Avustralya'da ekonomik durgunluk ve bütçe açığı problemleri yaşanıyor

Reuters
Reuters
TT

Avustralya'da ekonomik durgunluk ve bütçe açığı problemleri yaşanıyor

Reuters
Reuters

Avustralya'da 2020-2021 yılı mali bütçesi açıklandı. 30 yıl sonra ekonomik durgunluk yaşanan bütçede 220 milyar dolarlık açık bekleniyor.
Avustralya'da geçtiğimiz Temmuz ayında açıklanması planlanan ancak federal hükümetin yeni tip korona virüs nedeniyle ertelediği bütçe açıklandı. Federal Hazine Bakanı tarafından açıklanan bütçede kamu borçlanması ve işsizlik rakamları dikkat çekiyor. Büyük Buhran'dan bu yana en büyük ekonomik zorlukla yüzleşen Avustralya, gelecek yıl 703 milyar dolar kamu borçlanması yapacak. Bu rakam ekonominin yüzde 33'lük gibi büyük bir dilimine denk gelirken söz konusu borçlanmanın Haziran 2024'e kadar 966 milyar dolara yükseleceği öngörülüyor.
Hükümetin varsayımlarının temelinde, bir korona virüs aşısının en erken gelecek yılın sonuna kadar uygulanmayacağı olduğunu ifade eden Hazine Bakanı Josh Frydenberg, "Bu ağır bir yük, ancak zamanımızın en büyük zorluğuyla sorumlu bir şekilde başa çıkmak için gerekli bir yük" dedi. Hükümetin, bütçe fazlasına geri dönme umudumun önümüzdeki yıllarda söz konusu olamayacağını belirten Frydenberg, işsizlik rakamlarının da Aralık ayında zirve yapacağını sözlerine ekledi.

Vergi indirimleri ve sosyal ödemeler yapılacak
Avustralya'da açıklanan bütçede dikkat çeken kalemlerden vergiler ve sosyal yardımlarda iyileşmeye gidileceği belirtildi. Ekonomik durgunluk yaşanan Avustralya'da kriz döneminde vergi indirimlerinin yakın bir tarihte uygulanacağı açıklandı. Buna göre yaşları 16 ile 35 arası işsizlerin işe girmeleri için işletmelere toplamda 50 milyar dolar vergi indirimi ve toplam 4 milyar dolarlık destek verilecek.
Avustralyalıların korona virüse karşı geliştirilmesi öngörülen aşının tam olarak uygulanana kadar sosyal mesafeyle yaşamak zorunda kalacakları vurgusu yapılan 2020-2021 bütçesinde yaşlılara, engellilere ve bakıcılara 500 dolarlık nakit yardımı yapılacağı öğrenildi.
Ekonominin resesyona uğramasından dolayı ana muhalefet tarafından sıkça eleştirilen Avustralya Başbakanı Scott Morrison, ekonominin yeniden inşa edilmesi için çalışmalarını tamamladıklarını belirtti. Bütçede yeni istihdam kaynakları oluşturduklarının altını çizen başbakan, "İş oluşturma, ekonomimizi yeniden inşa etme ve Avustralyalıların geleceğini güvence altına almak için bir planımız var. Bütçede göreceğiniz şey, yaşadığı ağır darbeden kalkarak geleceğe umutla bakan bir Avustralya ekonomisidir" ifadelerini kullandı.

 


Trump bir sonraki FED başkanını erken açıklayacak mı?

FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
TT

Trump bir sonraki FED başkanını erken açıklayacak mı?

FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)

ABD Başkanı Donald Trump, 11 ay sonra görev süresi dolacak olan Jerome Powell'ın yerine FED'in yeni başkanı olarak seçeceği ismi alışılmadık bir şekilde erken açıklamayı düşünüyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) yakın tarihli bir haberinde yer alan bu karar, Trump'ın yönetim kurulunun faiz oranlarını düşürme konusundaki yavaş yaklaşımından duyduğu hayal kırıklığının bir sonucu olarak ortaya çıktı. Powell'ın halefi, üç ila dört aylık geçiş döneminin çok öncesinde, bu yaz ya da eylül veya ekim aylarında açıklanabilir.

ghyj
FED Başkanı Jerome Powell, FED Yönetim Kurulu toplantısında (EPA)

Trump'ın mevcut para politikasına karşı sabırsızlığının artması, onu seçim sürecini hızlandırmayı düşünmeye sevk etti. Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığına göre erken bir duyuru, başkan adayının mayıs ayında resmi olarak göreve başlamadan önce bile piyasa beklentilerini etkilemesine ve para politikasını yönlendirmesine olanak sağlayabilir.

Favori adaylar

FED başkanlığı için aralarında şu isimlerin de bulunduğu çok sayıda kişi yarışıyor:

  • Kevin Warsh: Eski bir FED yöneticisi ve Başkan George W. Bush'un danışmanı olan Warsh favoriler arasında. Trump, Warsh ile sekiz yıl önce bu pozisyon için ve geçen sonbaharda da Hazine Bakanlığı için görüşmüştü. Geçmişte bir ‘şahin’ (istihdamdan çok enflasyonla ilgilenen) olarak tanınmasına rağmen Warsh geçtiğimiz günlerde Trump'ın erken bir aday göstermesi halinde şaşırmayacağını belirtti. Ancak Trump'a yakın bazı isimler Warsh'ın fazla bağımsız olacağından endişe ediyor.
  •  Kevin Hassett: Ulusal Ekonomi Konseyi'nin şu anki direktörü olan Hassett'in bu göreve ilgisiz olduğu bildirildi.
  • Scott Bessent: ABD Hazine Bakanı'nın ismi çeşitli adayların müttefikleri tarafından dillendiriliyor. Uzun süredir yatırımcı olan Bessent, kamuoyu önünde mevcut görevine bağlı olmasına rağmen FED Başkanı olma fikrine sıcak baktığını ifade etti. Temsilcilere “Başkan Trump ne isterse onu yapmaktan mutluluk duyacağını” söyledi.
  • David Malpass: Trump'ın ilk döneminde atadığı Dünya Bankası eski başkanı, düşük faiz oranlarını desteklemesi ve FED'in ‘eski’ modellerini eleştirmesi nedeniyle Başkan'ın gözüne girmeyi başardı.
  • Christopher Waller: FED Yönetim Kurulu Üyesi Waller, Trump tarafından 5 yıl önce FED Yönetim Kurulu’na atanmış olsa da zayıf bir aday olarak görülüyor. Waller, yönetimin büyüme odaklı bir para politikası arzusu doğrultusunda, temmuz sonundaki bir sonraki FED toplantısında mümkün olan en kısa sürede faiz indirimi çağrısında bulunan ilk isim olarak Beyaz Saray'ın dikkatini çekti.

Beyaz Saray'ın tutumu ve FED'in bağımsızlığı

Beyaz Saray Sözcüsü Kush Desai, yönetimin ‘ekonomik büyümeyi, istihdamı ve yatırımı hızlandırmak için zemin hazırladığını ve para politikasının bu gündemi tamamlama ve ABD'nin ekonomik toparlanmasını destekleme zamanının geldiğini’ belirtti.

dfgrthy
FED Başkanı Jerome Powell, FED Yönetim Kurulu'nun bir toplantısına başkanlık ederken (AFP)

Siyasi baskılara rağmen FED Başkanı Jerome Powell, siyasetin Merkez Bankası’nın görüşlerini etkilemediğini sürekli olarak savundu. Powell bir Senato komitesine verdiği demeçte, faiz oranlarını düşürme konusundaki temkinli yaklaşımını şu sözlerle savundu: “Eğer burada bir hata yaparsak, bedelini insanlar öder... ödeyecektir.”

Erken açıklamanın riskleri ve dinamikleri

Erken bir açıklama, hem Trump hem de gelecek başkan için potansiyel dezavantajlar barındırıyor. Bu adım yeni başkanı zor bir duruma sokabilir, potansiyel olarak gelecekteki meslektaşlarının kamuoyu önünde eleştirilmesine yol açabilir veya çok uyumlu olarak algılanabilir, bu da Senato onayını tehlikeye atabilir. Ekonomist Douglas Rediker'in belirttiği gibi, ‘Trump seçimini ne kadar erken yaparsa, o kişinin karşılaşacağı zorluklar o kadar artar ve Powell'ın gerçek halefi olma ihtimali o kadar azalır.’

Dahası, Powell'ın FED'deki görev süresi 2028 yılına kadar devam ediyor, yani başkan olarak görev süresi sona erdikten sonra 18 ay daha Yönetim Kurulu’nda kalmayı seçebilir, ki o bu konuda yorum yapmayı reddetti.

Trump'ın sadık bir başkan arzusu, daha kolay bir faiz politikası isteğiyle uyumlu olsa da, mevcut Yönetim Kurulu üyeleri görevden erken ayrılmadığı sürece üyelerin çoğunluğunu atayamayacağı için, 12 üyeli faiz belirleme komitesini etkilemekte büyük bir zorlukla karşı karşıya. FED, Başkan Richard Nixon'ın faiz oranlarını düşük tutması için FED Başkanı’na gizlice baskı yaptığı 1970'lerden bu yana bağımsızlığını şiddetle koruyor.