Belçika Kralı Philippe üvey kız kardeşiyle tanıştı

Belçika Kralı Philippe üvey kız kardeşi Delphine Boël ile tanışması esnasında (Belçika Kraliyet Ailesi Facebook sayfası)
Belçika Kralı Philippe üvey kız kardeşi Delphine Boël ile tanışması esnasında (Belçika Kraliyet Ailesi Facebook sayfası)
TT

Belçika Kralı Philippe üvey kız kardeşiyle tanıştı

Belçika Kralı Philippe üvey kız kardeşi Delphine Boël ile tanışması esnasında (Belçika Kraliyet Ailesi Facebook sayfası)
Belçika Kralı Philippe üvey kız kardeşi Delphine Boël ile tanışması esnasında (Belçika Kraliyet Ailesi Facebook sayfası)

Belçika Kralı Philippe, babası Kral II. Albert’in kızı olduğunu kanıtlamak için yıllar süren mahkemenin ardından Prenses unvanını alan üvey kız kardeşi kızı Delphine Boël ile tanıştı.
Reuters haber ajansı, Kral’ın geçen Cuma Brüksel Banliyösündeki Kraliyet Sarayı’nda üvey kız kardeşiyle görüştüğünü bildirdi.
Kral Philippe ve üvey kız kardeşi Prenses Delphine yaptıkları ortak açıklamada “Görüşme samimiydi, uzun ve verimli sohbetimiz esnasından birbirimizi tanıma fırsatımız oldu. Hayatlarımız ve ortak ilgi alanlarımız hakkında konuştuk” ifadelerini kullandılar.
Belçikalı sanatçı, 2013’te tahtı oğluna devreden II. Albert’in kızı olduğunu kanıtlamak için 7 yıl süren bir yargı mücadelesi verdi.
DNA testinin sonuçlarının, 86 yaşındaki Kral Albert’in babası olduğunu kanıtlamasından sonra Delphine Boël 1 Ekim’de Prenses unvanını aldı.
Belçika’nın eski kralı 2’nci Albert’in evlilik dışı ilişkisinden olan 52 yaşındaki kızı Delphine Boël, yedi yıllık hukuki mücadelesini kazandı ve ‘prenses’ oldu.
O zamana kadar Boël, babası ve Kral Philippe dahil üvey kardeşlerinin kendisiyle iletişim kurmayı reddettiklerini ve onlardan hiçbir şey beklemediğini söyledi.
1999’da Kraliçe Paola’nın hayatını anlatan kitapta iddia ortaya atılmış, sanatçı Boël, 2005’te bir röpotajda kralın kızı olduğunu söylemişti. Ancak yasalar gereği, Kral 2’nci Albert oğlu Kral Philippe’e tahtı bırakana kadar dava açamadı. Temmuz 2013 yılında kral, sağlık sorunlarını gerekçe göstererek tahttan çekilince hukuki mücadele başlattı.
1993’te ağabeyi ölünce tahta çıkan eski kral 2’nci Albert uzun süre iddiaları yalanladı ve DNA testi yaptırmadı. Ancak sonunda mahkeme kararıyla DNA testi yaptırmak zorunda kaldı.
Test sonucunda Boël’in babası olduğu ortaya çıktı. Ocak ayında, kamuoyuna Barones Sybille de Selys Longchamps’la ilişkisi olduğunu ve bu ilişkiden kızı olduğunu kamuoyuna açıkladı.
Barones Sybille de Selys Longchamps, 2’nci Albert kral olmadan önce, Liege Prensi’yken onunla 18 yıl ilişki yaşadığını söyledi.
Mahkeme, Boël’in Belçika Prensesi olarak anılmasına karar verdi. Mahkeme kararına göre Boël ve kızı ile oğlu da prenses ve prens unvanına sahip olmanın yanı sıra eski kralın mirasına da ortak olacaklar.
Eski kral, ayrıca, 3,4 milyon avroluk (30,85 milyon lira) mahkeme masraflarını da ödeyecek.
2’nci Albert’in, eski kraliçe Paola’yla evliliğinden, bugünkü kral Philippe’in yanı sıra bir kızı bir oğlu var Prens Laurent ve Prenses Astrid.
1815’de 1’nci Fransa İmparatorluğu’nun dağılmasıyla kurulan Birleşik Hollanda Krallığı’nın bir parçası olan Belçika 1830’de birlikten ayrılarak bağımsızlığını ilan etti.
Belçika,  Federal Parlamenter monarşi rejimiyle 1831’de tahta geçen ilk Kral I. Léopold’den bu yana Saxe-Coburg van België hanedanı tarafından yönetilmekte.



İran'ı bombalamak için hangi İsrail savaş uçakları kullanılıyor?

İtalya'daki ortak eğitim sırasında ABD yapımı bir F-35 savaş uçağının önünde poz veren İsrailli pilotlar (İsrail ordusunun internet sitesi)
İtalya'daki ortak eğitim sırasında ABD yapımı bir F-35 savaş uçağının önünde poz veren İsrailli pilotlar (İsrail ordusunun internet sitesi)
TT

İran'ı bombalamak için hangi İsrail savaş uçakları kullanılıyor?

İtalya'daki ortak eğitim sırasında ABD yapımı bir F-35 savaş uçağının önünde poz veren İsrailli pilotlar (İsrail ordusunun internet sitesi)
İtalya'daki ortak eğitim sırasında ABD yapımı bir F-35 savaş uçağının önünde poz veren İsrailli pilotlar (İsrail ordusunun internet sitesi)

İsrail ordusu cuma günü, F-15'ler, F-16'lar ve F-35'ler de dahil olmak üzere hava filosunu kullanarak İran nükleer tesislerini hedef aldı.

İsrail ve İran arasında son dönemde gerilim ve tehditler artıyor. İsrail ordusu İran'daki nükleer tesisleri vururken, Tel Aviv Tahran'ı nükleer silah elde etmek istemekle suçladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin Cuma günü yerel saatle sabah 8'de yayınladığı mesajda, “Pilotlarımız İran'ın çeşitli bölgelerindeki askeri hedeflere ve nükleer programla ilgili hedeflere saldırdı ve saldırmaya devam ediyor” dedi. Yükselen Aslan Operasyonu cuma sabahı halen devam ediyordu.

İsrail, İran'ı hedef almak için hava kuvvetlerine başvurdu. İsrail ordusu cuma günkü saldırıda kullanılan uçakların fotoğraf ve videolarını sosyal medya platformu X'te yayınlayarak F-15, F-16 ve F-35 uçaklarının kullanıldığını gösterdi.

sd
İtalya'daki ortak eğitim sırasında ABD yapımı bir F-35 savaş uçağının önünde poz veren İsrailli pilotlar (İsrail ordusunun internet sitesi)

Eski bir askeri pilot ve savunma uzmanı olan Xavier Tytelman, Fransız gazetesi Le Parisien’e verdiği demeçte, “Sahip oldukları üç model F-15, F-16 ve F-35” dedi. Ona göre bu uçaklar, radarlar ve havada yakıt ikmali yapan uçaklar tarafından destekleniyor.

Hava kuvvetlerinin yüzde 60'ı

İsrail, İran'daki yaklaşık 100 hedefi vurmak için 200 savaş uçağı kullandı. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) tarafından yayınlanan ve CNN tarafından haberleştirilen Askeri Denge 2025 istatistiklerine göre bu sayı İsrail'in savaş kabiliyetine sahip uçaklarının yaklaşık yüzde 60'ını temsil ediyor.

Aynı kaynağa göre İsrail'in 39 adet F-35'i, 75 adet F-15'i ve yaklaşık 200 adet F-16'sı bulunuyor.

cdfvg
İsrailli pilotlar saldırıdan önce F-15 savaş uçağına binmek için yürüyorlar. (İsrail ordusu)

Tytelman, “Bu kadar çok uçağı aynı anda çalıştırabilmek hem teknik hem de lojistik açıdan operasyonel bir başarıdır. Uçak filosunun yaklaşık üçte biri bakım, yükseltme ve geçici arızalar nedeniyle (sürekli olarak) aktif hizmette değil. Filonun neredeyse üçte ikisini bir operasyon için havada tutabilmek, ülkenin potansiyelinin neredeyse yüzde 100'ünün bir göreve gittiği anlamına geliyor. Bu büyük bir olay” ifadelerini kullandı.

dcfvg
İsrail’e ait bir F-16 savaş uçağı

Tytelman, F-35'lerin havalandıktan sonra ‘derinlemesine saldırabilmek için düşman savunmasına nüfuz edebileceğini’ ve özellikle İran radarlarını ya da savunma tesislerini yok etmek için kullanılacağını belirtti.

F-15, İran mevzilerini hedef almak için bir ‘bomba taşıyıcı’ görevi görüyor. F-16 ise ‘çok yönlü ve manevra kabiliyeti yüksek bir savaş uçağı’. ABD Hava Kuvvetleri'nin tanımına göre F-16’lar ‘her türlü hava koşulunda hedefleri belirleyebilir ve alçaktan uçan uçakları tespit edebilir’.

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) ‘şiddetli misilleme’ ve ‘amansız’ karşılık sözü verdi. Tahran, bazıları Tel Aviv ve Ramat Gan'daki hedefleri vuran füzeler ateşledi.