Yahudi yerleşimciler Filistinlilerin zeytinliklerini atık su ile doldurdu

İsrail güçleri, Ramallah yakınlarındaki bir köyün zeytinliklerine ulaşmaya çalışan, aralarında bir kadının da olduğu Filistinli protestoculara şiddet uyguladı. (EPA)
İsrail güçleri, Ramallah yakınlarındaki bir köyün zeytinliklerine ulaşmaya çalışan, aralarında bir kadının da olduğu Filistinli protestoculara şiddet uyguladı. (EPA)
TT

Yahudi yerleşimciler Filistinlilerin zeytinliklerini atık su ile doldurdu

İsrail güçleri, Ramallah yakınlarındaki bir köyün zeytinliklerine ulaşmaya çalışan, aralarında bir kadının da olduğu Filistinli protestoculara şiddet uyguladı. (EPA)
İsrail güçleri, Ramallah yakınlarındaki bir köyün zeytinliklerine ulaşmaya çalışan, aralarında bir kadının da olduğu Filistinli protestoculara şiddet uyguladı. (EPA)

Aşırılık yanlısı Yahudi yerleşimci gruplar, İsrailli yetkililerin, uluslararası toplum ve Arap dünyasının eleştirilerine neden olan 5 binin üzerinde yeni konut inşa etme kararından bir gün sonra zeytin hasadını sabote etmek için Filistinli çiftçilere yönelik saldırganlıklarına hız verdiler.
Jaba bölgesindeki yerleşimciler zeytin ağaçlarını yakarak, sökerek ve mahsulleri çalarak Filistinlilere zarar vermeye devam ediyorlar. Hatta zeytinliklere "kanalizasyon hattını" yönlendirerek atık su daji pompalıyorlar.
İsrail İnsan Hakları Merkezi B'Tselem konuya dair şu açıklamayı yayınladı:
"Filistinlilere yönelik yerleşimci şiddeti (ve bazen yerleşimci olmayan İsrail vatandaşlarının şiddeti) uzun zamandır Batı Şeria'daki işgal rutininin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Filistinlilerin yaşamlarının, bedenlerinin, mülklerinin ve toprağının bütünlüğünün ihlal edilmesiyle sonuçlanan bu şiddet eylemleri yolları kapatmaktan, arabalara ve evlere taş atmaya, köylere ve topraklara baskın düzenlemekte zeytin tarlalarını ve ekinleri yakmaya, mülkleri tahrip etmeye, fiziksel saldırılara ve bazen de molotof kokteyl atmaya kadar çok çeşitli eylemleri içermektedir.”
Batı Şeria'daki İsrail Sivil İdaresi İnşaat ve Organizasyon Konseyi, çarşamba ve perşembe günleri yaptığı iki oturumda Başbakan Binyamin Netanyahu tarafından yerleşimciler için Batı Şeria'da 5 bin 400 yeni konut birimi inşa edilmesine izin verilmesi için hazırlanan bir planı onayladı. Bu karar Batı'da, Arap dünyasında ve hatta İsrail'de tepkiye neden oldu. Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell duruma dair şunları söyledi:
"Batı Şeria'daki yerleşim birimlerinin genişlemesi, müzakere edilen iki devletli çözümün risk altında olması nedeniyle gelecekteki Filistin devletini ve bölgesel istikrarı tehlikeye atıyor. İsrail geçtiğimiz günlerde işgal altındaki Batı Şeria'da, Kudüs'te ve çevresindeki alanlarda yerleşim birimlerini genişlettiğini duyurdu. Bu planların yaklaşık 5 bin konutun inşasını içerdiğini bildirdi. Biz, yerleşim yerlerinin uluslararası hukuka göre tamamen yasa dışı olduğunu bir kez daha teyit ediyoruz. AB, Kudüs ile ilgili olanlar da dahil olmak üzere 1967 öncesi sınırlarda, iki tarafın anlaşmaları dışında yapılan herhangi bir değişikliği tanımayacaktır.”
Borrell ayrıca yerleşim birimlerinin, "güveni yeniden inşa etme ve Filistinliler ile İsrailliler arasında sivil ve güvenlik iş birliğini sürdürmenin önünü açmaya yönelik mevcut çabaları tehdit ettiğini" vurguladı. İsrail hükümetinin Doğu Kudüs dahil olmak üzere hassas bölgelerde devam eden yerleşim birimlerini genişletmesini durdurmasını istedi.
Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya da dün İsrail işgalinin binlerce yerleşim birimi inşa etme kararını kınayarak söz konusu adımın "geri teptiğini" ve bölgedeki barış çabalarını baltaladığını bildirdiler.  Yapılan ortak açıklamada, "Yerleşimlerin genişletilmesi uluslararası hukukun ihlali anlamına geliyor ve İsrail-Filistin çatışmasında adil ve kalıcı bir barışı sağlamak amacıyla iki devletli bir çözüme ulaşmanın hayata geçirilmesini tehdit ediyor" denildi.
Avrupalı ​​bakanlar daha fazla yerleşim inşası yolunda ilerlemenin, “İsrail ile BAE ve Bahreyn arasında varılan normalleşme anlaşmalarıyla ilgili olumlu gelişmeler için olumlu olmayan bir adım" olacağını vurguladılar.
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Dr. Nayef el-Hacraf da kararı kınayarak İsrail'in Batı Şeria'daki yerleşimleri genişletme ve İsrail egemenliğini dayatma planlarına karşı olduklarını bildirdi.
Genel Sekreter, uluslararası toplumu, İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki kararlarını durdurmaya çağırarak yeni yerleşim birimleri inşa etmenin Ortadoğu bölgesinde barışın canlanmasına büyük bir engel teşkil edeceğini belirtti.
Hacraf, KİK’in Arap Barış Girişimi ve uluslararası yasalar çerçevesinde Filistin halkına desteğini yinelediği açıklamasında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletini kurma hakkının meşru olduğunu bir kez daha vurguladı. 



Rapor: Washington, Gazze'de Hamas'ın bulunmadığı bir ‘yeşil bölge’ kurulmasını istiyor

Hamas mensupları, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) çalışanlarını, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail güçlerinin geri çekildiği ‘sarı hat’ içindeki bir bölgeye götürüyor. (Reuters)
Hamas mensupları, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) çalışanlarını, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail güçlerinin geri çekildiği ‘sarı hat’ içindeki bir bölgeye götürüyor. (Reuters)
TT

Rapor: Washington, Gazze'de Hamas'ın bulunmadığı bir ‘yeşil bölge’ kurulmasını istiyor

Hamas mensupları, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) çalışanlarını, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail güçlerinin geri çekildiği ‘sarı hat’ içindeki bir bölgeye götürüyor. (Reuters)
Hamas mensupları, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) çalışanlarını, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail güçlerinin geri çekildiği ‘sarı hat’ içindeki bir bölgeye götürüyor. (Reuters)

ABD, Gazze Şeridi ile İsrail arasındaki sınır hattının İsrail tarafında Filistinliler için konut inşa etme planlarını ilerletiyor. Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal’dan aktardığına göre, sahaya gönderilen ekipler alan temizliği çalışmalarına başladı. Söz konusu planla, Hamas’ın kontrolündeki bölgelerden sivillerin uzaklaştırılması hedefleniyor.

Bu girişim, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’ye ilişkin 20 maddelik barış planında öngörüldüğü gibi silahlı grubun etkisiz hale getirilmesi ve yetkilerden uzaklaştırılmasının yakın gelecekte gerçekleşmeyeceğine dair dolaylı bir kabul olarak değerlendiriliyor.

Alternatif güvenli alanlar

ABD, Gazze Şeridi’nin İsrail kontrolündeki bölgelerinde ‘alternatif güvenli alanlar’ oluşturmayı planlıyor. Bu bölgeler, Amerikalı yetkililer tarafından ‘yeşil bölge’ olarak adlandırılıyor.

İsrail’in güneyindeki Sivil-Askeri Koordinasyon Merkezi’nde, ABD ordusunun çok uluslu bir çaba ile savaş sonrası Gazze’de istikrar sağlamayı ve geleceğe yönelik planlar geliştirmeyi yürüttüğü bildirildi. Yetkililer, mühendis ekiplerinin yeni yerleşim yerlerinin planlarını hazırladığını, enkaz ve patlamamış mühimmatların temizlenmesi çalışmalarını yürüttüğünü belirtti. İnşaat süreci henüz başlamadı.

ABD’li yetkililere göre bu yerleşim alanları, savaş nedeniyle yerinden edilmiş Gazze sakinlerine geçici olarak konut, okul ve hastane imkânı sunmayı amaçlıyor. Yetkililer, bu toplulukların gelecekteki yeniden imar projeleri için bir model oluşturmasını ve Gazze halkını Hamas’ın kontrolündeki bölgelerden uzaklaştırmasını hedefliyor.

Hamas mensupları, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) çalışanlarını, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail güçlerinin geri çekildiği ‘sarı hat’ içindeki bir bölgeye götürüyor. (Reuters)Hamas mensupları, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) çalışanlarını, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail güçlerinin geri çekildiği ‘sarı hat’ içindeki bir bölgeye götürüyor. (Reuters)

Gazze'nin ikiye bölünmesi

İlk konutlar, İsrail saldırıları nedeniyle ağır hasar gören ve mayıs ayından bu yana İsrail'in tam kontrolü altında bulunan, Mısır sınırındaki Refah'ta inşa edilecek. İsrailli ve Amerikalı yetkililer, Refah planının henüz erken aşamalarda olduğunu söylediler.

Gazze Şeridi'nin kontrolü, Trump'ın arabuluculuğunda yapılan ateşkes anlaşması kapsamında ekim ayında kabaca ikiye bölündü. Filistinlilerin çoğu, Hamas'ın kontrolündeki batı yarısında yaşıyor. İsrail ise diğer yarısını kontrol ediyor.

Potansiyel bağışçılar, Hamas'ın kontrolünde bulunan bölgelerdeki yeniden inşa çalışmalarına fon sağlamayacağından, Hamas ortadan kaldırılana kadar yeniden inşa çalışmalarına başlamak için Amerikan önerisi muhtemelen tek yol. Bağışçılar, İsrail tarafındaki çalışmalara da fon sağlamayabilirler.

Ayrıca, yeni konut alanlarına sadece sivillerin girmesini ve Hamas'ın bu alanlara sızmamasını sağlamak için Gazze nüfusunun nasıl taranacağı sorusu da var.

İsrail ve Hamas, hareketin yaklaşık 100 mensubunun Refah'ın altındaki tünellerde saklandığını söylüyor. Bu güçler, ekim ayında ateşkesin başlamasından bu yana İsrail güçleriyle birkaç kez çatışmaya girdiler. Bölgede çatışma riski tamamen ortadan kalkmadan yeniden imar çalışmaları için güvenli bir ortam sağlanamayacak.

ABD ve Hamas, İsrail'e Hamas mensuplarının bölgeden ayrılmasına izin vermesi için baskı yaparken, İsrail onların teslim olmasını talep ediyor.

İsrail ordusu dün, 15 Hamas mensubunun Refah'ın doğusunda yeraltından çıktığını duyurdu. Altısını öldürdüğünü, beşini gözaltına aldığını ve diğer dördünü aradığını bildirdi. İsrail, ‘sarı hat’ olarak adlandırılan ve Gazze’yi bölen hattı asker, tank ve toprak setleriyle güçlendirdi; bu durum, bölgede bir süre kalmayı planladığını gösteriyor. Ordu ayrıca, hattın kendi tarafındaki gelişmeleri desteklemek için elektrik ve su altyapısı inşa ediyor.

Uluslararası güvenlik gücü

ABD ve müttefikleri, Gazze Şeridi’nde güvenliği sağlamak için uluslararası bir güç kurma çalışmalarını sürdürüyor. Bu hafta söz konusu plan, BM Güvenlik Konseyi’nden onay aldı. Ancak gücün görev tanımlarına ilişkin anlaşmazlıklar (silahsızlandırma ve uygulama yetkisi mi yoksa sadece barışı koruma rolü mü üstleneceği) oluşturulmasını zorlaştırıyor.

İsrailli yetkililere göre, gündeme gelen önerilerden biri, Hamas’a karşı olan ve İsrail tarafından desteklenen silahlı grupların yeni yerleşim alanlarının güvenliğini sağlaması. Bu grupların, Gazze’deki ‘yeşil bölge’ içinde yerleşim alanları kurmaya başladığı belirtiliyor. Farklı tahminlere göre, bu bölgede şimdiden yüzlerce, hatta birkaç bin sivil yaşamaya başlamış durumda.

Bu yerleşim yerlerinin ilki, Gazze savaşı sırasında İsrail kontrolündeki Refah'ta ortaya çıktı.

İsrail, Gazze savaşı sırasında Hamas karşıtı gruplarla güçlerini birleştirerek onlara silah ve mühimmat sağladı.Şarku'l Avsat'ın Wall Street Journal'den aktardığına göre, İsrail bu gruplara istihbarat da sağladı ve bazen Hamas saldırılarından korumak için müdahale etti.

Bir Amerikalı yetkiliye göre, ABD bu gruplarla Gazze’de çalışmayı planlamıyor. Yetkililer, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerin zamanla küçülmesini ve nihayetinde ortadan kalkmasını, güvenliğin ise uluslararası istikrar gücü ve Filistin polisi tarafından sağlanmasını umuyor. Trump’a bağlı Barış Konseyi ise sivil yönetim ve yeniden imar sürecini denetleyecek, nihayetinde yetki Filistin hükümetine devredilecek.

Ancak Hamas silah bırakmayı reddediyor ve ABD'nin Gazze vizyonuna karşı olduğunu, bunun Filistinlilerin siyasi haklarını zedelediğini savunuyor.


Hamas: Netanyahu'nun Gazze'de oldubitti dayatma girişimlerini reddediyoruz

Gazze Şeridi'nin merkezinden bakıldığında, İsrail ordusunun Nuseyrat'ın doğusunda gerçekleştirdiği bombardımanın ardından yükselen dumanlar görülüyor (AP)
Gazze Şeridi'nin merkezinden bakıldığında, İsrail ordusunun Nuseyrat'ın doğusunda gerçekleştirdiği bombardımanın ardından yükselen dumanlar görülüyor (AP)
TT

Hamas: Netanyahu'nun Gazze'de oldubitti dayatma girişimlerini reddediyoruz

Gazze Şeridi'nin merkezinden bakıldığında, İsrail ordusunun Nuseyrat'ın doğusunda gerçekleştirdiği bombardımanın ardından yükselen dumanlar görülüyor (AP)
Gazze Şeridi'nin merkezinden bakıldığında, İsrail ordusunun Nuseyrat'ın doğusunda gerçekleştirdiği bombardımanın ardından yükselen dumanlar görülüyor (AP)

Hamas, bugün yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin, Gazze Şeridi'ndeki ateşkeste varılan mutabakata aykırı yeni bir gerçeklik dayatma girişimlerini tamamen reddettiğini vurguladı.

Hamas açıklamasında, İsrail'in ihlallerinin artmasının, arabulucuları ve ABD yönetimini, ateşkes anlaşmasını baltalama girişimlerine karşı koyma sorumluluğuyla karşı karşıya bıraktığını belirtti.

Hamas, arabuluculara acilen müdahale etmeleri ve İsrail'in ateşkesi ihlallerini durdurması için baskı yapmaları çağrısında bulundu.


Irak, sınır şeridi boyunca "entegre savunma ağı"nın tamamlandığını duyurdu

7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)
7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)
TT

Irak, sınır şeridi boyunca "entegre savunma ağı"nın tamamlandığını duyurdu

7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)
7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)

Irak Haber Ajansı'nda bugün yer alan habere göre Sınır Kuvvetleri Komutanlığı, tüm komşu ülkeler dahil olmak üzere Irak'ın bütün sınır şeridinde "entegre savunma ağı"nın tamamlandığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Ajans’tan aktardığına göre Komutanlık, “Suriye sınırında 618 kilometreden uzun tahkimat çalışmalarına 2022'de başladığını ve "Şu ana kadar beton güvenlik duvarının 350 kilometresinde çalışmaların tamamlandığını, sızma ve kaçakçılığı önlemek için kalan tüm boşlukların kapatılması çalışmalarının devam ettiğini" ifade etti.

7. Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetleme operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)7. Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetleme operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)

Sınır Kuvvetleri Komutanlığı, tahkimatların sadece beton duvarla sınırlı olmadığını, hendekler, dikenli teller, erken uyarı sistemleri, gece ve gündüz gözetleme kameraları gibi çok sayıda engelin bulunduğunu belirtti.

Komutanlık, tüm komşu ülkelerle sınırlarda sınır tahkimatlarının uygulandığını, ancak "her bölgedeki güvenlik tehditlerine bağlı olarak farklı derecelerde" uygulandığını vurguladı.