Irak Elektrik Bakanlığı kapasitesine yakında 3 bin MW ekleyecek

INA
INA
TT

Irak Elektrik Bakanlığı kapasitesine yakında 3 bin MW ekleyecek

INA
INA

Irak Elektrik Bakanlığı’ndan ülkenin elektrik kapasitesine yönelik atılacak adımlara ilişkin açıklama geldi. Bakanlık,  yakın zamanda milli kapasiteye 3 bin MW elektrik ekleneceğini duyurdu. Söz konusu duyuru, Wahington’ın Tahran’a yönelik ambargo açıklamasında Irak’ın İran’dan elektrik ithal etmesini istisna tuttuğunu bildirmesinin ardından geldi.
Elektrik Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Musa el-Abadi dün Irak Haber Ajansı’na (INA) yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Elektrik Bakanlığı, yakında devreye girecek üretim birimleri ve santraller aracılığıyla yaklaşık 3 bin MW yeni elektrik enerjisini sisteme kazandırmak için çalışmalar yürütüyor. Buna yönelik çalışmalar, yeni yıl için yapılan hazırlıklar arasında yer alacak.”
Abadi, ABD tarafının Irak’ın 60 günlük gaz ithalatı muafiyetine atıfta bulunarak, “Washington yönetiminin bu muafiyeti Irak’ın doğalgaz sahalarını iyileştirmeye çalışması ve üretim tesislerini çalıştırmak için yakıt planını garantilemesi açısından bir fırsat olarak gördüğüne” dikkat çekti. Abadi ayrıca komşu ülkelerle elektrik bağlantı projelerine devam edilmesi gibi enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesine yönelik yürütülen da dikkat çekti.
ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili önceki gün yaptığı açıklamada şunları söylemişti:
“ABD, Irak’ın İran’dan elektrik ithal etmesine yönelik istisnayı bu defa 60 günlük süreyle yeniledi. Bu, Bağdat yönetiminin enerjide İran’a olan bağımlılığını azaltmak için etkili önlemler almasını sağlayacak kadar yeterli bir süre.”
ABD, Bağdat’ın elektrik ihtiyacını karşılamak üzere İran kaynaklarını kullanması için tanıdığı ve genellikle 90 veya 120 günlük olarak belirlediği muafiyetleri daha önce defalarca uzattı. Analistler, Irak’ın İran elektriğinden yararlanması için tanınan daha kısa süreli muafiyetlerin arka planında Irak’taki ABD güçlerine yönelik tekrar eden saldırıların ve bunlar nedeniyle iki ülke arasındaki ilişkilerde yaşanan gerilimin yansıması olabileceği görüşündeler. 



Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
TT

Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)

İran destekli Husilerin, Kızıldeniz'deki iki ticari gemiyi batırmasının yankıları sürüyor. 

Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri, 7 Temmuz'da yaptığı açıklamada Magic Seas isimli gemiyi, iki insansız deniz aracının yanı sıra üç drone ve 5 balistik füzeyle vurduklarını duyurmuştu. 

Sözcü, 9 Temmuz’daki açıklamasında da Eternity C adlı geminin vurulduğunu söylemişti. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde, Liberya bandıralı iki geminin de Yunan şirketlerine ait olduğu belirtiliyor.

Haberde yardım çağrısı yapılmasına rağmen ABD ya da müttefiklerinin bölgedeki hiçbir gemisinin olaya müdahale etmediği aktarılıyor.

Pazar günü düzenlenen saldırıda Magic Seas mürettebatının gemiyi terk ettiği belirtiliyor. 

Ancak pazartesi gecesi düzenlenen ikinci saldırıda Eternity C mürettebatının Husilerle çatışmaya girdiği, bazı kişilerin Şii örgüt tarafından rehin alındığı aktarılıyor. En az üç kişinin gemide ölü bulunduğu, 15 kişinin kayıp olduğu, 10 kişininse kurtarıldığı yazılıyor. 

Britanyalı denizcilik teknolojisi firması VanguardTech’ten Ellie Shafik, "Bu, Husilerin 48 saat içinde yarattığı en ciddi hasar" diyor. 

Eski Birleşik Krallık Donanması Subayı Christopher Long da Husi militanlarının kontrolündeki bölgelerde askeri varlığın çok zayıf olduğunu, bunun da ticari gemileri savunmasız bıraktığını söylüyor. Long, "Oradaysanız, tamamen yalnızsınız" ifadelerini kullanıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Husilere ait hedeflere 15 Mart’ta saldırı başlatılmıştı. 6 Mayıs’ta örgütle ateşkes yapıldığı ve operasyonun sonlandırıldığı duyurulmuştu. 

WSJ’nin aktardığına göre ABD, Husiler Amerikan gemilerine saldırmadıkça ateşkesi geçerli sayıyor. Pentagon’un bölgedeki askeri duruşunu değiştirmediği aktarılıyor. 

Diğer yandan Husilerin saldırıları, Gazze’de yeni bir ateşkes anlaşması için görüşmelerin yoğunlaştığı bir dönemde meydana geldi. 

Katar’ın başkenti Doha’da süren müzakerelerde Tel Aviv yönetimi ve Hamas arasındaki anlaşmazlıkların büyük ölçüde çözüldüğü fakat İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus kentlerini ayıran Morag Koridoru'nda işgali sürdürme ısrarının henüz aşılamadığı kaydedilmişti.

Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonuna destek olarak başlatmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP