Rusya'dan Japonya ile ilgili 'yeni başbakan' açıklaması... Kuril Adaları sorunu vurgusu

Rusya'dan Japonya ile ilgili 'yeni başbakan' açıklaması... Kuril Adaları sorunu vurgusu
TT

Rusya'dan Japonya ile ilgili 'yeni başbakan' açıklaması... Kuril Adaları sorunu vurgusu

Rusya'dan Japonya ile ilgili 'yeni başbakan' açıklaması... Kuril Adaları sorunu vurgusu

Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, görevi bırakmaya hazırlanan Japonya Başbakanı Shinzo Abe'nin halefinin Rusya ve Japonya arasındaki başlıca sorunlardan olan adalar sorununun çözümü konusunda kararlılık göstermesini umduklarını ifade etti.
Japonya Başbakanı Shinzo Abe'nin sağlık sorunları gerekçesiyle istifa etme kararı almasının ardından gözler yeni başbakanın mevcut politikalarda bir değişikliğe gidip gitmeyeceği sorusuna çevrilmişken, konuya ilişkin Rusya'dan açıklama geldi. Rusya'da faaliyet gösteren bir ajansa konuşan Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, ülkesinin 2. Dünya Savaşı'nın sonunda topraklarına kattığı ancak Japonya'nın üzerinde hak iddia ettiği Kuril Adaları sorununa dikkat çekti. Abe'nin görevi boyunca iki ülke arasında bir barış anlaşması imzalanması için çaba sarf ettiğini ve adalar sorununu diyalog yoluyla çözmeye çalıştığını dile getiren Peskov, göreve gelecek yeni başbakanın da sorunun çözümü noktasında kararlılık göstermesini umduklarını söyledi. Yeni başbakanın Rusya ve Japonya arasındaki barış anlaşması müzakereleri konusunda izleyeceği tutumun henüz net olmadığına dikkat çeken Peskov, Japonya'nın sorunun çözümü için Rusya ile ilişkileri geliştirme yönünde tavır almasını umduklarını yineledi.

Japonya ve Rusya arasında bitmeyen anlaşmazlık
Japonya'nın Kuzey Bölgeler olarak adlandırdığı Kuril Adaları'nın parçası olan 4 adayı Rusya 2. Dünya Savaşı'nın son günlerinde topraklarına katmıştı. Adaların kendi topraklarının doğal bir parçası olduğunu ve işgal edildiğini savunan Japonya ise, Kuril Adaları'nın kendilerine geri verilmesini barış anlaşmasının imzalanması için şart koşmuştu. İki ülke arasında 2. Dünya Savaşı'nın bitiminde barış anlaşması imzalanmamıştı. Abe yönetimi altında barış anlaşması imzalanması için yürütülen müzakerelerde somut bir aşama kaydedilememişti.



UAEA, Tahran'ı uranyum tesislerinin yerlerini açıklamaya çağırdı

ABD'nin İran'ın Kum şehri yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisini vurmasının ardından yeraltı nükleer tesisi Fordo’nun genel durumunu gösteren uydu görüntüsü, 22 Haziran 2025 (Reuters)
ABD'nin İran'ın Kum şehri yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisini vurmasının ardından yeraltı nükleer tesisi Fordo’nun genel durumunu gösteren uydu görüntüsü, 22 Haziran 2025 (Reuters)
TT

UAEA, Tahran'ı uranyum tesislerinin yerlerini açıklamaya çağırdı

ABD'nin İran'ın Kum şehri yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisini vurmasının ardından yeraltı nükleer tesisi Fordo’nun genel durumunu gösteren uydu görüntüsü, 22 Haziran 2025 (Reuters)
ABD'nin İran'ın Kum şehri yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisini vurmasının ardından yeraltı nükleer tesisi Fordo’nun genel durumunu gösteren uydu görüntüsü, 22 Haziran 2025 (Reuters)

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi, ABD'nin pazar günü şafak vakti İran'daki üç önemli nükleer tesisi en büyük konvansiyonel bombalarıyla bombalamasının ardından dün, UAEA müfettişlerinin İran'ın nükleer tesislerine geri dönerek yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum stoklarını denetlemelerine izin verilmesi çağrısında bulundu.

Viyana'da düzenlenen UAEA Yönetim Kurulu olağanüstü toplantısında konuşan Grossi, “İran'ın yüzde 60 oranında uranyum zenginleştirme faaliyetlerini yürüttüğü başlıca nükleer tesisi olan Fordo'da artık çukurlar görülüyor ve bu yeraltını delici mühimmat kullanıldığını gösteriyor” dedi. Grossi ayrıca, kullanılan bombaların oluşturduğu basınç ve titreşimlere karşı son derece hassas olan santrifüj cihazlarının doğası gereği, ABD'nin bombardımanının ‘çok ciddi hasara’ yol açmasının beklendiğini de sözlerine ekledi.

Diyalog ve diplomasi kapısını açık tutmaya çağıran Grossi, “Diyaloğu yeniden başlatmak için bir fırsat var. Çünkü bu kapıyı kapatmak çok ciddi bir yıkıma yol açabilir ve nükleer silahların yayılmasını önlemek için oluşturulan uluslararası düzeni zayıflatabilir” ifadelerini kullandı.