Libyalı tarafların görüşmeleri uluslararası bir ivme kazanırken anlaşmalar henüz tamamlanamadı

Kaynaklar, ‘çetrefilli dosyaları’ ortadan kaldırmaya yönelik çabaların yoğunlaştırıldığını ve Trablus’taki bölünmelerin, Mısır’da yeniden başlayan görüşmeleri etkilemesinden endişe edildiğini söylediler

Libyalı tarafların görüşmeleri uluslararası bir ivme kazanırken anlaşmalar henüz tamamlanamadı
TT

Libyalı tarafların görüşmeleri uluslararası bir ivme kazanırken anlaşmalar henüz tamamlanamadı

Libyalı tarafların görüşmeleri uluslararası bir ivme kazanırken anlaşmalar henüz tamamlanamadı

Ahmed Abdulhakim
Libya’daki çatışmaya çözüm arayışı ile Kahire’den Berlin’e ve Cenevre’den Bouznika’ya kadar çeşitli ülkelerin şehirlerinde yapılan yoğun uluslararası çabalara rağmen yerel ve uluslararası tarafların yıllarca süren müzakerelerde karmaşık ve iç içe geçmiş Libya krizine bir çözüm bulmaya yaklaşıldığı sırada en ufak bir yumuşama göstermesi, Libya'daki çatışmaya nihai çözüm istasyonuna ulaşan ‘siyasi müzakere treninin’ önünde yeniden engellerin ortaya çıkmasına neden olacaktır.
Son günlerde ve haftalarda gerek Mısır’da gerek Fas’ta yapılan müzakerelere katılanların açıklamalarına göre Libyalı taraflar arasındaki görüşmelere ‘olumlu ve yapıcı bir hava’ hakim oldu. Söz konusu müzakereleri yakından takip eden Mısırlı ve Libyalı kaynaklar yaptıkları açıklamada siyasi müzakere treninin Libya'daki çatışmaya nihai çözüm istasyonuna ulaştığını söylediler. Ancak kaynaklara göre, varılan bu uzlaşılardan kısa süre sonra, derin iç bölünmelerin getirdiği zorlukların yanı sıra siyasi, güvenlik ve ekonomik dosyaların iç içe geçmesiyle bazı yabancı tarafların çatışmanın devam etmesinin kendilerine sağladığı çıkarlar arasında bir dalgalanma yaşadı.
Libya Devlet Yüksek Konseyi ve Tobruk Temsilciler Meclisi (TM) heyetlerinin ikinci Libya Diyalogu turu, iki gün önce Fas'ın Bouznika kentinde gerçekleşirken görüşmelerde özellikle üst düzey kurumların dağılımı konusu ele alındı. Pazartesi günü ise BM 75’inci Genel Kurulu'nun oturum aralarında birincisi 19 Ocak’ta yapılan Libya konulu Berlin Konferansı’nın ikincisi düzenlendi.
Bununla birlikte Mısırlı kaynaklar, geçtiğimiz hafta Hurhada kentinde düzenlenen askeri ve güvenlik görüşmelerin bu hafta da devam edeceğini söyledi.

Libya uzlaşıları nereye vardı?
Mısırlı, Libyalı ve Avrupalı kaynaklarımıza göre çeşitli ülkelerin şehrinin ev sahipliği yaptığı mevcut görüşmelerde Libya kriziyle ilgili çetrefilli dosyaların ele alınması sırasında karşılaşılan zorluklar, Libya’da çatışan taraflar arasındaki temel bölünmelerin artmasına neden oluyor. Kaynaklar, bu görüşmelere ev sahipliği yapan ülkelerin, istenilen sonuçlara ulaştırmayıp bir de son yıllarda anlaşmazlığı daha da derinleştiren önceki çözüm girişimlerinin hatalarını tekrarlamama konusunda temkinli olduklarını söylediler.
Libyalı kaynak, üst düzey kurumların dağılımı, petrolün yönetimi, ortak askeri teşkilatın yapısı, silahlı grupların rolü ve ülkenin gelecekteki yönetim biçimi gibi bir dizi ‘çetrefilli’ dosyayı sıralarken, ‘Libya'daki krizin çözümünün siyasi olması gerektiğini ve diğer hiçbir yöntemin işe yaramadığını’ vurguladı.
Güvenilir bir Avrupalı ​​kaynak, şu anda Libyalı taraflar arasında çeşitli ülkelerin şehrinin ev sahipliği yaptığı görüşmelerin uluslararası toplumun siyasi bir çözüm arayışı yolunda ilerleme arzusunu yansıttığını söyledi. Kaynak, “Bouznika, Kahire ve Hurgada görüşmelerinin yanı sıra Cenevre görüşmeleri ve Libya konulu ikinci Berlin Konferansı için daha önce yapılan düzenlemeler bazı temel atılımlar sağladı.  Ancak karmaşık ve iç içe geçmiş Libya krizinin tarafları, bazı ayrıntılarda uzlaşamadılar.  Bu beklenen bir durumdu. Meseleye dâhil olan ülkeler şu anda kapsamlı çözüm müzakerelerine hazırlık yapmak amacıyla bu engelleri aşmaya çalışıyorlar. Ana eksenlerin oluşum ve gelişme aşaması sayılabilecek itidalli bir iyimserlik aşamasındayız” ifadelerini kullandı.
Almanya pazartesi günü, Berlin Konferansı başlamadan önce konferansın çatışmanın tarafları arasında ‘ateşkes sağlama çabalarını hızlandırmasını’ umduğunu belirtti. Almanya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Yardımcısı Günter Sutter, yaptığı açıklamada, ‘görüşmelerin hassas bir zamanda gerçekleştiğini ve son zamanlarda Libya'da cesaret verici gelişmeler kaydettiklerini’ söyledi. Sutter konferansın ‘güçlü bir mesaj’ vereceğini umduğunu da dile getirdi.
Üst düzey bir Mısırlı kaynak ise ülkesinin Libya’daki krizi çözmeye yönelik çabalarına ilişkin olarak son günlerde, yani nihai müzakerelere yaklaşma aşamasından biraz geri çekildiğini, bununda Libyalı tarafların krizin çözümü önünde engel oluşturan karmaşık dosyaları ortadan kaldırmak için halen istişarelere ve tartışmalara devam ettiği anlamına geldiğini’ söyledi. Kaynağa göre gerek Bouznika’da gerek Kahire ve Hurgada’da gerekse Cenevre’de olsun tüm uluslararası çabaların nihai çıktılarının, siyasi yolun niteliğinin ve şeklinin yanı sıra bu siyasi sürece katılacak Libyalı tarafların belirlenmesine karar verecek olan Kapsamlı Ulusal Diyalog Komitesi’ne sunulması bekleniyor.
Mısırlı kaynak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Libyalı taraflar arasındaki görüşmeler devam ederken bazılarının durumun karmaşıklığının devam etmesi ve uluslararası toplumun kabul ettiği ilkelere olan bağlılığın zayıflığı nedeniyle nihai çözümlerin dışında kalabileceklerini hissetmelerinin ardından taraflar arasında bir tür rekabet olduğunu gördük. Siyasi çözümü destekleyenlerin yanı sıra onu baltalamak isteyenler olduğu ortaya çıktı. Şu anda gerçekleşen bu tartışmaların çoğunda öne çıkan başlıca meselelerden biri de (Muammer Kaddafi’nin oğlu) Seyfulislam Kaddafi'nin yapılan müzakerelere katılımıdır.”

Askeri ve güvenlik alanındaki uzlaşılarda yaşanan ikilem
Bununla birlikte Mısırlı kaynağın bize yaptığı açıklamalara göre Libya’daki üst düzey kurumların dağılımıyla ilgili Fas’ın Bouznika kentinde yapılan diyalog turunun ikincisinin yanı sıra birincisi 19 Ocak’ta yapılan Berlin Konferansı’nın çıktılarını takip eden Libya konulu ikinci Berlin Konferansı’nın başlamasıyla Libya’ya barış getirmek için çizilen yol haritasında Muammer Kaddafi rejiminin düşmesinden bu yana uygulanan silah ambargosuna uyulmasının yanı sıra çatışan taraflara dışarıdan verilen askeri desteğin kesilmesi ve kalıcı ateşkes kabul etmeye zorlanmaları da dahil olmak üzere 55 noktada uzlaşıya varıldı. Yine kaynağımıza göre bu hafta sonu, Libya’nın doğusu ve batısı arasındaki askeri görüşmeler Mısır'ın Hurgada kentinde yeniden başlayacak.
Mısırlı kaynağa göre Libyalı tarafların Hurgada’da yüksek rütbeli askerlerin katılımıyla yapılan askeri görüşmelerinin yanı sıra Mısır'ın yakında Ulusal Mutabakat Hükümeti'nden (UMH) 5 isim ve Libya Ulusal Ordusu’ndan (LUO) 5 isim olmak üzere 5 + 5 formatındaki ortak askeri komite tarafından yürütülen sürecin tamamlanması için özel toplantılar yapması bekleniyor. Mısır’daki yeni askeri ve güvenlik toplantılarına, gelecekte Libya'daki güvenlik ve askeri dosyalara ilişkin ayrıntılı senaryolar geliştirmek için her iki taraftan üst düzey askeri yetkililerin katılacağı kararlaştırıldı.
Kaynak şöyle devam etti:
“Mısır'daki yeni askeri ve güvenlik toplantılarına, Libya'da önümüzdeki süreçte güvenlik ve askeri dosyalara ilişkin ortaya çıkabilecek durumlara dair ayrıntılı senaryolar geliştirmek için her iki taraftan üst düzey askeri yetkililerin katılmasına karar verildi.”
Söz konusu yeni toplantıların ne zaman yapılacağının henüz netleştirilmediğini söyleyen kaynak, ancak, Mısır’da geçtiğimiz hafta Hurgada’da alınan kararların bu hafta yenileriyle tamamlanması konusunda bir kararlılık olduğunu kaydetti. Kaynağın aktardığı bilgilere göre toplantıda, 21 Ağustos’ta ilan edilen ateşkesi kalıcı hale getirmenin, iki tarafında ateşkese uymasının, petrol sahaları ve tesislerinin, petrol ihracatının, devlet kurumlarının ve altyapının güvenliğini sağlamanın ve gerginliği yatıştırmanın yolları tartışılırken tüm bunların, ülkede kapsamlı bir çözüme ulaşılmasının ve istikrarı sağlamayı amaçlayan kapsamlı siyasi ve ekonomik diyalogların başlatılmasının başlangıcı olması beklentisi dile getirildi.
Hurgada’da geçtiğimiz hafta yapılan toplantılarda ayrıca görüşmelerde, 5+5 formatındaki Ortak Askeri Komite toplantılarının yenilerinin önümüzdeki hafta yapılması ve kimliği nedeniyle gözaltına alınanların hiçbir koşul ve kısıtlama olmaksızın serbest bırakılması tavsiye edildi. Ayrıca arasında askeri operasyonlar kapsamında tutukluların ilgili taraflardan uzman komisyonlar oluşturularak bu ay bitmeden takas edilmeleri için acil önlemler alınması tavsiyesinde bulunuldu.
Bu arada Birleşmiş Milletler (BM), Hurgada görüşmelerinden çıkan sonuçlara övgüde bulunarak, kendi himayesinde gerçekleşen görüşmelere ‘sorumluluk, şeffaflık ve karşılıklı güven ruhunun’ hakim olduğunu söyledi.  BM’nin açıklamasına göre görüşmelerde, bir dizi acil güvenlik ve askeri konu ele alındı. Bu konular arasında 5 + 5 formatındaki Ortak Askeri Komite toplantıları çerçevesinde bir sonraki aşamada belirlenecek güven artırıcı önlemler ve bölgedeki güvenlik düzenlemelerinin yanı sıra petrol sahaları ve tesislerinin korunmasıyla ilgili sorumlulukların ve görevlerin tartışılması yer aldı. Bu arada 5+5 formatındaki Ortak Askeri Komite’nin kurulmasına, 19 Ocak'ta yapılan Libya konulu Berlin Konferansı’nda karar verildiğini hatırlatmakta fayda var.
İlk turu Eylül ayı başlarında yapılan Fas’ın tatil beldesi Bouznika’daki görüşmelerin ikinci turu, Trablus’taki Devlet Yüksek Konseyi’nden ve Tobruk Temsilciler Meclisi’nden 5’er temsilcinin katılımıyla gerçekleşti. Gözlemcilere göre üst düzey kurumların dağılımına ilişkin anlaşmazlıklar özellikle ülkenin batısını yöneten UMH’de bölünmelere yol açtı. Devlet Yüksek Konseyi ve Temsilciler Meclisi heyetlerinin görüşmelerin ardından yaptıkları ortak açıklamada, Bouznika görüşmelerinin, ‘Suheyrat Anlaşması’nın 15’inci maddesine ilişkin anlaşmazlıkta uzlaşmaya varılması amacıyla’ devam ettiği belirtildi. Fas’ta 2015 yılında imzalanan Suheyrat Anlaşması’nın 15’inci maddesine göre söz konusu üst düzey kurumlar, Libya Merkez Bankası Müdürü, Sayıştay Başkanı, İdari Kontrol Birimi Başkanı, Yolsuzlukla Mücadele Heyeti Başkanı, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı ve Üyeleri, Yüksek Mahkeme Başkanı ve Başsavcı’dan oluşuyor. Öte yandan gözlemciler, UMH içinde Libya’da yakında varılması beklenen ‘siyasi çözüm’ çerçevesinde makamların paylaşılmasına ilişkin anlaşmazlıklar olduğuna dair işaretlerin yer aldığı raporlardan ötürü endişeli olduklarını söylediler.

Yakında bir atılım olmasına dair iyimser bir hava var mı?
Libya’daki gelişmeleri yakından takip eden gözlemcilere ve uzmanlara göre Libya kriziyle ilgili mevcut gelişmeler, zaman zaman bu gelişmelerin hızını düşürebilecek bazı yavaşlamalara rağmen büyük bir iyimserliğe işaret ediyor.
Mısır Düşünce ve Araştırmalar Merkezi’nden (ECSS) Libya uzmanı Ahmed Uleybe, uluslararası tarafların şu anda Libya krizinde önemli bir rol oynadıklarını ve bu rolün Libya’da bir çözüme varılması beklentisini artırdığını söyledi. Uleybe’ye göre bu rol, 2011’de Kaddafi rejiminin düşüşünden bu yana devam eden bu çatışma için bir dönüm noktası olabilir.
Libya krizinin çözümünde rol alan uluslararası taraflar arasında Mısır’ın, yalnızca bir komşu ülke olarak Libya krizinin kendi ulusal güvenliğine getirdiği zorluklar ve riskler açısından değil, önemli bir bölgesel aktör olarak rol oynadığını vurgulayan Uleybe, son haftalarda Mısır’da özellikle Libya’nın batısından gelen heyetlerin sık sık ağırlandığına ve Mısır’ın tüm Libyalı taraflarla aynı mesafede durarak çabalarını yoğunlaştırdığına dikkati çekti. Libya dosyasındaki gelişmelerle ilgili olarak ise Uleybe, “Bir sıçramayla karşı karşıyayız. Krize yönelik nihai çözümler netleşiyor” dedi. Uleybe ayrıca Libyalı taraflara ev sahipliği yapan ülkeleri, önceki çözüm girişimlerinde yapılan hataları tekrarlamaktan kaçınmaya çağırdı.
Diğer yandan Libyalı siyaset analisti ve uluslararası hukuk profesörü olan Muhammed ez-Zubeydi Kahire'nin askeri ve güvenlik alanındaki sorunları çözmede ilerleme kaydetmesi halinde, ateşkesin kalıcı hale geleceğini ve böylece Libya'daki çatışmayı sona erdirecek gerçek bir başlangıç ​​yapılabileceğini düşünüyor. Zubeydi, “Askeri toplantılar, şu anda en yararlı görüşmeler ve sahadaki sorunları çözülmesini sağlayabilirler” dedi.
Zubeydi’ye göre uluslararası toplumun şu anda ülkenin doğusu ile batısı arasında ortak bir hükümet kurulması yönünde bir arzusu var. Ancak Zubeydi, bu hükümeti kimin temsil edeceği, merkezinin nerede olacağı ve kimin koruyacağının seçilmesi konusundaki anlaşmazlıkların yanı sıra bu konuda uzlaşıya varılması halinde uygulamaya koyulması için gerçek ve etkili garantilere ihtiyaç olduğunu da söyledi. Tüm çabalarda en ön plana çıkan noktanın, Libya'daki çatışmayı çözme çabaları olduğunu söyleyen Zubeydi, ister Bouznika, ister Hurgada isterse Cenevre'de olsun diyalog masasına yeniden oturmanın Libyalı tarafların görevi olduğunu vurguladı.
Bazı çevreler, mevcut uluslararası çabalar ve Washington'ın uluslararası sahneye dönmesi çerçevesinde siyasi anlaşmanın tamamlanabileceğini öne sürerken Zubeydi, Ankara ile Kahire arasındaki anlaşmazlıklara atıfta bulunarak uluslararası taraflar arasındaki gerilimin gölgesinde ‘nihai anlaşmalardan bahsetmenin erken olduğunu, çünkü tarafların görüşlerinin halen bir birinden çok uzak olduğunu’ düşünüyor.
Petrol zengini olan Libya, 2011 yılından bu yana siyaset ve güvenlik alanındaki karışıklıkları ve iktidarı ele geçirmek için yapılan silahlı çatışmalara tanık oluyor. Bölgesel ve uluslararası güçlerin, Trablus'taki Ulusal Mutabakat Hükümeti ile ülkenin doğusunda Halife Hafter liderliğindeki LUO’ya verdikleri destek, şiddeti artırırken 21 Ağustos ilan edilen ateşkesle ülkede göreceli bir sakinlik hâkim oldu. Bu sakinlik ise Libya - Libya Diyalogu’nun temelini oluşturdu.

 


Mikati: Yerinden edilmiş Suriyelilerin Lübnan’da kalması için "Avrupa'nın rüşvet" verdiği yönündeki söylentiler doğru değil

Lübnan Başbakan Necib Mikati
Lübnan Başbakan Necib Mikati
TT

Mikati: Yerinden edilmiş Suriyelilerin Lübnan’da kalması için "Avrupa'nın rüşvet" verdiği yönündeki söylentiler doğru değil

Lübnan Başbakan Necib Mikati
Lübnan Başbakan Necib Mikati

Lübnanlı geçici Başbakan Najib Mikati bugün (Cumartesi) yaptığı açıklamada, Avrupa'nın yerinden edilmiş Suriyelilerin Lübnan'da kalması için "rüşvet" teklif ettiği yönündeki iddiaları yalanladı ve bunları asılsız suçlamalar olarak nitelendirdi.

Lübnan Bakanlar Kurulu'nun "X" platformundaki hesabından yayınlanan açıklamada, Avrupa Birliği'nin taahhüt ettiği 1 milyar avroluk paketin "sadece Lübnan ve Lübnanlılar için koşulsuz yardım" olduğu belirtildi.

Mikati'nin medya ofisi tarafından yapılan açıklamada, Avrupa hibesinden yararlananların arasında; sağlık, eğitim, sosyal koruma sektörleri ve en yoksul ailelerin yanı sıra, kamu güvenliği ve iç güvenlik güçleri de dahil olmak üzere ordu ve güvenlik güçlerine yapılan yardımların da yer aldığı belirtildi. Yardımların ayrıca kara sınırlarının kontrolü ve ekipmanlarının güçlendirilmesinde de kullanılacağı ifade edildi.

Açıklamada, bunun aksi yönündeki söylemler "boş konuşma ve yanlış siyasi suçlamalar" olarak nitelendirerek, Lübnan'ın yasalarının uygulanacağı ve yasa dışı ikamet eden herkesin ülkesine sınır dışı edileceği vurgulandı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, geçtiğimiz perşembe günü Lübnan'a 1 milyar avro değerinde mali yardım paketi sağlanacağını duyurdu.

Lübnan Ulusal Haber Ajansı(LBN), Leyen’in, Mikati ve Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides ile düzenlediği basın toplantısında, yeni mali paketin "bu yıldan itibaren 2027'ye kadar geçerli olacağını" açıkladığını aktardı.

Ursula von der Leyen açıklamasında, “Lübnan halkına yönelik eğitim, sosyal koruma ve sağlık gibi temel hizmetleri güçlendirerek, Lübnan'da sosyal ve ekonomik istikrara katkıda bulunmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.


Hizbullah, İsrail'in Bayad Blida üssünü top atışları ile hedef aldığını duyurdu

Gazze Şeridi'nin güney sınırında, Refah yakınlarındaki İsrail askerleri (AP)
Gazze Şeridi'nin güney sınırında, Refah yakınlarındaki İsrail askerleri (AP)
TT

Hizbullah, İsrail'in Bayad Blida üssünü top atışları ile hedef aldığını duyurdu

Gazze Şeridi'nin güney sınırında, Refah yakınlarındaki İsrail askerleri (AP)
Gazze Şeridi'nin güney sınırında, Refah yakınlarındaki İsrail askerleri (AP)

Lübnan Hizbullahı yaptığı açıklamada, bu sabah (Cumartesi) Bayad Blida bölgesindeki İsrail askerlerini top atışları ile hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah yaptığı kısa açıklamada, bombalamanın "Gazze Şeridi'ndeki kararlı Filistin halkımızı ve yiğit direnişini desteklemek için" yapıldığını belirtti.

7 Ekim'de İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşının başlamasıyla birlikte, bir yanda İsrail ordusu ile diğer yanda Lübnan'daki Hizbullah grubu ve silahlı Filistinli gruplar arasındaki sınırda neredeyse her gün karşılıklı bombardımanlar yaşanıyor.

Öte yandan İsrail ordusu dün (Cuma) yaptığı açıklamada, hava savunma sisteminin Lübnan'dan İsrail'in kuzeyine sızan bir İHA'yı düşürdüğünü duyurdu.


İsrail güçleri Batı Şeria'da bir Hamas liderinin evini yıktı

Batı Şeria'nın Deyr el-Ğasun beldesinde askeri aracın yanında duran bir İsrail askeri (Reuters)
Batı Şeria'nın Deyr el-Ğasun beldesinde askeri aracın yanında duran bir İsrail askeri (Reuters)
TT

İsrail güçleri Batı Şeria'da bir Hamas liderinin evini yıktı

Batı Şeria'nın Deyr el-Ğasun beldesinde askeri aracın yanında duran bir İsrail askeri (Reuters)
Batı Şeria'nın Deyr el-Ğasun beldesinde askeri aracın yanında duran bir İsrail askeri (Reuters)

İsrail özel kuvvetleri bugün (Cumartesi) şafak vakti, Batı Şeria'daki Tulkerim kentinin kuzeyinde yer alan Deyr el-Ğasun beldesine baskın düzenleyerek bir evi yıktı.

Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) konuşan görgü tanıkları, İsrail güçlerinin Deyr el-Ğasun beldesinde Hamas liderlerinden birine ait evi kuşatmasının ardından bölgede patlama sesleri duyulduğunu bildirdi.

Görgü tanıkları, İsrail ordusuna bağlı özel kuvvetlerin beldeye baskın düzenleyerek doğu mahallesindeki bir evi kuşattığını ve ağır silah sesleri arasında eve askeri takviye gönderdiklerini belirtti.

Görsel kaldırıldı.

İsrail'in Batı Şeria'daki Deyr el-Ğasun beldesine düzenlediği baskının ardından hasar gören bir binadan yükselen dumanlar (Reuters)

Görgü tanıkları ayrıca, İsrail güçlerinin kuşatma altındaki eve havan topu attığını ve gençlerden teslim olmalarını istediklerini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığı habere göre İsrail güçlerinin dört saatlik kuşatmanın ardından, evin duvarlarını ve çevresindeki bazı yolları buldozerlerle yıktığı bildirildi.

Haberde, İsrail buldozerlerinin ağaçları ve kuşatma altındaki evin bitişiğinde bulunan evlerin duvarlarını yıktığı ve yoğun keşif uçuşları eşliğinde birçok vatandaşın yollardaki araçları ile altyapıyı tahrip ettiği belirtildi.

İsrail güçleri gençlerin evin içinde barikat kurduğunu iddia ederek, bu kişileri, geçtiğimiz kasım ayında Tulkerim'in doğusundaki Beyt Lid köyünün girişinde bir askerin ölümüne yol açan silahlı saldırıyı gerçekleştirmekle suçladı.

WAFA, 7 Ekim'de Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın başlamasından bu yana İsrail güçleri ve yerleşimcilerin Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria'da Filistin vatandaşlarına ve mülklerine yönelik saldırılarını arttırdığını, 491 vatandaşın öldüğünü ve 4 bin 950'den fazla kişinin yaralandığını bildirdi.


Mısır: İsrail ve Hamas birçok anlaşmazlık noktasında uzlaşmaya vardı

Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)
Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)
TT

Mısır: İsrail ve Hamas birçok anlaşmazlık noktasında uzlaşmaya vardı

Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)
Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)

El-Kahire el-İhbariyye televizyon kanalının üst düzey bir kaynaktan aktardığına göre İsrail ile Hamas arasındaki müzakerelere aracılık eden Mısır güvenlik heyeti ‘birçok anlaşmazlık noktasında uzlaşma formülüne’ ulaştı.

Kanala konuşan bir kaynak, Hamas heyetinin Mısır'a vardığını ve müzakerelerde önemli ilerlemeler kaydedildiğini söyledi.

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir Arap kaynak, Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) yaptığı açıklamada, yeni bir engel çıkmaması halinde Hamas ile İsrail arasında bir anlaşmanın yakın olduğunu belirtti. Kaynak ayrıca, Hamas’ın Mısır'ın önerisine olumlu yaklaştığını bildirdi.

Kaynak, Hamas heyetinin Mısır'a geldiğini ve müzakerelerde gözle görülür bir ilerleme kaydedildiğini ifade etti.

Anlaşmaya son rötuşların yapılacağı konusunda ümitvâr olduğunu ifade eden kaynak, bunun en az üç aşamalı olacağını kaydetti.

Kaynak, anlaşmanın ilk aşamasının tutuklu İsrailli kadınların, yaşlıların ve hastaların serbest bırakılmasına ayrılacağını, ikinci aşamanın geri kalan sivillere, üçüncü aşamanın ise askerlere ayrılacağını söyledi.

Kaynak, detayların ve son gelişmelerin bugün Kahire'de görüşüleceğini ve her şeyin müzakere masasında olacağını dile getirdi.


Sudani, siyasi taraflara ‘devlete saygı duymaları’ çağrısında bulundu

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)
TT

Sudani, siyasi taraflara ‘devlete saygı duymaları’ çağrısında bulundu

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, ülkenin siyasi ortaklarına ‘devleti koruma ve Irak'ı yeni bir aşamaya taşıma’ çağrısında bulundu.

Sudani bu açıklamaları dün (Cuma) Kays el-Hazali liderliğindeki Asaib Ehli’l Hak hareketinin 21’inci kuruluş yıldönümü münasebetiyle Bağdat’ta düzenlenen törene katılımı sırasında yaptı.

Sudani, “Geniş bir parlamento ve halk iradesi tarafından desteklenen hükümet, sürdürülebilir kalkınma yolunda ilerliyor” ifadelerini kullandı.

“Herkes yasaları uygulama ve adalet, eşitlik ve kurumsal istikrarı inşa etme görevini taşıyor” diyen Sudani, ‘devlete sahip çıkmanın, anayasayı korumanın ve yasaları uygulamanın alternatifi olmadığını’ vurguladı.

Diğer taraftan siyasi güçlere, Amerikan ve Türk güçlerini ülkeden çıkarma çağrısında bulunan el-Hazali, Sünni güçlere de Meclis Başkanlığı için ortak bir aday belirleme çağrısında bulundu.


Husiler ‘gemi savaşını’ Akdeniz'e taşımakla tehdit ediyor

Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)
Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)
TT

Husiler ‘gemi savaşını’ Akdeniz'e taşımakla tehdit ediyor

Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)
Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)

Husiler,  liderleri Abdulmelik el-Husi'nin direktiflerini uygulamak üzere, gerilimin dördüncü aşamanın bir parçası olarak Akdeniz'deki gemileri hedef almaya başlayacaklarını duyurdu.

ABD ordusu, gemilere yönelik saldırıları sınırlandırmak için önleyici operasyonlar kapsamında üç insansız hava aracının (İHA) imha edildiğini iddia ederken, Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri dün (Cuma) yaptığı açıklamada “Husilerin Akdeniz'deki limanlara giden İsrail bağlantılı tüm gemileri hedef alacağını” söyledi.

İran destekli Husiler, gerilimin dördüncü aşamasında Kızıldeniz, Umman Denizi, Aden Körfezi ve Hint Okyanusu'ndan sonra Akdeniz'de de gemilere saldırmayı hedefliyor.

Seri, İsrail'in Refah kentine operasyon düzenlemesi halinde, Husilerin İsrail’e ikmal yapan ve Tel Aviv limanlarına girmeye çalışan (hangi milletten olursa olsun) tüm gemilere saldıracağını ifade ederek, ‘gemi savaşı’ olarak tanımlanan durumu tırmandırma tehdidinde bulundu.

Husi lideri Abdulmelik el-Husi perşembe günü yaptığı açıklamada, geçtiğimiz kasım ayında denizde gerilimin başlamasından bu yana 107 geminin saldırıya uğradığını iddia etti. Kendi ifadesiyle Husilerin operasyonlarını engellemek ya da sınırlandırmak için bölgeye gelen 10 ABD ve Avrupa donanma savaş gemisinin ‘çaresizlik ve başarısızlık duygusu’ içinde Kızıldeniz'den çekildiğini öne sürdü.


Rapor: İsrail, işgale hazırlık olarak Refah sakinlerini nakletmeye başlama planını Washington'a bildirdi

Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)
Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)
TT

Rapor: İsrail, işgale hazırlık olarak Refah sakinlerini nakletmeye başlama planını Washington'a bildirdi

Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)
Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)

Politico internet sitesinin dün (Cuma) ABD'li bir yetkiliye ve iyi bilgilendirilmiş olarak tanımladığı iki kaynağa dayandırdığı haberine göre İsrail, ABD hükümetini ve yardım kuruluşlarını işgale hazırlık olarak Filistin'in Refah kenti sakinlerini nakletmeye başlama planı konusunda bilgilendirdi.

İsrail'in planının Refah sakinlerini Gazze Şeridi'nin güneybatı sahilindeki el-Mevasi bölgesine nakletmek olduğunu ifade eden internet sitesi, İsrail ordusunun bu hafta yardım görevlilerine bölgenin bir haritasını gönderdiğini belirtti.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) günün erken saatlerinde, İsrail'in Refah'taki herhangi bir askeri operasyonunun ‘katliama yol açabileceği’ ve Gazze Şeridi'ndeki insani yardım çalışmalarını felç edebileceği uyarısında bulundu.

OCHA Sözcüsü Jens Laerke, Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında, herhangi bir kara operasyonunun Refah ve çevresindeki 1,2 milyon Filistinli sivil ve yerinden edilmiş insan için “daha fazla acı ve ölüm anlamına geleceğini” söyledi.


Hamas: Anlaşmaya varmak için Kahire'ye olumlu bir ruhla gidiyoruz

srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)
srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)
TT

Hamas: Anlaşmaya varmak için Kahire'ye olumlu bir ruhla gidiyoruz

srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)
srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)

Hamas tarafından yapılan açıklamada, hareketin ‘ateşkes önerisini ele alışındaki’ olumlu ruh doğrulandı ve bir anlaşmaya varmak için aynı ruhla Kahire'ye gidileceği bildirildi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre dün (Cuma) yapılan açıklamada, “Hamas ve Filistin direniş güçleri anlaşmayı, halkımızın saldırganlığın tamamen durdurulması yönündeki taleplerini karşılayacak şekilde olgunlaştırmaya kararlıdır” ifadeleri yer aldı.

Mısırlı üç güvenlik kaynağı ise ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns'ün Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarla ilgili toplantılara katılmak üzere Kahire'ye geldiğini bildirdi.

Wall Street Journal'ın haberine göre Mısırlı yetkililer, İsrail'in Refah kentine saldırı başlatmadan önce Hamas'a ateşkes önerisini kabul etmesi için bir hafta süre verdiğini söyledi.

Gazete, Mısır'ın, geçen hafta Hamas'a sunulan gözden geçirilmiş bir ateşkes önerisi üzerinde İsrail ile birlikte çalıştığını bildirdi. Mısırlı yetkililer, hareketin siyasi liderliğinin Gazze Şeridi'ndeki askeri kanadıyla istişare ederek öneriye yanıt vermesinin beklendiğini belirtti.

Amerikan gazetesi, Hamas yetkililerinin ‘son önerinin muğlak olduğu ve İsrail'e her an çatışmalara yeniden başlama imkânı verdiği’ yönündeki endişelerini dile getirdiklerini kaydetti.


İsrail Lübnan'da operasyon için hazırlıklara başladı

 İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)
TT

İsrail Lübnan'da operasyon için hazırlıklara başladı

 İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)

İsrail ordusu kuzey cephesinde bir saldırı operasyonu simülasyonu gerçekleştirirken, Güney Lübnan'da aralıklı bombardıman devam etti.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, saldırı simülasyonunu duyurdu. Adraee, “Geçtiğimiz hafta boyunca çeşitli senaryoların prova edildiği sürpriz bir tatbikat gerçekleştirildi. Tatbikat, Lübnan sınırında Hizbullah'a karşı farklı savaş senaryolarını simüle etmek amacıyla saldırı amaçlı silahların hızlı bir şekilde konuşlandırılmasını içeriyordu” ifadelerini kullandı.

Söz konusu tatbikat İsrail ile Hizbullah arasında çatışmalar devam ederken gerçekleşti. İsrail ordusu dün (Cuma) yaptığı açıklamada, hava savunma sisteminin ‘Lübnan'dan İsrail'in kuzeyine sızan’ bir insansız hava aracını (İHA) önlediğini duyurdu. Açıklamada, İHA’nın önlenmesinden kaynaklanan şarapnel parçaları nedeniyle İsrail'in kuzeyindeki Julis köyünde küçük çaplı hasar meydana geldiği kaydedildi.


Irak: Şiddetli yağmur sonucu oluşan selde 4 dağcı hayatını kaybetti

Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)
Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)
TT

Irak: Şiddetli yağmur sonucu oluşan selde 4 dağcı hayatını kaybetti

Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)
Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)

Irak'ın kuzeyindeki Süleymaniye'de, şiddetli yağışlar sonucu oluşan sel nedeniyle dün (Cuma) bir dağcılık ekibinden dört kişi hayatını kaybetti.

Süleymaniye'nin 40 kilometre güneyindeki Karadağ bölgesinin belediye başkanı Rauf Kamal, Fransız Haber Ajansı AFP’ye, "Karadağ'da 12 kişiden oluşan dağcılık ekibinden dört kişi boğulduğunu" söyledi.

Süleymaniye sivil savunma sözcüsü Aram Ali, Kürdistan özerk bölgesinin ikinci şehri olan Süleymaniye'deki kazadan 8 dağcının daha kurtulduğunu söyleyerek ölü sayısını doğruladı. Aram Ali, dün hava koşullarının uygun olmadığı yönünde uyarı yayınlandığını ve özellikle dağcılık ekiplerinin bu bölgelere seyahat etmesine izin verilmediğine dikkat çekti.

Alışılmadık derecede şiddetli yağışlar, Kürdistan Bölgesi'nin başkenti Erbil'de bazı yolların kapatılmasına ve kuzey başta olmak üzere Irak'ın birçok bölgesinde su baskınlarına neden oldu.

Yetkililer, bu yıl ülkeye düşen yağmur yüzdesinin geçen yıla göre daha iyi olduğunu belirtti.