Suudi Arabistan’da koronavirüs günlük vaka sayıları düşüyor

BAE’de koronavirüs testleri kapsamı genişletiliyor

Riyad'daki Prens Sultan Üniversitesi yakınların yürüyen ve koronavirüse karşı önlemlere riayet eden bir kadın ve kızı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Riyad'daki Prens Sultan Üniversitesi yakınların yürüyen ve koronavirüse karşı önlemlere riayet eden bir kadın ve kızı (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Suudi Arabistan’da koronavirüs günlük vaka sayıları düşüyor

Riyad'daki Prens Sultan Üniversitesi yakınların yürüyen ve koronavirüse karşı önlemlere riayet eden bir kadın ve kızı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Riyad'daki Prens Sultan Üniversitesi yakınların yürüyen ve koronavirüse karşı önlemlere riayet eden bir kadın ve kızı (Fotoğraf: Beşir Salih)

Suudi Arabistan'ın çeşitli bölgelerinde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakalarının kaydedilmesine rağmen vaka sayılarının genel eğrisi düşmeye devam ediyor.
Sağlık Bakanlığı dün 348 yeni koronavirüs vakasının kaydedildiğini böylece ülke genelinde kaydedilen toplam vaka sayısının 339 bin 615 kişiye yükseldiğini duyurdu. Çoğunun sağlık durumunun güven verici olduğu belirtilen açıklamada, hala tedavi görmekte olan aktif vaka sayısının 87 bin 8 olduğu ve hastalardan 842’sinin sağlık durumlarının kritik olduğu belirtildi.
Bakanlık 509 kişinin daha sağlığına kavuşması ile toplam iyileşen hasta sayısının 325 bin 839 kişiye yükseldiğini bildirdi.

BAE: Bin 96 yeni vaka kaydedildi
Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) koronavirüs vakalarının erken tespit edilmesi, onlarla temas kuran kişilerin belirlenmesi ve izole edilmesi için ülke genelinde gerçekleştirilen testlerin kapsamı genişletildi.
Dün (pazartesi) ülke genelinde 133 bin 935 yeni koronavirüs testinin yapıldığı duyuruldu. Yapılan testler sonucu bin 96 yeni vakanın kaydedilmesi ile toplam vaka sayısı 106 bin 229’a yükselirdi. 311 kişinin daha sağlığına kavuşması ile iyileşen hasta sayısı 97 bin 284 kişiye yükseldi. Bae’de vefat edenlerin toplam sayısı 445 kişi oldu.

Rus “Kovid-19” aşısının insanlar üzerindeki denemeleri BAE'de başladı
Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed El-Nahyan arasında gerçekleştirilen telefon görüşmesi hakkında detaylara yer verilen açıklamada, Rus “Kovid-19” aşısının insanlar üzerindeki denemelerinin BAE'de başladığını duyuruldu.
BAE’de yapılacak aşı denemeleri, Sputnik-V aşısının Belarus'taki denemelerinin başlamasından ardından Rusya dışında gerçekleştirilen ikinci deneme olacak. Ayrıca Sputnik-V aşısının denemelerinin yakın bir zamanda Venezuela’da da başlaması bekleniyor.

Umman:
Umman’da iyileşen hasta oranı yüzde 87’ye yükseldi. 106 bin 575 vakadan 93 bin 222’si iyileşti.
Umman Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamaya göre, ülke genelinde Kovid-19’a bağlı olarak hayatını kaybeden kişi sayısı 10 bin 46 kişiye yükseldi.

Kuveyt: 777 yeni koronavirüs vakası kaydedildi
Kuveyt Sağlık Bakanlığı 777 yeni koronavirüs vakasının kaydedilmesi ile ülkede kaydedilen toplam vaka sayısının 111 bin 893’e yükseldi. 6 kişinin daha virüs sebebiyle hayatını kaybetmesinin ardından toplam ölüm sayısı ise 664 kişi oldu.
Sağlık Bakanlığı, 534 vakanın daha sağlığına kavuşması ile toplam iyileşen hasta sayısının 103 bin 802 kişiye ulaştığını açıkladı.

Bahreyn: 327 yeni vaka kaydedildi
Bahreyn Sağlık Bakanlığı 327 yeni vaka kaydedildiğini duyurdu. Bakanlık, 5 kişinin virüs sebebiyle hayatını kaybettiğini böylece toplam ölüm sayısının 278 kişiye yükseldiğini belirtti.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, 441 kişinin daha sağlığına kavuşmasının ardından şu ana kadar toplam iyileşen vaka sayısı 71 bin 249 kişiye ulaştı. Mevcut vaka sayısı ise 4 bin 87 kişi olarak açıklandı.

Katar: 206 yeni vaka kaydedildi
Katar Halk Sağlığı Bakanlığı 206 yeni koronavirüs vakasının daha kaydedildiğini böylece toplam vaka sayısının 128 bin 191 kişiye yükseldiğini açıkladı. Bakanlık, 198 kişinin daha sağlığına kavuştuğunu toplam iyileşen hasta sayısının 125 bin 176 kişiye ulaştığını duyurdu.



Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
TT

Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)

Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde, işgal altında bulunan Filistin’deki gelişmelere ilişkin düzenlenen istişare toplantısının ardından ortak bir bildiri yayımlandı. Toplantıya, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreterliği, Arap Birliği ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu’ndan üst düzey heyetler katıldı. Toplantının, Filistin meselesinin seyri ile bölgesel ve uluslararası yansımaları konusunda üç kuruluş arasındaki siyasi eşgüdümün arttığını ortaya koyduğu belirtildi.

Bildiride, ABD Başkanı tarafından açıklanan ve Ekim 2025’te Mısır’ın Şarm eş-Şeyh kentinde Mısır-ABD himayesinde, Katar ve Türkiye’nin katılımıyla düzenlenen Uluslararası Barış Zirvesi’nde imzalanan barış planının, kan dökülmesinin durdurulması, insani yardımların engelsiz şekilde ulaştırılması, İsrail işgal güçlerinin çekilmesi ve normal hayata dönüş için gerekli koşulların hazırlanması açısından temel bir çıkış noktası olduğu vurgulandı. Planın, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2803 sayılı kararıyla kabul edildiği ve geri dönülmez biçimde ‘iki devletli çözüm’ yolunun açılmasını hedeflediği kaydedildi.

Bu çerçevede üç kuruluş, Gazze Şeridi’nde ya da Batı Şeria’da Filistin halkının zorla yerinden edilmesini hedefleyen her türlü girişim ve planı kesin bir dille reddettiklerini belirtti. Bildiride, bu tür adımların savaş suçu ve uluslararası insancıl hukukun açık ihlali olduğu, ayrıca bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe doğrudan tehdit teşkil ettiği ifade edildi. İsrail’in Refah Sınır Kapısı’nın tek yönlü açılmasına ilişkin açıklamaları da sert şekilde kınanarak, Gazze Şeridi’ni yaşanamaz bir bölge haline getirmeyi amaçlayan politikaların sonuçlarına karşı uyarıda bulunuldu.

Ortak bildiride, İsrail makamlarının Gazze Şeridi’ne uyguladığı kuşatma ve sistematik aç bırakma politikası kınandı. İsrail’in Refah Sınır Kapısı ile tüm kara ve deniz geçişlerini kalıcı ve güvenli şekilde açmaya zorlanması, insani yardımların herhangi bir kısıtlama olmaksızın ulaştırılmasına izin verilmesi çağrısı yapıldı. Ayrıca Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’da yerleşim faaliyetlerinin genişletilmesi, keyfi tutuklamalar, ilhak planları, sözde İsrail egemenliğinin dayatılması, şehir ve mülteci kamplarına baskınlar, altyapının tahrip edilmesi ve nüfusun zorla yerinden edilmesi gibi uygulamaların tehlikesine dikkat çekildi.

Bildiride, tüm İsrail yerleşimlerinin hukuka aykırı olduğu vurgulanarak, bunların dağıtılması ve boşaltılması gerektiği ifade edildi. İşgal güçlerinin koruması altında artan aşırı yerleşimci şiddetine karşı uyarıda bulunulurken, uluslararası topluma bu suçların faillerinin uluslararası ceza hukuku çerçevesinde hesap vermesini sağlama ve BM Güvenlik Konseyi’nin 904 sayılı kararı uyarınca yerleşimcilerin silahsızlandırılmasını hayata geçirme çağrısı yapıldı.

Bildiride, Kudüs’e ilişkin olarak İsrail’in işgal altındaki kentte siyasi, coğrafi ve demografik yapıyı değiştirmeyi amaçlayan tüm uygulamaları reddedildi. Açıklamada, başta Mescid-i Aksa olmak üzere İslam ve Hristiyan kutsal mekânlarının tarihî ve hukuki statüsünün korunmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Ortak bildiride ayrıca, işgal hapishanelerindeki Filistinli mahkûmlara yönelik zorla kaybetme, işkence, infaz ve kötü muamele dahil ağır ihlaller kınandı. Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in, tutuklu lider Mervan Bergusi’nin hücresini basarak hayatını tehdit ettiğine dikkat çekilerek, mahkûmların akıbetinin ortaya çıkarılması, korunmalarının sağlanması ve serbest bırakılmaları için uluslararası baskı çağrısı yapıldı.

Üç kuruluş, uluslararası toplumu İsrail’i tüm ihlallerinden dolayı hesap vermeye zorlayacak somut adımlar atmaya ve cezasızlık politikasına son vermeye davet etti. Bu çerçevede, başta Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı (UAD) olmak üzere ulusal, bölgesel ve uluslararası yargı mecralarının devreye sokulması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, Filistin halkı için uluslararası korumanın sağlanmasının zorunlu olduğu ifade edildi. Bildiride ayrıca, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğu teyit edilerek, Filistin hükümetinin Gazze Şeridi dahil tüm işgal altındaki Filistin topraklarında sorumluluklarını tam olarak üstlenmesinin desteklenmesi talep edildi.

Bildiride, Suudi Arabistan’ın Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nun 80’inci oturumunda açıkladığı Filistin Yönetimi’nin mali sürdürülebilirliğine yönelik acil koalisyon girişimi memnuniyetle karşılandı. Tüm ülkelere bu girişime katılma ve Filistin hükümetine mali destek sağlama çağrısı yapıldı. Ayrıca, 12 Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nda kabul edilen ve Filistin meselesinin barışçıl çözümü ile iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin konferansın sonuçlarını onaylayan karar da olumlu karşılandı. Söz konusu konferansın, Suudi Arabistan ve Fransa’nın eş başkanlığında New York’ta düzenlendiği hatırlatıldı.

Açıklamada, UAD’ın İsrail’in işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki yükümlülüklerine ilişkin danışma görüşü takdir edilirken, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) görev süresinin üç yıl uzatılması kararı memnuniyetle karşılandı. Ajansa siyasi, hukuki ve mali desteğin sürdürülmesinin gerekliliği vurgulanarak, rolünü veya yetkisini zayıflatmayı hedefleyen girişimler reddedildi.

Bildirinin sonunda, Eylül 2025’te Filistin devletini tanıyan ülkelerin tutumları takdir edilirken, diğer ülkelere de Filistin devletini tanımaları ve BM’de tam üyeliğini desteklemeleri çağrısı yapıldı. Bunun, iki devletli çözümün hayata geçirilmesinin temel unsurlarından biri olduğu belirtildi. Açıklamada, bölgede adil ve kalıcı barışın ancak İsrail işgalinin sona erdirilmesi, 4 Haziran 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin uluslararası meşruiyet kararları ve Arap Barış Girişimi doğrultusunda kurulmasıyla mümkün olacağı vurgulandı.


Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)

ABD'nin Wisconsin eyaletinde düzenlenen özel bir törenle, Tuwaiq projesi kapsamında üretilecek dört Suudi savaş gemisinden ilki olan "Majesteleri Kral Saud" gemisi denize indirildi.

Gemi, Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Muhammed El-Garibi tarafından, Suudi Arabistan ve Amerikan tarafından çok sayıda üst düzey subay ve yetkilinin katılımıyla denize indirildi.

Korgeneral el-Garibi, genel olarak silahlı kuvvetlerin ve özellikle deniz kuvvetlerinin Suudi liderliğinden aldığı sınırsız desteğin, modernizasyon ve kalkınmada önemli ilerlemeler kaydedilmesine katkıda bulunduğunu vurguladı. Tuwaiq projesinin, Suudi Arabistan'ın en son askeri teknolojilere dayanan, modern ve profesyonel bir deniz kuvveti oluşturma taahhüdünü ve personelinin ileri eğitim ve nitelik programlarını somutlaştırdığını ifade etti.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, dün Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ve beraberindeki heyetle bir araya geldi.

Görüşmede, Sudan'daki son gelişmeler, bunların sonuçları, güvenlik ve istikrarın sağlanması için gösterilen çabalar gözden geçirildi.