Suriye'nin Geleceği Partisi’nden federalizm ve işgallere son verilmesi çağrısı

Suriye'nin Geleceği Partisi’nin ikinci konferansından bir kare (partinin internet sitesi)
Suriye'nin Geleceği Partisi’nin ikinci konferansından bir kare (partinin internet sitesi)
TT

Suriye'nin Geleceği Partisi’nden federalizm ve işgallere son verilmesi çağrısı

Suriye'nin Geleceği Partisi’nin ikinci konferansından bir kare (partinin internet sitesi)
Suriye'nin Geleceği Partisi’nin ikinci konferansından bir kare (partinin internet sitesi)

Suriye'nin Geleceği Partisi’nin ikinci konferansında yürüttüğü çalışmalar, dün başkanlık ve genel kurul seçimleriyle sona erdi. Konferansın kapanış bildirisinde, “ademi merkeziyetçi bir parlamenter sisteme sahip çoğulcu bir Suriye”, “ülkenin kuzey ve doğusundaki siyasi güç ve bileşenlerden temsilcilerin katılımı, Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde devam eden barış görüşmelerindeki temsili, tüm yabancı işgallerin BM ve uluslararası şemsiye altında” sonlandırılması talepleri yer aldı.
Suriye'nin kuzeyindeki Rakka şehrinde geçtiğimiz Cumartesi günü düzenlenen konferansa; partiden 315 üye, aynı zamanda çeşitli parti ve siyasi taraflardan, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nden temsilciler, Arap ve Kürt aşiretlerinden önde gelenler ve şeyhler, Suriye'nin iç bölgelerinden parti temsilcileri iştirak etti.
Konferans, “Demokratik, çoğulcu, ademi merkeziyetçi bir Suriye, Özerk Yönetim’in sağlamlaştırılması, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kuvvetlendirilmesi” sloganları altında düzenlendi. Demokratik Birlik Partisi (PYD) ile birlikte Doğu Fırat bölgelerini yöneten en önemli siyasi partilerden biri sayılan Arap çoğunluklu ‘Suriye'nin Geleceği Partisi’ askeri yönetim güçlerinin siyasi şemsiyesi olan Suriye Demokratik Konseyi’nin kuruluşuna katılmıştı.
Parti, konferansın kapanış bildirgesinde, geçen yılın sonlarında suikast sonucu öldürülen partinin Genel Sekreteri Hevrin Halef dosyasının uluslararası mahkemelere sevk edilmesi talebinde bulundu. Kürt siyasetçi Hevrin Halef, Türkiye’nin geçen yıl Ekim ayında Kuzeydoğu Suriye'de yürüttüğü Barış Pınarı Harekâtı sırasında, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu’na mensup savaşçılar tarafından öldürülmüştü.
Partinin Genel Başkanı İbrahim Kaftan, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Sevgili ülkemizi ekonomik ve sosyal altyapının çökmesine neden olan bölgesel ve küresel bir savaş alanı haline getiren rejimin baskıcı politikaları nedeniyle halkımızın içinde bulunduğu zor ve çetin koşullar devam ederken, Suriye’nin bu kısmında konferansımızı gerçekleştirdik. Türkiye üzerinden girişi açıkça kolaylaştırılan muhalif grupların da dahil olduğu taraflar arasında yaklaşık 10 yıldır devam eden savaş, siyasetin içini boşalttı. Muhalefetin bölgesel ve uluslararası gündemlere tâbi olarak bölünmesi ise sahneyi karmaşıklaştırdı ve çözüm ufkunu tıkadı.”
Partinin çoğulcu ve ademi merkeziyetçi bir Suriye'ye ulaşmak için çalıştığına dikkat çeken Kaptan, bunun mecburen Ulusal Demokratik Güçler İttifakı’ndan geçtiğini ve başta BM’nin 2254 sayılı kararı olmak üzere uluslararası meşruiyet kararları çerçevesinde gerçekleşeceğini vurguladı.



Dürzi lideri Şeyh Yusuf Carbu Şarku’l Avsat'a konuştu: El-Hicri ile yeni Suveyda anlaşması üzerinde mutabakata varıldı

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu
Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu
TT

Dürzi lideri Şeyh Yusuf Carbu Şarku’l Avsat'a konuştu: El-Hicri ile yeni Suveyda anlaşması üzerinde mutabakata varıldı

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu
Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, güneydeki Suveyda vilayetinde varılan yeni ateşkes anlaşmasının Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinden Şeyh Hikmet el-Hicri ile iletişim kurulduktan ve onun onayı alındıktan sonra ilan edildiğini doğruladı. Şeyh Yusuf Carbu, yeni anlaşma hakkında kendisiyle iletişime geçilmediğini ve anlaşmanın şartları hakkında hiçbir bilgisi olmadığını belirtti.

Şeyh Yusuf Carbu birkaç gün önce Suriye hükümetiyle Suveyda'da ateşkes için varılan anlaşmanın bir parçasıydı, ancak Şeyh Hikmet el-Hicri söz konusu anlaşmayı reddetti ve bu da vilayette Arap aşiretlerle Dürzi militanlar arasında yeni bir patlamaya yol açtı.

Şeyh Yusuf Carbu bugün Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Dün bir anlaşmaya varıldı ve bugün neredeyse bir ateşkes var… Aslında bu konuda benimle temasa geçilmedi. Ateşkes anlaşması, Şeyh Hikmet el-Hicri ile temasa geçilmesi ve onayının alınmasının ardından ilan edildi.”

Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinden Şeyh Hikmet el-Hicri, 20 Şubat'ta Suveyda'da cemaatinin üyeleriyle bir araya geldi. (Reuters)Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinden Şeyh Hikmet el-Hicri, 20 Şubat'ta Suveyda'da cemaatinin üyeleriyle bir araya geldi. (Reuters)

Şeyh Yusuf Carbu sözlerine şöyle devam etti: “Anlaşmanın şartları hakkında hiçbir şey bilmiyorduk. Bu konuda bize hiçbir şey ulaşmadı. Şu anda bir ateşkes var, ancak küçük ihlaller de var.”

Şeyh Yusuf Carbu, anlaşmaya varmak için yapılan müzakerelere kendisinin dahil edilmemesini şu ifadelerle yorumladı: “Biz ateşkes ve kan dökülmemesini hedefliyorduk, gerisi sonra gelecek. Önemli olan içinde bulunduğumuz trajediden kurtulmak.”

Şeyh Yusuf Carbu, “Suriye'deki Dürzi Cemaati Meclisi’nin üç şeyhinden biri olan Şeyh Hamud el-Hanavi ile temas kuruldu mu?” sorusuna şu cevabı verdi: “Bugün kendisiyle temas kurmadım ve anlaşmadan haberdar edilip edilmediğini bilmiyorum. Şeyh Hikmet el-Hicri ile anlaşmaya varıldı. Çünkü o, daha önce yapılan tüm anlaşmaları reddetmişti. Son anlaşmayı kabul etti ve girişim başlatıldı. İnşallah iyi şeyler olacak.”