Kane Tanaka, Japonya’nın en yaşlı insanı unvanını kutluyor

Kane Tanaka.
Kane Tanaka.
TT

Kane Tanaka, Japonya’nın en yaşlı insanı unvanını kutluyor

Kane Tanaka.
Kane Tanaka.

Japonya’nın en yaşlı insanı olan Kane Tanaka, yaşlı nüfus için düzenlenen bayramda unvanını kutladı.
Gazlı içecek ve çikolatalara olan zaafıyla bilinen Tanaka'nın 117 yaşında olduğu kaydedildi. The Guardian’ın aktardığı habere göre geçen yıl mart ayında Guiness Rekorlar Kitabı’na dünyanın en yaşlı insanı olarak giren Kane Tanaka’nın yaşı, geçen cumartesi itibariyle 117 yıl ve 261 gün olarak kayıtlara geçti. Kendisi böylece Japonya’daki tüm zamanların en yaşlı insanı olarak kayıtlara geçti.
Japonya’nın güneyinde, Fukuoka kentindeki huzurevinde yaşayan Kane Tanaka, 117 yıl 260 gün yaşayan ve Nisan 2018’de yaşamını yitiren Nabi Tajima adlı bir diğer Japon kadının rekorunu geride bıraktı.
Tanaka yeni rekorunu en sevdiği içecek olan kolayı içerek ve ailesinden hediye olarak gelen ve üzerinde resmini taşıyan tişörtü giyerek kutladı.
Kane Tanaka, koronavirüs salgını nedeniyle getirilen kısıtlamalardan dolayı yakınlarıyla uzun süredir görüşmüyor. Dünyanın en yaşlı insanının 60 yaşındaki torunu Eiji Tanaka, büyükannesinin sağlığının iyi olduğunu ve hayatın her gününün tadını çıkardığını aktardı.
Ancak son 100 yılda benzer bir yaşamı deneyimleyen tek kişi Tanaka değil. Hükümetin pazartesi günü, “Yaşlılar Günü” kutlamaları öncesi yayınladığı rakamlar, 65 yaş ve üzeri Japonların sayısının 36,17 milyonla rekor seviyede olduğunu ortaya koydu. Açıklamaya göre ülkedeki 80,450 kişi de 100 yaşından büyük.
Ayrıca Sağlık Bakanlığı'nın geçen hafta yaptığı açıklamaya göre Japonya'nın asırlık çınarlarının yüzde 88’i kadınlardan oluşturuyor.
60 yaş üzerindekilerin oranı Japonya nüfusunun yüzde 28,7'sine denk geliyor. İçişleri Bakanlığı'nın verilerine göre bu dünyadaki en yüksek oran.
Dokuz kardeşten yedincisi olan Kane Tanaka, Fransa Bisiklet Turu'nun ilk kez düzenlendiği ve Wright Kardeşler'in ilk uçuşu gerçekleştirdiği 1903’te doğdu. Beş Japon İmparatoru gördü.
Koronavirüs salgını nedeniyle ailesiyle görüşemeyen Tanaka, vaktini huzur evindeki arkadaşlarıyla oyun oynayarak geçiriyor.
Gerontoloji Araştırma Grubu tarafından yayınlanan bilgilere göre Tanaka en yaşlılar listesinde, 1997’de 122 yaşındayken ölen Fransız Jeanne Calment ve 1999’da 119 yaşındayken yaşamını yitirenABD'li Sarah Knauss’un ardından üçüncü sırada yer alıyor.



Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

ABD Yüksek Mahkemesi'nin, Trump yönetiminin Biden dönemindeki insani şartlı tahliye programını sonlandırmasına izin veren kararı onaylamasının ardından İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) bu hafta Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan binlerce göçmene sınır dışı bildirimleri dağıtmaya başladı.

CNN'nin incelediği bildirimlerde, göçmenlere gönüllü olarak ayrılmamaları halinde, "kişisel düzenlemelerini yapıp ülkesine sorunsuz şekilde dönme fırsatı tanınmaksızın" gözaltı ve sınır dışı edilme gibi yaptırımlarla karşı karşıya kalabilecekleri uyarısında bulunuldu.

Biden yönetiminin başlattığı insani şartlı tahliye programı, koşulları sağlayan göçmenlere iki yıllık kalış izniyle Birleşik Devletler'e giriş izni veriyordu. Program kapsamında, söz konusu 4 ülkenin yaklaşık 530 bin yurttaşına ABD’ye giriş izni verilmişti.

Trump yönetimi, "yeterince incelemeden geçirilmemiş" göçmenlerin ülkeye girişine izin verdiği gerekçesiyle programı eleştirmişti. Ancak program zaten başvuru sahiplerinin geçmişlerinin incelenmesini ve kamuya yük olmamaları için bir mali sponsor bulmalarını şart koşuyor.

Görsel kaldırıldı.
Sığınma talebinde bulunan bir göçmen, Trump'ın göreve başlamasının ardından CBP One uygulamasında randevusunun iptal edildiğini gösteriyor (AP)

Yüksek Mahkeme, yönetimin programı durdurma yönündeki acil talebini geçen ay kabul ederek DHS'in program kapsamında ABD'de yaşayanlara sağlanan güvenceleri kaldırmaya başlamasının önünü açtı.

DHS çarşamba günü yayımladığı açıklamada programa kayıtlı kişilerin çalışma izinlerini iptal edeceğini doğrulamıştı.

DHS Halkla İlişkiler Bakan Yardımcısı Tricia McLaughlin yaptığı açıklamada, "Biden yönetimi Amerika'ya yalan söyledi" demişti. 

Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan gelen, yeterince denetlenmemiş yarım milyondan fazla yabancının ve bunların yakın aile üyelerinin bu feci şartlı tahliye programları aracılığıyla ABD'ye girmesine izin verdiler; onlara Amerikan işlerinde rekabet etme ve Amerikalı işçilerin ücretlerini düşürme fırsatı verdiler; tespit edilen sahteciliğe rağmen, kariyer memurlarına bu programları sürdürmeleri yönünde baskı yaptılar ve ardından ortaya çıkan kaos ve suçlardan Kongre'deki Cumhuriyetçileri sorumlu tuttular.

Biden yönetimi bu programı, sığınma başvurularında sıkça adı geçen ülkelerden gelen göçmenlere yasal ve kontrollü bir yol sunarak güney sınırındaki baskıyı hafifletme yönünde bir strateji olarak tanıtmıştı. 

Programın kaldırılmasıyla birlikte göçmen hakları savunucuları ve hukuk uzmanları, sınır dışı edilme riskiyle karşılaşanlarla ilgili bir dizi hukuki mücadele ve insani endişe dalgasına hazırlanıyor.

Bu gelişme, göçmenlikle ilgili gerginliğin tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığı bir dönemde yaşanıyor.

Geçen hafta sonu Los Angeles'ta, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) operasyonlarına karşı protestolar patlak vermiş ve Trump asker göndererek yanıt vermişti.

Bunun yanı sıra ülke çapında ICE karşıtı gösteriler başladı ve cumartesi günü için daha fazlası planlanıyor.

Independent Türkçe