Başka bir Doctor Who yıldızının kızıyla evlenen David Tennant: Aptal gibi hissettim

Tennant kendi podcast yayınını yapıyor (BBC)
Tennant kendi podcast yayınını yapıyor (BBC)
TT

Başka bir Doctor Who yıldızının kızıyla evlenen David Tennant: Aptal gibi hissettim

Tennant kendi podcast yayınını yapıyor (BBC)
Tennant kendi podcast yayınını yapıyor (BBC)

David Tennant, Doctor Who yıldızlarından birinin kızıyla evlendiğinden ötürü "aptal gibi" hissettiğini söyledi.
2005'ten 2010'a kadar 10. Doktor'u canlandıran oyuncu, 2011'de eşi Georgia Moffett'le evlenmişti.
Georgia Moffett, 1981'den 1984'e kadar Zaman Lordu'nun vücut bulmuş 5. halini canlandıran Peter Davison'un kızı.
Çift, ilk olarak BBC yapımı dizinin 2008 tarihli "The Doctor's Daughter" (Doktor'un Kızı) ismindeki bölümünde beraber rol aldıktan sonra tanışmıştı.
Yayıncı Gaby Roslin'in podcast'inde ilişkilerinden bahseden Tennant, "Doctor Who, bir türlü bitmeyen bir şeker gibi bütün hayatımı kapladığı için, sonunda doktorlardan birinin kızıyla evlenmek, hepsi biraz aptalca geldi. Buna karşı birçok şey vardı" itirafında bulundu.
Ancak Georgia, ikilinin bir araya gelmesinde kendisinin "büyük ölçüde itici güç" olduğunu söyledi ve "Bu kadar çok çalışmasaydım, birlikteliğimiz gerçekleşmeyebilirdi" dedi.
Georgia "Çok fazla takipçi (stalker) kategorisine düştüm" diye devam etti.
Tanrıya şükür, yine de yaptım. Sadece bir karar verdim.
Tennant, Georgia'yla tanıştığında "turnayı gözünden vurmuş" hissettiğini söyleyerek şunları ekledi:
Birini ararken hayatının bir noktasına ulaşıyorsun ve bu mükemmel partnerin hangi versiyonunun salınarak yanına geleceği bir tür şans.
Georgia'yla 5 çocuğu olan oyuncu, son olarak ITV draması Des'de seri katil Dennis Nilsen'i canlandırdı.
Roslin'in yanı sıra Tennant'ın kendi podcast'i de var ve kısa süre önce The Big Bang Theory oyuncusu Jim Parsons'ı konuk olarak ağırladı.
Parsons, podcast'te uzun süredir devam eden CBS sitcom'unu bırakmasına dair "karmaşık" kararının arkasındaki gerekçeyi açıklamıştı.

Independent Türkçe



Netflix'in suç dramasına övgü yağıyor: İkinci sezon şart

Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
TT

Netflix'in suç dramasına övgü yağıyor: İkinci sezon şart

Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)

Gençlik dizisi Dawson's Creek ve korku serisi Çığlık'ın (Scream) yaratıcısı Kevin Williamson imzalı yeni suç draması The Waterfront, haziranda Netflix'te yayımlanmasının ardından kısa sürede geniş bir izleyici kitlesine ulaştı.

8 bölümlük dizi, dünya çapında 11,6 milyon kez izlendi ve 70 ülkede Netflix'in en popüler 10 yapımı arasına girmeyi başardı. 

Kuzey Carolina sahilinde geçen hikaye, Buckley ailesinin zayıflamaya başlayan balıkçılık imparatorluğunu odağına alıyor. Görünüşte geleneksel bir aile olsalar da perde arkasında ihanet, karanlık sırlar ve organize suçlarla kuşatılmış karanlık bir dünya gizleniyor.

The Waterfront, sıradan bir ailenin suç dünyasına karışmasını anlatan drama dizisi Ozark'a benzetiliyor.

Dizinin kadrosunda 1990'ların yıldız isimlerinden Holt McCallany, Çıtır Kızlar'la (Coyote Ugly) tanınan Maria Bello ve popüler dizi Supergirl'den Melissa Benoist gibi dikkat çekici oyuncular yer alıyor. 

The Waterfront, aile bağlarının karanlık yüzünü ve bir mirası korumak için nelerin göze alınabileceğini çarpıcı biçimde işliyor.

Sosyal medyadaki izleyici yorumları da dizinin ne kadar etkileyici olduğunu gözler önüne seriyor. X'te bir kullanıcı, "The Waterfront tam olarak Ozark havası veriyor. Dalmaya hazırım!" paylaşımında bulunurken, bir diğeri, "Melissa Benoist için geldim, hikaye için kaldım. Gerçekten çok iyi bir dizi" yorumunu yaptı.

Bir Reddit kullanıcısı, The Waterfront için "İzlemeye değer" derken, bir başkası ise "Ozark'ı hatırlattı... İnsanı o kadar germiyor ama yine de sağlamdı" ifadesini kullandı.

Bir diğer izleyiciyse, diziyi şöyle özetledi: 

Gergin, kaotik, tempolu ve izlemesi çok eğlenceli!

İnternette heyecan dalga dalga yayılırken, pek çok kişi ikinci sezonun çekilmesi için Netflix'e çağrıda bulunuyor. "Lütfen ikinci sezonu istiyoruz" diyen bir hayrana başka biri şöyle katılıyor: 

Eğer benim gibi Ozark'ı sevdiyseniz, sıradaki Netflix maratonunuz The Waterfront olmalı. Çılgın sürprizlerle dolu. Gerçekten muhteşem.

Dizinin yaratıcılarından Kevin Williamson, New York Post'a verdiği röportajda The Waterfront'u yazarken kendi geçmişinden ilham aldığını söylemişti. Bir kıyı kasabasında büyüyen Williamson, balıkçı babası Wade ve bir otelde çalışan annesi Faye'le denizcilikle iç içe bir yaşam sürmüş.

"Ben balıkçı bir aileden geliyorum. Sadece babam değil, tanıdığım herkes balıkçıydı" diyen yönetmen, aynı zamanda kariyeri boyunca sıklıkla işlediği ihanet ve ahlaki gri alanlar gibi temaları bu yapımda da merkezine alıyor.

Independent Türkçe, Express, LadBible, New York Post