Irak’ta Kürt aile katliamı siyasi cinayet mi?

Iraklı aktivist Şilan ve babası (Sosyal Medya)
Iraklı aktivist Şilan ve babası (Sosyal Medya)
TT

Irak’ta Kürt aile katliamı siyasi cinayet mi?

Iraklı aktivist Şilan ve babası (Sosyal Medya)
Iraklı aktivist Şilan ve babası (Sosyal Medya)

Irak’ın başkenti Bağdat’ın El Mansur er-Raki Mahallesinde oturdukları dairede Salı günü bir koruma tarafından katledilen Dara Rauf, eşi ve eczacı kızı Şilan’dan oluşan Kürt ailenin cenazeleri dün Süleymaniye’de toprağa verildi. Aktivistler, Rauf ailesine karşı işlenen cinayetin siyasi bir niteliğinin olabileceğine dikkat çekiyorlar.
Irak makamları, IKBY makamları ile işbirliği içinde düzenlediği operasyonda Türkiye’ye kaçma hazırlığındaki zanlıyı Erbil kentinde yakaladı.
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, “Bağdat'ta bir suçlunun Iraklı bir aileye karşı işlediği iğrenç suçla ilgili soruşturmayı, fail bulunana kadar kahraman güvenlik güçlerimizle birlikte yürüttük”
Kazimi, IKBY Başbakanı Mesrur Barzani ve IKBY güvenlik teşkilatına “zanlıya rekor bir hızda ulaşılmasında federal güvenlik birimleriyle yaptıkları verimli işbirliğinden” dolayı teşekkür etti.
Irak makamları, Çarşamba akşamı Erbil’de yakalanan katil zanlısı Mehdi Hüseyin Nasır Matar’ın cinayeti itirafını yayınladı.
Irak İçişleri Bakanlığı’nda güvenlik görevlisi olan ve ayrıca Rusya’nın Bağdat Büyükelçiliği’ni koruma biriminde çalışan 36 yaşındaki zanlı Matar, “Evin reisi Dara Rauf’u iş yerinden tanıyorum. Rauf’un evine gittim ve ihtiyacım olan bir miktar borç istedim. Ancak o reddetti. Sonra aramızda sözlü tartışma yaşandı ve ardından onu bıçakladım, yere düştü. Akabinde eşi bağırarak geldi ve onu da bıçakladım” ifadesini kullandı.
Dara Rauf’un kızı Şilan’ın cenazesini banyoya taşıyarak olay yerini temizlediğini ve ardından evde yaptığı aramada Irak dinarının yanında yaklaşık 10 bin dolar bulduğunu aktaran zanlı Matar, parayı, telefonları ve suç aleti olan bıçağı bir poşetin içine koyarak evden ayrıldığını, suç aletini Bağdat’ın doğusundaki El-Ceyş Su Kanalı yoluna attığını ve Erbil’e doğru yola çıktığını anlattı. Erbil’de bir otelde kaldığğını ve Türkiye’ye seyahat için hazırlandığını itiraf eden Matar, bunu başaramadığını ve bulunduğu otelde yakalandığını ifade etti.

Siyasi cinayet şüphesi
Bununla birlikte sosyal medya kullanıcıları zanlının itirafları ile resmi açıklamada yer alan bazı bilgiler arasındaki çelişkilere dikkat çekti. Nitekim zanlı Matar, mağdur aileyle bağlantısı olduğunu, aile fertlerinin kafalarını kestiğini, genç kıza tecavüz ettiğini ve uzuvlarını kestiğini ifade etmişti. Ancak resmi makamların ve kurbanın Süleymaniye’deki yakınları yaptıkları açıklamada bu ifadeleri yalanlandılar.
Irak Şeffaflık Kurumu eski hâkimi Rahim el-Ukayli, Facebook sayfasında yaptığı paylaşımda, “Cinayet suçu, işlenmesinin ardından saatler içinde ortaya çıkarıyor. Ancak siyasi arka plana sahip suçlar halen belirsiz” diye yazdı.
Rauf ailesine karşı işlenen cinayetin siyasi bir niteliğinin olabileceğine dikkat çeken aktivistler, hayatını kaybeden Eczacı Şilan Rauf’un Ekim 2019 protestolarında oldukça aktif olduğunu belirtiyorlar.
Irak Meclisi Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Faik eş-Şeyh Ali, zanlının itiraf videosundaki ifadeleri ve yakalanma süreci konusunda şüphelerini dile getirdi. Ali, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Milisler, sokaktaki bir (uyuşturucu) bağımlısı hırsızın Şilan’ın babasından istediği bir miktar dinar için Şilan’ı, annesini, babasını bir olay örgüsü içinde ve bıçakla öldürdüğüne dair beni ikna etmeye mi çalışıyor?! Kim öldürüldü? Sivil bir aktivist ve Ekim Devrimi’nin şehitleri ve yaralılarının bir ilk yardım görevlisi öldürüldü. (Şilan) Milislerin, yönetimdeki tüm partilerin ve arkasındakilerin hakkından geldi. Utanın… yalan söylemeyi bırakın” diye yazdı.



Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
TT

Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)

Suriye'de Aleviler, silah zoruyla evlerinden çıkarıldığını söylüyor.

Reuters'ın haberinde, Heyetu Tahriru'ş Şam'ın (HTŞ) aralıkta yönetimi ele geçirmesinden bu yana yüzlerce Alevinin, güvenlik güçleri tarafından Şam'daki evlerinden zorla çıkarıldığı savunuluyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan iki hükümet yetkilisi, Şam'da çoğunluğu Alevi olmak üzere binlerce kişinin evlerinden atıldığını belirtiyor.

Yetkililer, bu kişilerin çoğunun kamudaki görevleri dolayısıyla devlet tarafından tahsis edilen konutlarda oturduğunu, artık çalışmadıkları için buralarda kalma haklarını kaybettiğini söylüyor.

Şam'ın bir banliyösünde yaşayan ve adının gizli tutulmasını isteyen Alevi bir belediye başkanı, martta 2 bin aileden 250'sinin tahliye edildiğini belirtiyor.

Belediye başkanı, Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından HTŞ tarafından kurulan Genel Güvenlik Servisi'nden (GSS) bir yetkiliyle yaptığı görüşmeyi de anlatıyor. Telefon görüşmesinde, GSS yetkilisinin belediye başkanından bir aile için boş ev bulmasını talep ettiği, kiralık daire olmadığı yanıtını alınca da ona Alevilerden birini evden çıkarmasını söylediği savunuluyor.

Üç üst düzey GSS yetkilisi, Esad rejimiyle bağlantılı olduğu düşünülen kişilere ait mülkleri yönetmek için iki komite kurulduğunu belirtiyor. Komitelerden birinin el koyma işlemlerini, diğerininse şikayetleri değerlendirmeyi üstlendiği aktarılıyor. 

Haberde, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara'nın, tahliyelerden ne ölçüde haberdar olduğuna ya da komiteleri denetleyip denetlemediğine ilişkin net bilgi bulunmadığı yazılıyor.

Şam'ın Alevi mahallelerinden Dahyet el-Esad'da yaşayan 4 çocuk annesi Üm Hüseyin, ocak ayında evine gelen maskeli ve silahlı iki kişinin GSS mensubu olduğunu söylediğini ve mülkü boşaltmaları için kendilerine sadece iki dakika süre tanındığını öne sürüyor.

"Bu evde 22 yıldır yaşıyoruz, tüm birikimimizi buraya yatırdık. Başka yerde kiraya çıkamayız" diyen Hüseyin, ertesi gün dükkanlarına da aynı kişilerce el konduğunu savunuyor.

Alevi Suriyelilerden Refa Mahmud da 20 Şubat'ta 7 silahlı kişinin evine gelerek, 15 yıl önce satın aldıkları mülkü boşaltmamaları halinde kendisini ve ailesini öldürmekle tehdit ettiğini ileri sürüyor.

Reuters, düzenlenen baskınlarda Alevi vatandaşların herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın zorla evlerinden çıkarıldığını yazıyor.

Suriye'de Alevi nüfusunun yoğun olduğu Lazkiye ve Tartus'ta martta çatışmalar yaşanmıştı. Birleşik Krallık merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü (SOHR), yaklaşık 1600 kişinin Şam destekli milisler tarafından öldürüldüğünü öne sürmüştü. Bunlardan 600'den fazlasının sivillerden oluştuğu aktarılmıştı. Şara, iddiaları reddederek saldırıları Esad rejimi destekçilerinin düzenlediğini ileri sürmüş, olayla ilgili inceleme başlatıldığını ve tüm sorumluların cezalandırılacağını duyurmuştu.

Independent Türkçe, Reuters, Guardian