Tunus Parlamentosu oturumlarına başladı

Sağlık Bakanı’nın görevden alınması çağrılarının yapıldığı meclisin gündeminde sosyal sorunlar ve eğitim var.

Koronavirüsle mücadele eden sağlık personeli çalışma koşullarını protesto etti. (EPA)
Koronavirüsle mücadele eden sağlık personeli çalışma koşullarını protesto etti. (EPA)
TT

Tunus Parlamentosu oturumlarına başladı

Koronavirüsle mücadele eden sağlık personeli çalışma koşullarını protesto etti. (EPA)
Koronavirüsle mücadele eden sağlık personeli çalışma koşullarını protesto etti. (EPA)

Tunus Parlamentosu, yaz tatilinin ardından gerçekleştirdiği dünkü ilk oturumunda sosyal, eğitim ve sağlık başlıklarını görüştü. Hişam Meşişi hükümetinden beş bakanın katılımıyla düzenlenen oturumda bakanlar, ülkedeki durumla ilgili milletvekillerine bilgi verdiler. Oturuma katılan bakanlar arasında Sağlık Bakanı Fevzi el-Mehdi, Sosyal İşler Bakanı Muhammed et-Trablusi, Gençlik, Spor ve Mesleki Entegrasyon Bakanı Kemal Dagiş, Yüksek Öğretim Bakanı Ülfet b. Ude ve Eğitim Bakanı Fethi es-Selaveti yer aldı.
Meşişi hükümetini destekleyen siyasi çevreler, zorlu sağlık koşulları ve ekonomik durumla yüzleşmede ulusal birliğin önemine odaklanırken muhalefet kanadından bir vekil, koronavirüs salgınında teyit edilen vaka sayısının artması ve bakanlığın ölümlerin önünü almada başarısız olmasının ardından Sağlık Bakanı’na verilen güven oyunun geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Meclis Başkanı, İslâmî kanattaki Nahda Hareketi’nin lideri ve Meşişi hükümetini destekleyen meclis koalisyonunun başındaki isim olan Raşid Gannuşi, oturumun açılışında, “Tunus’un hassas ve aynı zamanda zor şartlar altında bir sağlık kriziyle karşı karşıya olduğunu” vurguladı. “Bu nedenle parlamento mensupları ve tüm siyasi çevrelerin halkın beklentilerini karşılayacak düzeyde, sağlık tehditlerini ortadan kaldırmaya ve sistemdeki eksiklikleri gidermeye odaklanması gerekiyor” dedi. Gannuşi, hükümet kurumları arasında tam bir uyum sağlamak ve safları sıkılaştırmak için yüksek derecede fikir birliği sağlanması çağrısında bulundu.
Nahda lideri ayrıca ulusal birlik ve bütünlüğün, sükuneti temin etmenin, parlamento içinde ve dışındaki etkileşimlerden kaçınmanın, “engelleri ve krizleri aşmak için en etkili silah olduğunu” vurguladı. Ayrıca uzlaşma zeminini temin etmek, uzlaşıda sürekliliği sağlamak ve görüş ayrılıklarını medeni bir şekilde yönetmek konusunda parlamento üyelerinin üzerine büyük sorumluluklar düştüğünü hatırlattı.
Tunus’un Kalbi Partisi’nin meclis grup başkanı Usame el-Halifi, ülkenin sağlık, sosyal ve ekonomik alanlarda içinde bulunduğu durumun üstesinden gelebilmesi için gerçek bir ulusal birliğe ihtiyaç olduğunu vurguladı. Halifi milletvekillerine hitaben, “Bu çok yönlü krizin ışığında karşı hükümetin çabalarının Tunus halkının menfaatine yönelik olmasını umuyoruz. Ülkenin bir birlik ve güven konuşmasına ihtiyacı var” dedi.
Demokratik Akım ve Halk Hareketi partilerinin meclis grup başkan vekili Şükri ez-Züveybi, koronavirüs salgınını başarılı bir şekilde engelleyememek ve süreci kötü yönetmekle suçlanan Hişam Meşişi hükümetinin Sağlık Bakanı’na verilen güvenoyunun geri çekilmesi için bir dilekçe hazırlayarak dağıttığını açıkladı.
Züveybi, hükümetin salgına yönelik eylem planını eleştirdiği konuşmasında şunları söyledi:
“Devlet, salgının sadece finansal yönleriyle ilgileniyor ve Tunus halkının sağlığı pahasına harcamalarda kemer sıkma politikası takip ediyor. Hükümetin koronavirüs testleri yapmaktan kaçınması ve enfekte vakaları sadece iki hafta süreyle karantinada tutmakla yetinmesi bunun en önemli göstergesidir.”
Zuveybi ayrıca devletin gerekli laboratuvar analizlerini yaptırmaya gücü yetmeyen ve sağlık durumları hakkında bilgi alamayan kesimleri de terk ettiğine dikkat çekti.
Tunus merkezli 28 farklı sivil toplum örgütü ve dernek, son zamanlarda sosyal medyada,  bazı medya mensupları, politikacılar ve resmi yetkililer tarafından idam cezasının yeniden getirilmesi taleplerine karşı yaşam hakkının ihlal edildiğini savunan insan hakları çalışanlarına yönelik yürütülen “linç kampanyasını” kınadı. Yapılan açıklamada, bazı politikacıların, “siyasal hayatta yükselen popülizmin etkisi altına girerek” bu kampanyaya destek olmasının düşündürücü olduğu belirtildi.
Söz konusu sivil toplum örgütleri ve dernekler konuyla ilgili yaptıkları açıklamada, kışkırtıcı ve suçlayıcı üsluba son verilmesi, masumiyet karinesine saygı gösterilmesi, suçla mücadelenin siyasi amaçlar için kullanılmamasını istediler. Popülizmin durumu daha da karışık hale getirdiğine vurgu yaptılar. Ayrıca Tunus’un İnsan Hakları Sözleşmesi’ne olan yükümlülüklerine ve taahhütlerine saygı duyulması, BM mekanizmalarının ve kararları ile tavsiyelerinin yanı sıra ciddi suç olguları üzerine kapsamlı bir ulusal diyalog başlatılmasını istediler. Şiddetin tırmandırılmasının önlenmesi, köklerinin sökülüp atılması ve bunları azaltmak için etkili çözümler ortaya konulmasının gerekliliğine dikkat çektiler.
Sivil toplum örgütleri ve derneklerini listesinde, “Tunus İnsan Hakları Birliği (LTDH), Tunus’ta İşkenceye Karşı Teşkilat (OCTT), İdam Cezasını Karşı Tunus Koalisyonu, Tunus Basın Özgürlüğü Merkezi ve Birleşmiş Milletler Tunus Derneği’nin isimlerinin de yer alması dikkat çekti.



Hamas, Gazze'de ateşkes görüşmelerine "derhal" katılmaya hazır

Filistinli bir anne ve kızı, Gazze Şeridi'nin merkezindeki El-Bureyc mülteci kampına düzenlenen İsrail hava saldırısı sırasında siper almaya çalışıyor (AFP)
Filistinli bir anne ve kızı, Gazze Şeridi'nin merkezindeki El-Bureyc mülteci kampına düzenlenen İsrail hava saldırısı sırasında siper almaya çalışıyor (AFP)
TT

Hamas, Gazze'de ateşkes görüşmelerine "derhal" katılmaya hazır

Filistinli bir anne ve kızı, Gazze Şeridi'nin merkezindeki El-Bureyc mülteci kampına düzenlenen İsrail hava saldırısı sırasında siper almaya çalışıyor (AFP)
Filistinli bir anne ve kızı, Gazze Şeridi'nin merkezindeki El-Bureyc mülteci kampına düzenlenen İsrail hava saldırısı sırasında siper almaya çalışıyor (AFP)

Filistin Hamas Hareketi, dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıların durdurulması için arabulucular tarafından sunulan son teklifle ilgili olarak Filistinli gruplar ve güçlerle iç istişarelerin tamamlandığını duyurdu.

Hareket, basın açıklamasında, yanıtını arabuluculara ilettiğini ve cevabın olumlu olduğunu belirtti. Ayrıca, bu çerçevenin uygulanmasına ilişkin mekanizma hakkında müzakerelere derhal başlamaya hazır olduğunu vurguladı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre bilgili bir Filistinli yetkili, Hamas'ın ABD'nin arabuluculuğunda hazırlanan ateşkes önerisine yanıtını sunduğunu ve yanıtın olumlu olduğunu belirtti ve bir anlaşmaya varılmasını kolaylaştıracağını söyledi.

ABD Başkanı Donald Trump, yaklaşık 21 aydır süren İsrail ile Hamas arasındaki savaşta 60 günlük ateşkes için “nihai öneri” açıklamış ve önümüzdeki saatlerde her iki taraftan yanıt beklediğini belirtmişti.

ABD eski Başkanı Donald Trump (AFP)ABD eski Başkanı Donald Trump (AFP)

Kimliğinin açıklanmaması koşuluyla Reuters'a konuşan Hamas'tan bir yetkili, “Aracılar Katar ve Mısır'a ateşkes önerisine cevabımızı ilettik” dedi.

Müzakerelere yakın Filistinli yetkili, Hamas'ın yanıtının olumlu olduğunu, bunun bir anlaşmaya varılmasına yardımcı olacağını ve kolaylaştıracağını düşündüğünü söyledi.

İsrail'in Ynet haber sitesi ise Hamas'ın anlaşmada, önceki ateşkes anlaşmalarına uygun olarak insani yardımların giriş mekanizmasının yeniden düzenlenmesi dahil olmak üzere bazı küçük değişiklikler talep ettiğini açıkladı.

Hamas ayrıca, Gazze İnsani Yardım Kuruluşu'nun faaliyetlerinin sona erdirilmesini, İsrail ordusunun önceki ateşkes anlaşmasında belirlenen bölgelerden çekilmesini, 60 günlük ateşkesin ardından çatışmalara yeniden başlamamayı ve arabulucularla müzakerelerin devam etmesini talep etti.

Trump salı günü, İsrail'in 60 günlük ateşkesin tamamlanması için gerekli şartları kabul ettiğini ve bu süre zarfında savaşı sona erdirmek için çaba gösterileceğini açıklamıştı.