ABD’de koronavirüs aşısının siyasallaştırılması aşıya güveni zayıflatıyor

New York Valisi, aşı onay sürecini aşırı siyasallaştırma konusundaki endişeler sebebiyle, Trump yönetiminin izin verebileceği herhangi bir korona aşısını yeniden inceleme niyetinde olduklarını doğruladı

ABD’de koronavirüs aşısının siyasallaştırılması aşıya güveni zayıflatıyor
TT

ABD’de koronavirüs aşısının siyasallaştırılması aşıya güveni zayıflatıyor

ABD’de koronavirüs aşısının siyasallaştırılması aşıya güveni zayıflatıyor

New York Eyalet Valisi Andrew Cuomo bugün (Cuma) yaptığı açıklamada, aşı onay sürecini çevreleyen aşırı siyasallaştırma endişeleri nedeniyle, eyalet yetkililerinin onaylanmış herhangi bir koronavirüs aşısı üzerinde kendi testlerini yapacaklarını duyurdu.
Demokrat vali gazetecilere verdiği demeçte, “Açıkça söylemek gerekirse, federal hükümetin görüşüne asla güvenmeyeceğim” dedi.
Cuomo, New York eyaletinin, eyaletteki Sağlık Bakanlığı’nın kontrolünde bir “inceleme komisyonu” kuracağını belirterek, “Bu durum potansiyel bir aşıya federal olarak verilmiş onay sürecine ilişkin ABD’liler arasında tedirginliği artıran bir adım olacak” dedi.
Vali Cuomo, Trump’ın, Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA) muhtemel bir aşı için önerdiği katı onay kriterlerini benimsemediği konusunda uyardı.
ABD Başkanı Donald Trump ise bu adımı “Siyasi bir hamle gibi görünüyor” sözleriyle değerlendirirken, FDA’nın 3 Kasım’a kadar piyasaya süreceğini taahhüt ettiği aşının lansmanını gereksiz nedenlerden ötürü erteleyebileceğine işaret etti.  
Beyaz Saray Koronavirüs Görev Gücünün önde gelen üyelerinden, salgın hastalıklar uzmanı Dr. Anthony Stephen Fauci’nin de aralarında olduğu sağlık alanında faaliyet yürüten ABD’li uzmanlar, 2020’nin son aylarında aşının güvenli olduğunu kanıtlamanın mümkün olduğunu ancak Trump’ın seçimlerden önce aşının kullanılabilir olacağı iddiasına şüpheyle yaklaştıklarını ifade ettiler. Öte yandan, “Kaiser Family Foundation” tarafından yakın zaman önce yapılan bir anket çalışması, aşının başkanlık seçimlerinden önce piyasaya arz edilmesi durumunda dahi, ABD nüfusunun yarısından fazlasının 3 Kasım’daki başkanlık seçimlerinden önce aşıyı kullanamayacağını ortaya koydu.
Birçok uzman, federal aşıya karşı bu güvensizliğin Kovid-19 virüsünün yayılmasını durdurma çabalarını engelleyebileceğini vurguluyor.
Cuomo ayrıca, Michigan Valisi Gretchen Whitmer’in, Trump yönetiminin Kovid-19 salgınıyla mücadele tedbirlerini “siyasallaştırması” ile ilgili Kongre’de bir soruşturma yürütülmesi çağrısına destek verdi.
İki Demokrat, “başkan ve danışmanlarının, bilim adamlarının ortaya koydukları hakikatle çelişen siyasi gündemleriyle uzmanların güvenilirliğini zayıflatmaya çalıştıklarını” ifade ettiler. Cuomo ve Whitmer ayrıca, “Siyasi gerekçelerle alınan bu tür kararların gerçekleşmesine izin vermemiz mümkün değildir” dedi.
ABD’de koronavirüs salgını sebebiyle hayatını kaybedenlerin sayısı 200 binin üzerine çıkarken, seçimlere sayılı günler kala vaka sayısında artış devam ediyor.



Trump, Venezuela'ya petrol ambargosu uyguladı ve hükümetini "terörist devlet" olarak ilan etmekle tehdit etti

ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
TT

Trump, Venezuela'ya petrol ambargosu uyguladı ve hükümetini "terörist devlet" olarak ilan etmekle tehdit etti

ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Karayipler'deki ABD askeri operasyonlarını genişletme hazırlıkları gibi görünen bir hamleyle, Venezuela'ya giden ve gelen yaptırım uygulanan petrol tankerlerine "tam bir abluka" emri verdi ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro hükümetini terör örgütü ilan etmekle tehdit etti.

Trump, Venezuelalı yetkililerin "benzeri görülmemiş bir şok" yaşayacağını söylerken, Maduro liderliğindeki Venezuela "rejimini" "yabancı bir terör örgütü" olarak nitelendirdi.

ABD başkanının emrinin, özellikle Çin olmak üzere küresel pazarlara ulaşmak için yaklaşık 30 tankere bağımlı olan Venezuela petrol ihracatını sekteye uğratacağından şüphe yok.

Trump'ın kararı küresel endişeye yol açtı. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Venezuelalı mevkidaşı Iván Gil'e, Pekin'in Karayipler'deki "korkutma" ve "zorbalık" politikasına karşı olduğunu söyledi.

BM Genel Sekreteri António Guterres, hem Amerika Birleşik Devletleri'ni hem de Venezuela'yı gerilimi azaltmaya ve itidal göstermeye çağırdı.

Meksika Cumhurbaşkanı Claudia Sheinbaum da Birleşmiş Milletler'i Venezuela'da "kan dökülmesini önlemeye" çağırdı.


Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
TT

Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, dün Suriye'de hafta sonu DEAŞ mensubu olduğundan şüphelenilen bir saldırgan tarafından öldürülen iki ABD askeri ve bir sivil tercümanı anma törenine katıldı.

Trump, cenazelerin aileleriyle birlikte, Hava Kuvvetlerinin "yurtdışından Amerika Birleşik Devletleri'ne onurlu bir şekilde geri getirilmesi" olarak adlandırdığı tören için Delaware'deki Dover Hava Kuvvetleri Üssü'ne geldi. ABD ordusu, ABD ve Suriye birliklerinden oluşan bir konvoyu hedef alan saldırganın iki askerini ve bir sivil tercümanı öldürdüğünü açıkladı. Trump saldırıyı korkunç olarak nitelendirdi ve intikam yemini ederek, öldürülen üç kişiyi "büyük vatanseverler" olarak tanımladı. Saldırıda üç ABD askeri de yaralandı.


Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
TT

Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)

ABD ordusunun açıklamasına göre Amerika Birleşik Devletleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı bir gemiyi hedef alan yeni bir saldırı düzenleyerek "dört terörist uyuşturucu kaçakçısını" öldürdü.

Güney Komutanlığı gemiyle ilgili olarak şunları belirtti: “İstihbarat, geminin Doğu Pasifik'te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı rotası üzerinde seyrettiğini ve uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarına karıştığını doğruladı.”

Açıklamada ayrıca, “Dört terörist uyuşturucu kaçakçısı öldürüldü ve hiçbir ABD askeri personeli yaralanmadı” denildi.

Başkan Donald Trump'ın yönetimi, aylardır Venezuela'ya deniz kuvvetleri takviyesi yaparak ve ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını iddia ettiği teknelere yönelik ölümcül saldırılar düzenleyerek artan bir baskı uyguluyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu saldırılarda (son saldırı dahil) en az 99 kişi hayatını kaybetti.