Libya’nın imarı, siyasi istasyonda duraksadı

Libya’nın imarı, siyasi istasyonda duraksadı
TT

Libya’nın imarı, siyasi istasyonda duraksadı

Libya’nın imarı, siyasi istasyonda duraksadı

Libyalılar, Arap ve uluslararası başkentlerde yapılan görüşmelerin ve siyasi toplantıların kısa sürede sahada somut bir hareketle sonuçlanmasını bekliyor. Berlin çıktılarına göre görüşmeler, ülkedeki istikrarı geri getirebilir ve çalışmaların hazırlandığına dair güvenceler ortasında savaşın yıktığı şehirleri yeniden inşa etme sürecini başlatabilir. Ancak şu anda bu husus hakkında konuşmanın, ‘yalnızca siyasi pazarlama’ olduğunu düşünenlere karşılık yeni otoritenin onayı bekleniyor.
Libyalı ekonomist Süleyman eş-Şuhumi, “Yeniden yapılanma meselesi, tarafların krizi çözmek için siyasi bir anlaşma imzalamasından hemen sonra başlaması gibi, pek çok kişinin beklediği kadar kolay olmayacak” dedi. Şarku’l Avsat’a konuşan Şuhumi, “Bu amaç için gerekli finansal kaynaklar mevcut olabilir. Ancak öncelikle yeniden yapılanma süreci için gerekli kontrolleri ve kuralları belirlemekten sorumlu ve düzenleyici kurumların denetlediği, istikrarlı bir hükümete ve etkili yürütme, yasama ve yasal önlemlere ihtiyacımız var” değerlendirmesinde bulundu. Ekonomist ayrıca, gözetim ve denetimlerin olmadığı finansal kaynakların yolsuzluğun sıcak noktasına dönüşebileceğini ifade etti.
Tüm Libya şehirlerinde yeniden yapılanmanın gerektirdiği finansal maliyete geri dönersek ekonomist, “Bu çerçevede sunulan tüm rakamlar sadece tahmindir ve ülkedeki yıkımın boyutu, milyarlarca dolara ihtiyaç duyuyor. Bir sonraki hükümetin gerekli yasama ve yürütme yapısını tamamlaması sonrasında, yeniden yapılanma için büyük kalkınma oluşturulmaya başlanması, ardından genel bütçenin iyileştirilmesi, ödeneklerin belirlenmesi, harcanması gereken miktarların ve başlanacak projelerin belirlenmesi gereklidir” açıklamasında bulundu.
Süleyman eş-Şuhumi, 2011 yılı öncesinde eski rejimin 150 milyar dolarlık bir yeniden inşa planı hazırladığını belirtti. Ekonomisti, nitekim birden fazla proje üzerinde çalışmaya başlayan yabancı şirketlerin var olduğunu ve bu plandaki aslan payının Çinli ve Türk firmalara ait olduğunu belirtti.
Libya Temsilciler Meclisi’nde Finans Komitesi Başkanı Ömer Tantuş, yeniden yapılanma sürecinin gerçek başlangıcının, ‘bir sonraki hükümetin, başta 2011 yılından bu yana Libya’da yaşanan savaşlardan bu yana kaynaklananlar olmak üzere, ülkenin genelinde zararları tespit etme sürecinin başlangıcı olacağına’ dikkati çekti.
Tantuş, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, dahil olduğu Berlin Konferansı sonuçlarıyla ilgilenen Ekonomik Diyalog Komitesi’nin, ‘yeniden yapılanma ile ilgili çalışmaları ve programları çoktan hazırladığını ve bunların uygulanmasının, ortaya çıkan yeni hükümete bağlı olacağını’ kaydetti.
Ömer Tantuş, “Sürecin toplam maliyeti, yaklaşık bile olsa hesaplanamaz. Çünkü önce hasar envanteri ve maliyeti, sonra yeniden yapılanma sürecinde kullanılacak malzemelerin fiyatları, arz talep hukukuna tabidir. Ancak Libya bütçesinde beklenen maliyetin büyüklüğü ve ağırlığı göz önüne alındığında, bazı yabancı bankaların ve yatırım kuruluşlarının finansman sürecine katılımı bekleniyordu” dedi.
Yetkili, 2011 ve 2014 yıllarında maalesef defalarca yıkıma uğrayan, Trablus’un güneybatısındaki Verşefane bölgesi gibi, yıkılmalarından bu yana inşaata açılmamış şehirler de dikkate alınarak, yeniden yapılanma sürecinin yıllar alacağına ve hasarın büyüklüğüne göre aşamalara ayrılacağına dikkati çekti. Tantuş ayrıca, aynı durumun, Bingazi’nin yanı sıra Sirte ve Beni Velid’in birçok bölgesinde meydana gelen büyük yıkım için de geçerli olduğunu söyledi.
Öte yandan Tobruk’taki Libya Temsilciler Meclisi Yerel Yönetim Komitesi Başkanı İdris Umran, “Gelecek yılın ortasından önce yeniden yapılanma süreciyle ilgili herhangi bir bahis, bir tür pazarlama politikasıdır, daha fazlası değil. Yasama yapısının var olma gerekliliğinin yanı sıra devlet çalışanlarını, büyük olasılıkla Libya’ya komşu ülkelerden gelen göçmen işçilerin yardımıyla yürütülecek yeniden yapılanma projelerinin liderliği ve denetimi sorumluluğunu üstlenebilmeleri için eğitmemiz gerekiyor” dedi.
Yeni otoritenin bu hususta birçok engelle karşılaşmasını bekleyen Umran, “Yeniden inşa süreci, bir sonraki hükümette, geçtiğimiz on yıl içinde evleri veya herhangi bir mülkü tahrip edilenler için tazminat dosyasını açacak. Finansal tazminatın yanı sıra tahrip edilenleri yeniden inşa etmek ve etkilenen bölgelerde yeni kamu hizmetleri ağları kurmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Ancak Libya- Mısır Ortak Ekonomi Odası Başkanı İbrahim el-Cerari, yeniden yapılanma sürecinin ‘istikrar halinin hüküm sürdüğü’ doğu bölgesinde başlayabileceğini belirtti. Cerari, geçen Eylül ayı başlarında Bingazi’de Mısırlı inşaat şirketleri ile Libya Ulusal Ordusu’nda (LUO) Askeri Yatırım Heyeti arasında bu amaçla yapılan görüşmelere dikkati çekerek, görüşmelerin bu ay içerisinde Kahire’de tamamlanması gerektiğini kaydetti.
İbrahim el-Cerari, Mısır’ın ve Fransa ile İtalya gibi birkaç ülkenin yeniden inşa sözleşmelerinden büyük bir pay almasını beklerken, “Bazıları, Türkiye ile Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) tarafından imzalanan sözleşmelerden ve anlaşmalardan endişe ediyor, ayrıca bu hükümetin Libya devletinin egemen kararını kalıcı olarak kısıtlama olasılığından korkuyor” dedi.
Cerari, “Libyalı taraflar arasındaki mevcut siyasi diyalogların çoğunda, Tobruk’taki Temsilciler Meclisi ve tüm doğu kampının temsilcileri, bu anlaşmaları yeniden gözden geçirme ihtiyacında ısrar ediyorlar. Ülkeyi yıkanın, yeninden inşa sürecinden fayda sağlamasına izin verilemez. Başta doğu olmak üzere Libya sokakları, bunu reddedecektir” ifadelerini kullandı.
Ancak Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi Başkanı Yusuf el-Akuri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Temsilciler Meclisi, Libya’yı yeniden yapılandırma planında 2011 yılı öncesinde Türkiye’ye verilen ihalelere saygı duyduğunu teyit etti. Payı yaklaşık 20 milyar doları buluyordu. Libya’da gelecekte yeniden yapılanma sözleşmeleri, yürütme otoritesinin elinde olacak ve bu alanda takip edilen uluslararası standartları dikkate alan ulusal bir plana göre yürütülecektir” ifadelerini kullandı.



Humus cami saldırısının kurbanları için yas tutarken DEAŞ yeniden tehdit ediyor

Humus cami saldırısının kurbanları için yas tutarken DEAŞ yeniden tehdit ediyor
TT

Humus cami saldırısının kurbanları için yas tutarken DEAŞ yeniden tehdit ediyor

Humus cami saldırısının kurbanları için yas tutarken DEAŞ yeniden tehdit ediyor

Humus şehrinde, Cuma namazı sırasında Vadi ez-Zeheb mahallesindeki İmam Ali bin Ebu Talib Camii'ne düzenlenen bombalı saldırının kurbanları için cenaze töreni düzenlendi. Çok sayıda insan ve yetkilinin katıldığı tören, sıkı güvenlik önlemleri altında gerçekleşti. DEAŞ'a bağlı aşırılıkçı grup "Saraya Ensar el-Sünne", bombalı saldırının sorumluluğunu yeniden teyit ederek, gelecekte benzer saldırılar düzenleme sözü verdi. Saldırıda 8 kişi hayatını kaybetti, 18 kişi yaralandı. Olay, Arap ve uluslararası alanda kınandı ve ülkedeki azınlıklar arasında artan korkulara yol açtı.

Güvenlik gelişmelerine paralel olarak, Suriye yetkilileri, Suriye-Lübnan sınırında yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken aralarında eski rejimin subaylarının da bulunduğu 12 kişinin yakalandığını duyurdu.

İlgili bir siyasi bağlamda, dün, Halep'te gerilimlerin tırmandığı bir dönemde, "Suriye Demokratik Güçleri" lideri Mazlum Abdi'nin, güçlerinin Suriye ordusuna entegrasyonuna ilişkin anlaşmanın pratik uygulaması hakkında görüşmek üzere önümüzdeki günlerde Şam'ı ziyaret edebileceğine dair çelişkili haberler ortaya çıktı.


İnsani yardım misyonu ilk kez El Faşir'e girdi

El Faşir'den kaçan Sudanlılar, 19 Kasım 2025'te Sudan'ın kuzeyindeki El-Debba şehrinde bulunan "El-Afad" mülteci kampına ulaşmalarının ardından dinleniyorlar (AFP)
El Faşir'den kaçan Sudanlılar, 19 Kasım 2025'te Sudan'ın kuzeyindeki El-Debba şehrinde bulunan "El-Afad" mülteci kampına ulaşmalarının ardından dinleniyorlar (AFP)
TT

İnsani yardım misyonu ilk kez El Faşir'e girdi

El Faşir'den kaçan Sudanlılar, 19 Kasım 2025'te Sudan'ın kuzeyindeki El-Debba şehrinde bulunan "El-Afad" mülteci kampına ulaşmalarının ardından dinleniyorlar (AFP)
El Faşir'den kaçan Sudanlılar, 19 Kasım 2025'te Sudan'ın kuzeyindeki El-Debba şehrinde bulunan "El-Afad" mülteci kampına ulaşmalarının ardından dinleniyorlar (AFP)

Birleşmiş Milletler insani yardım misyonu, Hızlı Destek Kuvvetlerinin (HDK) bir yıldan uzun süren kuşatmanın ardından kontrolü ele geçirdiği ve geride felaket boyutunda bir insani durum bıraktığı Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir'e ilk kez girdi.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), El Faşir'e bir değerlendirme heyetinin ulaştığını ve bu adımı şehre insani yardım ulaştırılmasında "sınırlı bir atılımın göstergesi" olarak değerlendirdiğini açıkladı. Heyet, Dünya Gıda Programı'ndan bir delegasyon ve Dünya Sağlık Örgütü'nden bir ekibi de içeriyor.

ABD Başkanı'nın Arap ve Afrika işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos ise El Faşir'e değerlendirme heyetinin gelişini memnuniyetle karşıladı ve "X" platformunda attığı bir tweet'te bu gelişin Amerika Birleşik Devletleri'nin kolaylaştırdığı bir yolla gerçekleştiğini belirtti.


Aralarında Esed rejiminin bazı üyelerinin de bulunduğu beş kişi, Suriye’ye yasa dışı yollarla girmeye çalışırken gözaltına aldı

8 Aralık'ta Deyrizor'da düzenlenen askeri geçit töreni sırasında Suriye birlikleri (X)
8 Aralık'ta Deyrizor'da düzenlenen askeri geçit töreni sırasında Suriye birlikleri (X)
TT

Aralarında Esed rejiminin bazı üyelerinin de bulunduğu beş kişi, Suriye’ye yasa dışı yollarla girmeye çalışırken gözaltına aldı

8 Aralık'ta Deyrizor'da düzenlenen askeri geçit töreni sırasında Suriye birlikleri (X)
8 Aralık'ta Deyrizor'da düzenlenen askeri geçit töreni sırasında Suriye birlikleri (X)

Suriye Arap Haber Ajansı'nın (SANA) haberine göre, Suriye sınır muhafızları Tartus kırsalında Suriye topraklarına yasa dışı yollarla girmeye çalışan beş kişiyi gözaltına aldı.

Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Dairesi dün yaptığı açıklamada, " gözaltına alınanlarla ilgili ilk soruşturmalar, bazılarının eski rejimin unsurları olduğunu gösterdi" diyerek, "gerekli soruşturma ve işlemlerin tamamlanması için yetkili makamlara teslim edileceklerini" belirtti.

sadfgth
Suriye askerleri (AFP)

Ajans, bu operasyonun "vatan güvenliğinin ve topraklarının emniyetinin korunmasını sağlamak amacıyla, ordunun sınırları koruma ve her türlü yasadışı sızma girişimini önleme yönündeki devam eden çabaları çerçevesinde" gerçekleştirildiğini belirtti.