Filistin halkı, seçimleri umutla bekliyor

Filistin halkı, seçimleri umutla bekliyor
TT

Filistin halkı, seçimleri umutla bekliyor

Filistin halkı, seçimleri umutla bekliyor

Hamas ile Fetih’in seçimler konusunda uzlaşıya varmasının ardından halk da seçimlerin bir an evvel gerçekleştirilmesini umutla bekliyor.
Filistin'de Gazze Şeridi'ni kontrol altında tutan Hamas ile Batı Şeria'yı yöneten Fetih, 2006'dan bu yana ilk genel seçimlerin düzenlenmesi için dün anlaşmıştı. Altı ay içinde sandıkların kurulması kararına varılan anlaşmanın ardından Gazze ve Batı Şeria halkı seçimi merakla beklemeye başladı. Batı Şeria ve Gazze’de yaşayan Filistinliler, önce parlamento seçimi, ardından Filistin yönetimi başkanlığı seçimi ve son olarak da Filistin Kurtuluş Örgütü Merkez Konseyi seçimlerinin bir an önce gerçekleştirilerek iki kent arasındaki 13 yıllık bölünmüşlüğün son bulmasını istiyor.
Batı Şeria’da bulunan Ramallah kentinde yaşayan Jawwad Jaradat, iç bölünmenin İsrail’e, işgal ettiği Filistin topraklarındaki planlarını gerçekleştirme fırsatı verdiğini ifade ederek, “İsrail pek çok kararı uygularken, Filistin, iç bölünme nedeniyle bu kararları engelleyemedi” dedi. Hamas ve Fetih’e, İsrail’in işgal planına karşı uzlaşma çabalarını arttırma çağrısı yapan Jaradat, İsrail ve Arap ülkelerinin vardığı normalleşme anlaşmalarına dikkat çekerek, “Yıllarca süren iç bölünmenin ardından halk uzlaşma çabalarının bir kez daha başarısızlıkla sonuçlanmasından endişe ediyor. Ancak, özellikle Hamas ve Fetih arasında Türkiye’de gerçekleştirilen görüşmeler dikkate alındığında bu kez bu çabaların farklı olduğunu görüyoruz. Çabaların bu defa, en kısa sürede başarılı ile sonuçlanmasını umut ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“Filistin’deki bölünme Arap ülkelerinin İsrail ile ilişkileri normalleştirmesinin asıl nedeni”
Ramallah’ta yaşayan Ibrahim al-Arouri, Filistin topraklarında genel seçimlerin yapılmasının Filistinlilerin hakları için mücadele etmesini sağlayacak yeni siyasi stratejiler belirleyecek birleşmiş bir Filistin cephesiyle sonuçlanacağını dile getirdi. Durumu İsrail ya da Arap ülkelerinin sonlandırmayacağını liderlerinin sonlandıracağını ifade ederek, “Filistin’in iç bölünmesi, Arap ülkelerinin İsrail ile ilişkileri normalleştirmesinin asıl nedeni. Buna rağmen, Filistin liderlerinin İsrail’in işgaline karşı birleşeceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Gazze Şeridi’nde yaşayan Mamdouh al-Khaldy ise, zor yaşam koşullarının iç bölünmenin sonucu olduğunu söyleyerek, “Sadece İsrail değil, Hamas ve Fetih de kötüleşen koşullardan sorumlu. Filistin’deki bölünmeye üzülüyoruz. Hamas ve Fetih’e sesleniyorum, sahada gerçekten uzlaşmaya varın. Çünkü, mevcut durumdan yorulduk. İç bölünme yüzünden, Kudüs’ü Yahuleştirmeye çalışıyorlar, Arap ülkeleri İsrail ile ilişkilerini normalleştiriyor.



Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
TT

Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi başkanlığındaki Kürt heyeti arasında, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın da katıldığı görüşme Şam'da başladı.

Görüşme, eş-Şera ve Abdi'nin 10 Mart'ta ABD himayesinde imzaladıkları ve ‘sınır kapıları, havaalanı, petrol ve doğalgaz sahaları dahil olmak üzere Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin idaresine dahil edilmesini’ öngören bir dizi maddeden oluşan anlaşmadan dört ay sonra gerçekleşti.

Ancak Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi daha sonra anayasal deklarasyon ve çeşitliliği yansıtmadığını söylediği bir hükümetin kurulması nedeniyle Suriye yönetimini eleştirdi. Geçtiğimiz ay Kürt güçleri ‘demokratik ve adem-i merkeziyetçi’ bir devlet talep etmiş, Şam da buna yanıt olarak ülkede ‘bölücü bir gerçeklik dayatma girişimlerini’ reddettiğini açıklamıştı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre  adının açıklanmasını istemeyen bir Kürt kaynak, “SDG liderinin başkanlığındaki bir Kürt heyeti bugün DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) temsilcilerinin eşliğinde Şam'a gitti ve şu anda Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile görüşüyor. Görüşmede ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Toplantının gündemi hakkında bilgi sahibi olan kaynak, ‘görüşmelerde dört ana dosyanın ele alındığını, bunların Suriye devletinin yapısı, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Şam hükümeti arasındaki ilişki, ekonomi ve askeri güç olduğunu’ söyledi.

Çatışmaların patlak vermesinden önce onlarca yıl ötekileştirme ve dışlanmaya maruz kalan Kürtler, yeni yönetimin karar alma mekanizmasını merkezileştirme ve kilit unsurları geçiş sürecinin yönetiminden dışlama girişimini eleştiriyor.

Abdi, mayıs sonunda bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Şam ile vardığımız mutabakata bağlıyız ve şu anda uygulama komiteleri aracılığıyla bu anlaşmayı hayata geçirmek için çalışıyoruz” dedi. Abdi ayrıca, tüm bileşenlerin tam haklarla yaşadığı ve hiç kimsenin dışlanmadığı adem-i merkeziyetçi bir Suriye’ye olan bağlılığını vurguladı.

Eş-Şera'nın Şam'a gelişinden kısa bir süre sonra tüm silahlı askeri grupları dağıtacağını açıklamasına rağmen, ABD destekli Kürtler, 2019'da son kalesinden çıkarılana kadar DEAŞ'la mücadelede etkili olduğunu kanıtlayan organize askeri güçlerini korumakta ısrar ediyor.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Şam'ın ihtiyaç duyduğu büyük petrol ve doğalgaz sahaları da dahil olmak üzere kuzey ve doğu Suriye'nin büyük bölümünü kontrol ediyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani daha önce Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile imzalanan anlaşmanın şartlarının uygulanmasının ‘ertelenmesinin’ ülkedeki ‘kaosu uzatacağı’ uyarısında bulunmuştu.