Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Lübnan’daki ana siyasi oluşumların ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle birlikte gerçekleştirdiği toplantılara eşlik eden siyasi kaynaklar, tarafların çoğunun Macron’un yaptığı yeni bir sosyo-politik anlaşma üzerinde uzlaşılması çağrısını yorumlamada çok ileri gittiklerini düşünüyorlar. Aynı kaynaklar, Macron’un çağrıda bulunduğu yeni anlaşmayı Taif Anlaşması’na bir alternatif olarak görmemesi sebebiyle kendisini yersiz bir ikilem içerisinde bulunduğunu söylediler.
Siyasi kaynaklar, Macron’un yeni bir sosyo-politik anlaşma çağrısı yaparak, iktidarı ve diğer siyasi güçleri, ülkeyi uçuruma sürükleyen mali ve ekonomik çöküşe neden olan yaklaşımı, performansı ve davranışı yeniden gözden geçirmeye teşvik etmeye çalıştığını vurguladılar.
Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Macron’un her şeyden önce görevinin yarın değil hemen bugün ülkeyi kurtarmak ve çökmesini engellemek olduğunun farkında, çünkü zaman, fırsatların boşa harcanmasına izin vermiyor. Sonuç olarak, misyonu mali ve idari reformlardan kaynaklanan bir mutabakat belgesinin uygulanmasını hızlandırmak olan yeni bir hükümetin kurulmasını sağlayacak bir uzlaşıya varılması gerekiyor. Böylece yeni hükümet, Lübnan'da yeniden uluslararası çıkarların gözetilmesinden faydalanabilir. Eğer bu olmazsa ülkeyi her geçen gün daha da yaklaştığı çöküşten kurtaracak toparlanmayı sağlayamayabilir” ifadelerini kullandılar.
Kaynaklar, Macron’un, hükümetin kurulmasının tüm tarafların daha sonra değişiklik yapmadan ve baskı uygulamadan uyması şartıyla bakanlık beyannamesi düzeyinde olan kurtarma planının ana başlıklarındaki mutabakatla örtüştüğünü vurguladığını söylediler. Kaynaklar ayrıca Macron’un yeni bir anlaşma yapılması çağrısının amacının, Mustafa Edib başkanlığındaki yeni hükümetin, halk protestolarında dile getirilen taleplere yanıt vermesi, kota ve ganimet dağıtımı yerine bir hukuk devleti ve kurumlarının kurulması ile ilgililerin hükümette yer alması ve gençlerin değişim ve reform özlemlerini gidermesi şartıyla Lübnan'da uluslararası güveni yeniden tesis edilmesini sağlayacak mali ve ekonomik sınırlar içinde kaldığını vurguladılar.
Macron'un zamanla yarıştığını düşünen kaynaklar, tüm tarafların ülke yönetiminde olması için yeni bir sosyal anlaşma çağrısı yapmak niyetinde olduğuna inanıyorlar. Kaynaklar, Macron’un çağrısının, tüm bu nedenlerin ve güdülerin bir araya gelmesiyle, yeniden bir siyasi sistemi oluşturmayı değil, daha ziyade hem hükümete hem de yönetime karşı başlayan ayaklanmalara katılanlar tarafından reddedilenlerin dışında güven uyandıran yeni bir sistem üretmeyi amaçladığını söylediler.
Kaynaklar bunun sebebinin, bir rejim değişikliğine kapının aralanması gibi bir söylemin, ülkede başlatacağı tartışmalar ve bu tartışmalar sonucunda ülkenin uçuruma sürükleneceği ve uluslararası ilgiden yararlanma fırsatını kaybetmesine neden olacağı anlamına gelmesi olduğunu belirttiler.
Macron'un Beyrut'a ikinci kez son derece riskli ekonomik ve mali koşullarda, sert siyasi bölünmeler yaşanırken siyasi sistemde reform ve değişiklik yapmakla ilgili bir diyalogu desteklemek için gelmediğini düşünen kaynaklar, daha ziyade tarafları, Fransa’nın yardımıyla Lübnan'ı uçurumun kenarından almak için bu son fırsatı değerlendirmeye çağırdığını belirttiler.
Macron'un bir ‘görevler hükümeti’ kurma çabasını hedefinden saptırmak isteyenlerin olmasının, konunun hiçbir ilgisi olmayan bir gündeme kaydırılmak istendiği anlamına geldiğini söyleyen kaynaklar, “Aksi takdirde neden Macron Beyrut’a yaptığı ilk ziyarette, Lübnanlılar arasında tartışmalı bir konu olan Hizbullah’ın silahlarından bahsetmedi? Çünkü bunu yapması tansiyonun daha da yükselmesi ve durumun kötüleşmesine neden olacaktı” dediler.
Kaynaklar kendilerine yöneltilen bir soru üzerine şunları söylediler:
“Hükümetin kurulması ve hükümeti kurmakla görevli Edib’in yeni hükümetin şartları hakkındaki görüşlerini öğrenmek için bugün parlamento bloklarıyla görüşmeye başlaması öncesi, şu anda eski hükmet liderlerinin öncülüğünde ekonomik ve mali düzeylerde ülkenin içinde bulunduğu koşullar hakkında bilgi sahibi olan bakanların hükümette yer alması çağrısı yapanlar ile parlamento kaynaklarına göre Meclis Başkanı Nebih Berri’nin başını çektiği, yeni hükümette bakanlıklara uzman isimlerin getirilmesini isteyenler arasında yeni bir gerilim yaşanıyor.”
Macron'un bu iki farklı görüşten de haberdar olduğunu söyleyen kaynaklar, bu durumun Macron’a bir başka önemli görev daha verdiğini belirttiler. Kaynaklar ayrıca yeni kurulacak hükümette mevcut bakanların yer almasını isteyenlerin, siyasi işleri kendisini destekleyen güçlere emanet eden Hassan Diyab’ın kamuoyu karşısında düştüğü durum ve hükümetine olanlardan etkilenmemeleri amacıyla bu bakanların varlığının, hükümetin performansının siyasi açıdan kontrol edilmesi için gerektiği teorisine sığındıklarını vurguladılar.
Peki, Macron, hükümet kurulmadan önce bir krizle yüzleşmek yerine hükümetin doğuşunu hızlandıran bir çıkış yolu bulmayı başarabilecek mi? Peki ya Pine Palace’taki (Fransa’nın Beyrut Büyükelçiliği’nin resmi konutu) görüşme, Fransa'nın himayesinde, ülkenin önde gelen siyasi yapılarının katılabileceği ve tartışmalı konuların ele alındığı ve bir diyalog masasına dönüşebilir mi?
Macron’un yeni anlaşma teklifi Taif Anlaşması’na alternatif değil
Macron’un yeni anlaşma teklifi Taif Anlaşması’na alternatif değil
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة