Netflix'in yeni filmi Enola Holmes, eleştirmen ve izleyicilerden tam not aldı

Henry Cavill’in canlandırdığı Sherlock, film uyarlamalarındaki önceki versiyonlarının aksine, çok daha nazik biri olarak tasvir ediliyor (Netflix)
Henry Cavill’in canlandırdığı Sherlock, film uyarlamalarındaki önceki versiyonlarının aksine, çok daha nazik biri olarak tasvir ediliyor (Netflix)
TT

Netflix'in yeni filmi Enola Holmes, eleştirmen ve izleyicilerden tam not aldı

Henry Cavill’in canlandırdığı Sherlock, film uyarlamalarındaki önceki versiyonlarının aksine, çok daha nazik biri olarak tasvir ediliyor (Netflix)
Henry Cavill’in canlandırdığı Sherlock, film uyarlamalarındaki önceki versiyonlarının aksine, çok daha nazik biri olarak tasvir ediliyor (Netflix)

Arthur Conan Doyle’un yarattığı efsanevi dedektif Sherlock Holmes, yalnızca edebiyat dünyasına damga vurmadı. Beyaz perdeye ve televizyona defalarca uyarlanan öyküler, her kuşaktan insan için popülerliğini hala koruyor.
Yalnızca Sherlock Holmes değil, dedektifin aile üyelerinin hikayeleri de yapımcıların ve izleyicilerin ilgisini çekiyor. Netflix’in dün yayımlanan ve ünlü dedektifin kız kardeşini konu alan filmi Enola Holmes, yüzde 91'lik etkileyici bir Rotten Tomatoes puanına ulaştı.
Stranger Things yıldızı Millie Bobby Brown’un başrolde yer aldığı filmde The Witcher dizisiyle hayranlarının kalbini kazanan Henry Cavill de Sherlock Holmes’ü canlandırıyor.
Ayrıca Helena Bonham Carter ve Sam Claflin gibi ünlü isimlerin oyuncu kadrosunda yer aldığı film, internet kullanıcılarından da büyük övgü topladı.
Charles V. Gagan isimli Twitter kullanıcısı, “Millie Bobby Brown. Helana Bonham Carter.  Sherlock Holmes rolünde Henry Cavill. Gizem. Mizah. Dedektifler. Viktorya dönemi. Netflix. Çok iyi” diye yazdı.
Graham Walsh ismini kullanan bir Twitter kullanıcısı da “Gidin ve Netflix’te Enola Jolmes'ü izleyin, çok iyiydi. Millie olağanüstüydü. Ve oyuncu kadrosu kesinlikle müthiş” ifadelerini kullandı.
Ben Craig isimli kullanıcı, “Enola Holmes gerçekten harika” yorumunu yaparken, Reuters editörü Toe Knee de Twitter hesabından şu ifadeleri yayımladı:
"Evet, Millie Bobby Brown filmin tek numarası değil. 16 yaşındaki Brown omuzlarında tüm filmi taşıyabiliyor. #enolaholmes, yılın mutlaka izlenmesi gereken Netflix macerası oldu. Kenara çek Sherlock Garip olaylar (Stranger Things dizisine göderme yapılıyor) oluyor."



Avatar 3 gişeyi sallıyor: Yarım milyar dolara yaklaştı

71 yaşındaki üç Oscarlı yönetmen James Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'de izleyicileri farklı bir Na'vi kabilesiyle tanıştırıyor (20th Century Studios)
71 yaşındaki üç Oscarlı yönetmen James Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'de izleyicileri farklı bir Na'vi kabilesiyle tanıştırıyor (20th Century Studios)
TT

Avatar 3 gişeyi sallıyor: Yarım milyar dolara yaklaştı

71 yaşındaki üç Oscarlı yönetmen James Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'de izleyicileri farklı bir Na'vi kabilesiyle tanıştırıyor (20th Century Studios)
71 yaşındaki üç Oscarlı yönetmen James Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'de izleyicileri farklı bir Na'vi kabilesiyle tanıştırıyor (20th Century Studios)

Avatar: Ateş ve Kül (Avatar: Fire and Ash), vizyona girdikten sonraki ilk haftasında dünya genelinde 450 milyon dolar hasılat elde etti. Filmin bu gelirinin 119 milyon doları Kuzey Amerika, 331 milyon doları ise uluslararası pazarlardan geldi.

İvmesini koruyor

Ateş ve Kül, Jake ve Neytiri'nin oğulları Neteyam'ın ölümünün ardından yaşananları konu alıyor. Film, aynı zamanda Kül Halkı diye bilinen ve Mangkwan adlı ateş klanına liderlik eden Varang karakteriyle yeni ve ürkütücü bir tehdidi tanıtıyor. 

Başrolleri paylaşan Sam Worthington ve Zoe Saldaña'nın yanı sıra Stephen Lang, Jack Champion, Sigourney Weaver ve Britain Dalton kadroya geri dönerken; Oona Chaplin ve David Thewlis seriye yeni katılan isimler arasında yer alıyor.

James Cameron'ın Pandora'ya üçüncü kez döndüğü yapım, salı günü Kuzey Amerika'da 16,5 milyon dolar, uluslararası gişede ise 34,3 milyon dolar kazandı. Hafta içi elde edilen bu bilet satışları güçlü ivmenin korunduğunu gösterirken, sinema salonları için yılın en yoğun dönemlerinden biri olan Noel haftası öncesinde de umut verici bir tablo çiziyor.

Ateş ve Kül, 4 günlük Noel tatili döneminde 75 ila 80 milyon dolarlık bir hasılat hedefliyor. Bu rakam, filmin Kuzey Amerika gişesinde zirvedeki yerini koruması için yeterli görülüyor. 

Rakipleri de güçlü

Bu süreçte, Timothée Chalamet'nin başrolünde yer aldığı spor temalı Muhteşem Marty (Marty Supreme), müzikal drama Kalpten Söylenen Bir Şarkı (Song Sung Blue) ve felaket komedisi Anakonda (Anaconda) vizyona giriyor. Ancak bu filmler Noel arifesinde gösterime gireceğinden, stüdyolar hasılat rakamlarını Noel Günü'nde açıklayacak.

Öte yandan Disney'in animasyon türündeki devam filmi Zootropolis 2'nin (Zootopia 2) de Noel tatili boyunca gişede güçlü kalması bekleniyor. Ailece izlenebilen komedi ve macera filmi, dünya genelinde halihazırda 1,3 milyar dolar hasılata ulaştı; bunun 993 milyon doları uluslararası gişeden geldi. 

Devam filminden tarihi başarı

Zootropolis 2, gişede 2016 yapımı selefini çoktan geride bırakırken, uluslararası gişede 1 milyar doları aşan ikinci animasyon film olmaya hazırlanıyor. Bunu başaran ilk animasyon Ters Yüz 2 (Inside Out 2) olmuştu.

Independent Türkçe, Variety, Deadline


Peaky Blinders geri dönüyor: Yeni fragman heyecan yarattı

Peaky Blinders geri dönüyor: Yeni fragman heyecan yarattı
TT

Peaky Blinders geri dönüyor: Yeni fragman heyecan yarattı

Peaky Blinders geri dönüyor: Yeni fragman heyecan yarattı

Peaky Blinders hayranları, Netflix'in paylaştığı yeni ve gerilim yüklü fragmanın ardından yaklaşan filme övgüler yağdırıyor.

Dizinin yaratıcısı Steven Knight tarafından kaleme alınan ve Tommy Shelby rolüyle Cillian Murphy'nin geri döndüğü Ölümsüz Adam (Peaky Blinders: The Immortal Man), Peaky Blinders evreninde bu hikayeyi noktalarken, planlanan devam dizisi için de zemin hazırlıyor.

"Tommy Shelby'ye ne oldu?"

Gelecek yıl martta izleyiciyle buluşacağı daha önce doğrulanan filmden, ilk fragman yayımlandı. II. Dünya Savaşı sırasında, 1940'ların Birmingham'ında geçen yapımın bir dakikalık tanıtımı, kır saçlı ve nefes nefese Tommy Shelby'nin tamamen yalnız olduğu sahnelerle açılıyor. 

Telefon çalıyor ve dış ses, "Tommy Shelby'ye ne oldu? Şu ünlü Çingene gangster?" diye soruyor.

Fragman kısa sürede tempoyu yükseltiyor: Yaralı bir adam, hızla ilerleyen bir tren ve Nazi selamı veren askerler ekrana geliyor. Dışarıdaki patlamalar, savaş sirenleri ve şiddet görüntülerine karşılık, kendi isteğiyle sürgünde yaşayan Tommy'nin sakin ama net yanıtını duyuyoruz: 

Ben artık o adam değilim.

Dış ses bu kez daha doğrudan sesleniyor:

Tommy, geri dönmen gerekiyor.

Fragman, Tommy'nin masaya sert bir yumruk indirdiği, silah seslerinin yankılandığı ve savaşın izleri arasında son bir hesaplaşmaya doğru ilerlediği sahnelerle sona eriyor.

Steven Knight, daha önce yaptığı açıklamada bu filmi şöyle tanımlamıştı:

Ülke savaşta ve elbette Peaky Blinders da öyle. Bu, hikayenin patlamaya hazır bir sayfası olacak. Hiçbir şeyden kaçınmadan, Peaky Blinders tam anlamıyla savaşta.

Fragman, Akademi Ödüllü Murphy'nin canlandırdığı Birminghamlı gangsterin kaderi konusunda hayranları endişelendirirken, aynı zamanda heyecanı da zirveye taşıdı. 

Hayranlar şimdiden "başyapıt" diyor

Üç yıllık bekleyişin ardından gelen ilk görüntüler, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. 


Stranger Things yıldızı: Terapi zorunlu olmalı

Noah Schnapp, ödüllü dizi Stranger Things'de, Winona Ryder'ın oynadığı Joyce'un oğlu Will Byers'ı canlandırıyor (Netflix)
Noah Schnapp, ödüllü dizi Stranger Things'de, Winona Ryder'ın oynadığı Joyce'un oğlu Will Byers'ı canlandırıyor (Netflix)
TT

Stranger Things yıldızı: Terapi zorunlu olmalı

Noah Schnapp, ödüllü dizi Stranger Things'de, Winona Ryder'ın oynadığı Joyce'un oğlu Will Byers'ı canlandırıyor (Netflix)
Noah Schnapp, ödüllü dizi Stranger Things'de, Winona Ryder'ın oynadığı Joyce'un oğlu Will Byers'ı canlandırıyor (Netflix)

Çocuk oyuncu olarak kariyeri yaklaşık 10 yıl önce Stranger Things sayesinde ivme kazanan Noah Schnapp, sektördeki yaşıtları için daha fazla ruh sağlığı desteği sunulmasını istiyor.

Oyuncu, kendisini uzun süre "hayat dolu ve sorunsuz bir çocuk" olarak gördüğü için terapiye ihtiyacı olmadığını düşündüğünü ancak zamanla profesyonel yardım aldığını açıkladı. 

Schnapp, daha önce benzer açıklamalar yapan Ariana Grande'yle aynı görüşü paylaştığını belirterek, bu sektörde çalışan çocuklar için terapinin zorunlu olması gerektiğini savundu.

USA Today'e konuşan 21 yaşındaki Schnapp, "Kamuoyunun gözleri önünde büyümek çok zor" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: 

Kendini henüz tanımıyorsun, hiçbir şeyi çözmüş değilsin ama bir anda her şeyi bilen, her soruya cevap verebilen biri olman bekleniyor.

Amerikalı oyuncu sözlerine şöyle devam etti: 

Sürekli yanlış şeyler söylüyordum ya da ciddiye almam gereken konularda yeterince dikkatli davranmadığım için utanıyordum. Üstelik bunlar sonsuza dek internette kalıyor. İnsan zamanla büyür ve öğrenir ama bunu herkesin gözü önünde yapmak hiç kolay değil.

Schnapp, Netflix yapımı Stranger Things'in 2016'da başlayan ve 5 sezon süren yolculuğunun ilk sezonu çekildiğinde yalnızca 11 yaşındaydı. Dizi, 1 Ocak'ta yayımlanacak final bölümüyle ekranlara veda etmeye hazırlanıyor.

"Los Angeles'ta yaşasam kendimi kaybederdim"

"Yıllar geçtikçe şunu fark ediyorsun: Bu aslında normal bir hayat değil ve ailenin dışında bir destek sistemine ihtiyacın var" diyen Schnapp, sektördeki baskılara da dikkat çekti.

"Büyürken insanların neden depresyona girdiğini, neden madde kullanımına yöneldiğini ya da yeme bozuklukları yaşadığını hiç anlayamazdım" diye ekledi: 

Yaş aldıkça Hollywood'daki baskıların nasıl tüm bunlara yol açabildiğini görüyorsun. Aileme hep şunu söylüyorum: Los Angeles'ta asla yaşayamazdım. Sanırım orada kendimi kaybederdim.

Stranger Things'in 5. sezonunun ilk 4 bölümü halihazırda Netflix'te izlenebiliyor. Kalan üç bölüm yarın (26 Aralık) yayımlanacak; iki saatlik final bölümü ise 1 Ocak'ta izleyiciyle buluşacak.

Independent Türkçe, USA Today, Deadline