Aleyna Çakır’ın ölümünde şüpheli olarak ifadesi alınan Ümit Can Uygun’un annesi ölü olarak bulundu

Aleyna Çakır’ın ölümünde şüpheli olarak ifadesi alınan Ümit Can Uygun’un annesi ölü olarak bulundu
TT

Aleyna Çakır’ın ölümünde şüpheli olarak ifadesi alınan Ümit Can Uygun’un annesi ölü olarak bulundu

Aleyna Çakır’ın ölümünde şüpheli olarak ifadesi alınan Ümit Can Uygun’un annesi ölü olarak bulundu

Aleyna Çakır'ın ölümünün ardından ifadesi alınan Ümit Can Uygun'un çocuk esirgeme yurtlarında öğretmen olarak çalışan annesi Gülay Uygun, Ankara’nın Keçiören ilçesinde kafasından silahla vurulmuş şekilde ölü olarak bulundu.
Aleyna Çakır, 3 Haziran tarihinde Keçiören ilçesinde bir evde ölü olarak bulunmuştu. Sevgilisi olduğu belirtilen Ümitcan Uygun'un, Çakır'a şiddet uyguladığı anlara ait görüntüler, bir süre sonra sosyal medyaya sızdı. Bunun üzerine Ümitcan Uygun polis ekiplerince gözaltına alındı. Uygun, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Ümitcan Uygun'un öğretmen olan annesi Gülay Uygun, sabah saatlerinde evden çıktı. Gülay Uygun'dan bir süre haber alamayan yakınları durumu polise bildirdi. Polis ve Uygun'un yakınları, kayıp öğretmeni aramaya başladı. Gülay Uygun, yakınları tarafından Keçiören’de her zaman ki gittikleri boş alanda başından silahla vurulmuş şekilde bulundu. Olay yerine çağırılan polis ekipleri çevre güvenliğini alırken, sağlık ekiplerince yapılan kontrolde, Uygun'un hayatını kaybettiği tespit edildi. Yapılan ilk incelemede ise Gülay Uygun'un intihar ettiği belirlendi. Uygun’un akrabaları ise olay yerine gelerek ağladı.

“Bu ölümden de Müge Anlı ve yanında çalışıp da beni 24 saat arayanlar suçludur”
Bu zamana kadar hiç konuşmadığını belirten Ümit Can Uygun, “Ben şimdiye kadar çıkıp konuşmadım. Benim annem şimdi orada yatıyor. Aleyna’da orada yatıyor. Aleyna’nın anneleri babaları cayır cayır ağlıyorlar. Kendi babası kızına tecavüz eden kansızın biridir. Bakın bunu kimse unutmasın. Kendi babası kızına tecavüz edipte televizyonda bağıran insanlardır. Şimdiye kadar hep sessiz kaldım. Avukatım bana sessiz kalacağız dedi. Ama bu saatten sonra kimse susmayacak. Sizin yüzünüzden dolay benim annem orada yatıyor. Bu ölümden de Müge Anlı ve yanında çalışıp da beni 24 saat arayanlar suçludur. Oğlum buraya bağlan diyenlerdir. Bizzat hepsinden şikayetçiyim” dedi.

“Benim eşim o kadar gururlu ki dayanamadı”
Eşinin mektup bıraktığını belirten Durak Uygun, “Benim eşim müge anlının bir kelimesine kendinin öldürdü. Benim eşim yanına yazmış benim ölüm nedenim Müge Anlıdır demiş. Benim eşim o kadar gururlu ki dayanamadı. Onları Allah’a havale ediyorum” diye konuştu.
Olayları çözülecek yerin televizyonlar değil, adliyeler olduğunu ifade eden Avukat Çağatay Cengiz, “Bu açıkça müge anlı terörüdür. Müge anlı kendisini başsavcılığın ağır ceza mahkemesinin yerine koyup masum günahsız bir kadını ailesinden almıştır. Ben aileye defalarca hakkınızı adliyelerde arayacağız dememe rağmen bazı medya maymunları bu aileyi yok etmek için çeşitli tiyatroları yapmışlardır. Bu resmen Müge Anlının terörüdür. Bu kanalda ben istediğimi konuştururum istediğimi yaparım diyerek özellikle masum bir kadını attığı iftarıdır. Bana bu sabah mesaj atıp, ‘abi benim bir suçum yok, oğlum suçsuz, ben bu iftirayı nasıl kaldıracağım’ dedi. Ağlamaklı aradı. Akşamına cansız bedeniyle karşılaştık. Olayları çözülecek yer adliyedir” şeklinde konuştu.
Olay yerinde bulunan ve Öğretmen Gülay Uygun tarafından yazıldığı iddia edilen bir mektup’da ise ölümünden Müge Anlı’nın sorumlu tuttuğu öğrenildi. Mektup olay yeri inceleme ekiplerince incelenmek üzere delil torbasına konuldu.



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.