Halep kırsalında bombalı yüklü araç patladı: 2 ölü
Halep/İHA
TT
TT
Halep kırsalında bombalı yüklü araç patladı: 2 ölü
Suriye'nin Halep kırsalında bulunan Ghandoura köyünde bombalı yüklü aracın patlaması sonucu 2 kişi hayatını kaybetti.
Suriye'nin Halep kentinin kuzeydoğusunda bulunan Ghandoura Köyünde bomba yüklü araç patladı. Olayda 2 sivil hayatını kaybetti. Yol ortasında meydana gelen patlama nedeniyle yol trafiğe kapatıldı. Olay yerine gelen polis ve sivil savunma ekipleri olaya müdahale ederek yolu trafiğe yeniden açtı.
Polis, patlama ilişkin bir soruşturma başlattı.
Irak'taki seçimlerde oy verme işlemi sona ererken hükümet “iktidarın barışçıl bir şekilde devredilmesini garanti altına alma” sözü verdihttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5207906-iraktaki-se%C3%A7imlerde-oy-verme-i%C5%9Flemi-sona-ererken-h%C3%BCk%C3%BCmet-%E2%80%9Ciktidar%C4%B1n-bar%C4%B1%C5%9F%C3%A7%C4%B1l
Musul'daki bir sandıkta oy sayım ve tasnif işlemi başladı (Reuters)
TT
TT
Irak'taki seçimlerde oy verme işlemi sona ererken hükümet “iktidarın barışçıl bir şekilde devredilmesini garanti altına alma” sözü verdi
Musul'daki bir sandıkta oy sayım ve tasnif işlemi başladı (Reuters)
Irak Temsilciler Meclisi genel seçimleri için oy sandıkları dün akşam kapatıldı. Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu, sandıklar kapatılır kapatılmaz oyların elle sayım ve tasnif işlemine başlanacağını açıkladı ve seçim sürecinin herhangi bir teknik ya da idari sorun yaşanmadan ilerlediğini vurguladı.
Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu’nun hukuk danışmanı Hasan Selman, Irak resmi haber ajansı INA’ya yaptığı açıklamada, komisyonun oy verme işlemi sona erdikten sonra elle sayım ve tasnif işlemine başlayacağını söyledi. Selman, komisyonun seçim sürecinde herhangi bir teknik veya idari sorun tespit etmediğini de sözlerine ekledi.
Parti temsilcilerinin oy verme işlemi sona erdikten sonra oy sonuçlarını alacaklarını açıklayan Selman, herhangi bir ihlal kaydedilmesi durumunda parti gözlemcilerinin şikayette bulunabileceklerini belirtti.
Öte yandan Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu seçimlere katılım oranının yüzde 55'i aştığını duyurdu.
Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ise Irak hükümetinin iktidarı barışçıl bir şekilde devrini sağlamak için anayasal takvime bağlı kaldığını söyledi. Sudani, ülkedeki altıncı yasama seçimlerinin başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini vurguladı.
Hükümetin yürütme programındaki en önemli taahhütlerinden birini yerine getirdiğini ve anayasal takvimlere ve haklara bağlı kalarak iktidarın barışçıl bir şekilde devredilmesini sağladığını belirten Başbakan, Iraklıların seçimlere katılımını överek, bunun onların ‘özgür anayasal iradesini’ yansıttığını söyledi.
Süleymaniye'de oy verme işleminin sona ermesinin ardından sandık başında iki hükümet çalışanı (Reuters)
Başbakan Sudani, sandık başına giden vatandaşlara, yasama ve yargı makamlarına, silahlı kuvvetlere, Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'na, siyasi güçlere, sivil toplum kuruluşlarına ve medyaya seçim sürecinin başarısını sağlamadaki rolleri için teşekkür etti.
ABD’nin 2003 yılında Saddam Hüseyin rejimini deviren Irak’ı işgalinden bu yana altıncı kez yapılan parlamento seçimleri, altyapısını tahrip eden ve sonrasında yaygın yolsuzluk vakalarının yaşandığı on yıllar süren çatışmaların ardından, petrol zengini Irak'ta nispeten istikrarlı bir ortamda gerçekleştirildi.
Iraklıların çoğu, seçimlerin gerçek bir değişim getireceğine dair hiçbir umut olmadığını düşünüyor. Aynı zamanda oy verme işleminin, nihayetinde üst düzey politikacılar ve bölgesel aktörlerin yararına olacak siyasi çatışmalar için bir platformdan ibaret olduğuna inanıyorlar.
Oy verme merkezleri, 21,4 milyondan fazla kayıtlı seçmenin dört yıl boyunca görev yapacak olan parlamentoyu seçmesi için sabah 7:00'de (GMT 4:00) açıldı ve akşam 6:00'da (GMT 3:00) kapandı. Ön sonuçların, sandıkların kapanmasından sonraki 24 saat içinde açıklanması bekleniyor.
Irak seçimlerinde üçte bir kadarı kadın olmak üzere 7 bin 740'tan fazla aday, 46 milyondan fazla insanı temsil edecek 329 sandalye için yarışıyor. Adayların çoğu büyük siyasi partilere ve koalisyonlara mensupken bu yıl seçimlere sadece 75 bağımsız aday katılıyor.
Bağdat'ta Mukteda es-Sadr destekçilerinin açtığı pankartta seçimlerin boykot edilmesi çağrısı yapıldı (AP)
Diğer taraftan geniş bir halk tabanına sahip olan Şii lider Muktada es-Sadr, seçim sürecinin ‘yolsuzlukla’ lekelendiğini öne sürerek bu yılki seçim yarışına katılmadı. Destekçilerini oy kullanmayıp ve aday olmayıp seçimleri boykot etmeye çağırdı.
2021'de en düşük katılım oranının (yüzde 41) görüldüğü son seçimler, Sadr'ın parlamentoda en fazla sandalyeyi (73 sandalye) kazanmasıyla sonuçlandı. Ancak hükümetin kurulması konusunda İran yanlısı Şii partilerin yer aldığı Şii Koordinasyon Çerçevesi ile yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle parlamentodan çekildi. Birkaç ay süren kriz, kanlı şiddet olaylarına yol açtı.
Sadr'ın destekçileri sanki tatil günüymüş gibi evlerinde kalarak aileleriyle vakit geçirdiler.
Sadr Hareketi’nin başkent Bağdat'taki kalesi Sadr şehrinde, bölgenin girişlerinden birinde yoğun güvenlik önlemleri alınırken, birçok duvara Sadr’ın resimleri asıldı.
Bir seçim sandığının yakınlarında bir grup, hep bir ağızdan, ‘Mukteda es-Sadr'ın emriyle boykot ediyoruz’ sloganı attı. Şu an 52 yaşında olan din adamı Sadr, geniş bir halk desteğine sahip ve istediği zaman tüm tabanını harekete geçirebiliyor.
ABD’nin 2003 yılında Irak’ı işgalinin ardından Amerikan güçlerine karşı savaşan Sadr, birkaç kez siyasetten çekileceğini açıklamıştı.
Suveyda'daki silahlı gruplar güvenlik noktalarını hedef alıyorhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5207900-suveydadaki-silahl%C4%B1-gruplar-g%C3%BCvenlik-noktalar%C4%B1n%C4%B1-hedef-al%C4%B1yor
Suveyda'daki silahlı gruplar güvenlik noktalarını hedef alıyor
Geçtiğimiz temmuz ayında Suveyda'da bir araçtaki silahlı kişiler (Arşiv - Reuters)
Suriye'nin resmi televizyonu el-İhbariyye dün akşam, Suriye'nin güneyindeki Suveyda'da ‘yasadışı çeteler’ olarak nitelendirdiği grupların bölgedeki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal ettiğini bildirdi.
El-İhbariyye TV, bir güvenlik kaynağından silahlı grupların Tel Hadid ve Tel Akra beldelerinde güvenlik güçlerinin mevzilerini havan topları ve uçaksavar silahlarıyla hedef aldığı bilgisini aktardı.
Dün, haber ajansı ayrıca güvenlik kaynaklarına dayanarak, ‘yasadışı çetelerin’ ülkenin güneyindeki Suveyda'nın dış mahallelerinde iç güvenlik güçlerini ve zeytin toplayan sivilleri hedef aldığını bildirdi.
Dürzi silahlı gruplar ile Bedevi kabilelerinin silahlı grupları arasındaki gerginlikler silahlı çatışmalara dönüştü. Tarafların birbirlerini ihlallerle suçlamaları üzerine savunma ve içişleri bakanlıkları müdahale etti.
Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani eylül ayında, hükümetin Suveyda'daki kanlı şiddetin etkilerini ele almak için bir ‘yol haritası’ hazırladığını duyurdu.
Gazze İstikrar Gücü ve Filistin’in sabitlerinden ödün vermeden bazı “anlaşmalara” varma çabalarıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5207892-gazze-i%CC%87stikrar-g%C3%BCc%C3%BC-ve-filistin%E2%80%99-sabitlerinden-%C3%B6d%C3%BCn-vermeden-baz%C4%B1-
Gazze İstikrar Gücü ve Filistin’in sabitlerinden ödün vermeden bazı “anlaşmalara” varma çabaları
İsrail ordusu tarafından yıkılan tarihi Paşa Sarayı'nın enkazını kaldıran Gazze şehrindeki işçiler, 11 Kasım 2025 (AFP)
Mısır'ın bu konuyla ilgili yorumları olduğunu ve metin üzerinde uzlaşı sağlanacağına dair umutları olduğunu belirtmesi üzerine, Gazze Şeridi'ne istikrar güçlerinin konuşlandırılmasını içeren ABD tasarısı hakkında New York'taki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) koridorlarında gayri resmi görüşmeler devam ediyor.
Şarku’l Avsat’a konuşan uzmanlar, bu uluslararası güçler konusunda varılması umulan anlaşmayı, güçlerin ortak bir kararla Gazze Şeridi’nde konuşlandırılmasına yönelik önemli ve belirleyici bir adım olarak görüyorlar. Aynı uzmanlar, uzlaşı çabalarının başarıya ulaşması, Washington’ın herhangi bir değişiklik yapılmaması konusunda ısrarcı olması ve Rusya veya Çin'in veto etmesi ya da BMGK'nın karar yerine başkanlık bildirisi yayınlama kararı alması ve konunun daha sonra müzakere edilmesine bırakılması gibi çeşitli senaryolar öngörüyorlar.
New York'ta istişare toplantıları
Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati dün Mısır resmi haber ajansının (MENA) tarafından yayınlanan açıklamalarında, Mısır'ın Gazze Şeridi'ne Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü’nün konuşlandırılması konusunda New York'ta devam eden istişarelere katıldığını açıkladı. Mısırlı Bakan, istişarelerin ABD, Rusya, Çin, Avrupa Birliği (AB) ve BMGK’nın Arap ülkelerinden bir üyesi olan Cezayir aracılığıyla Arap Grubu ile günlük olarak yürütüldüğünü belirtti.
Abdulati, sözlerini şöyle sürdürdü:
“BM kararının Filistin davasının sabitlerini koruyacağını ve uluslararası gücün mümkün olan en kısa sürede, ancak uzlaşma içinde ve bu kararın dikkatli ifadeleriyle sahada uygulanabilir hale getirilecek şekilde konuşlandırılmasına olanak tanıyacağını umuyoruz.”
Abdulati, şöyle devam etti:
“İlerleme kaydediyoruz ve New York'taki görüşmelere katılan birçok ülkeden yorumlar geliyor. Filistinlilerin sabit ilkelerinden ödün vermeden, tüm tarafların endişelerini ve önceliklerini yansıtan uzlaşmacı formüllere ulaşmayı bekliyoruz.”
Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda İsrail bombardımanı sonucu yıkılan bir evin enkazı arasında yürüyen bir kız çocuğu (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz hafta sonu yaptığı açıklamalarda, Gazze Şeridi'nde konuşlandırılması planlanan Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü'nün ‘çok yakında’ sahada çalışmaya başlayacağını duyurdu. Bu açıklamadan birkaç gün önce, 5 Kasım'da ABD’li bir yetkili Reuters'a yaptığı açıklamada, Washington'ın bu konuyla ilgili bir karar taslağını BMGK’nın seçilmiş on üyesiyle paylaşacağını söylemişti.
Karar taslağı metni, ABD'nin Gazze'de iki yıllık bir geçiş dönemi yönetim organı ve Filistin topraklarını istikrara kavuşturmak için uluslararası bir güç kurulmasını onaylayacak bir BMGK kararı taslağı hazırlandığını gösteriyor.
Axios'un yaklaşık bir hafta önce bildirdiği taslak karar, uluslararası güvenlik gücünün barış gücü değil, yaptırım gücü olması gerektiğini öngördüğü için İsrail'in bazı taleplerine yanıt veriyor gibi görünüyor. Ayrıca, bu gücün Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılmasını sağlayarak, askeri, terörist ve saldırı amaçlı altyapının yıkılması ve yeniden inşasının önlenmesi ile devlet dışı silahlı grupların kalıcı olarak silahsızlandırılması yoluyla Gazze'deki güvenlik ortamının istikrarına katkıda bulunması gerektiği belirtiliyor.
Önemli zorluklar ve çekinceler
El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde (ACPSS), İsrail işleri uzmanı olan Dr. Said Ukkaşe, Mısır'ın bu hamlesinin hayati ve önemli bir rol oynadığına inanıyor. Ancak sorunun İsrail'in BM ve kararları üzerinde veto hakkına sahip olması ve bunları uygulamaması olduğunu söyleyen Dr. Ukkaşe “Ayrıca İsrail Türkiye'nin uluslararası güce katılımını da reddediyor. Bu da önemli zorluklar yaratıyor” ifadelerini kullandı.
BMGK (DPA)
New York'taki bu istişareler, Arap ülkelerinin temkinli tutumları arasında gerçekleşiyor. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Başkanlık Danışmanı Enver Karkaş pazartesi günü, Abu Dabi Strateji Forumu'nda yaptığı konuşmada, “BAE, Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü için henüz net bir çerçeve görmüyor. Bu koşullar altında, böyle bir güce katılma olasılığı düşük” dedi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre BAE’den gelen bu açıklama, Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati ile Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman bin Cassim Al Sani arasında yapılan telefon görüşmesinde Mısır ve Katar'ın Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü’nün görev ve yetkilerinin tanımlanması gerektiğini teyit etmelerinden bir gün sonra yapıldı.
Veto olasılıkları
BMGK’da karar taslağının kabul edilmesi için en az dokuz ‘evet’ oyu v erilmesi ve Rusya, Çin, ABD, İngiltere veya Fransa'nın ‘veto’ oyu kullanmaması gerekiyor
Bu endişeler ve anlaşmazlıklar çerçevesinde Dr. Ukkaşe, karar taslağının Rusya veya Çin'in veto hakkı nedeniyle BMGK’da kabul edilme olasılığının düşük olduğunu ve en olası senaryonun ABD'nin Arap ülkelerinin katılımı olmadan, muhtemelen Afrika ve İslam ülkelerinin dahil olduğu çokuluslu bir güç oluşturması olduğunu düşünüyor.
Dr. Ukkaşe, şöyle ekliyor:
“Ancak bu büyük bir risk olacak. Mısır'ın da uyardığı gibi, Hamas'ın bu güçle çatışmasına ve onu barışı değil işgali koruyan bir güç olmakla suçlamasına yol açabilir.”
Dr. Ukkaşe, Arap ülkelerinin bu temkinli tutumları arasında, taslak metinde Filistin'in meşruiyetinin korunmasını ve güçlerin görevlerinde dengeyi sağlayan değişiklikler yapılırsa Moskova ve Pekin'in kararı veto etmeyeceğini düşünüyor.
Çözüm için birkaç senaryo öngören Dr. Ukkaşe’ye göre bunlar arasında BM'nin uzlaşısıyla belirsiz bir karar alınması ve gözlem misyonu gönderilmesi, anlaşmazlıkların devam etmesi ve projenin dondurulması ya da BMGK’nın karar almadan başkanlık bildirisi yayınlayarak sonraki müzakereler için siyasi yolu açık tutması yer alıyor.
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة