkikatını sürdürüyor.
Savvan, soruşturma kapsamında liman güvenliğinden sorumlu üst düzey güvenlik görevlileri, işletme ve maliye bakanları ve ihmallere karışanların ifadelerini almaya başladı.
Savcı Savvan, dün (çarşamba) 9 saat boyunca davayla ilgili 4 sanığı sorguya çekti: Limandaki Operasyonlar Müdürü Samir Raad, Güvenlik İdaresi Başkanı Muhammed Ziyad el-Avf, Gümrük İdaresi’ndeki Başçavuş İlyas Şahin ve Başçavuş  Halid el-Hatib.
Haklarında tutuklama emirleri çıkarılan sanıkların ardından  mahkeme kararıyla tutuklananların sayısı 16'ya yükseldi.
Öte yandan soruşturma kapsamında ifadesine başvurulması için Suriye uyruklu 3 tutuklu ise Askeri İstihbarat Müdürlüğü'ndeki sorgularından önce Savvan'ın, ön soruşturmaların genişletilmesini istemesi üzerine yarın (cuma) Savvan tarafından ifadeleri alınacak. 
Mahkeme tutuklanan Johny Georges tarafından yapılan tahliye talebini reddedip tutukluluğunun devamına karar verirken, yargının gelecek hafta Kara ve Deniz Taşımacılığı Genel Müdürü Abdulhafiz el-Kaissi ve liman güvenliğinden sorumlu 4 üst düzey güvenlik görevlisi de dahil olmak üzere tutuklanmayan 6 sanığı sorgulaması ve haklarında uygun kararı alması bekleniyor.
Şarku’l Avsat’ın adli kaynaklardan elde ettiği bilgilere göre yargı mensupları, Lübnan Merkez Bankası Özel Soruşturma Kurumu'na bir mektup göndererek liman davasındaki sanıklara ait tüm banka hesaplarının ayrıntılarını talep etti.
Şarku’l Avsat’ın, soruşturmaya eşlik eden kaynaklardan elde ettiği bilgilerde, Savcı Fadi Savvan'ın mevcut ve eski işletme ve maliye bakanları da dahil olmak üzere sorgulamalarda adı geçen diğer kişileri oturum tarihlerini usulüne uygun olarak bildirdikten sonra gelecek haftadan itibaren ifadeye çağıracağı kaydedildi.
Kaynaklar, savcının "bakanları başlangıçta tanık olarak dinleyeceğini, bunlardan herhangi biri için herhangi bir sorumluluk olduğuna dair delil varsa, konudan haberdar olduktan sonra onu bu sıfatla yargılayıp sorgulayacağını ve gerekirse kendisi hakkında derhal tutuklama kararı çıkarabileceğini" belirtti. Aynı kaynaklar konuyla alakalı yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Dosyada takip edilenlerin tümü için geçerli olanlar bakanlar için de geçerlidir. Bu konuda kimseye dokunulmazlık yoktur. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (60) maddesi açık ve nettir.”
Savcının Savvan’ın uzun soruşturmaların yanı sıra akşam saatlerini de patlama yerinde, çevresinde ve denizde saha araştırması yapan yabancı uzmanlarla arka arkaya toplantılar yapmaya ayırdığını aktardı.
Şarku’l Avsat’a açıklama yapan bir adli kaynak, “ABD soruşturma ekibinin İsrail'in limanı hedef almasının imkansız olduğu, limanda Hizbullah mühimmatının kesinlikle bulunmadığı, patlamaya kaynak işlemindeki kıvılcımını neden olduğu ve 12 No’lu depoda sıcaklığın yüksek olduğuna dair sonuçlara ulaştığına dair iddiaları” yalanladı.
Söz konusu kaynak, “Savcı bu konuda henüz herhangi bir sonuçla ilgili rapor sunmadı. Ne ABD ekibinden ne Fransa’dan ne de diğerlerinden de aldığı bilgi ve kanıtları nihayte erdirmedi” diye konuştu.
4 Ağustos'ta Beyrut Limanı'nda çıkan yangının 2 bin 750 ton amonyum nitrata sıçramasıyla meydana gelen korkunç bir patlamayla sarsıldı.
Patlamada en az 180 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 6 bin kişi yaralandı. Patlama sonucu 30-40 kişiyse hâlâ kayıp durumda.
Lübnan makamlarının açıklamalarına göre Beyrut Limanı'ndaki patlama, 9 ila 15 milyar dolar zarara yol açtı.

Uluslararası soruşturma talepleri
Lübnan’da muhalefet ülkede yargı bağımsızlığının bulunmadığı gerekçesiyle Refik Hariri suikastı sonrasında olduğu gibi uluslararası soruşturma talep ediyor.
Eski Başbakanlar Saad el-Hariri, Necib Mikati, Temmam Selam ve Fuad Sinyora ile (Dürzi) İlerlemeci Sosyalist Partisi lideri Velid Canbolat, bu çağrıları ilk dile getirenler arasında yer aldı.Daha sonra (Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi Genel Başkanı Semir Caca ve Lübnan (Sünni) Müftüsü Abdullatif Deryan da uluslararası soruşturma isteyen gruba katıldı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, Beyrut'taki patlamanın ardından gerçekleştirdiği Lübnan ziyareti sırasında, "açık ve şeffaf bir uluslararası soruşturma" çağrısında bulunmuştu.



Gazze hastaneleri kapanma tehdidiyle karşı karşıya

Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
TT

Gazze hastaneleri kapanma tehdidiyle karşı karşıya

Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, bu sabah İsrail'in Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılar ve ağır topçu bombardımanında aralarında çocukların da bulunduğu 19 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Bu arada Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı dün (Cuma) yaptığı açıklamada, yakıt yetersizliği nedeniyle 48 saat içinde tüm hastanelerin çalışmayı durduracağı ya da hizmetlerini azaltacağı uyarısında bulundu. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre İsrail, bir yıldan uzun bir süredir savaş yürüttüğü Gazze Şeridi'ne yakıt girmesine izin vermiyor.

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal AFP'ye yaptığı açıklamada, “İsrail'in gece yarısından sonra sabaha kadar Gazze Şeridi'ne düzenlediği bir dizi şiddetli hava saldırısında 19 vatandaş şehit oldu ve 40'tan fazla kişi de yaralandı” dedi.

Daha önce Filistin televizyonu, Gazze şehrinin doğusundaki ez-Zeytun mahallesinde bir evi hedef alan İsrail bombardımanında altı kişinin öldüğünü ve birkaç kişinin de yaralandığını bildirmişti.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in dün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 38 kişinin öldüğünü açıkladı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) perşembe günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, eski Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf hakkında, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatmasından bu yana Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda insanlığa karşı suç ve savaş suçu işledikleri şüphesiyle yakalama kararı çıkarmasının ardından uluslararası tepkiler devam ediyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sahra Hastaneleri Genel Müdürü Dr. Mervan el-Hams, “İşgalcilerin yakıt girişini engellemesi nedeniyle Gazze Şeridi'ndeki tüm hastanelerin 48 saat içinde çalışmayı durduracağı ya da hizmetlerini azaltacağı konusunda acil bir uyarıda bulunuyoruz” dedi.

Sivil Savunma Müdürlüğü, İsrail'in biri Gazze Şehri'nin doğusunda diğeri de şehrin güneyinde bulunan iki evi hedef alan saldırısında ölen on iki kişinin cesedine ulaşıldığını ve onlarca kişinin de yaralandığını duyurdu.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, 7 Ekim 2023'teki saldırıya karışan beş Hamas mensubunu öldürdüğünü bildirdi.

Filistinli tıbbi kaynaklara göre saldırıda onlarca kişi öldü ve yaralandı.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), sekizi yoğun bakımda olmak üzere 80 hastanın ve Gazze Şeridi'nin kuzeyinde kısmen faaliyet gösteren iki hastaneden biri olan Kemal Advan Hastanesi'ndeki personelin durumuyla ilgili ‘ciddi endişelerini’ dile getirdi.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus'a göre, hastane perşembe günü bir insansız hava aracı (İHA) saldırısının hedefi oldu. Söz konusu saldırı, bir elektrik jeneratörünün ve bir su deposunun tahrip olmasına yol açtı.

Kemal Advan Hastanesi Müdürü Hüsam Ebu Safiye AFP'ye yaptığı açıklamada, kurumunun dün yine İsrail hava saldırılarının hedefi olduğunu, bir doktor ve hastaların yaralandığını söyledi.

İsrail ordusu, Hamas savaşçılarının yeniden toparlanmasını önlemek amacıyla 6 Ekim'de Gazze Şeridi'nin kuzeyinde büyük bir kara operasyonu başlattı.

‘Masum çocuklar’

Bilal isimli Filistinli, kurbanların götürüldüğü el-Ehli Arap Hastanesi'nin salonlarından birinde şunları söyledi: “Tüm ailem öldürüldü. Aileden geriye bir tek ben kaldım. Adaletsizliği durdurun.”

AFP'ye konuşan bir başka adam ise hastane yatağında hareketsiz yatan bir çocuğun yanında otururken, “Orada masum çocuklar vardı (...) Onların suçu neydi?” diye sordu.

Birleşmiş Milletler’in (BM) güvenilir bulduğu Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda şimdiye kadar çoğu sivil kadın ve çocuk olmak üzere en az 44 bin 56 kişi hayatını kaybetti.

AFP'nin İsrail'in resmi verilerinden aktardığına göre, Hamas'ın İsrail yerleşimlerine yönelik saldırısında çoğu sivil bin 206 kişi öldü.

Saldırı sırasında 251 kişi esir alınarak Gazze Şeridi'ne götürüldü. Bunlardan 97'si Gazze Şeridi'nde kaldı ve İsrail ordusu kalan esirlerden 34'ünün öldüğünü tahmin ediyor.

‘Tehlikeli bir emsal’

Savaşın başlamasından bir yıldan fazla bir süre sonra, UCM'nin perşembe günü aldığı karar İsrail'i çileden çıkardı.

Netanyahu perşembe akşamı yaptığı açıklamada, “Hiçbir bariz İsrail karşıtı karar bizi, özellikle de beni, ülkemizi savunmaya devam etmekten alıkoyamaz. Baskılara boyun eğmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Gallant kararı, ‘terörizmi teşvik eden tehlikeli bir emsal’ olarak değerlendirdi.

ABD Başkanı Joe Biden, ‘utanç verici’ olarak nitelendirdiği kararı kınadı. Macaristan Başbakanı Viktor Orban ise dün yaptığı açıklamada, Netanyahu'yu karara ‘meydan okuyarak’ Macaristan'ı ziyaret etmeye davet edeceğini söyledi.

Netanyahu, Orban'ın tutumunu memnuniyetle karşılayarak, bunun ‘ahlaki netliği’ yansıttığını söyledi.

Macaristan da dahil olmak üzere UCM'ye üye 124 ülke teorik olarak üç yetkiliyi kendi topraklarına girmeleri halinde gözaltına almakla yükümlü.

İngiliz hükümeti dün Netanyahu'nun yakalama kararı kapsamında gözaltına alınabileceğini ima etti.

İrlanda Başbakanı Simon Harris, ülkesini ziyaret etmesi halinde Netanyahu'yu gözaltına alacağını söyledi.

Harris, RTE devlet televizyonunda UCM üyesi olan İrlanda'nın Netanyahu'yu ülkeyi ziyaret etmesi halinde gözaltına alıp almayacağı sorusuna “Evet, kesinlikle” yanıtını verdi.

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni dün yaptığı açıklamada, G7 dışişleri bakanlarının pazartesi ve salı günleri Roma yakınlarında bir araya geldiklerinde mahkemenin yakalama kararlarını görüşeceklerini duyurdu.

İran kararı, ‘Siyonist varlık için siyasi bir ölüm’ olarak değerlendirirken, Çin mahkemeyi ‘objektif ve adil bir duruş’ sergilemeye çağırdı.

Hamas mahkemenin kararını memnuniyetle karşılayarak, bunu ‘tarihi ve önemli’ bir adım olarak nitelendirdi.