ÖTV zammı galerileri tenhalaştırdı

ÖTV zammı galerileri tenhalaştırdı
TT

ÖTV zammı galerileri tenhalaştırdı

ÖTV zammı galerileri tenhalaştırdı

En son yapılan ÖTV zammı ile birlikte piyasanın hareketlenmesi ile birlikte ikinci el araçların fiyatlarında da artış yaşanınca galeriler tenhalaştı.
Resmi Gazete de yayınlanan düzenlemeyle birlikte kısa süre önce yürürlüğe giren ÖTV zammı galericilerin iş yerlerini boş bıraktı. Sıfır olarak tabir edilen araçların fiyatında artış yaşanırken, bu durum ikinci el araç piyasasını da dolaylı yoldan etkiledi. Otomobil galericileri ise yaşanan durgunluğun önüne geçmesi için yol arıyor. Bazı galericiler ÖTV zammını olumlu karşılarsa da, sürekli oynama yapan fiyatın sabitlenmesi için kışın gelmesini bekliyor. Eskişehir Otomobil Sanayisinde bulunan galericiler, ÖTV uygulanmadan önce haftalık 10 araç satarken, şuan bu satışlar 2’e araca düştüklerini belirtti.

“Otomobil satmak isteyen herkes beklemede”
Yaklaşık 30 yıldır otomobil sektöründe galerici olarak çalışan Yılmaz Yalçınkaya, en son gelen zammın yeni araçlara gelse de, ikinci el araçlarına da çok net etkilediği belirtti. Yalçınkaya, “ÖTV zammı geldi ve şu anda hareket iyice durdu. Bıçak gibi kesti işlerimiz. Zaten araba fiyatları ikiye katladı. ÖTV zammı ile birlikte fiyatlar uçtu. Böyle olunca millet arabalarına biniyor. Alan satan yok. Piyasa durdu ihtiyacı olan satacak arabasını, ama şu anda herkes beklemede” diye konuştu.

“Sıfır zamlandı ise benim ikinci elim de zamlandı”
ÖTV zammı normalde sıfır kilometre araçlara yansıması gerekirken, ikinci el araç satıcısı da bundan payını almak istiyorlar. Konu ile ilgili örnek veren Yalçınkaya, “1.3'e kadar olan araçlarda zam yok 1.6’dan sonraki araçlarda zam var. Onlar da sıfır araçlarda yüzde 40 oranında bir zam var. Bu da ikinci elleri aksediyor. Tabii ki de o da yüzde 40 değil de, yüzde 10 civarında bir zam oluyor. 60 bin liralık bir araba şu anda yüzde 10 gibi bir zamla 66 bin lira gibi bir rakama çıktı. Yani ÖTV zammı insanları ikinci ele aks ettiriyor. Yani adam diyor ki, ‘sıfır zamlandı ise benim ikinci elim de zamlandı’. Ama diyeceksiniz ki ‘satılıyor mu?’. Zaten arabalar ikiye katladı, bir de ÖTV zammı geldikten sonra insanları iyice bocaladı” dedi.

“Kışın fiyatlar yerinde kalırsa yeter”
Yaz sezonun son günlerinde gelen ÖTV zammı nedeniyle durgunluk yaşayan esnafın umudu kışa kaldı. Kışa aylarında fiyatlar inmezse de yerinde kalması halinde galericiler mutlu olacakları belirtti. Yalçınkaya, “Kışın piyasa oturmuş durumda. Şu pandemiden dolayı hareket yok. Bu dürüst ilerledi, ölümler daha arttı. Herhalde önümüzdeki aylarda herkes evine kapanacak gibi. Fiyatlarında aman aman çıkacağını zannetmiyorum. Düşüş olacağını zannetmiyorum, ama yerinde sayar. Bence sabit kalması bizim açımızdan da iyi. Çünkü artık yerinde durmuyor fiyatlar. Yerinde durursa ben razıyım. Yatıyoruz, kalkıyoruz zam geliyor. Kim koyuyor, kim belirliyor? İnsanlar kendileri belirliyor bu rakamları. Kişi, ‘benim aracım daha iyi’ diyor, ‘değişeni yok’ diyor. ‘Benim ki o zaman diğerinden 10 bin lira fazladır’ deyip kendi kafasından belirliyor. O aracı da birisi alıyor. Kazara aldıktan sonra 50 bin liralık araba 60 bin liraya satılıyor. Diyor ki; ‘bu araba 60 bin liraya satıldı’. Sonra eksper birleşmiş gibi fiyat oluyor. Bu saatten sonra bu durum dursa herkes için ideal olacak” şeklinde anlattı.

“Biz daha zam getirmedik, diğerler yaparsa birde zorundayız”
Eskişehir’de bulunan diğer bir otomobil galericisi Safa Güngören ise, ÖTV zammını olumlu karşıladı. ÖTV geldikten sonra piyasa satışlar bir anda hızlanırken, şuan düştüğü belirten Güngören, “Son 1 ila 1 buçuk senedir araç artışları çok yüksek rakamlarda piklere ulaştı. ÖTV zammı genel olarak insanlar tarafından araç piyasasını düşeceğine inanıyorlardı. Fakat bu ÖTV zammı gelince biraz daha korkuya kapıldılar. Devletin ilk açıklamasından sonra ben piyasadaki değişikliklerden sonra bir an hızlandı, şu anda tekrar sabit seviyeye oturdu. ÖTV satışlarını daha çok sıfırı etkiliyor. Sıfır da ÖTV artışları olunca doğal olarak ikinci el fiyatları da artıyor. Biz kendi fiyatlarında çok yansıtmadık şu anda, ama doğal olarak diğerleri yansıtınca bizde yansıtmak zorunda olacağız” diye belirtti.



Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
TT

Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)

Kripto para piyasası haftaya kayda değer bir yükselişle başladı. Bitcoinin fiyatı yüzde 2,1 oranında artarak 110 bin dolar seviyesini yeniden gördü. Bu seviye, yatırımcılar açısından psikolojik ve teknik açıdan önemli bir eşik olarak görülüyor. Söz konusu yükseliş, tahvil piyasalarında yaşanan artan dalgalanmalar ve hem ABD hem de Japonya’da kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair artan endişeler eşliğinde gerçekleşti.

ABD’de bütçe açığının artması ve devlet tahvili ihraçlarının hız kazanması, tahvil piyasası üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Diğer yandan uzun vadeli borçlanma araçlarının getirileri yükselmeye devam ediyor. Bu durum yatırımcıların enflasyon kaygılarını ve yabancı talepteki düşüşü yansıtıyor. Japonya’da ise tahvil getirileri, tarihsel olarak düşük seyreden bantlarını aşmaya başladı. Bu gelişme, onlarca yıldır sürdürülen genişleyici para politikasının sona erdirilebileceğine dair spekülasyonları beraberinde getirdi.

Kripto para analizi alanında önde gelen isimlerden Michael van de Poppe’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşıma göre, Bitcoinin 110 bin dolar seviyesine geri dönmesi, güçlü bir yükseliş ivmesine işaret ediyor. Aynı zamanda alternatif kripto paralar da bu olumlu eğilime katılıyor.

Söz konusu hareket, birçok piyasa izleme platformunun bildirdiğine göre, 95 bin ila 100 bin dolar arasında dalgalanan birkaç haftalık yatay seyrin ardından geldi. Binance platformunun verilerine göre, BTC/USD paritesi 110 bin 125 dolar seviyesinde kaydedilirken, günlük işlem hacmi yaklaşık 38 milyar dolara ulaştı.

Bu bağlamda Bitcoin, hem yüksek performanslı bir dijital varlık hem de alternatif bir değer saklama aracı olarak yeniden gündeme geliyor. Analistler, küresel piyasalarda yaşanan dönüşümlerin dijital para birimlerinin cazibesini artırdığını belirtiyor. Özellikle Bitcoine bağlı borsa yatırım fonlarına kurumsal sermaye akışının devam etmesi dikkat çekiyor. Bu fonların yönettiği varlıkların toplam değeri kısa süre önce 104 milyar doları aştı.

Dikkat çekici olan, bu yükselişin kısa vadeli bir spekülasyon dalgasının sonucu gibi görünmemesi. Aksine bu yükseliş, yatırımcılar tarafından ‘güvenli liman’ kavramının yeniden kapsamlı biçimde değerlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Zira artık geleneksel devlet borçlanma araçları -başta Amerikan hazine tahvilleri olmak üzere- aynı güven düzeyine sahip değil. Özellikle yüksek enflasyon ve kronik bütçe açıklarıyla karakterize edilen bir ortamda bu güven daha da zayıflamış durumda.

Hafta sonunda ise Bitcoinin fiyatı, 111 bin doların üzerindeki seviyelerden 108 bin 600 dolara kadar geriledi. Bu düşüş, ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa mallarına ve Amerika dışında üretilen iPhone cihazlarına ağır gümrük vergileri uygulama tehdidine doğrudan bir tepki olarak gerçekleşti.

Bu ani riskten kaçınma eğilimine yönelik genel ruh halindeki dönüşüm, kripto para piyasasında 500 milyon dolardan fazla alım pozisyonunun silinmesine yol açtı. Bitcoin, Ether, Cardano, Solana ve Dogecoin’e bağlı vadeli işlem sözleşmeleri ciddi kayıplar yaşadı.

Ancak bu sabah atmosfer değişti. BTSE platformunun operasyonlardan sorumlu yöneticisi Jeff Mei, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir yandan, hafta sonu yaşanan düşüşler bize kripto para piyasasının jeopolitik ve ekonomik şoklara ne kadar hızlı tepki verdiğini gösterdi. Diğer yandan, gümrük muafiyet sürelerinin uzatılması yönünde atılan adımlar, en kötü dönemin geride kaldığına dair inancı güçlendiriyor. Bu da yatırımcıların temkinli bir şekilde yeniden birikim yapmaya başlamasına yol açtı.”