İsrail, Batı Şeria’da bu yıl 500 ev yıktı

Reuters arşiv
Reuters arşiv
TT

İsrail, Batı Şeria’da bu yıl 500 ev yıktı

Reuters arşiv
Reuters arşiv

Birleşmiş Milletler’in yayınladığı bir rapora göre İsrail bu yılın başından itibaren Doğu Kudüs dahil olmak üzere Batı Şeria’da ruhsatsız olduğu bahanesiyle 500’den fazla evi yıktı. BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA) hazırladığı raporda "İsrail bu yılın başından bu yana  Batı Şeria'da 506 binayı yıktı. Bunların arasında işgal altındaki Kudüs'ten 134 bina da bulunuyor” denildi.
OCHA raporunda İsrail'in son iki hafta içinde Filistinlilerin 22 binasını yıktığı bilgisi de yer aldı. Raporda şu ifadeler kullanıldı:
"Filistinlilere ait 22 bina, İsrailli yetkililer tarafından verilen inşaat ruhsatı olmadığı bahanesiyle yıkıldı. Bu da 50 Filistinlinin yerlerinden edilmesine ve yaklaşık 200 kişinin zarara uğramasına neden oldu. 8’i Kudüs’ten 12 binanın sahiplerinin daha fazla para cezası ve harçtan kaçınmak için yıkım gerçekleştirdiği, diğer on binanın Batı Şeria'nın yaklaşık yüzde 60'ını oluşturan ve tamamen İsrail kontrolü altında olan C Bölgesi'nde bulunduğu belirtildi.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi Filistin Koordinatörü Jamie McGoldrick geçtiğimi günlerde işgal altındaki Filistin topraklarında "koronavirüs salgını sırasında yasa dışı yıkımlarda ciddi bir artışa tanık olunduğu" uyarısında bulundu. Yetkili açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“İsrail, Filistin’in evlerini yıkmak için ruhsat iznini bahane ediyor. Ancak ayrımcı temeller üzerine kurulmuş şehir planlaması nedeniyle ruhsat almaları imkansız.”
İsrail, 1967'de Batı Şeria'yı işgal ettiğinden bu yana özellikle Doğu Kudüs'te bu politikaları hız kesmeden sürdürüyor. İşgal Altındaki Topraklar İnsan Hakları Enformasyon Merkezi (B'Tselem), İsrail'in büyük ölçekli inşaat ve ciddi meblağlarda paranın yalnızca Yahudiler için ayrılmış mahallelerde ve "Büyük Kudüs" ü oluşturan yerleşim birimlerinde kullanıldığını, buna karşılık Filistin halkının kalkınmasını ve bölgedeki inşayı önlemek için büyük çaba gösterdiğini belirtti.
B'Tselem, Filistinli yetkililerin verilerine göre bölgedeki 20 bin ev ve işyerinin sürekli olarak yıkım tehdidi altında bulunduğunu bildirdi. Örgütün açıklamasına göre 2004'ten bu yana bin 018 Filistinlinin evi yıkıldı. Bunlardan 186 tanesi ev sahipleri tarafından yıkılmak zorunda bırakıldı. Yıkılan binaların 427’si de bölgedeki tesislerdi. Aynı dönemde İsrail, Batı Şeria'nın geri kalanında, Doğu Kudüs'tekilere ek olarak en az bin 500 evi yıktı.



İsrail ordusu Gazze şehrindeki Burc en-Nur’u bombaladı

İsrail bombardımanı sonrası çok katlı bina yerle bir oldu. (Filistin medyası)
İsrail bombardımanı sonrası çok katlı bina yerle bir oldu. (Filistin medyası)
TT

İsrail ordusu Gazze şehrindeki Burc en-Nur’u bombaladı

İsrail bombardımanı sonrası çok katlı bina yerle bir oldu. (Filistin medyası)
İsrail bombardımanı sonrası çok katlı bina yerle bir oldu. (Filistin medyası)

İsrail ordusu bugün Gazze şehrinde çok katlı bir binayı bombaladığını duyurdu. Ordu, Hamas'ın bu binayı kullandığını ve ‘binanın içinde veya yakınında terörist altyapı’ bulunduğunu iddia etti.

Ordu bugün erken saatlerde, Gazze şehrindeki Burc en-Nur sakinlerine ve yakındaki çadırlarda yaşayanlara, burayı hedef alacağı gerekçesiyle bölgeyi terk etmeleri emri verdi.

İsrail ordusu, vatandaşlardan bölgeyi derhal tahliye etmelerini ve güneydeki el-Mevasi'de bulunan insani yardım bölgesine gitmelerini istedi.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Gazze şehri bölgesini, özellikle 727, 786, 726, 784 bloklarını ve özellikle kırmızı işaretli Burc en-Nur’u ve Safad Caddesi'nde bulunan yakındaki çadırları henüz tahliye etmemiş olanlara duyuru… İsrail ordusu, Hamas terörist altyapısının içinde veya yakınında bulunması nedeniyle kısa süre içinde binaya saldırı düzenleyecek.”

İsrail ordusu perşembe günü, Gazze Şeridi'nde devam eden soykırımın bir parçası olarak önümüzdeki günlerde Gazze şehrindeki daha fazla yüksek binayı yıkma tehdidinde bulundu.

Geçtiğimiz hafta cuma günü İsrail ordusu Gideon'un Savaş Arabaları 2 Operasyonu adı altında Gazze şehrindeki çok katlı binaları yıkmaya başladı.

İsrail ordusu, Hamas'ın bu binaları kullandığını iddia ediyor. Ancak bu iddia, Hamas, bina sakinleri ve yerel ve uluslararası insan hakları örgütleri tarafından yalanlandı.

İsrail ordusu çarşamba günü, yüzlerce Filistinlinin yaşadığı ve mülteci kamplarına bitişik Burc Taybe 2’yi hedef aldı. Saldırı sonucu iki Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı ve binlerce vatandaş evsiz kaldı.

Son günlerde İsrail, Gazze şehrindeki çok katlı binaları kademeli olarak yıkma operasyonuna başladı. Bu da yerinden edilen ailelerin sayısını artırdı ve onları zorlu yerinden edilme koşullarına itti.


Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli: Bizim de hayallerimiz var

 Nadin Ayoub, Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli oldu, (AFP)
Nadin Ayoub, Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli oldu, (AFP)
TT

Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli: Bizim de hayallerimiz var

 Nadin Ayoub, Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli oldu, (AFP)
Nadin Ayoub, Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli oldu, (AFP)

Miss Universe güzellik yarışmasına katılan ilk Filistinli olan Nadin Ayoub, Filistinlilerin sadece acı çeken bir halk olmadığını, hayalleri, özlemleri ve sıkı sıkıya bağlı oldukları bir kimlikleri olduğunu dünyaya anlatmak istediğini söyledi.

İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde 23 aydan fazla süredir devam eden savaşın ortasında, 27 yaşındaki Ayoub, önümüzdeki kasım ayında Tayland'da düzenlenecek olan yarışmada, yarışma tarihinde ilk kez Miss Palestine kuşağını takmaya hazırlanıyor.

Ayoub, Dubai'de AFP'ye verdiği röportajda, “Biz sadece mücadelelerimiz ve acılarımızdan ibaret değiliz. Filistinliler aynı zamanda yaşamak isteyen çocuklar, hayalleri ve hedefleri olan kadınlar” dedi.

Ayoub yarışmaya katılarak ülkesinin güzelliğini, zengin mirasını ve her şeyden önce halkının insanlığını vurgulamak istediğini ifade etti.

Açık tenli ve uzun kahverengi saçlı genç kadın, güzellik yarışmaları dünyasında büyümedi.

İşgal altındaki Batı Şeria, ABD ve Kanada'da büyüdü ve şu anda Ramallah, Amman ve Dubai'de yaşıyor.

Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE), sürdürülebilirlik ve yapay zekâ ile ilgili alanlarda içerik üreticileri için bir eğitim kurumu kurdu.

Ayoub, “Ebeveynlerim akademisyen olduğundan beni derslerime odaklanmam için teşvik ettiler” dedi.

Ayoub, İngiliz edebiyatı ve psikoloji bölümünden mezun oldu. Filistin topraklarında öğretmenlik yapıyordu ve insani yardım kuruluşlarında çalışıyordu ki, İtalya'da bir defileye katılma fırsatı sunuldu. Bu da onu üne kavuşturdu.

Nadin Ayoub, yarışma tarihinde ilk kez Miss Palestine kuşağını takmaya hazırlanıyor. (AFP)Nadin Ayoub, yarışma tarihinde ilk kez Miss Palestine kuşağını takmaya hazırlanıyor. (AFP)

Profesyoneller daha sonra onu uluslararası yarışmalara katılmaya teşvik ettiler ve ilk olarak Miss Palestine adlı ulusal güzellik yarışmasının düzenlenmesiyle işe başladılar.

Ayoub, “Organizasyon kurmak gibi basit bir şey bile bizim için zor... Diğer ülkeler için bu çok kolay. Bizim için ise bunun gerçekleşmesi onlarca yıl sürdü” ifadelerini kullandı.

Filistinlilerin yarısının dünyanın çeşitli ülkelerine dağılmış, diğer yarısının ise Gazze Şeridi, işgal altındaki Batı Şeria ve İsrail'de yaşadığı göz önüne alındığında, Miss Palestine güzellik yarışmasının 2022'de geniş bir temsil gücü olması için çevrimiçi olarak düzenlendiğini açıkladı.

“Bir sese ihtiyacımız var”

Nadin Ayoub ilk unvanını kazandıktan sonra hayırseverlik faaliyetlerine katıldı. 7 Ekim 2023'te Gazze Şeridi'nde patlak veren savaş nedeniyle Miss Universe güzellik yarışmasına katılmaktan vazgeçti.

Yıkıcı savaş devam ederken Miss Palestine organizatörleri, Ayoub’un ‘Filistin hakkında konuşmak ve Filistin'i uluslararası sahnede öne çıkarmak’ için bu yılki yarışmaya katılma fırsatını değerlendirmesi gerektiğine inanıyordu.

Ayoub, “Halkımızın bir sese ihtiyacı var. Kimliğimizin silinmesini istemiyoruz” dedi.

Ayoub, Birleşmiş Milletler'in (BM) 193 üye ülkesinden 145'i tarafından tanınan ‘bağımsız bir ülkeyi temsil ettiğini’ vurguladı.

BM Genel Kurulu dün New York'ta, Filistin-İsrail çatışmasında iki devletli çözüme yeni bir ivme kazandırmayı ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını amaçlayan New York Deklarasyonu’nu kabul etti. Şarku'l Avsat'ın aldığı bilgiye göre 142 ülke karar lehinde oy kullanırken, 10 ülke karşı oy kullandı.

Nadin Ayoub, yarışma sonrasında unvanını yeni bir Filistin Güzeli'ne devredeceğini ve ‘kadınları, çocukları ve tüm Filistin halkını desteklemek’ için çalışmalarına devam edeceğini söyledi.


Lübnan'daki Filistin Ulusal Güvenlik Güçleri Komutanı: Bekaa Vadisi'ndeki kamplar ağır silahlardan arındırıldı

 Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde bulunan Baalbek şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanlar, 25 Kasım 2024 (Arşiv – AFP)
Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde bulunan Baalbek şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanlar, 25 Kasım 2024 (Arşiv – AFP)
TT

Lübnan'daki Filistin Ulusal Güvenlik Güçleri Komutanı: Bekaa Vadisi'ndeki kamplar ağır silahlardan arındırıldı

 Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde bulunan Baalbek şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanlar, 25 Kasım 2024 (Arşiv – AFP)
Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde bulunan Baalbek şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanlar, 25 Kasım 2024 (Arşiv – AFP)

Lübnan televizyon kanalı el-Cedid, Lübnan'daki Filistin Ulusal Güvenlik Güçleri Komutanı Subhi Ebu Arab'ın Bekaa Vadisi'ndeki Filistin kamplarında ağır silah bulunmadığını açıkladığını bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın el-Cedid televizyonundan aktardığına göre, Lübnan ordusu bugün el-Beddavi Mülteci Kampı’ndan mayınlar, uçaksavarlar, orta menzilli silahlar ve çeşitli mühimmat içeren silah sevkiyatı aldı.

Diğer yandan Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA), Lübnan'daki Filistin Ulusal Güvenlik Güçleri'nin Halkla İlişkiler ve Medya Müdürü Abdulhadi el-Esedi'nin “Ulusal Güvenlik Güçleri bugün Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) fraksiyonlarına ait yeni Filistin silahlarının teslimatını tamamladı. Ayn el-Hilve Mülteci Kampı’ndan beş kamyon ve el-Beddavi Mülteci Kampı’ndan üç kamyon Lübnan ordusuna teslim edildi” ifadelerini aktardı.

El-Esedi yaptığı açıklamada, ‘bu adımın, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn tarafından yayınlanan ortak bildirinin ve bunun sonucunda Lübnan-Filistin Ortak Komitesi'nin kamplardaki durumu izlemek ve yaşam koşullarını iyileştirmek için yaptığı çalışmaların bir parçası olduğunu’ doğruladı.