Rusya'nın, Sputnik V aşısına bilim adamları şüpheyle bakıyor

Aşının testleri Rusya Savunma Bakanlığı ve N.F. Gamaley Ulusal Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi tarafından yapıldı (Arşiv-Reuters)
Aşının testleri Rusya Savunma Bakanlığı ve N.F. Gamaley Ulusal Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi tarafından yapıldı (Arşiv-Reuters)
TT

Rusya'nın, Sputnik V aşısına bilim adamları şüpheyle bakıyor

Aşının testleri Rusya Savunma Bakanlığı ve N.F. Gamaley Ulusal Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi tarafından yapıldı (Arşiv-Reuters)
Aşının testleri Rusya Savunma Bakanlığı ve N.F. Gamaley Ulusal Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi tarafından yapıldı (Arşiv-Reuters)

Uzmanlar, İngiltere’nin aşı geliştirme çalışmalarına gösterdiği özene övgüde bulunurken 26 bilim adamı, Rusya'nın elde ettiği sonuçlara şüpheyle bakıyor
Oxford Üniversitesi ve ilaç şirketi AstraZeneca'nın ortak olarak geliştirdikleri aşının test edildiği deneklerden birinde ‘açıklanamayan bir hastalığın’ ortaya çıkmasının ardından üçüncü aşama klinik testlerin durdurulduğu duyurmasından günler sonra geçtiğimiz Cumartesi günü ‘aşı ile bu hastalık arasında bir ilişki olmadığının’ tespit edilmesinden sonra, İngiltere'deki aşı testleri yeniden başladı. Uzmanlara göre bu durum, ‘aşı yarışında Oxford'un desteklenmesinin yanı sıra aşının Rusya tarafından geliştirilen ve kullanıma sunulan muadilinin yoksun olduğu güveni kazanmasını’ sağladı.
Dünya genelinde yaşanan koronavirüse karşı aşı geliştirme yarışında, çoğunluğu henüz klinik denemelere başlamamış 170'den fazla araştırma ekibi bulunuyor. Şuana kadar sadece dokuz ekip, denemelerin üçüncü (son) aşamasına ulaştı. Eğer bu aşama aşılırsa, aşı insanlar arasında yayın olarak kullanıma uygun hale geliyor. Bu yarışta, Oxford Üniversitesi’nin geliştirdiği aşı, dtestlerin üçüncü aşamasına erken girerek başı çekerken, Rusya'nın, ‘Sputnik V’ adlı aşısını, klinik denemelerin üçüncü aşamasına geçmeden onayladığını açıklaması dünyayı şaşkına çevirdi.
Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen aşıyı üreten AstraZeneca ilaç şirketinin geçtiğimiz Salı günü, ‘bağımsız bir komisyon, güvenlik verilerini gözden geçirinceye kadar’ üçüncü aşama klinik testlerin askıya alındığını duyurmuştu. Ancak şirket, geçtiğimiz Cuma günü testlerin yeniden başladığını açıkladı. Rusya’nın geliştirdiği aşının birinci ve ikinci aşama klinik çalışmalarının sonuçlarının ‘The Lancet’ tıp dergisinde yayımlanmasının ardından tüm koronavirüs aşı projelerinin aynı derecede şeffaflığa sahip olması ve siyasetin bilimin dışında tutulması gerektiği vurgulandı.
Çoğu İtalya’daki üniversitelerden olmak üzere 26 bilim insanı, geçtiğimiz Cuma günü The Lancet dergisi tarafından yayımlanan Rusya’nın geliştirdiği aşının henüz erken aşamadaki test sonuçlarının güvenilirliğini sorgulayan açık bir mektup yazdılar.
Bilim insanları, ünlü tıp dergisine gönderdikleri mektupta şu ifadelere yer verdiler:
“Birinci ve ikinci aşama testlerde elde edilen sonuçlar, pek çok katılımcının aynı antikor düzeylerini rapor ettiğini gösteriyor ki bu pek olası bir durum değil.”
Ancak aşıyı geliştiren Gamaleya Enstitüsü bu eleştiriyi reddederken ve enstitü müdür yardımcısı Denis Lugunov yaptığı açıklamada, "Yayınlanan sonuçlar doğru ve doğrudur ve (The Lancet) 'de 5 hakem tarafından incelendi. Gamaleya Enstitüsü Müdür Yardımcısı Denis Logunov yaptığı açıklamada, “Yayınlanan sonuçlar, kesin ve doğrudur. Sonuçlar, The Lancet'de 5 eleştirmen tarafından incelendi. Klinik deneylerde elde edilen sonuçları sunduk. Sonuçların özellikle İtalyan uzmanları tatmin etmesi germiyor” ifadelerini kullandı.
İtalyan uzmanlar, eleştirilerinde haksızlık yapıyor olsalar bile, üçüncü aşama klinik denemelerin sonuçları elde edilmeden aşının diğer aşamalardaki sonuçlarının yayınlanması daha önce benzerine rastlanılmamış bir durumdur. Özellikle de AstraZeneca şirketinin adımı, üçüncü aşama denemelerin önemini ortaya koyarken bu aşamayı es geçerek elde edilen verilerin yayımlanması şüpheli bir durum olmaya devam ediyor.
ABD’nin Birmingham şehrinde bulunan Alabama Üniversitesi Patoloji ve Laboratuvar Tıbbı Bölümü Başkanı Dr. George Netto, Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, bilimsel gerekliliklere bağlı kalmanın ve hız için bundan ödün vermemenin önemini gösterdikleri için AstraZeneca ilaç şirketi ve Oxford Üniversitesi'ne saygı ve takdirlerini bildirdi.
Koronavirüs aşıları üzerinde çalışan çok sayıdaki araştırma ekibi, salgın zamanlarında aşı üretim sürecini hızlandırmak için birinci ve ikinci aşama testlerini birleştirmek gibi kabul edilebilir adımlar atmıştır. Tıpkı Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen aşıda veya Almanya merkezli Biontech ilaç şirketi ile ABD merkezli Pfizer ilaç şirketinin aşı geliştirme çalışmalarında ikinci ve üçüncü aşamaları birleştirmesi gibi. Ancak Dr. Netto’ya göre bu aşamalardan herhangi birinin göz ardı edilmesi, ‘kabul edilemez’.
Aşı testlerinde ilk aşama, aşının güvenilirliğine yöneliktir. İkinci aşamada, bağışıklık sisteminin verdiği tepki ölçülür. Üçüncü aşamada ise aşı en fazla sayıda gönüllü üzerinde denenir. Bu aşamada, aşının ne kadar koruma sağladığı incelenirken önceki iki aşama da gözden geçirilir.
Dr. Netto değerlendirmesinde şunları söyledi:
“AstraZeneca şirketi, gönüllülerden birinde görülen hastalığın aşı ile ilgili olmadığının doğrulanması ve bu doğrulamanın bilimsel olarak kabul edilmesi için üçüncü aşama testlerini durdurdu. Bu tür vakaları bulmak için üçüncü aşama deneylerine çok sayıda gönüllünün katılmasının önemini bir kez daha görüldü. Ancak Rusya’nın geliştirdiği aşıda bu aşama göz ardı edildi.”
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) eski çalışanı olan Mısırlı virüs uzmanı Dr. Eşref el-Feki ise Dr. Netto gibi AstraZeneca şirketinin attığı adıma övgüde bulunarak “AstraZeneca'nın yaptığı, herhangi bir aşının üretimi için tüm güvenlik prosedürlerinin dikkate alınmasıdır” dedi.
Dr. Feki şöyle devam etti:
“Güvenlik önlemleri, yüksek ateş gibi gönüllüde beklenmedik yan etkiler ortaya çıktığında testlerin  askıya alınmasını şart koşar. Bu, hastalığın aşıdan mı yoksa başka bir sebepten mi kaynaklandığını belirlemek içindir. Ortaya çıkan bu durumun nedeninin doğrulanmasının ardından testlere kaldığı yerden veya eğer gerekliyse aşı uygulama protokolünde bir değişiklik yapıldıktan sonra devam edilebilir.”
Edward Jenner Aşı Araştırmaları Enstitüsü’nde immünoloji ve aşı alanında doktora sonrası araştırma görevlisi ve Oxford Üniversitesi’ndeki aşı geliştirme çalışmalarında yardımcı araştırmacı olan Dr. Ahmed Selman Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Testlerin askıya alındığının duyurulması, yeni gönüllülerin klinik çalışmalara katılmaya davet edilmemesi ve klinik çalışmalarda on binlerce gönüllüden yalnızca bir kişide görülen bir takım semptomların nedeni ortaya çıkıncaya kadar aşının insanlara enjekte edilmemesi anlamına geliyordu” şeklinde konuştu.
Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen aşının üçüncü aşama testleri, İngiltere, ABD, Brezilya, Güney Afrika, Hindistan ve diğer ülkelerden yaklaşık elli bin gönüllüyü kapsarken bugüne kadar bu gönüllülerin yarısından fazlasının katıldığı testlerde aşı başarılı sonuçlar verdi.
Dr. Selman, “Herhangi bir gönüllünün hastaneye kaldırılmasını gerektiren semptomların ortaya çıkmasının ardından denemeleri durdurmak rutin bir prosedürdür. Bu çalışmanın sonu veya aşının başarısız olduğu anlamına gelmez” ifadelerini kullandı.
Aşının geliştirilmesinde yer alan araştırmacı, gönüllülerden birinin rahatsızlandığının duyurulmasının, bilimsel prosedürlere olan bağlılığı açısından Oxford Üniversitesi’nin geliştirdiği aşının güvenilirliğini desteklediğini düşünüyor.
Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü (WHO), aşı geliştirme yarışında bazılarının, hız için güvenlik ve güvenilirlikten ödün vermesinden duyduğu endişeyi dile getirdi. WHO Sözcüsü Dr. Margaret Harris, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, “WHO, bu aceleci tutumla Kovid-19’a karşı geliştirilen bir aşıyı, güvenli ve etkili olduğu kanıtlanıncaya kadar asla onaylamayacaktır” dedi.
WHO, dünya çapında koronavirüse karşı geliştirilen aşılarda hızlı, adil ve eşit erişim sağlamak için 75 ülkeden oluşan küresel bir koalisyona liderlik ediyor. Dr. Harris'in açıklaması, güvenlik ve etkinlik önlemlerine uymayan herhangi bir aşının, söz konusu koalisyon aracılığıyla dağıtılmayacağı anlamına geliyor.



Timothée Chalamet: "Adam Sandler tüm zamanların en iyi oyuncularından biri"

Aşk Sarhoşu'nda Adam Sandler, kadınlar konusunda doğuştan yeteneksiz Egan rolünde (Sony Pictures Releasing)
Aşk Sarhoşu'nda Adam Sandler, kadınlar konusunda doğuştan yeteneksiz Egan rolünde (Sony Pictures Releasing)
TT

Timothée Chalamet: "Adam Sandler tüm zamanların en iyi oyuncularından biri"

Aşk Sarhoşu'nda Adam Sandler, kadınlar konusunda doğuştan yeteneksiz Egan rolünde (Sony Pictures Releasing)
Aşk Sarhoşu'nda Adam Sandler, kadınlar konusunda doğuştan yeteneksiz Egan rolünde (Sony Pictures Releasing)

Timothée Chalamet ve Adam Sandler, kariyerleri üzerine yaptıkları samimi bir söyleşi için Los Angeles'taki Fairfax Lisesi'nin spor salonunda bir araya geldi. Etkinlikte Chalamet, Sandler'ı "tüm zamanların en iyi oyuncularından biri" diye niteledi.

15 Kasım akşamı düzenlenen ve "Sandler x Chalamet" adını taşıyan etkinlikte iki oyuncu, tıklım tıklım dolu tribünler önünde kendi filmografilerinden sahneleri izleyip yorumladı. Sohbet, ikilinin yakında vizyona girecek yeni filmleri Marty Supreme ve Jay Kelly'den kısa sahnelerin izlenmesiyle başladı.

Paul Thomas Anderson imzalı 2006 yapımı romantik kara komedi Aşk Sarhoşu'ndan (Punch-Drunk Love) bir sahne gösterildikten sonra Chalamet, Sandler'ın performansına övgüler yağdırdı:

Bu, en önemli oyunculuk performanslarından biri. Etkileyici, derinlemesine dokunaklı. Seni komedi filmleriyle tanımış biri olarak, bu performansı görünce 'Vay be, bu adam inanılmaz bir oyuncu' dedim. Umarım ben de bir gün böyle bir performans sergileyebilirim.

29 yaşındaki Chalamet, Sandler'a duyduğu hayranlığı sürdürerek şöyle devam etti:

Biliyorum, mesele ödüller falan değil ama elinde o altın heykelciği tutman gerekiyor. Çünkü gerçekten tüm zamanların en iyi oyuncularından birisin.

59 yaşındaki Sandler da genç meslektaşına aynı samimiyetle karşılık verdi:

Sinemaya ve hepimize kattıkların tarif edilemez. Gelecekte neler yapacağını görmek için sabırsızlanıyorum.

Gecede, Sandler'ın Süper Baba (Big Daddy) ve Uncut Gems filmlerinden; Chalamet'nin ise Beni Adınla Çağır (Call Me by Your Name), Dune: Çöl Gezegeni Bölüm İki (Dune: Part Two) ve Bob Dylan: Tam Bir Bilinmez (A Complete Unknown) yapımlarından sahneler gösterildi. 

Ayrıca Marty Supreme ve Jay Kelly'den kısa tanıtımların yanı sıra iki oyuncunun Saturday Night Live skeçlerinden kesitler de izleyicilerle paylaşıldı.

İki aktör bugüne dek aynı filmde yer almadı ancak Chalamet, 2014 yapımı Jason Reitman filmi Men, Women & Children'da küçük bir rol üstlenmişti; sahnesi son kurguda yer almadı. Sandler, bu anıyı şöyle hatırlattı:

Jason Reitman o dönemde senin filmde olacağını söylediğinde, 'Kadroya yeni bir çocuk ekledim, oyun kurucuyu oynuyor, inanılmaz bir yetenek' demişti. Daha o zamandan belliydi.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter


Prime Video'dan Netflix'e transfer: İzleyiciyi 10 dakikada yakaladı

Absentia'da gıyaben ölü ilan edilen FBI ajanı, yıllar sonra bir seri katilin elinden kurtulsa da yeni bir cinayet dönüşüne gölge düşürüyor (Netflix)
Absentia'da gıyaben ölü ilan edilen FBI ajanı, yıllar sonra bir seri katilin elinden kurtulsa da yeni bir cinayet dönüşüne gölge düşürüyor (Netflix)
TT

Prime Video'dan Netflix'e transfer: İzleyiciyi 10 dakikada yakaladı

Absentia'da gıyaben ölü ilan edilen FBI ajanı, yıllar sonra bir seri katilin elinden kurtulsa da yeni bir cinayet dönüşüne gölge düşürüyor (Netflix)
Absentia'da gıyaben ölü ilan edilen FBI ajanı, yıllar sonra bir seri katilin elinden kurtulsa da yeni bir cinayet dönüşüne gölge düşürüyor (Netflix)

Netflix'e yeni eklenen "olağanüstü" bir suç dizisi, daha ilk bölümün 10. dakikasında izleyicileri ekrana kilitlemeyi başardı.

Aslında Prime Video için çekilen Absentia, oradan ayrılınca bir başka dijital platformda izleyicilerle buluştu.

Platforma eklendikten kısa süre sonra hızla popülerliğini artıran dizi, Birleşik Krallık'ta en çok izlenen yapımlar arasında 5. sıraya kadar yükseldi. Absentia, Türkiye'de de Kristal Guguk Kuşu'nun (El cuco de cristal) ardından en çok izlenen 5. dizi konumunda

2017–2020'de yayımlanan ve Netflix'te The Beast in Me gibi iddialı yapımlarla aynı dönemde yayına giren bir yapım için bu başarı son derece dikkat çekici.

Kayıp bir ajanın dönüşü

Netflix'in özetine göre Absentia, FBI ajanı Emily Byrne'ün hikayesini anlatıyor. Boston'ın en tehlikeli seri katillerinden birini yakalamaya çalışırken ortadan kaybolan Byrne, yıllarca süren aramalara rağmen bulunamayınca "öldüğü" ilan ediliyor.

6 yıl sonra, ormanlık alandaki bir kulübede, bitkin ve ölmek üzereyken bulunuyor. Ancak bu süre zarfında neler yaşadığını hatırlamıyor. Eve döndüğünde, eşinin yeniden evlendiğini ve oğlunun artık üvey annesi tarafından büyütüldüğünü öğreniyor.

Hayatını yeniden kurmaya çalışırken kendini bu kez yeni bir dizi cinayetin baş şüphelisi olarak buluyor. Emily, gerçeği ortaya çıkarmak ve kimliğini geri almak için kendi karanlık geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalıyor.

Stana Katic başrolde

Popüler dizi Castle'daki Dedektif Kate Beckett rolüyle tanınan Stana Katic, Absentia'da Özel Ajan Emily Byrne'e hayat veriyor.

Seyirciler, özellikle Katic'in performansına övgüler yağdırıyor. Bir izleyici, sosyal medyada şu yorumu yaptı:

Stana her zamanki gibi mükemmel. Konu için izlemek istemeseniz bile sadece onun performansı için bile seyredilir. Gerçekten olağanüstü bir iş çıkarmış. Umarım yakında onu büyük bir projede tekrar görürüz.

Bir başka izleyici ise şunları yazdı:

Dizi ilk 10 dakikasında beni tamamen içine çekti. Gerçekten yapılmış en iyi gizem dizilerinden biri. Çok sürükleyici, bol ters köşe var ve her bölüm küçük bir şokla bitiyor. Karanlık, karmaşık hikayeleri sevenler mutlaka izlemeli.

Bir diğeri şu ifadeleri kullandı:

Uzun zamandır bir dizi beni bu kadar içine almamıştı. Bazen sinir bozucu anlar olsa da karakter gelişimi ve hikaye ilerleyişi çok iyi. Kesinlikle tavsiye ederim.

2017–2020'de üç sezon yayımlanan Absentia, tüm bölümleriyle Netflix'te izlenebilir.

Independent Türkçe, Express, Mirror


22 yıl sonra gelen devam filmi bir günde izlenme listelerini altüst etti

22 yıl sonra gelen devam filmi bir günde izlenme listelerini altüst etti
22 yıl sonra gelen devam filmi bir günde izlenme listelerini altüst etti
TT

22 yıl sonra gelen devam filmi bir günde izlenme listelerini altüst etti

22 yıl sonra gelen devam filmi bir günde izlenme listelerini altüst etti
22 yıl sonra gelen devam filmi bir günde izlenme listelerini altüst etti

Marvel'ın "ilk ailesi", Disney+'ın zirvesinde uzun süre kalamadı. Fantastik Dörtlü: İlk Adımlar (The Fantastic Four: First Steps), platformda kısa süre önce yayına girdi ancak çok beklenen bir başka "olağanüstü aile" hikayesi tarafından hızla gölgede bırakıldı.

Sözkonusu yapım, komedi türündeki devam filmi Daha Çılgın Cuma (Freakier Friday). Jamie Lee Curtis ve Lindsay Lohan'in 22 yıl sonra yeniden buluştuğu bu vücut değiştirme komedisi, 12 Kasım'da Disney+'ta yayımlandı. Veri analiz şirketi FlixPatrol'un aktardığına göre bir gün içinde platformun en çok izlenen yapımı olan film, hafta sonu boyunca da zirvedeki yerini korudu.

5 Kasım'da platforma eklenen Fantastik Dörtlü ise yaklaşık bir haftalık birincilikten sonra ikinci sıraya geriledi. 

Pedro Pascal, Vanessa Kirby, Joseph Quinn ve Ebon Moss-Bachrach gibi yıldızların rol aldığı süper kahraman filmi, Curtis ve Lohan ikilisinin dönüşü karşısında tahtını koruyamadı.

Nisha Ganatra'nın yönettiği komedi, 2003 yapımı ilk filmin ardından yaşanan olayları konu alıyor. Bu kez hikaye Lindsay Lohan'in canlandırdığı Anna'nın öz ve üvey kızlarıyla birlikte birlikte yeni bir hayat kurmaya çalışmasıyla devam ediyor. İki ailenin birleşme sürecinde türlü zorluklarla baş etmeye çalışırken, Tess ve Anna bir kez daha kaderin sürprizlerine hazırlıksız yakalanıyor.

Sonuç: Kaos ve bol kahkaha! Daha Çılgın Cuma, sinemalarda 153 milyon doları aşan hasılatıyla nostaljinin ve bu hikayeye duyulan ilginin hâlâ güçlü olduğunu gösterdi.

Kadroda Curtis ve Lohan'in yanı sıra Julia Butters, Sophia Hammons, Manny Jacinto ve Chad Michael Murray gibi isimler de yer alıyor.

Independent Türkçe, GamesRadar, CBR.com, FlixPatrol