Cezayir'de Buteflika’ya yakın 6 iş insanına hapis cezası

Gazeteci Halid Dararni ile dayanışma içerisinde olduklarını göstermek isteyen gazetecilerin düzenlediği protesto gösterisi (DPA)
Gazeteci Halid Dararni ile dayanışma içerisinde olduklarını göstermek isteyen gazetecilerin düzenlediği protesto gösterisi (DPA)
TT

Cezayir'de Buteflika’ya yakın 6 iş insanına hapis cezası

Gazeteci Halid Dararni ile dayanışma içerisinde olduklarını göstermek isteyen gazetecilerin düzenlediği protesto gösterisi (DPA)
Gazeteci Halid Dararni ile dayanışma içerisinde olduklarını göstermek isteyen gazetecilerin düzenlediği protesto gösterisi (DPA)

Başkent Cezayir’deki Bidayet Mahkemesi, 23 Eylül’de 6 iş adamı kardeş hakkında yolsuzluk suçlamasıyla 12 ila 20 yıl hapis cezası kararı aldı ve yaklaşık 5 milyar dolarlık aile mülküne el koydu. Aynı şekilde bir başka dava kapsamında da savcılık, aynı mahkemede resmi dosyalarda sahtecilik suçlamasıyla Ulusal Kurtuluş Cephesi (FLN) Genel Sekreteri Muhammed Cemii aleyhine 3 yıl hapis cezası talebinde bulundu.
Reda, Abdulkadir, Kerim, Tarık ve Nuh Koninef kardeşler, Sidi Muhammed Mahkemesi’nde hakim karşısındayken, öfkeli bir ifadeyle ‘eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika’yla bağlantılı herkese yoğunlaştırılmış cezalar uygulama sürecinde olduğu’ gerekçesiyle, hakimin haklarında verdiği cezalara itiraz etti. Hakim, söz konusu iş adamlarının savunmalarını ‘sert ve gerekçesiz’ olarak niteledi.
Aynı dava kapsamında en küçük kardeş olan iş kadını Suad Koninef, gıyabında 20 yıl hapis cezasına çarptırılırken, ikamet ettiği Cezayir ve Fransa’daki mallarına el koyuldu ve hakkında uluslararası tutuklama kararı çıkarıldı.
Koninef kardeşler, ‘nüfuzlarını kötüye kullanmak, para aklamak, aşırı ayrıcalıklardan yararlanmak, gayrimenkul kiralamaktan elde edilen gelirleri yurt dışına aktarmak, tamamlanan kamu projelerinde sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmemek’ ile suçlanıyor. Aynı dava kapsamında sanayi, tarım, su kaynakları, enerji ve iletişim bakanlıklarının yanı sıra aile mülkü olan KouGC Grup’un yasadışı anlaşmalar yaptığı diğer sektörlerde yönetici olan başka isimler de 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıyla mahkum edildi.
Öte yandan savcılık, 23 Eylül’de FLN Genel Sekreteri ve iş insanı Muhammed Cemii hakkında da 3 yıl hapis cezası talebinde bulundu. Cemii, gayrimenkulle ilgili ‘resmi belgeleri tahrif etmekle’ suçlanırken, soruşturmaları yürüten polis raporlarına göre, hakim olan eşi de sahteciliğe karıştığı gerekçesiyle kendisiyle birlikte hapsedildi. Savunma tartışmaları, uzun saatler boyunca devam etti.
Aynı şekilde Temyiz Mahkemesi, 23 Eylül’de basınla ilgili olmayan bir dava kapsamında 3 yıl hapis cezasına çarptırılan özel Eş-Şuruk TV çalışanı olan gazeteci Belkasım Gir hakkında, Avukatı Fatihah Zuvibi’ye göre 14 aylık tutukluluk süreci sonrasında beraat kararı aldı. Geçen Haziran ayında Gir, ‘işi kendininmiş gibi gösterme ve gasp’ suçlarından dolayı 3 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nde (RSF) gözlemci olan gazeteci Halid Dararni’nin avukatları da 23 Eylül’de başkent Cezayir’de düzenledikleri bir basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un ‘müvekkillerinin, gazeteci olduğu için hapse atılmadığını’ açıkladığı ifadeleri dolayısıyla memnuniyetsizliklerini dile getirdi.
Geçen hafta Temyiz Mahkemesi, gazeteciyi ‘ulusal birliği tehdit etmek ve izinsiz gösterilere teşvik etmek’ suçlarından 2 yıl hapis cezasına mahkum etmişti.
Avukat Abdulgani Badi, basın toplantısı sırasında, “Devletin izni olmadan yabancı bir medya kuruluşu ile işbirliği, ulusal birliği ihlal eden bir suçun temelini mi oluşturur?” ifadelerini kullandı. Avukat, Cumhurbaşkanının sözlerini ‘dosya henüz yargıtaya ulaşmadan, hakimleri etkileme girişimi’ olarak nitelendirdi.



Netanyahu, Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı ile Trump'ın planını görüştü

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
TT

Netanyahu, Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı ile Trump'ın planını görüştü

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)

İsrail hükümeti bugün, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Kudüs'te Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Tümgeneral Hasan Reşad ile bir araya geldiğini ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze planını görüştüğünü bildirdi.

İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, görüşmede iki tarafın ‘İsrail-Mısır ilişkileri ve iki ülke arasında barışın teşvik edilmesi ile bir dizi diğer bölgesel konuyu’ da ele aldığı belirtildi.

Kahire el-İhbariyye televizyonu bugün erken saatlerde, Genel İstihbarat Servisi Başkanı’nın Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi istikrara kavuşturmak için İsrailli yetkililerle görüşmek üzere İsrail'e gittiğini duyurdu.

Kanal, Raşad'ın İsrailli yetkililerle yardımların girişini ve Başkan Trump'ın önerisinin uygulanmasındaki engellerin aşılmasını görüşeceğini belirtti. Ayrıca, Reşad'ın şu anda İsrail'de bulunan ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile de görüşeceğini kaydetti.

Mısırlı yetkilinin ziyareti, Mısır, Katar, Türkiye ve ABD'nin arabuluculuğunda İsrail ile Hamas arasında imzalanan ateşkes anlaşmasının, iki yıldan fazla süren savaşın ardından yürürlüğe girmesinden yaklaşık iki hafta sonra gerçekleşti. Filistinli yetkililerin verilerine göre, savaş Gazze Şeridi'nde yaygın yıkıma neden oldu ve on binlerce kişi yaşamını yitirdi veya yaralandı.

Anlaşma, en önemlisi rehine ve mahkûmların takası, her iki tarafta ölenlerin cenazelerinin teslimi, Gazze Şeridi'ne insani yardım ve yakıt tedarikinin artırılması ve yeniden inşa için düzenlemelerin başlatılması gibi birçok maddeyi içeriyor. Gazze Şeridi'nde ölen İsrailli askerlerin cenazeleri konusu, iki taraf arasındaki müzakerelerde en hassas konulardan biri olarak görülüyor.

İsrailli kaynaklar, hareketin yıllardır bir dizi askerin cesedini elinde tuttuğunu belirtirken, Hamas ise cesetlerin bir kısmının yıkılmış bölgelerin enkazı altında olduğunu ve bu nedenle cesetlerin çıkarılmasının zor olduğunu söylüyor. İsrail ve uluslararası raporlara göre, bölgesel arabulucular, özellikle Katar ve Mısır, kalıcı bir ateşkesin sağlanması ve daha fazla Filistinli mahkûmun serbest bırakılması ve İsrailli askerlerin cesetlerinin iadesi dahil olmak üzere anlaşmanın şartlarının uygulanmasının sağlanması için çabalarını sürdürüyor.

Aynı zamanda, uluslararası yardım kuruluşları Gazze Şeridi'ndeki insani durumun kritik olmaya devam ettiği konusunda uyarıyor. Ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana az sayıda yardım tırı bölgeye girdi ve bu sayı, yaklaşık 2,4 milyonluk nüfusun gerçek ihtiyaçlarının sadece bir kısmını karşılıyor. Birleşmiş Milletler (BM), Gazze Şeridi'ndeki sağlık tesislerinin yarısından fazlasının yakıt kıtlığı ve yıkım nedeniyle hizmet dışı olduğunu, halkın ise temiz su, gıda ve ilaç konusunda ciddi sıkıntılar yaşadığını belirtiyor.


Trump: Hamas doğru olanı yapmazsa, bu iş çabuk ve acımasızca bitecek

ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
TT

Trump: Hamas doğru olanı yapmazsa, bu iş çabuk ve acımasızca bitecek

ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump bugün (Salı, birçok ABD müttefikinin Gazze'ye girip Hamas'ı büyük bir güçle yok etme fırsatını memnuniyetle karşıladığını doğruladı, ancak bunun için henüz bir gerekçe olmadığını belirtti.

Truth Social'da şöyle yazdı: “Bu ülkelere ve İsrail'e, henüz değil dedim! Hamas'ın doğru olanı yapacağına dair hala umut var. Eğer yapmazlarsa, Hamas için hızlı ve acımasız bir son olacak! Yardım teklifinde bulunan tüm ülkelere teşekkür etmek istiyorum.”


Sudani: ABD Başkanı'nın Irak'a elçi ataması önemli bir adım

ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
TT

Sudani: ABD Başkanı'nın Irak'a elçi ataması önemli bir adım

ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)

Irak Başbakanı Muhammed Şia Es-Sudani dün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Irak'a gönderdiği elçinin atanmasını, özellikle Irak kökenli olması nedeniyle önemli bir adım olarak nitelendirdi ve görevinde başarılar diledi.

Bir dizi Arap ve yabancı medya kuruluşuyla yaptığı toplantıda es-Sudani, “Irak'ın mali ve ekonomik durumu en iyi seviyededir ve bütçe açığı, hükümetin önceki dönemden miras aldığı yanlış politikalar nedeniyle oluşmuştur. Bütçe açığı 34 trilyon dinara indirilmiş ve mali istikrar korunmuştur” ifadelerini kullandı.

Sudani, “Ekonomik reformlar, güçlü ve uyumlu bir parlamento koalisyonu gerektirir ve bu, bir sonraki hükümetin kurulmasında dayanılacak en önemli sütunlardan biridir. Vatandaşlar, Irak'taki siyasi sürecin geleceğini şekillendirmede önemli bir ortaktır ve seçimlere geniş katılım, herhangi bir hükümetin önemli kararlar almasını sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

zxscdfrgt
Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)

Sudani “Sadr Hareketi'nin seçimlere katılmasını umuyorduk ve boykot kararını geri almaları için onları ikna etmeye çalıştık” dedi.

Irak başbakanı, “silah taşıyanların güvenlik kurumlarına katılma veya siyasi çalışmalara geçme seçenekleri olduğunu, bu konu üzerinde anlaşmaya varıldığını ve uygulamaya devam ettiklerini” vurguladı.

Irak başbakanı, “dış borç konusunun teknik bir bağlamda değil, seçim bağlamında gündeme geldiğini ve bu borcun 13 milyar doları geçmediğini, bunun da bölgedeki ve dünyadaki diğer ülkelere kıyasla çok daha az olduğunu” belirtti. Irak'ın Paris Kulübü'ne olan 41 milyar dolarlık borcu, önceki rejimin mirasıdır ve hükümetimiz o dönemin borçlarından sorumlu değildir" ifadesini kullandı.

Sudani şöyle devam etti: “2009 yılından beri bekleyen Irak'ın Kürdistan Bölgesi ile petrol sorununu çözdük ve şu anda maaşların ödenmesine etkisi olmayan petrol dışı gelirleri görüşüyoruz. Ayrıca, Türk şirketlerinin Irak'ta su yönetimi projeleri uygulaması için Türkiye ile bir anlaşma imzaladık ve stratejik çözümlerimizin parçası olarak deniz suyu arıtma projelerini onayladık.”

Sudani, “Filistin meselesinin çözülememesi, bölgede huzursuzluk ve çatışmaların devamı anlamına gelir ve Kudüs'ü başkent olarak bağımsız devletlerini kurma konusunda kaderlerini belirleyecek olan Filistin halkıdır” uyarısında bulundu.