Bangladeş’te uyuşturucu suçundan yakalanan adama ilginç ceza

Bangladeş’te uyuşturucu suçundan yakalanan adama ilginç ceza
TT

Bangladeş’te uyuşturucu suçundan yakalanan adama ilginç ceza

Bangladeş’te uyuşturucu suçundan yakalanan adama ilginç ceza

Bangladeş’in Feni şehrindeki adliyede; 3 yıl önce uyuşturucu kullanma, taşıma ve satma suçlarından yakalanan Enayet Patwari’ye Bangladeş bağımsızlığı ile ilgili 2 film izlemek, bir seferlik 20 yetimi kendi evinde misafir etmek gibi “ceza” verdi.
Bangladeş’in Feni şehrinde yaşayan 55 yaşındaki Enayet Patwari 6 Şubat 2017 tarihinde uyuşturucu madde yapımında kullanılan 1 buçuk kilogram ağırlığında Hint keneviriyle yakalanmasının ardından tutuklanmıştı. Daha sonra denetim altında serbest bırakılan Patwari’nin devam eden davası bu ay sonuçlandı. Mahkeme tarafından Patwari’ye verilen ceza ülkede bir ilk olurken, Bangladeş gündeminde dikkat çekti. Feni mahkemesi, Patwari’ye ceza olarak 1 yıl içinde uyması gereken 8 farklı “ceza” verdi. Patwari’ye ceza olarak verilen şartlar; yaşlı annesinin bakımını yapmak, her gün bir ağaç dikmek, uyuşturucu madde kullanmamak, taşımamak ve satmamak, şehirde uyuşturucuya karşı düzenlenecek tüm faaliyetlere katılmak, bir seferlik 20 yetimi kendi evinde misafir etmek, 1 yıl içinde Bangladeş bağımsızlığı ile ilgili 2 film izlemek ve vatan sevgisi hakkında düzenlenecek söyleyişlere katılmak ve son olarak her ay Feni valiliğine giderek ilgili yetkiliye aylık gelişmeler hakkında rapor vermek şeklinde sıralandı. Patwari’nin, şartları yerine getirmemesi durumunda 1 yıllık hapis cezasına çarptırılacağı ifade edildi.
Patwari, kendini değiştirmek istediği için verilen cezadan oldukça mutlu olduğunu ileterek, tek seferlik şartların hepsini yerine getirdiğini, uzun vadeli şartları da uygulamaya başladığını ve devam edeceğini söyledi. Patwari, “Verilen bu ceza beni yeniden hayata döndürecek. Yaptığım hatadan utanç duyuyorum ve bir daha asla yapmayacağım. Kendimi değiştirmek için verilen bu cezayı hem ailem hem de yaşlı annem için olumlu karşılıyorum. Cezalar arasında kısa sürede yapabileceklerimi yaptım. Anneme bakıyorum, yetimleri misafir ettim, her gün bir ağaç dikiyorum ve günlerimi artık bu şartlara uygun geçiriyorum. Umarım ki kalan sürede de tüm şartlara uygun olarak hayatıma yeniden düzen verebileceğim” şeklinde konuştu.
Patwari’nin annesi ve yaşadığı mahalle sakinleri ise, Patwari’nin şimdi daha iyi bir hayat sürdürdüğünü, iyi bir insan olamaya çalıştığını ve şartlara uygun davrandığını dile getirdiler.



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP