Bill Gates: En büyük iklim sorunu inşaatlar

Gates'in iklim değişikliğiyle mücadeleyi konu alan kitabı Şubat 2021’de yayımlanacak (Reuters)
Gates'in iklim değişikliğiyle mücadeleyi konu alan kitabı Şubat 2021’de yayımlanacak (Reuters)
TT

Bill Gates: En büyük iklim sorunu inşaatlar

Gates'in iklim değişikliğiyle mücadeleyi konu alan kitabı Şubat 2021’de yayımlanacak (Reuters)
Gates'in iklim değişikliğiyle mücadeleyi konu alan kitabı Şubat 2021’de yayımlanacak (Reuters)

Bill Gates, binaların iklim krizinin en zorlu inovasyon sorunu olacağını söyledi.
Microsoft’un kurucusu, bu öngörüyü geçen haftaki GeekWire Zirvesi’nde düzenlenen “gayrı resmi söyleşi” sırasında dile getirdi.
Güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji projelerini ve elektrikli araçlara geçişi desteklese de, Gates aşılması gereken önemli güçlükleriden birinin de yeni binaların inşasıyla çimento ve çelik üretiminden kaynaklanan emisyonlar olduğuna inanıyor.
Gates, “Önemli düzeyde emisyon içermeyen çimento üretme yöntemine sahip değiliz” dedi.
İnşaat malzemelerinin yapımında kullanılanlar gibi endüstriyel prosedürler, küresel emisyonun 5’te birinden fazlasını üretiyor.
Gates, “İnovasyon harici bir yol yok. Neyse ki, öngörmesi zor da olsa, yaklaşık 10 ayrı alandaki inovasyonla, bu inovasyonlara sahip olursak çok iyi iş çıkarabiliriz” diye konuştu.
Milyarder işadamı, çelik ve çimento üretimi için gereken yüksek sıcaklıkların güneş enerjisiyle nasıl elde edilebileceğini araştıran Heliogen isimli temiz enerji şirketinin ilk destekçileri arasındaydı.
Gates, pazartesi günü GatesNotes adlı blog’unda Şubat 2021’de yayımlanması planlanan Bir İklim Felaketinden Nasıl Kaçınılır (How to Avoid a ClimateDisaster) isimli kitabını duyurdu:
İklim değişikliğiyle başa çıkmak için bu günlerde çok fazla tutku olduğunu görmek ve dünyanın bunun çözümü için bazı hırslı hedefler belirlediğini bilmek ilham verici. Şimdi bu hedeflere ulaşmak için tatbik edilecek planlara ihtiyacımız var.
Gates kitabın, 10 yıl boyunca uzmanlarla beraber gerçekleştirdiği iklim değişikliği çalışmalarının ve inovasyon yatırımlarının sonucu olduğunu yazdı:
Bilimi net ve ikna edici bir şekilde açıklamayı umuyorum. Ayrıca halihazırda sahip olduğumuz güçlü çözümleri artırırken, sera gazı emisyonunu ortadan kaldırmamıza yardımcı olacak araçların inşası için gelecek 10 yıl boyunca ve sonrasında ne yapmamız gerektiğine dair bir plan önereceğim. Bireylerin, hükümetlerin ve şirketlerin bunun gerçekleşmesini sağlamak için atabilecekleri bazı somut adımlar da tavsiye edeceğim.

Independent Türkçe



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP