Libya’da taraflar Sirte’nin silahsızlandırılması ve ateşkes konusunda uzlaştı

Libya Ulusal Ordusu askerleri eğitim yapıyor (Reuters)
Libya Ulusal Ordusu askerleri eğitim yapıyor (Reuters)
TT

Libya’da taraflar Sirte’nin silahsızlandırılması ve ateşkes konusunda uzlaştı

Libya Ulusal Ordusu askerleri eğitim yapıyor (Reuters)
Libya Ulusal Ordusu askerleri eğitim yapıyor (Reuters)

Libya’da siyasi açılımın olduğu bir ortamda, Libyalı kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Libya Ulusal Ordusu (LUO) ile Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) stratejik Sirte kentinin silahsızlandırılması ve Faiz es-Serrac başkanlığındaki UMH’nin ardından kurulacak yeni yönetimin başkenti yapılması hususunda birbirine yaklaştı. Diğer taraftan, Libya Devlet Yüksek Konseyi ile Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi’nin, devlet içindeki kritik makamlara getirilecek isimleri belirlemek için Fas’ta yeni müzakere turları düzenlemeye hazırlandıkları bildirildi.
İsminin açıklanmasını istemeyen kaynakların Şarku’l Avsat’a verdiği bilgilere göre, Libya’daki taraflar, Sirte’nin silahsız bir yeşil bölge yapılması, tüm çatışma taraflarının kentten ve çevresinden çekilmesi ve UMH ile Halife Hafter’in liderliğindeki LUO arasında daimî ateşkes imzalanması noktasında prensipte uzlaştılar.
Kaynaklar, Türkiye ve Rusya’nın, Libya’daki çatışma taraflarına bağlı yabancı savaşçıların çekilmeye başlaması ve buna eşzamanlı olarak LUO ve UMH’nin yanı sıra Sirenayka (Barka), Trablus ve Fizan bölgelerindeki aşiretlerden savaşçıların yer aldığı bir ordunun kurulması hususunda ilan edilmeyen bir uzlaşı yaptıklarını bildiriyor.
Bu denkleme göre, LUO güçleri Sirte’den çıkacak, UMH ise iki taraf arasındaki doğrudan temas hattından uzak mevzilerde yeniden konuşlanacak.
Libya Devlet Yüksek Konseyi ile Temsilciler Meclisi’nin yürüttüğü müzakereler hakkında Şarku’l Avsat’a konuşan Libyalı yetkililer, söz konusu müzakerelerin ülkenin ve halkın sıkıntılarına son verilmesi amacıyla büyük bir Yüzyılın Anlaşması’nın imzalanması için hazırlık niteliğinde olduğunu belirttiler. Yetkililer, bölgesel ve uluslararası müzakerelerle kurulan dengenin “Libya krizinde askeri çözüm seçeneğini ortadan kaldıracağını” ifade ettiler.
Resmi olmayan kaynaklara göre, UMH’nin Türkiye ile imzaladığı güvenlik ve askeri anlaşmaların iptali için hazırlık yapılıyor. Bu meselenin gözden geçirilmesi için uzman bir komitenin kurulması bekleniyor. Ayrıca, ABD ve Birleşmiş Milletlerin UMH’nin İçişleri Bakanlığı ile yaptığı düzenlemeler çerçevesinde, UMH’nin kendisine bağlı silahlı milisleri dağıtması, güvenlik birimlerine entegre etmesi veya terhis etmesi projesine başlanması için hazırlık yapılıyor.
Tüm bunlara ek olarak, Temsilciler Meclisi ve Libya Devlet Yüksek Konseyi’nin temsilcileri istişare görüşmelerini yeniden başlatmak için Pazar günü Fas’ta bir araya gelecek. İki tarafın son yaptığı görüşmede devlet içindeki kritik noktalara hangi isimlerin getirileceği meselesini ele alınmıştı. Bu toplantı, önümüzdeki ay BM Libya Destek Misyonu himayesinde Cenevre’de gerçekleştirilecek genişletilmiş görüşmelerden önce gerçekleşti. Diğer yandan, BM Libya Destek Misyonu Sözcüsü Jean El Alam, yaptığı açıklamada, yerel medyada çıkan haberlerde Libya Siyasi Diyalog Forumu katılımcıları arasında yer aldığı iddia edilen isimlerin bulunduğu listenin gerçeği yansıtmadığını, Forum’un hazırlık aşamasında olduğunu, kesin tarih ve yapılacağı yerin belirlenmediğini söyledi.

DEAŞ’ın Kuzey Afrika sorumlusu öldürüldü
LUO Sözcüsü Tümgeneral Ahmed el-Mismari, LUO güçlerinin çöl kenti Sebba’da düzenledikleri nokta operasyonuyla DEAŞ’ın Kuzey Afrika sorumlusunu öldürdüklerini açıkladı.
Mismari, önceki akşam yaptığı açıklamada, ordunun yürüttüğü operasyonlarda geçtiğimiz haftalarda Sebha’nın Abdulkafi Mahallesi’nde bir DEAŞ hücresinin çökertilmesi sırasında öldürülen 9 militandan birisinin DEAŞ’ın Kuzey Afrika sorumlusu Ebu Abdullah el-Iraki lakaplı Ebu Muaz el-Iraki olduğunu tespit ettiklerini belirtti. Mismari, söz konusu şahsın Irak Kürtlerinden olduğunu belirterek, Abdulkafi Mahallesi’ndeki hücreye yapılan operasyon sırasında teröristlerin 7 saat boyunca savunma yapmasının, Kuzey Afrika sorumlusunu korumaya çalıştıkları anlamına geldiğini söyledi.
El-Iraki’nin 12 Eylük 2014’te Abdulaziz el-Enbari isimli tekfirciyle birlikte iki sahte pasaportla Libya’ya giriş yaptıklarını söyleyen Mismari, ülkeye giriş yaptıklarında doğrudan DEAŞ lideri Ebubekir el-Bağdadi tarafından Enbari’nin Libya sorumlusu ve El-Iraki’nin yardımcısı olarak görevlendirildiğini söyledi. Sözcü Mismari, Enbari’nin 2015’te LUO tarafından öldürülmesinin ardından El-Iraki’nin Kuzey Afrika sorumlusu yapıldığını kaydetti.

Sukne kentinde Wagner'e ait helikopter düşürüldü
UMH’nin öncülüğündeki Öfke Volkanı Operasyonu’nun Facebook sayfasında paylaşılan bir videoda, bir helikopterin düştüğü görülüyor. Facebook paylaşımında, önceki gün sabah saatlerinde Sukne kentinin güneyinde düşen söz konusu helikopterin, Rus güvenlik şirketi Wagner'e ait olduğu ve mühimmat taşıdığı ifade ediliyor. Paylaşımda, bunun son üç ayda gerçekleşen üçüncü olay olduğuna işaret ediliyor. Nitekim daha önce de Libya’daki çatışmalara katılan iki Rus MİG-29 savaş uçağı düşmüştü. UMH’ye yakın yerel medya kanallarının kaynaklara dayandırdığı haberinde, Sukne’den art arda patlama seslerinin geldiği ve Wagner paralı askerlerin bölgeyi kuşatarak vatandaşların bölgeye yaklaşmasını engellediği belirtiliyor.

Samih Şukri Jean-Yves Le Drian ile görüştü
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Ürdün’ün başkenti Amman’da dün düzenlenen Arap-Avrupalı Bakanlar Toplantısı sırasında Fransız mevkidaşı Jean-Yves Le Drian ile görüştüğü bildirildi. Toplantıya Ürdün, Mısır, Fransa, Almanya Dışişleri Bakanları ve Avrupa Birliği temsilcileri katıldı.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Hafız, yaptığı açıklamada, Şükri’nin Fransız mevkidaşıyla görüşmesinde Mısır’ın Libya’da güvenlik ve siyasi istikrarın sağlanması konusundaki çabalarını anlattığını belirtti. Hafız’ın aktardığına göre Şükri, Libya’da istikrar ve güvenliğe zarar veren olumsuz müdahalelerin durdurulması için Fransa ile ortak çalışmanın gerekliliğine vurgu yaptı.



Hafter, AFRICOM ile güvenlik ve askeri iş birliğini görüştü

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
TT

Hafter, AFRICOM ile güvenlik ve askeri iş birliğini görüştü

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)

Kahire: Halid MahmudABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM) Komutanı General Dagvin Anderson, Libya ziyaretine devam ederek ülkenin doğusuna geçip Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ile bir araya geldi. Anderson, başkent Trablus’ta Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) yetkilileriyle yaptığı görüşmelerde Washington’un askeri kurumların birleştirilmesi ve iki tarafın katılımıyla ilk kez düzenlenecek ortak askeri tatbikatların önemine vurgu yaptığını belirtmişti.

LUO Komutanlığı dün yaptığı açıklamada, Hafter’in Bingazi’de Anderson ile yaptığı görüşmede, ikili bağların güçlendirilmesi ve askeri iş birliği konularının ele alındığını bildirdi. Görüşmede özellikle terör ve aşırılık, insan kaçakçılığı ve yasadışı göçle mücadele alanlarında koordinasyon sağlanması, ayrıca ordu birliklerinin kapasitelerini artırmaya yönelik ortak eğitim programlarının geliştirilmesi konuları değerlendirildi. Bunun yanı sıra ekonomik ve ticari alanlardaki iş birliği fırsatları da görüşüldü.

Toplantıda Hafter, Libya ile ABD arasında çeşitli alanlardaki özel ortaklık ilişkilerini övdü.

Hafter’in ofisi, Anderson’un görüşmede taraflar arasındaki ilişkilerin derinliğine vurgu yaptığını ve ordunun, Libya’da güvenlik ve istikrarı artırmadaki başlıca rolünün bölge üzerinde olumlu etkileri olduğunu ifade ettiğini aktardı.

acdfgt
AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson, pazartesi günü Trablus'ta Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed el-Haddad ile bir araya geldi. (ABD Büyükelçiliği)

Anderson, Trablus’ta UBH Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ile yaptığı görüşmede, ikili güvenlik iş birliğinin güçlendirilmesi, bölgesel istikrarın sağlanması ve ABD’nin Libya ordusunun birleştirilmesine yönelik çabalarının desteklenmesi konularını ele aldı. Anderson, birleşik, egemen ve istikrarlı bir Libya’nın ABD ve diğer ortaklarla ekonomik iş birliğini artıracağını ve bunun Libya halkının yararına olacağını vurguladı.

ABD Büyükelçiliği, resmi X hesabından yaptığı açıklamada, Anderson’un Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed el-Haddad ve Savunma Bakan Vekili Tuğgeneral Abdusselam ez-Zubi ile ayrı ayrı toplantılar yaptığını bildirdi. Toplantılarda, ortak askeri iş birliğinin genişletilmesi, Libya güvenlik güçlerinin profesyonelliğinin artırılması ve Libya’nın askeri kurumları birleştirme çabaları ele alındı. Anderson ayrıca, AFRICOM tarafından nisan ayında Sirte’de düzenlenecek Flintlock 26 tatbikatının, ülke genelindeki Libya güçlerini Afrika ve Avrupa’daki ortaklarla bir araya getirerek terör ve diğer tehditlere karşı kapasitelerini güçlendireceğini belirtti. Anderson, ABD’nin, Libya’nın bölünmüşlükleri aşarak güvenlik güçlerini birleştirme çabalarını desteklemeye devam edeceğini de taahhüt etti.

gty
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, belediye başkanlarıyla bir araya geldi. (UBH)

Diğer yandan Dibeybe, pazartesi akşamı belediye başkanlarıyla yaptığı toplantıda, yürütülen projelerde belirlenen takvimlere uyulmasının ve uygulamaların yüksek verimlilikle takip edilmesinin önemine vurgu yaptı. Dibeybe, bunun vatandaşların yaşamına olumlu yansıyacağını ve hükümetin kalkınma hedeflerine ulaşmasını sağlayacağını belirtti.

Dibeybe, toplantıda ayrıca yeni projelerin uygulanması talimatını verdi; bunların başında okul inşaatları yer alıyor. Yürütme birimlerinin başkanlarına, salı günü itibarıyla belediyelerle doğrudan toplantılar yaparak projelerin ilerleyişini takip etmeleri ve planlanan şekilde uygulanmasını sağlamaları talimatı verildi.

Toplantıya katılanların, hükümetin kalkınma ve hizmet dosyalarını yönetme çabalarını tam olarak desteklediğini, hükümet yaklaşımına bağlı kalacaklarını ve projelere desteğin süreceğini ilettikleri aktarıldı. Bu tutumun, vatandaşlara sunulan hizmetlerin iyileştirilmesine ve tüm sektörlerde yerel kalkınmanın güçlendirilmesine katkı sağlayacağı vurgulandı.

rtt
Önceki belediye seçim kampanyasından (Libya Yüksek Seçim Komisyonu)

Öte yandan Libya Yüksek Seçim Komisyonu, belediye meclisi seçimlerinin üçüncü aşamasının oylamasını bu ayın 13’ünde gerçekleştirme tarihini açıkladı. Bu aşama, ağırlıklı olarak ülkenin doğu ve güney bölgelerinde yer alan dokuz belediyeyi kapsıyor.

Yüksek Seçim Komisyonu, şu ana kadar 120 belediye meclisinden 60’ının seçimlerini tamamladı. Kalan belediyelerdeki seçimleri ise önümüzdeki yıl içinde tamamlamayı planlıyor.


Sudan, Rusya'ya silah karşılığında deniz üssü ve altın teklif ediyor

TT

Sudan, Rusya'ya silah karşılığında deniz üssü ve altın teklif ediyor

Sudan, Rusya'ya silah karşılığında deniz üssü ve altın teklif ediyor

Amerikan yönetimi Sudan’daki çatışmanın taraflarına ülkedeki savaşı durdurmaya yönelik bir yol haritasını kabul ettirmeye çalışırken, ABD ve Sudanlı kaynaklar, Port Sudan yönetiminin Rusya’dan silah desteği almak için Moskova ile temas kurduğunu bildirdi. Kaynaklara göre Port Sudan, gelişmiş silahlar karşılığında Rusya’ya Kızıldeniz kıyısında deniz üssü kurma imkânı ve maden ile altın yatırımları teklif etti. Bu durum, Sudan’daki savaşın, küresel ölçekte kritik öneme sahip deniz geçişlerinden birinde, ABD baskıları ile Rusya’nın cazip teklifleri arasında daha geniş bir güç mücadelesine dönüşmesi riskini artırıyor.

Bu gelişmelerle eş zamanlı olarak, ABD’nin Sudan’da ateşkes için hazırladığı yeni öneriye ilişkin daha fazla ayrıntı ortaya çıktı. Teklifin, İslamcı akım ve Müslüman Kardeşler’i dışarıda bırakan, askeri, insani ve siyasi alanları kapsayan üç paralel yol haritası içerdiği belirtildi.

Rusya için deniz üssü ve altın

ABD’nin yoğun diplomatik girişimleri sürerken, Wall Street Journal dün yayımladığı haberinde, geçici başkent olarak Port Sudan’ı kullanan hükümetin Rusya’ya Kızıldeniz kıyısında deniz üssü kurma ve maden ile altın alanlarında yatırım yapma teklifinde bulunduğunu aktardı. Habere göre bu teklif, Sudan ordusunun Rusya’dan gelişmiş silahlarla yeniden donatılması karşılığında yapıldı.

fvbg
Kızıldeniz'deki Port Sudan limanı (Getty Images)

Gazetenin adını vermediği Sudanlı yetkililere dayandırdığı habere göre, Sudan’ın Rusya’ya ilettiği teklif, 25 yıllık bir anlaşmayı kapsıyor. Buna göre Rusya, Port Sudan Limanı’nda veya Kızıldeniz kıyısındaki başka bir deniz tesisinde, aralarında nükleer güçle çalışan savaş gemilerinin de bulunduğu dört deniz unsurunu ve en fazla 300 askeri konuşlandırabilecek.

Amerikan gazetesi, böyle bir üssün Rusya’ya Süveyş Kanalı üzerinden geçen ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12’sini oluşturan deniz hattını izleme imkânı vereceğine dikkat çekti.

ABD uyarısı

Gazete ayrıca, üst düzey bir ABD yetkilisinin, Port Sudan ya da Libya’da kurulacak bir Rus askeri üssünün Moskova’nın güç kullanma kapasitesini artırabileceği ve daha az kısıtlamayla hareket etmesine yol açabileceği uyarısında bulunduğunu aktardı. Emekli Tümgeneral Mark Hicks’in değerlendirmesine göre ise böyle bir deniz üssü, Rusya’nın uluslararası konumunu güçlendirecek ve bölgedeki nüfuz alanını genişletecek.

fv
Sudan Ordusu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Bu gelişme, Port Sudan’daki askeri yönetimin yeni silah kaynakları arayışını sürdürdüğü bir dönemde ortaya çıktı. Gazetenin adını açıklamadığı bir Sudanlı yetkili, ülkenin gelişmiş silah sistemlerine ve hava savunma kapasitesine ihtiyaç duyduğunu, ancak bu tür bir anlaşmanın ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile sorun yaratabileceğini belirtti.

Gazetenin değerlendirmesine göre Washington, savaşı durduracak ve sivil yönetime geçiş sürecini başlatacak bir yol haritasına odaklanırken, Port Sudan yönetimi ise Rusya ile yakınlaşmanın getireceği askeri ve ekonomik kazanımları önceliklendiriyor.

Ateşkes ve uluslararası mekanizma

Bu çerçevede, ABD’nin Sudan’da ateşkese yönelik yeni önerisine ilişkin ayrıntılar da ortaya çıkmaya devam ediyor. Al Arabiya’ya konuşan kaynaklar, teklifin askeri, insani ve siyasi başlıklardan oluşan üç paralel süreci kapsadığını ve İslamcı akım ile Müslüman Kardeşler’in bu süreç dışında tutulduğunu aktardı.

Mısır kaynaklarına dayandırılan habere göre, askeri başlık, ülke genelinde kapsamlı bir ateşkesi öngörüyor. Buna göre ateşkesten sonra geniş ölçekli bir insani operasyon başlatılacak, yardım kuruluşlarının erişimi sağlanacak ve temel hizmetler yeniden tesis edilecek. Ayrıca ateşkesi denetlemek üzere, sahada gözetim mekanizmalarına sahip bir uluslararası komite kurulması planlanıyor. Bu komite, insani koridorların güvenliğini sağlamak, sivilleri korumak ve olası ihlalleri takip etmekle görevlendirilecek.

cdfrgt
ABD Başkanı Donald Trump’ın Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Başdanışmanı Massad Boulos (AFP)

İnsani sürecin başarısı, ateşkesin kalıcılığına ve yardımın ülke geneline etkin biçimde ulaşmasına bağlanıyor. Buna göre sağlam bir ateşkes, insani operasyonların başlaması için temel koşul olacak; bu da yardım ekiplerinin erişimini kolaylaştırarak yerinden edilmiş kişiler ile mültecilerin güvenli dönüşü için gerekli ortamın hazırlanmasına katkı sağlayacak.

Siyasi sürece ilişkin öneri ise eski rejim mensupları ve İslamcılar hariç, sivil güçlerin öncülüğünde bir geçiş süreci öngörüyor. Bu süreç, ordunun ve Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) ateşkese onay vermesiyle eş zamanlı olarak başlayacak ve savaşın sonlandırılmasına giden yolun ilk adımını oluşturacak.

Askeri alanda kapsamlı reform

Yol haritası ayrıca kapsamlı bir askeri reform sürecini de içeriyor. Buna göre Sudan İslami Hareketi ve Müslüman Kardeşler çizgisine yakın isimlerin ordu ve güvenlik kurumlarından çıkarılması, silahlı grupların entegrasyonu ve iki tarafla birlikte savaşan milis yapılanmalarının tasfiyesi planlanıyor. Amaç, sivil otoriteye tabi, birleşik ve profesyonel bir ordu ile yeniden yapılandırılmış güvenlik kurumları oluşturmak. Bu süreçte karar merciinin ordu veya HDK olmayacağı özellikle vurgulanıyor.

Öte yandan, eylül ayında ABD’li arabulucu Massad Boulos tarafından sunulan planın, Sudan hükümeti ile HDK temsilcilerine ateşkes ve kapsamlı bir insani süreç önerdiği biliniyor. Ancak Boulos 25 Kasım’da her iki tarafın da plana henüz onay vermediğini açıklamıştı.

Boulos o dönemde yaptığı açıklamada, tarafların ateşkesi ‘ön koşul olmadan’ kabul etmesinin önemine dikkat çekmiş; bunun can kayıplarını azaltmak, siyasi sürecin yeniden başlamasını sağlamak ve ülkenin sivil yönetime geçişi için gerekli koşulları oluşturmak açısından kritik olduğunu ifade etmişti.


Netanyahu, ABD elçisiyle Lübnan'daki durumu görüştü

Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)
Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)
TT

Netanyahu, ABD elçisiyle Lübnan'daki durumu görüştü

Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)
Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)

Papa 14. Leo'nun uçağı Beyrut'tan ayrılır ayrılmaz İsrail'e ait insansız hava araçlarının (İHA) yeniden şehrin semalarında uçmaya başlaması, ziyarete eşlik eden sakinliğin hesaplanmış, geçici ve ziyaretle ilgili kaygılarla dayatılan bir durum olduğunu gösteriyor.

İsrail Yayın Kurumu, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın, Lübnan'a yönelik İsrail tehditleri arasında, ABD elçisi Morgan Ortagus'la, Lübnan'ın başkenti Lübnan'a yapacağı ziyaret öncesinde bir araya geldiğini bildirdi.

Ayrıca İsrail ordusu sözcüsü Avichay Adraee, "X" hesabından paylaştığı videoda, "Hizbullah"ın 121. Birimi'nin, 2020'deki Beyrut limanı patlamasıyla ilgili ipuçlarını ortaya çıkarmak üzere oldukları için Joseph Skaff, Munir Ebu Racili, Joe Bejjani ve Lokman Slim olmak üzere dört önemli Lübnanlı ismin öldürülmesinin arkasında olduğunu söyledi.

Papa Leo, liman patlamasının yaşandığı yeri ziyaret ederek, patlamada hayatını kaybedenlerin ruhları için sessizce dua etti ve kendisini gözyaşlarıyla karşılayan, ellerinde sevdiklerinin fotoğrafları olan çok sayıda vatandaşla tokalaştı.