عربي English Türkçe اردو فارسى
Logo
Son Haberler
ARAP DÜNYASI

Filistin’de test kiti eksikliği koronavirüsle mücadeleyi olumsuz etkiliyor

Filistinli bir aile 15 Eylül’de UNRWA’dan yardım alıyor (AFP)
Filistinli bir aile 15 Eylül’de UNRWA’dan yardım alıyor (AFP)
    Ramallah / Şarku’l Avsat
TT
TT

Filistin’de test kiti eksikliği koronavirüsle mücadeleyi olumsuz etkiliyor

Filistinli bir aile 15 Eylül’de UNRWA’dan yardım alıyor (AFP)
Filistinli bir aile 15 Eylül’de UNRWA’dan yardım alıyor (AFP)

Filistin Sağlık Bakanı May el-Kile dün koronavirüs tablosunu basınla paylaştı. Buna göre son 24 saat içinde 503 yeni vaka ortaya çıkarken, 3 kişi hayatını kaybetti.
Kile yaptığı basın açıklamasında en fazla vakanın 150 hasta ile el-Halil kentinde olduğu ve onu 79 vaka ile Beytüllahim’in takip ettiğini belirtti. Gazze’de ise yeni vaka sayısı 43. Yoğun bakımda bulunan hasta sayısı  44 kişiye ulaştı. Bu hastaların 8’i entübe edilmiş durumda bulunuyor.
Bakanlık koronavirüs test kitine ulaşmada sıkıntı yaşıyor. Bu konuyla ilgili olarak Sağlık Bakanı “koronavirüs testi için gerekli malzeme eksikliğini gidermek için çalışıyoruz. Gerekli olan malzemeler yurt dışından gelerek bakanlığa teslim edilecek” dedi.
Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Mart ayındaki salgınından bu yana koronavirüs kaynaklı toplam enfeksiyon sayısı 47.117'ye ulaştı.
Bu arada Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) ’da bir açıklama yaparak Suriye'den gelerek Lübnan’da ikamet eden Filistinli mültecilere yardım etmek için Avrupa Birliği'nin kurumuna 30,6 milyon avro (35,9 milyon dolar) yardım yaptığını  belirtti. Ajans bu miktarın "Ürdün ve Lübnan'daki Filistinli mültecilere desteği de kapsayan 43,2 milyon avroluk daha büyük bir katkının parçası" olduğunu vurguladı. Ajans, bu desteğin insani ihtiyaçların yanı sıra koronavirüsle mücadele için de kullanılacağını belirtti. Açıklamada şu ifadelere de yer verildi: “İç çatışma nedeniyle Suriye'den 27.000'den fazla Filistinli mülteci, Lübnan'a kaçtı. AB’nin katkısı UNRWA’nın Lübnan’daki Suriye’den gelen Filistinli mültecilere koruma, eğitim ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere temel hizmetler sağlamasına imkan tanımaktadır.”
Açıklamada yardım için verilen bu katkının aynı zamanda Lübnan’da mülteci durumunda olan Filistinliler için Kovid-19’un ekonomik etkilerini hafifletmede kullanılabileceği de vurgulandı. Arapça olarak yapılan açıklamada, “AB ve üye ülkelerinin UNRWA bütçesinin yarısından fazlasını temsil ederek Filistinli mültecilere en büyük desteği sağladıkları ifade edildi. Bu ülkeler Filistinli mülteciler için adil ve kalıcı çözüm bulunamadığı sürece UNRWA’yı desteklemeyi taahhüt etmektedir” ifadeleri kullanıldı.
 

Daha fazlasını oku

 
 
ARAP DÜNYASI

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz