DEAŞ Mozambik’te ilerleyişini sürdürüyor

SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (AP)
SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (AP)
TT

DEAŞ Mozambik’te ilerleyişini sürdürüyor

SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (AP)
SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (AP)

DEAŞ savaşçıları Afrika kıtasının doğusundaki Mozambik’te ilerleyişini sürdürüyor. Örgüt çarşambadan bu yana Hint Okyanusu’nda iki adada kontrolü ele geçirdi. DEAŞ’ın önceki gün iki otobüse düzenlediği terör saldırısı sonucu 2 kişi hayatını kaybetti.
Askeri kaynaklar, DEAŞ’a mensubu olduğundan şüphelenilen militanların, Mozambik'in kuzeyinde yolcu taşıyan iki kamyona saldırı düzenlediğini bildirdi. Kaynaklar, en az 2 kişinin hayatını kaybettiği saldırının, doğalgaz yatakları bakımından zengin olan bölgeye giden yolda büyük hasarlara yol açtığını aktardı.
Teröristler, Mozambik'in kuzeydoğusundaki Palma kentinden Tanzanya sınırı yakınındaki Nangade'ye giden iki kamyonu pusuya düşürdüler. Askeri kaynaklar, saldırının Palma’nın 40 kilometre dışında gerçekleştirdiğini aktarırken, Mozambik ordusundan bir subay pusuların “teröristlerin oluşturduğu tehdit seviyesini önemli ölçüde artırdığını” söyledi.
Subay, “Bu saldırıdan sonra, eyaletin geri kalanından ve ülkeden izole olduğumuzu söyleyebiliriz; Palma'ya gidiş ve dönüş için artık tek güvenli yol uçuşlar” dedi. Bu durum, 75 trilyon metreküp sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) rezervi bulunan kente yönelik terör tehdidini artırıyor.
Palma kenti, Fransız petrol devi Total tarafından hazırlanan 23 milyar dolarlık bir doğalgaz arama projesinin üssü konumunda. Kentte ayrıca Amerikan ExxonMobil ve İtalyan ENI grupları tarafından yapılan yatırımlar bulunuyor.
Palma’daki askeri subaylardan biri, bu zor durum karşısında, “Biz şu an kapana kısıldık. Güvenlik savunma güçleri, isyancıları (teröristleri) Palma’dan püskürtme ve Mocimboa da Praia’yı geri alma imkan ve gücüne sahip değil” diye konuştu.
Teröristlr geçtiğimiz 3 yılda Cabo Delgado’nun kasaba ve köylerine bir dizi saldırılar düzenledi. Bu saldırılarda bin 500’den fazla kişi hayatını kaybederken, en az 250 bin kişi evini terk etmek zorunda kaldı. Örgüt, Hint Okyanusu’nun karşısında yer alan bölgede radikal bir hükümet kurmayı amaçlıyor. Bölge aynı zamanda uluslararası okyanus nakliye hatlarına yakın stratejik bir konuma sahip.
Terör örgütünden militanlar, Ağustos ayında ülkedeki büyük doğalgaz projesine 80 kilometreden daha az bir mesafede bulunan Cabo Delgado bölgesindeki Mocimboa da Praia’da kontrolü ele geçirmişti.
Mozambik ordusu bölgenin kontrolünü geri alamazken, DEAŞ savaşçıları çarşamba akşamı Hint Okyanusu’ndaki iki adayı daha ele geçirerek bölgedeki varlığını güçlendirdi. Görgü tanıkları DEAŞ savaşçılarının Cabo Delgado’nun karşısında bulunan Mitindo ve Famisi adalarını kontrol altına aldığını aktardı.
Görgü tanıklarından biri, radikalcilerin “balık avlamak için gece vakti sandallar ile geldiğini ve bölge sakinlerini evlerinden çıkararak evleri ateşe verdiğini” söyledi. Tanık, “Kimseyi yaralamadılar. Ancak iki adayı terk etme emri verdiler” diyerek, Montepuez kasabasına sığındıklarını ve yerinden edilen kişilerin yaşadığı iki adada saldırıların artması üzerine sakinlerin karadaki köylerine kaçtığını belirtti. Bu liman, teslimatların yapıldığı ve Afrika'daki en büyük yatırımlardan biri olan büyük LNG projesinin geliştirilmesi açısından önemli bir geçiş noktasını oluşturuyor. Fakir bir ülke olan Mozambik, mali kaynaklarını artırmak için ülkedeki doğalgaza güveniyor ve dünyanın en büyük doğalgaz ihracatçılarından biri olmayı umut ediyor, ancak terör tehdidi tüm projelerini tehdit ediyor.



Havacılık sektöründeki kadınların üçte birinden fazlası cinsel saldırıya uğruyor

Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)
Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)
TT

Havacılık sektöründeki kadınların üçte birinden fazlası cinsel saldırıya uğruyor

Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)
Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)

Yeni bir araştırmaya göre havacılık sektöründeki kadınların üçte birinden fazlası işle ilgili cinsel saldırıya maruz kalıyor.

Unite sendikasının gerçekleştirdiği son derece önemli araştırmada, havacılık sektöründeki 30 bin kadına iş yerindeyken, işe giderken, mesai saatleri içinde veya dışında bir iş arkadaşının ya da başkasının cinsel tacizine maruz kalıp kalmadıkları soruldu.

Sonuçlar, kadın kabin ekibi, ön büro personeli ve bagaj görevlilerinin yüzde 34'ünün işyerinde cinsel saldırıya uğradığını ortaya koydu.

Buna ek olarak, ankete katılan kadınların yüzde 11'i işyerinde cinsel zorlama kurbanı olduklarını söyledi. Bu, bir kişinin cinsel faaliyette bulunması için açık rızası olmayan birine baskı yapması, onu kandırması, tehdit veya manipüle etmesi anlamına geliyor.

Unite'ın Cinsel Tacize Sıfır Tolerans kampanyası kapsamında yapılan anket, çalışanların yüzde 67'sinin istenmeyen flört, el kol hareketi ya da cinsel ifadelere maruz kaldığını, yüzde 65'ine cinsel açıdan saldırgan şakalar yapıldığını, yüzde 55'ine uygunsuz şekilde dokunulduğunu ve 10 kişiden 4'ünden (yüzde 40) fazlasıyla bir yönetici, iş arkadaşı ya da yolcu gibi üçüncü bir kişi tarafından pornografik görüntüler paylaşıldığını ya da gösterildiğini ortaya koydu.

İşyerinde cinsel tacize uğradığını bildirenlerin çoğu bunun tek seferlik olmadığını, neredeyse yarısı (yüzde 47) iki kereden fazla, üçte biriyse (yüzde 34) bir kereden fazla yaşadığını söyledi.

Katılımcıların çoğu yaşadıkları veya tanık oldukları tacizi kendilerine inanılmayacağı veya işlerini riske atacakları endişesiyle bildirmediklerini, bazılarıysa bildirdiklerinde ciddiye alınmadıklarını düşündüklerini belirtti.

Dörtte üçünden fazlası (yüzde 76) konunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını söyledi.

Bir kadın "Yolcuların cinsel tacizine uğradım ve yönetim bu konuda hiçbir şey yapmıyor" dedi.

Yolcuların gelip gittiğini ve onları tekrar görme ihtimalinizin çok düşük olduğunu söylüyorlar.

Bir diğeriyse şunları söyledi:

Yönetim, cinsel saldırı geçmişi olduğu bilinen bir mürettebat üyesinin bana uygunsuz bir şekilde dokunduğu deneyimime gülüp geçti. Onu korudular, beni değil.

Unite Genel Sekreteri Sharon Graham şöyle dedi:

Personel güvenliği sivil hava taşımacılığı sektöründeki işverenler için en yüksek öncelikler arasında yer almalı ancak anketimizin sonuçları çok üzücü ve kadın çalışanların patronlar tarafından hayal kırıklığına uğratıldığını gösteriyor. Hiç kimse işyerinde cinsel tacize maruz kalmamalı. Unite olarak sıfır tolerans yaklaşımını benimsemeye kararlıyız ve göz yuman her işvereni uyaracağız. İşyerinde tacizi kesin olarak ortadan kaldırmak için her adımda mücadele edeceğiz. Her çalışan güvenli bir çalışma ortamını hak eder ve tacizi bildirebilmeli.

Independent Türkçe için çeviren: Çağatay Koparal