Hitler’in favori sanatçısının kayıp heykeli tesadüfen bulundu

Soldaki yüz heykeli, sanatçının Romanichel isimli çalışması. Bu eserle birlikte bulunan sağdaki heykelse henüz tanımlanamadı (Gunter Lepkowski)
Soldaki yüz heykeli, sanatçının Romanichel isimli çalışması. Bu eserle birlikte bulunan sağdaki heykelse henüz tanımlanamadı (Gunter Lepkowski)
TT

Hitler’in favori sanatçısının kayıp heykeli tesadüfen bulundu

Soldaki yüz heykeli, sanatçının Romanichel isimli çalışması. Bu eserle birlikte bulunan sağdaki heykelse henüz tanımlanamadı (Gunter Lepkowski)
Soldaki yüz heykeli, sanatçının Romanichel isimli çalışması. Bu eserle birlikte bulunan sağdaki heykelse henüz tanımlanamadı (Gunter Lepkowski)

Adolf Hitler’in en sevdiği sanatçılardan Arno Breker'in kayıp mermer heykeli, Berlin'deki Kunsthaus Dahlem müzesinin bahçesinde tesadüfen bulundu.
75 yıl önce ABD birlikleri tarafından gömüldüğü düşünülen heykellerden biri, 1940’da yapılmış ve Romanichel ismini almıştı. Sanatçının en meşhur eserlerinden Romanichel’in, henüz tanımlanamayan ikinci bir mermer heykelle birlikte bulunduğu bildirildi.
Kunsthaus Dahlem'in yöneticisi Dorothea Schöne, ikinci eserin Romanichel tarzını yansıttığını ve bu nedenle söz konusu eserin de Breker’e ait olduğunu düşündüklerini belirtti.
Müzeden gelen açıklamada iki heykelin de muhtemelen gömülmeden önce biraz hasar gördüğü ifade edildi. Eserler, müzedeki inşaat çalışmaları sırasında ortaya çıkarıldı.
Schöne, “Tamamen şans eseri gerçekleşen bir keşifti” dedi ve ekledi:
"Yeni yollar inşa ediyorduk. Yol inşaatı sırasında normalde 50 cm’den derin kazmamıza gerek kalmaz. Ama biz oluğu da değiştirmeye karar verdik ve heykeller binanın arkasından çıktı."
II. Dünya Savaşı'ndan beri kayıp olan Romanichel, Breker’in 1920'lerde Paris'te tanıştığı genç bir Sinti’yi tasvir ediyor. Breker tanıştığı Sinti’yle ilgili “Başı beni büyülemişti” diye yazıyor.
Sinti ve Romanlar, henüz 1936’da Nazi zulmüne maruz kalmıştı. Binlerce kişi toplama kamplarına gönderilmiş ve yaklaşık 500 bin kişi öldürülmüştü.
 
Independent Türkçe, The Art News Paper



Bilim insanları dilin haritasını çıkardı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Bilim insanları dilin haritasını çıkardı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Diliniz kilo vermenizde anahtar olabilir mi? Yeni araştırma sayesinde bilim insanları bunun mümkün olabileceğini söylüyor.

Araştırmacılar ilk kez dilin ve şekerli tatları alan tat reseptörünün üç boyutlu yapısının haritasını çıkardı.

Bu reseptörler tatlı tadı veren çok sayıda farklı kimyasal maddeyi algılayabiliyor ve ekşi ya da acı tatlar için kullanılanlar gibi diğer reseptörlerin aksine çok hassas olmayacak şekilde evrimleşmiş. Bu da enerji ihtiyacımız nedeniyle şekerli gıdalara yönelmemize ve onları arzulamamıza neden oluyor.

Çarşamba günü yapılan açıklamaya göre, bu tatlı tat reseptörünün daha iyi anlaşılması, onu düzenleyecek ve şekere olan iştahımızı değiştirebilecek şeylerin keşfedilmesini sağlayabilir.

Columbia Üniversitesi ve Howard Hughes Tıp Enstitüsü'nde doktora sonrası araştırmacı olan Dr. Juen Zhang yaptığı açıklamada, "Şekerin obezitede oynadığı öncü rol göz ardı edilemez" dedi.

Bugün şekerin yerine kullandığımız yapay tatlandırıcılar, şeker yeme arzumuzu anlamlı şekilde değiştirmiyor. Artık reseptörün neye benzediğini bildiğimize göre, daha iyi bir şey tasarlayabiliriz.

Zhang, Cell adlı akademik dergide yayımlanan bulguların ortak baş yazarı.

Bu dönüm noktasına ulaşmak için Zhang ve ortak yazarları üç yıl çalıştı.

Reseptörü analiz etmek için kriyo-elektron mikroskopi adılı tekniği kullandılar. Dilin ve tatlı reseptörünün 3 boyutlu yapısının görüntülerini yakalamak için elektron ışınları ateşlediler.

İki ana yarıdan oluşan reseptör, sinekkapan bitkisine benzeyen bir bileşen içeriyor. Bağlanma cebi adı verilen bu parçanın yapısını bilmek, bazı insanların tatlılara karşı neden bu kadar hassas olduğunun daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir.

Columbia Zuckerman Enstitüsü'nde baş araştırmacı ve çalışmanın ortak yazarı Dr. Anthony Fitzpatrick, "Bu reseptörün bağlanma cebini kesin bir şekilde tanımlamak, işlevini anlamak için kesinlikle hayati önem taşıyor" dedi.

"Tam şeklini bilerek, tatlandırıcıların neden ona bağlandığını ve reseptörü aktive eden veya işlevini düzenleyen daha iyi molekülleri nasıl geliştirebileceğimizi veya keşfedebileceğimizi anlayabiliriz" diye ekledi.

Tatlı tat reseptörü ağızda bulunmasına rağmen, vücudun her yerinde mevcut. Dolayısıyla, haritalar metabolizmayı inceleyen ek araştırmaları destekleyebilir. Bu araştırma, obeziteye karşı süregelen mücadeleye inanılmaz derecede yardımcı olabilir.

Obezite, her 5 çocuktan birini ve her 5 yetişkinden ikisini etkilediği ABD'de üstesinden gelinmesi gereken büyük bir sorun. Dahası, çok fazla şeker tüketmek kalp çevresinde ve karın bölgesinde daha fazla yağ birikimiyle ilişkilendiriliyor ki bu da kişinin sağlığı açısından riskli bir durum.

Fitzpatrick laboratuvarında araştırma teknisyeni ve çalışmanın ortak yazarı Andrew Chang, "İnsanlara yardımcı olabilmek için bilim anlayışımızı ileriye taşımaya çalışıyoruz" dedi.

Independent Türkçe