İşbirliği ve dayanışmayı vurgulayan dini değerler, azınlıkların ötekileştirilmesini reddediyor

Rahip David Bednar, 10 farklı din ve kültürden dini liderler ile bir araya geldi (SPA)
Rahip David Bednar, 10 farklı din ve kültürden dini liderler ile bir araya geldi (SPA)
TT

İşbirliği ve dayanışmayı vurgulayan dini değerler, azınlıkların ötekileştirilmesini reddediyor

Rahip David Bednar, 10 farklı din ve kültürden dini liderler ile bir araya geldi (SPA)
Rahip David Bednar, 10 farklı din ve kültürden dini liderler ile bir araya geldi (SPA)

Farklı ülke ve dinlerden liderler, G20 Dini Değerler Forumu ikinci gününde, afetler ve insani krizlerle mücadelede dini rolün önemine vurgu yaptı.
Önümüzdeki ay yapılacak liderler zirvesi öncesinde düzenlenen G20 Ülkeleri Grubu toplantıları kapsamında sanal ortamda başkent Riyad’da gerçekleştirilen G20 Dini Değerler Forumu, 10 farklı din ve kültürden mensupları bir araya getirdi.
Nitekim liderler, kriz zamanlarında ilk destek ve yardımı sağlayanlardan olan dini toplulukların bireyler arasındaki dayanışma duygusunu pekiştirdiğini, insani değerlerin ve azınlıkları ötekileştirmemek gerektiğinin altını çizdiğini, söylentileri çürütmede ve gerek yiyecek gerek ilaç ihtiyaçlarının karşılanmasında rol aldığını vurguladı.
Kovid-19 salgının ele alındığı ikinci gün, ana oturumda farklı ülke, din ve sağlık kuruluşlarından sekiz konuşmacı söz aldı. Aynı zamanda üç eşzamanlı panel tartışmaları düzenlendi. Ortak Öğrenme Girişimi (JLI) Yönetici Müdürü Kirsten Laursen Muth tarafından yönetilen ana oturuma şu isimler katıldı: Sağlık Bakanlığı Yardımcısı ve Sözcüsü Dr. Muhammed Abdulali, Mormon Kilisesi 12 Havari Birliğinden Rahip David Bednar, Medeniyetler İttifakı (UNAOC) Yüksek Temsilci Sözcüsü Nihal Saad, Dünya İlerici Yahudilik Birliği (WUPJ) Başkanı Haham David Saperstein, Vatikan Integral İnsani Gelişim Servisi’nde Kalkınma ve Din Direktörü Augusto Zampini ve Gusdurian Ağı Endonezya (GNI) Ulusal Direktörü Alissa Vahid.
Garklı ülkelerden dini liderler ve yetkililerin yanı sıra sağlık alanında uzman 24 kişinin katıldığı diğer üç tartışma panelinde ise farklı konular ele alındı. İlk panelde “Kovid-19 Salgınıyla Mücadelede Dini Toplulukların Ortaklıkları”, ikinci panelde “Etkin Dini Topluluklar ve Pandemik Krize Karşı Çok Taraflı Tepkiler (Kovid-19): Öncelikler ve Sorumluluklar”, üçüncü panelde ise “Kovid-19 Salgını Zamanında İhtiyaç Grupların Desteklenmesi” başlıkları altında konuşuldu.
Forumun ikinci günü açılış konuşmasını gerçekleştiren Irak Kültür, Turizm ve Tarihi Eserler Bakanı Hasan Nazım, Kovid-19 salgınının siyasi, sosyal ve ekonomik sonuçlarına, bunlarla mücadelede çeşitli planlar geliştirmek gerektiğine değindi. Oturumda söz alan Suudi Sağlık Bakanlığı Yardımcısı ve Sözcüsü Dr. Muhammed Abdulali, ülkesinin vakalarda iyileşme kaydedilmesine rağmen salgınla uzun vadede mücadele etmek için uğraştığını belirtti. Bu konuda bilimsel araştırmaların yapıldığına, özel merkezlerin tahsis edildiğine dikkat çeken Abdulali, aynı zamanda yapay zeka sistemlerinin ve ayrım gözetmeksizin toplumdaki tüm bireylerin yararlanabileceği diğer sistemlerin kurulduğuna değindi.
Diğer yandan Medeniyetler İttifakı (UNAOC) Yüksek Temsilci Sözcüsü Nihal Saad ise dini kuruluşların rolüne değindi. Birleşmiş Milletler'in (BM) pandemiye yönelik tepkisine ve bunun çeşitli toplumları etkilediğine atıfta bulunan Saad, ayrım gözetmeksizin toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçlarını sağlamanın önemini vurguladı.
Pandemilerin tarihsel etkisine ve kökenlerine, ayrımcılık yapmadan pandemiyle yüzleşmenin, azınlıkları ihmal etmemenin ve ilaç, gıda gibi temel ihtiyaçları sağlamanın önemine değinen Haham David Saperstein, aynı zamanda söz konusu forumun dini liderleri bir araya getirme konusundaki önemini vurguladı.
Öte yandan, dini kuruluşların kriz ve felaketler sırasındaki rolünden bahseden GNI Ulusal Direktörü Alissa Vahid, bu kuruluşların toplumlara destek ve yardım sağlayan, topluluk üyeleri arasında dayanışma duygusunu perçinleyen ilk taraflardan olduğunun altını çizdi.
İnsani gelişim ile ilgilenen Vatikan dairesinden Kalkınma ve Din Direktörü Augusto Zampini, salgın kaynaklı sosyal meselelere ve bunlara hazırlıklı olmanın önemine işaret etti. Dinlerin şiddet ve kriz kaynağı olabileceğine, ancak diğer yandan çeşitli dini liderler arasındaki iletişim ve işbirliği yoluyla bu krizlerin aşılabileceğine değinen Zampini, değerlere, barışa ve adalete vurguda bulundu.
Suudi Arabistan’ın G20 başkanlığı döneminde gerçekleştirilen G20 Dini Değerler Forumu, uluslararası dini liderler, dini ve insani yardım kuruluşlarından uzmanlar arasından 500 farklı kişinin katılımıyla önümüzdeki Cumartesi günü son bulacak. Bunlar arasında 45 ülkeden 130 farklı konuşmacı bulunuyor.



Suudi Arabistan BRICS Zirvesi’nde Gazze'deki acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
TT

Suudi Arabistan BRICS Zirvesi’nde Gazze'deki acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)

Suudi Arabistan, 17. BRICS Zirvesi'nin ikinci gününün ilk oturumunda Gazze'de yaşanan insani acıların göz ardı edilemeyeceğini ve uluslararası toplumun bu krizi sona erdirmek ve uluslararası hukuka uygun olarak iki devletli çözüme dayalı herakes için kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için ciddi bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman adına Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan dün Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen ve Suudi Arabistan'ın davetli ülke olarak katıldığı zirvenin ikinci gününün ilk oturumuna katıldı. Oturum ‘Çevre, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) ve Küresel Sağlık’ başlığını taşıyordu.

Oturum sırasında bir konuşma yapan Prens Faysal bin Ferhan, Gazze Şeridi'ndeki feci duruma atıfta bulunarak, dünyadaki vahim krizlerin herkese ortak sorumlulukları ve çatışmaların yayılmasını önlemek için gerilimi artırmaktan kaçınma ihtiyacını hatırlattığını vurguladı. İsrail'in sağlık altyapısına yönelik saldırılarının ve sivilleri hedef almasının uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali ve yasalar ile normlara dayalı uluslararası sisteme doğrudan bir meydan okuma olduğunu belirterek, uluslararası toplumu insani erişimin sağlanması ve sivillerin korunması için sorumluluklarını üstlenmeye çağırdı. Faysal bin Ferhan, Gazze'de yaşanan insani acıların göz ardı edilemeyeceğini ve uluslararası toplumun bu krizi sona erdirmek ve uluslararası hukuka uygun olarak iki devletli çözüme dayalı herkes için kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için ciddi bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı konuşmasının başında ülkesinin BRICS Zirvesi’ne ev sahipliği yapan ve bu yıl grubun başkanlığını yürüten Brezilya'ya takdirlerini ifade ederek, Suudi Arabistan'ın daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği inşa etme arzusunu dile getirdi.

Prens Faysal bin Ferhan, Suudi Arabistan'ın Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Paris Anlaşması'na olan bağlılığını vurgulayarak, iklim ve sağlık alanlarında iş birliğinin geliştirilmesinin önemini vurguladı ve farklı ülkelerin farklı koşullarını dikkate alan pratik ve dengeli bir yaklaşım çağrısında bulundu.

Bu bağlamda, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı'na (COP30) ev sahipliği yapacak olan Brezilya'ya Krallık'ın tebriklerini ileterek, Suudi Arabistan'ın iklim değişikliği sorunlarının ele alınmasında somut sonuçlar elde edilmesinde başarı dileklerini ifade etti.

Prens Faysal bin Ferhan, su kıtlığı çeken ülkelerden biri olarak Suudi Arabistan'ın çevresel zorlukları ve su kaynaklarını yönetmek için ileri yöntemler ve teknolojiler geliştirdiğini ve bu hayati kaynağa eşit erişimi sağlamayı amaçlayan Dünya Su Örgütü'nün kurulmasına yol açan çabalara öncülük ettiğini açıkladı.

Sağlık sektörü konusunda ise Vizyon 2030'un önleme ve entegre bakıma odaklanan kapsamlı reformlar içerdiğini belirterek, Suudi Arabistan'ın Hac ve Umre gibi büyük organizasyonları yönetme, planlama ve erken uyarı sistemleri geliştirme konusundaki uzmanlığını vurguladı. Kuşkusuz bu, Suudi Arabistan'ın uluslararası standartlara uygun olarak sağlık acil durumlarına hazırlık ve müdahale konusunda bölgesel bir merkez olma konumunu güçlendiriyor.

Oturuma Suudi Arabistan'ın Brezilya Büyükelçisi Faysal Gulam, Dışişleri Bakanlığı Ofisi Genel Müdürü Velid es-Semail, Dışişleri Bakan Danışmanı Muhammed el-Yahya ve Uluslararası Kuruluşlar Genel Müdürü Şahir el-Huneyni katıldı.