Libya’da vatandaşlara karantina bölgelerini terk etmeme çağrısı yapıldı

Sağlık ekipleri, Trablus sokaklarındaki vatandaşları mobil araçlarla muayene ediyor. (Suq Aljuma Belediyesi)
Sağlık ekipleri, Trablus sokaklarındaki vatandaşları mobil araçlarla muayene ediyor. (Suq Aljuma Belediyesi)
TT

Libya’da vatandaşlara karantina bölgelerini terk etmeme çağrısı yapıldı

Sağlık ekipleri, Trablus sokaklarındaki vatandaşları mobil araçlarla muayene ediyor. (Suq Aljuma Belediyesi)
Sağlık ekipleri, Trablus sokaklarındaki vatandaşları mobil araçlarla muayene ediyor. (Suq Aljuma Belediyesi)

Libyalı sağlık yetkilileri ve yöneticiler, salgın izleme ve araştırma ekiplerinin enfekte vakalarla temas halinde olanları tespit edebilmesi ve salgını kontrol altına alabilmesi için Kovid-19 virüsünün hızlı bir biçimde yayıldığı bölgelerde ikamet eden vatandaşlara dün karantina alanlarından çıkmama çağrısında bulundu. Bu çağrı, günlük bulaş ve ölüm vakaların ülke genelinde artış gösterdiği bir zamanda geldi.
Hastalıklarla Mücadele Ulusal Merkezi dün yaptığı açıklamada, 169’u enfekte vakalarla temas kaynaklı olmak üzere 749 yeni vaka kaydedildiğini duyurdu. 438 yeni vaka ile Trablus tespit edilen vaka sayısı bakımından ilk sırada yer alırken ülkenin doğusundaki Bingazi şehrinde 54 kişinin virüsten etkilendiği bildirildi. Bazı bölgelerde ise daha az sayıda vak kaydedildi.
Libya genelindeki toplam vaka sayısı 19 bin 583’e, iyileşen sayısı 2 bin 247’ye, vefat sayısı ise 314’e yükselirken, vatandaşların büyük çoğunluğu Kovid-19 salgını sebebiyle hastaneler dışında yaşamını yitiren ve bu sebeple de koronavirüs istatistiklerine dahil edilemeyenlerin sayısının ilan edilenden çok daha üzerinde olduğuna inanıyor.
Başta ülkenin batısındakiler ve güneyindekiler olmak üzere dün birçok belediye meclisi, virüsün kontrol altına alınmasına katkıda bulunmak, izleme ve araştırma ekiplerinin temasta bulunan vakaları tarama işlemlerini kolaylaştırmak ve tespit edilen vakaların hastanelere sevk edilmesini sağlamak için virüsün yaygın olarak görüldüğü bölgelerdeki vatandaşları ikamet ettikleri bölgelerden ayrılmamaya çağırdı.
Ulusal Merkez, özellikle Trablus’ta vaka sayısındaki dikkat çekici artışın ışığında virüsün yayıldığı bölgelerdeki vatandaşların zaruri durumlar dışında bulundukları yeri terk etmemeleri gerektiği açıklamasını yaptı. Merkez, virüsün yayılma hızını düşürmek için önleyici tedbirler ve talimatlara uymanın gereğini vurguladığı açıklamasının yanı sıra yayınladığı bir bültenle de her türlü toplantının yasaklanması, ev karantinasına bağlı kalınması, fiziksel ve sosyal mesafenin korunması, maske kullanılması, tüm kurum ve tesislerde sterilizasyon ve dezenfeksiyon işlemlerinin sürdürülmesi ve kişisel hijyen tedbirlerine uyulmasının önemine dikkat çekti.
Hastalıklarla Mücadele Ulusal Merkezi, salgını kontrol altına almak ve salgını önlemeye yönelik çalışmalardan hızlı bir sonuç elde etmek için tüm yerel yetkilileri ve sivil toplum kuruluşlarına, salgın durumunu izleme ve araştırma ekipleri tarafından yürütülen çalışmalara tüm imkanlarını seferber etmeleri çağrısında bulundu.
Salgının giderek daha da yaygın hale gelmesi, Libya’da faaliyet gösteren Libya Ulusal Petrol Şirketi’ne (The National Oil Corporation NOC) bağlı iki şirketin faaliyetlerini kısmi olarak durdurmalarına neden oldu. Zaviye Petrol Rafineri Şirketi’nden (Al Zawiya Oil Refining Company) dün yapılan açıklamada, başkent Trablus’un batısındaki, ülkenin en büyük petrol rafinerisinin önceki akşam ofislerini kapattığı bildirildi. Açıklamada ayrıca şirketin 8-18 Eylül 2020 tarihleri arasında kapalı kalacağına, virüs nedeniyle acil durum iznine ayrılanlarla birlikte çalışan işçi sayısının toplamda yüzde 10 oranında azaldığına dikkat çekildi.
Ülkenin doğusunda faaliyet gösteren Arap Körfezi Petrol Şirketi de (Arabian Gulf Oil Company), güvenlik ve endüstriyel güvenlikle ilgili faaliyetler dışında şirkette çalışan petrol işçilerini koronavirüs salgınından korumak için tüm çalışmalara 30 gün ara verildiğini ve bu süre zarfında faaliyetlerin askıya alındığını duyurdu.
Söz konusu iki şirkette çalışan işçiler arasında herhangi bir enfete vaka kaydedildiğine dair açıklama yapılmazken şirketler, alınan bu tedbirin ihtiyati önlemler bağlamında geldiğini bildirdiler. Libya Ulusal Ordusu’nun ocak ayından bu yana uyguladığı ihracat kısıtlaması nedeniyle ülkedeki  petrol üretimi bu yıl neredeyse durma noktasına geldi.
Libya Hastalıklarla Mücadele Ulusal Merkezi’nin himayesinde dün sabah Souq Al Jum'aa bölgesinde Kovid-19 salgınını önlemeye yönelik “ulusal bir kampanya” başlatıldı. Souq Al Jum'aa İlçe Belediyesi’ndeki Kriz ve Acil Durum Yönetim Servisi, virüs tespit çalışmaları kapsamındaki kampanyanın hıız kesmeden devam ettiğini bildirdi.



‘Yeşil Refah’ ve ‘Yeni Gazze’... Gazze Şeridi'ni neler bekliyor?

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)
TT

‘Yeşil Refah’ ve ‘Yeni Gazze’... Gazze Şeridi'ni neler bekliyor?

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)

Son iki gündür Gazze Şeridi'ne ilişkin dosyada ‘Yeşil Refah’ ve ‘Yeni Gazze’ gibi yeni isimler öne çıkmaya başladı. Bu gelişme, ABD’nin arabuluculuğu ile Arap ve uluslararası desteğe rağmen İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına geçişin sekteye uğradığı bir dönemde yaşanıyor.

İsrail basınındaki haberlere göre hükümet, ABD’nin kararına boyun eğerek orduya Refah’ın doğusunda ‘Yeşil Refah’ adıyla yeni bir kent kurulmasına yönelik saha çalışmalarına başlaması için izin verdi. İlk hazırlıklar kapsamında ağır iş makinelerinin bölgeye sokularak molozların temizlenmesi ve arazinin düzenlenmesi planlanıyor.

İsrail’in geciktirme girişimleri

İsrail medyasında yer alan bilgilere göre Tel Aviv yönetimi, bu çalışmaların henüz geçiş yapılmamış olan anlaşmanın ikinci aşamasına dahil olduğu gerekçesiyle haftalarca süren bir geciktirme çabasına girişti. Ancak Washington’un artan baskıları sonucunda İsrail, planın bir sonraki etabına yönelik hazırlıkları başlatmak zorunda kaldı.

Bu çalışmalar; işgal altındaki topraklarda Refah’ın doğusunda bir insani bölge ve yeni bir kent inşasını içeriyor. Washington yönetimi, söz konusu adımla Filistinlilere ‘umut şehri’ modelini sunmayı ve ‘Hamas’ın kontrolündeki eski, yıkılmış ve karanlık Gazze’nin’ karşısına ‘yeni, modern ve gelişen bir Gazze’ örneği koymayı hedefliyor.

İsrail, planın ikinci aşamasında atılacak bu tür adımların Refah Sınır Kapısı’nın açılmasına yol açacağı, ayrıca Gazze Şeridi’nin başka bölgelerinden çekilmeyi ve yerlerine uluslararası güçlerin konuşlanmasını gerektireceği gerekçesiyle itiraz etti. Söz konusu ülkeler, İsrail’in taleplerini karşılamanın zorluğu ve bölgedeki işgal koşulları nedeniyle kuvvet göndermeyi reddetti.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 12 televizyonundan aktardığına göre, İsrail’in bu tutumu üzerine Washington yönetimi Tel Aviv’i süreci oyalamakla suçladı ve çok uluslu güce katılmaktan çekilen ülkelerin sorumluluğunu İsrail’e yükledi. Bu baskının ardından İsrail geri adım atarak yeni kentin inşasına başlanmasını kabul etti.

İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, İsrail’in ‘gelecek hafta bölgede geniş çaplı moloz temizliği başlatmak üzere ağır iş makinelerini Refah’a sokmaya hazırlandığını’ ve bunun ‘Hamas unsurlarından arındırılmış yeni insani bölgenin oluşturulması’ amacıyla yapıldığını bildirdi.

Silahlı milislerden destek

Habere göre İsrail ordusu, ‘İsrail’le koordineli çalışan silahlı milislere’ atılacak adımlar konusunda bilgi verdi. ABD planına göre bir sonraki aşama, ‘İsrail’in kısmen kontrol ettiği bölgelerde yabancı bir askeri gücün faaliyete geçmesini’ öngörüyor.

i24NEWS ise İsrail ordusunun Refah’ın doğusunda Filistinliler için ‘Yeşil Refah’ adıyla yeni bir kent kurulmasına yönelik geliştirme çalışmalarına fiilen başladığını bildirdi. Kanal, bölgede gelecek hafta kapsamı genişletilecek hazırlıkların sürdüğünü, bunların ‘moloz ve patlayıcı kalıntılarının temizlenmesini’ içerdiğini aktardı.

sdfrt
Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki İsrail askerleri (Arşiv – Reuters)

Maariv gazetesinin haberine göre, Refah’ta faaliyet gösteren Yaser Ebu Şebab milisleri, söz konusu yeni kentin bulunduğu bölgede İsrail güçlerinin temsilcileriyle ve ayrıca İsrail’in güneyindeki Kiryat Gat’ta bulunan ABD komuta merkezi adına bölgede bulunan sivil temsilcilerle birlikte görülmeye başladı.

Kabinede itirazlar

Siyasi kaynaklar, İsrail’in bu adımına kabinenin büyük bölümündeki bakanların karşı çıktığını, hatta tepkinin öfkeye dönüştüğünü aktardı. Bakanların, İsrail’in ‘sarı hat üzerinde inşaat yaparak Gazze çevresindeki yerleşimleri tehlikeye atmaması gerektiğini’ savunduğu belirtildi. Bazı sağ görüşlü medya organları haberi ‘utanç’ başlığıyla duyurdu.

Başbakan Netanyahu ise kararını savunarak hazırlık çalışmalarının ‘tünellere büyük miktarda beton dökme ve geniş bölgeleri izole etme’ işlemlerini içerdiğini söyledi. Netanyahu, söz konusu adımların ‘Hamas’ın askeri altyapısını yok etme yönündeki İsrail çıkarlarına hizmet ettiğini’ ifade etti.

gthy
Başbakan Binyamin Netanyahu, Ocak 2025'te İsrail kabine toplantısına başkanlık ediyor. (DPA)

Netanyahu, uluslararası güce katılmaktan vazgeçen Arap ve İslam ülkelerinin tutumunun Katar ve Türkiye’nin çıkarlarına hizmet ettiğini savundu. Bu nedenle İsrail’in ABD yönetiminin taleplerine yanıt vermesi ve Washington’la çatışmaya girmemesi gerektiğini kaydetti.

Filistin Yönetimi ve Hamas’ın itirazları

Filistin Yönetimi, İsrail’in ‘Gazze’yi yeniden inşa’ başlığı altında yürüttüğü çalışmalara karşı çıkıyor. Yönetim, farklı düzeylerde yaptığı açıklamalarda bu dosyadaki rolünü korumakta kararlı olduğunu ve Arap planına desteğini sürdürdüğünü vurguluyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, perşembe günü bir İtalyan heyetini kabul ederken yaptığı açıklamada, “Gazze Şeridi için bir yeniden imar ve toparlanma planımız var. Bu planın bir icra programı bulunuyor ve Arap ile İslam ülkeleri tarafından benimsendi. Uluslararası toplum da New York Bildirgesi aracılığıyla destek veriyor. Kardeş Mısır’la birlikte Kahire’de bir yeniden imar ve toparlanma konferansı düzenlemek için çalışıyoruz” dedi.

Hamas, söz konusu projeyi ‘İsrail’in ateşkes anlaşmasını açık biçimde ihlal etmesini gerekçelendirmeye yönelik yeni bir aldatmaca’ olarak nitelendirdi. Hareket, yayımladığı açıklamada, “İsrail’in anlaşmayı çiğnediğini ve günlük ihlallerle daha ilk aşamayı ortadan kaldırdığını” belirtti.

Geçtiğimiz salı günü konuya ilişkin bilgi veren Mısırlı bir kaynak, Gazze’nin erken toparlanması ve yeniden inşasına yönelik Kahire Konferansı’nın kasım ayı sonunda yapılmasının planlandığını ancak toplantının erteleneceğini söyledi. Kaynak, “Konferans ay sonunda düzenlenmeyecek; biraz gecikmesi muhtemel. Özellikle şu anda paralel bir çaba yürütülüyor. Görünen o ki ABD, Refah’la ilgili kendi özel girişimini planlıyor” değerlendirmesinde bulundu. Bu açıklama, İsrail’in kontrolündeki bölgelerde oluşturulması öngörülen ‘yeşil bölgeye’ işaret olarak yorumlandı.

Gazze İnsan Hakları Merkezi, ateşkesin başlamasından bu yana geçen 47 günde İsrail tarafından işlenen ihlallerde 350 Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı. Ölenler arasında 130 çocuk ve 54 kadın bulunuyor.

Merkez, aynı dönemde günlük ortalama 11’i aşan 535 ihlal kaydettiğini bildirerek ateşkesin yürürlüğe girdiği ilk andan itibaren ihlallerin sürdüğünü vurguladı.

Açıklamada, İsrail’in insani yardım girişlerini kısıtladığı, günde yalnızca 211 kamyonun geçişine izin verdiği, oysa 600 kamyona izin verildiği yönünde iddialarda bulunduğu aktarıldı. Ayrıca İsrail’in üzerinde mutabık kalınan çekilme haritasına uymadığı ve sivil bölgelere yönelik ateş kontrolünü sürdürerek zaman zaman bölgeye girdiği belirtildi.


İsrail’den Suriye'nin Beyt Cin kasabasına baskın: En az kişi 9 öldü

Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)
Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)
TT

İsrail’den Suriye'nin Beyt Cin kasabasına baskın: En az kişi 9 öldü

Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)
Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)

Suriye kaynakları, İsrail devriyesinin bölgeye girmesi sonrası çatışma çıktığını; hava saldırılarının ardından yoğun sivil göç yaşandığını bildirdi.

Suriye medyası, Şam’ın güneyindeki Beyt Cin kasabasına düzenlenen İsrail baskının  ve hava saldırısının ayrıntılarını açıkladı. Suriye kaynakları, saldırılarda en az 9 kişinin öldüğünü aktardı.

Suriye’nin “El-İhbariyye” kanalı, kasabanın İsrail savaş uçaklarının yoğun bombardımanına hedef olduğunu, çok sayıda ölü ve yaralı bulunduğunu bildirdi.

Açıklamalara göre olay, İsrail’e ait bir askeri devriyenin bölgeye kara yoluyla girmesi, sakinlerle çatışma yaşanması ve devriyenin geri çekilmesi sonrası hava saldırılarının başlamasıyla tırmandı. Bölge üzerinde İsrail uçaklarının yoğun şekilde uçtuğu belirtildi.

Saldırıların ardından Beyt Cin’de büyük bir sivil göç hareketi yaşandı; çok sayıda kişi çevre kasabalara yöneldi.


Washington milislere: Irak'ta yeriniz yok

Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)
Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)
TT

Washington milislere: Irak'ta yeriniz yok

Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)
Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)

aIrak'ın kuzeyindeki Süleymaniye'de bir doğalgaz sahasının insansız hava aracıyla (İHA) bombalanması öfkeli tepkilere yol açtı ve ABD'nin silahlı gruplara uyarıda bulunması ve hükümetin faillerin yakalanması için harekete geçmesiyle sonuçlandı.

Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne göre çarşamba akşamı Dana Gas tarafından işletilen Khor Mor gaz sahasını hedef alan bir İHA saldırısı, elektrik santrallerine gaz arzının tamamen kesilmesine neden oldu. ABD'nin Irak Özel Temsilcisi Mark Savaya, saldırıyı "düşmanca dış amaçlarla hareket eden yasadışı grupları" gerçekleştirmekle suçladı.

Savaya, Bağdat'ı "bu saldırının sorumlularını tespit etmeye ve adalete teslim etmeye" çağırdı ve "tam egemen bir Irak'ta bu tür silahlı gruplara yer olmadığını" vurguladı.

Kürdistan Bölgesi Başbakanı Mesrur ​​Barzani ise Washington'a "sivil altyapıyı korumak için gerekli savunma ekipmanını sağlama" çağrısında bulundu. Barzani, "Bu tür saldırıların faillerinin geçmişte olduğu gibi cezadan kaçmaması gerektiğini" vurguladı.

Saldırıyı henüz üstlenen olmadı ancak Irak yetkilileri dün saldırıyı araştırmak üzere bir komite kurulduğunu duyurdu ve askeri bir sözcü de saldırıda yer alanların "cezalandırılacağına" söz verdi.